GENEL - 24 Mayıs 2017 Çarşamba 09:47

(Özel Haber) 6 bin taş plak ve 135 gramofonda saklı mazi

A
A
A
(Özel Haber) 6 bin taş plak ve 135 gramofonda saklı mazi

Gramofon ve taş plak koleksiyoneri Raif Kara, elinde bulunan 6 bin civarı taş plak ve 135 gramofon ile maziyi günümüze taşıyor.

Gramofon ve taş plak koleksiyoneri Raif Kara, elinde bulunan 6 bin civarı taş plak ve 135 gramofon ile maziyi günümüze taşıyor. Kara’nın koleksiyonunda tanınmış birçok sanatçının ilk taş plak kayıtlarının yanı sıra İstiklal Marşı’na ait üç farklı bestenin kayıtları da yer alıyor.


Gramofon ve taş plak koleksiyoneri Raif Kara, koleksiyon sürecinin nasıl geliştiğini İHA muhabirine anlattı. Kara, çocukluk döneminden itibaren eski olan her türlü eşyaya karşı bir meraka sahip olduğunu belirterek, “Bir gün eski bir eşya yerine bir gramofon aldım. Gramofonun diğer tüm eski eşyalardan farklı olduğunu beş duyu ile birlikte ruha da hitap ettiğini gördüm. Sonrasında bir gramofon, bir gramofon daha derken günümüze geldiğimizde 135 gramofon, 6 binden fazla taş plak ile koleksiyonerlik yapıyorum” dedi.


İlk edindiği gramofonun çanta tipi gramofon olduğunu söyleyen Kara, gramofonu aldığı zaman 22 yaşında olduğunu ve kullanma inceliklerini henüz bilmediğini kaydederek, “Maalesef katletmiştim. Onun verdiği etki ile bir tane, bir tane derken 135’e geldik” diye konuştu.



“İstiklal Marşı plakları tartışmasız en kıymetlisi”


Kara, koleksiyonda yer alan en nadide sayılabilecek gramofon ve plak içinse, “Gramofonların hemen hepsi Türkiye’de ikinci bir eşi olmayan gramofonlar. Hepsi çalışır durumda, hepsi de orijinal. Dolayısıyla gramofonlar içinde şu diye ayırmak zor ama bir tane çok çok kıymetli olan var. 1912 yıllında İngiltere’de Osmanlı Sarayı için özel olarak yaptırılmış, altın kaplama bir gramofon var. O bana göre hem maddi hem de manevi anlamda en kıymetlisi. Plaklara geldiğimiz zaman ise İstiklal Marşı plakları tartışmasız en kıymetlisi. İstiklal Marşımızın toplamda 14 tane bestesi var. Bende 3 ayrı bestesinin toplamda 23 tane plağı var. Yani aynı plaktan birden fazla olmak kaydı ile 23 plak var” dedi.


Kara, İstiklal Marşı’na ait üç farklı besteyi seslendiren Hafız Burhan, Hanende İbrahim ve Ali Rıfat Çağatay’ın plaklarının koleksiyonda yer aldığını söyledi.



Türk milletinin ilk ses kayıtları


Koleksiyonda dikkat çeken bir detay ise Kara’nın ifadesi ile “Türk milletine ait ilk ses kayıtları” oldu. Kara, elinde bulunan bu nadide eserin hikayesini ise, “Bunlar kayıtları 1890 yılında yapılmış olan bal mumu kovan plaklar. Bal mumu kovan plak demek dünyada ses tarihi 1877’de başlıyor. Osmanlı’ya gelmesi 1890’larda. Bu da 1890’larda yapılmış Türk milletinin ilk ses kayıtlarının plağı” sözleriyle anlattı.


Kara, bal mumundan yapılmış plakları 20 senedir muhafaza ettiğini kaydederek, her birinin tek bir kopya olduğuna dikkat çekti. Plakların tırnakla üzeri çizilmesi halinde veya yüksek sıcaklıkta zarar gördüğünü, bu yüzden 22 derece ve 135 derece nemde korunduğunu söyleyen Kara, bal mumu plakların eline ulaşma hikayesini de şöyle anlattı:


“Bunların bana ulaşması çok ilginç. İstanbul’dan bir eskici arkadaş aradı tarif etti böyle bir şeyi. Görmeden mümkün değil anlamak, bir anlamda da kumar oynamış olduk. Bayağı yüksek bir paraya bunları aldım. Geldiklerinde bir baktık ki hayal ettiğimiz şeylermiş, çok mutlu olduk.”


Bal kovan mumu plaklarının 25 sefer dinlenebildiğini söyleyen Kara, bu sebeple plakları dinlemeye kıyamadığını, lazerle okumayı sağlayacak bir sistem geliştirilene kadar da dinlemeyi düşünmediğini söyledi.



