ASAYİŞ - 29 Mayıs 2017 Pazartesi 13:38

Akıncı Üssü eski Komutanı Tuğgeneral Evrim: "Darbe girişimi son derece amatörce planlanmış, mantık dışı"

A
A
A
Akıncı Üssü eski Komutanı Tuğgeneral Evrim: "Darbe girişimi son derece amatörce planlanmış, mantık dışı"

15 Temmuz darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığındaki eylemlere ilişkin açılan çatı davada savunma yapan Akıncı 4.

15 Temmuz darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığındaki eylemlere ilişkin açılan çatı davada savunma yapan Akıncı 