350 bin adet gramofon iğnesi


Kara’nın koleksiyonu içerisinde gramofon ve taş plakların yanı sıra gramofon iğneleri de yer alıyor. Koleksiyonunda yaklaşık 350 bin adet gramofon iğnesi bulunan Kara, “Gramofonlarda plakları çalabilmesi için iğne olması gerekiyor. Pikaplarda bir iğne ile 10 bin plak dinleyebilirsiniz ama gramofonlarda her plak için bir iğne değiştirmek gerekiyor. Bende ne olur ne olmaz diye biraz fazla almışım. 350 bin tane gramofon iğnesi var” şeklinde konuştu.


Kara, koleksiyona çok fazla talep ve alıcı olduğunu ancak hiçbir zaman satmayı düşünmediğini ifade ederek, “Zaman zaman ‘bize satar mısınız’ diyenler, satmamı isteyen kişiler oluyor. Ama ben tabii ki bunu satmayı düşünmüyorum. Allah sattırmasın” dedi.



“Müze çatısı altında ileriye taşınması için çalışmalarım var”


Birçok nadide eserin bulunduğu koleksiyonla ileriye dönük gerçekleştirmek istediği projeleri anlatan Kara, “Bu çok kıymetli bir koleksiyon. Türk milletinin ilk ses kayıtları dahil çok çok kıymetli sanatçıların beste ve güftelerinin yer aldığı zengin bir koleksiyon. Özellikle plaklar için söylüyorum. Gramofonlarda birçoğu bende olan ve pırıl pırıl olan gramofonlar. Dolayısıyla bunun bir müze çatısı altında ileriye taşınması için çalışmalarım var” açıklamasında bulundu.


Kara’nın koleksiyonunda 4 adet çocuk gramofonu ve bunlara ait 30 civarında taş plak ile Deniz Kızı Eftelya, Münir Nurettin Selçuk, Hafız Burhan, Safiye Ayla, Müzeyyen Senar, Hamiyet Yüceses, Zeki Müren, Abdullah Yüce, Erol Büyükburç, Adnan Pekak, Nesrin Sipahi, Ayten Gencer gibi tanınmış pek çok sanatçının doldurduğu ilk taş plaklar yer alıyor. Ayrıca Atatürk’ün sesinden 10. Yıl Nutku plağı, İstiklal Marşı’nın farklı bestelerinden taş plaklar, Hafız Sadettin’in sesinden Türkçe ezan taş plağı da koleksiyonda bulunuyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Osman Zeki Korkmaz: “Şimdiden zihinsel olarak kimsenin tatile çıkmaya hakkı yok” İstanbulspor Teknik Direktörü Osman Zeki Korkmaz, Adana Demirspor maçının ardından yaptığı açıklamada, “Üç hafta sonra lig bitecek ama bizim işimiz devam edecek. O yüzden şimdiden kimsenin zihinsel olarak tatile çıkmaya hakkı yok” dedi. Trendyol Süper Lig’in 35. haftasında İstanbulspor, evinde karşılaştığı Adana Demirspor’a 1-0’lık skorla mağlup oldu. Müsabakanın ardından İstanbulspor Teknik Direktörü Osman Zeki Korkmaz, basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Ligden düşmenin matematiksel olarak kesinleşmesine kadar bir oyun kimliğine sahip olduklarına değinerek Korkmaz, “Geçtiğimiz hafta bunun uzağındaydık. Bir hafta boyunca bunun üzerine çalıştık. Bu zamana kadar oluşturduğumuz futbol kimliği devam ettirmemiz gerekiyordu. Bugün 90 dakikanın sonundaki davranıştan memnunuz ancak skor alamadık. Maça yine dalgın ve tatil düşüncesiyle başladık. Yediğimiz golde sadece doğru savunma pozisyonunu alsaydık ofsayt nedeniyle iptal edilecekti. Savunma duruşu hatasından golü yedik. İkinci yarıda reaksiyon verdik. Top daha çok rakip yarı sahadaydı. Daha fazla şut, gol girişimi, korner, etkili hücum sonlandırma girişimi yapmamız gerekiyordu. Pozisyonlarımız var ama daha etkili olmamız gerekiyordu. Son 3 haftada zihinlerimizi toparlamamız gerekiyor. Bu zamana kadar var ettiğimiz bir futbol kimliği ve kültürü var. Bunu sert bir şekilde devam ettirmemiz, ortaya koymamız gerekiyor. Zihinsel olarak kimsenin tatile çıkmasına izin veremeyiz. Üç hafta sonra lig bitecek ama bizim işimiz devam edecek. O yüzden şimdiden zihinsel olarak tatile çıkmaya kimsenin hakkı yok. İlk 15 dakika bunun faturasını ödedik. Bu da sonucu belirledi” diye konuştu.
Ankara Atılım Üniversitesi ve Ankara Barosu HUBİTEM Merkezi’nden sempozyum Atılım Üniversitesi ve Ankara Barosu Hukuk, Bilişim İnovasyon ve Teknoloji Merkezi’nin (HUBİTEM Merkezi) düzenlediği Hukuk Bilişim ve Teknoloji Sempozyumu’nda (HUBİTSEM) akademik dünya ile iş hayatı buluştu. Atılım Üniversitesi ve Ankara Barosu HUBİTEM Merkezi işbirliğiyle Atılım Üniversitesi Hukuk Fakültesi ev sahipliğinde akademik dünya ile iş hayatının bir araya geldiği sempozyumda atölye çalışmaları yapıldı. Dr. Pınar Yaşar Şatıroğlu, sempozyuma ilişkin İHA muhabirine yaptığı açıklamada, “Bilişim hukuku, hukuk, yapay zeka ve kişisel verilerin korunmasına ilişkin olarak bütün bilgi sahiplerini bir araya getirmeyi amaçladık. Klasik bilimsel toplantılardan farklı olarak hem hakemli tedbirlere yer verilmesi, hem farklı kamu kurum temsilcilerinin gelmesi hem özel sektörde çalışanların özellikle de yöneticilerin yer aldığı bir etkinlik yapılacak. Bu etkinlik bizim ana etkinliğimiz. Ana ve yan etkinlik olarak ikiye ayırdık bu sempozyumu” dedi. Atölye çalışmaları hakkında bilgi veren Dr. Şatıroğlu, gerçekleştirilecek çalışmalarda spesifik olarak o alanda uzmanlaşmış akademisyenler ile kurum temsilcilerinin olacağını belirterek, şunları söyledi: “Şu ana kadar üç ana oturum gerçekleştirildi. Bir tane de atölye çalışmamız gerçekleştirildi. Bu sempozyumla aslında amaçladığımız şey bütün partnerleri bir araya getirmek. Yani Ankara Barosu ve Atılım Üniversitesi konuyla ilgili olabilecek olan öğrenci, avukat, stajyer avukat, kurum çalışanı ve akademisyenleri bir araya getirerek, yeni bir bilgi üretim noktası oluşturmak amaç aslında. HUBİTSEM de aslında bu amaca hizmet ediyor diyebiliriz. Akademik hayat ile iş hayatını tanıştırmayı çok istiyoruz. Çünkü hukuk fakültesi öğrencileri mezun olmadan önce genelde biraz daha kapalı bir toplumda okuyorlar. Aslında dışarıda başka bir dünya var ve o dünya her geçen gün gelişiyor ve ilerliyor. Bu gelişen ve ilerleyen dünyanın bir parçası olmak istiyorsanız eğer hem akademik donanıma sahip olmanız lazım hem de özel sektöre ilişkin olarak çalışma prensiplerini bilmeniz gerekiyor. Bizde bu ikisini bir araya getirebilecek bir ışık yakmak istedik aslında.” Avukat Cenk Levent Eroğlu ise HUBİTSEM’in ulusal çapta yapılmış bir sempozyum olduğunu ifade ederek, “Toplamda 4 barodan, 8 farklı ilden, 15 farklı üniversiteden 18 şirket ve 8 kamu kurumundan katılımcılar bugün buradalar. Burada teknoloji hukukunun, bilişim hukukunun detaylarını inceliyoruz. Güncel meseleleri konuşuyoruz. İnsanların ve kurumların birbiri ile bağ kurmasına vesile olmaya çalışıyoruz” diye konuştu. Yapay zeka ve hukuk konularının da tartışılacağı oturumların yer aldığı sempozyum, 4 ve 5 Mayıs tarihlerinde gerçekleşecek.
İstanbul Hikmet Karaman: “Üç puan aldığımız için mutluyuz” Adana Demirspor Teknik Direktörü Hikmet Karaman, İstanbulspor maçının ardından yaptığı açıklamada, uzun zaman sonra deplasmanda galibiyet alınmasının sevindirici olduğunu söyleyerek, “Üç puan aldığımız için mutluyuz” dedi. Trendyol Süper Lig’in 35. haftasında Adana Demirspor, deplasmanda karşılaştığı İstanbulspor’u 1-0’lık skorla mağlup etti. Müsabakanın ardından Adana Demirspor Teknik Direktörü Hikmet Karaman, basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Uzun zaman sonra deplasman galibiyeti alınmasının sevindirici olduğunu aktaran Karaman, “Maçın 10. dakikasında golü bulduk. Sonrasında farkı açabilirdik Ancak müsabakanın son 15 dakikasında İstanbulspor bizden üstün oynadı. Daha organize olabilseler veya son pası verebilseler golü bulabilirlerdi. Uzun süre oynamayan, şans bulamayan arkadaşlarımız vardı. Bazen hamle gücü bazen de bu gibi durumlarda ikinci golü atabilen oyuncularımız eksikti. Üç puan aldığımız için mutluyuz. Osman Zeki Korkmaz hocayı ve takımını tebrik ediyorum. Hakemlere de teşekkür ediyorum. Temiz bir maç yönettiler. Önümüzdeki hafta içeride oynayacağımız önemli bir maç var. Sakat ve cezalı oyuncularımız da aramıza katılacak. Rekabet ortamı biraz daha artacak. Galatasaray maçında müthiş bir taraftar topluluğu vardı. Adana Demirspor taraftarı maç öncesi ve içinde bizi çok iyi bir şekilde destekledi. Haftaya güzel futbolla alacağımız skorla onları da mutlu etmek istiyoruz” ifadelerini kullandı.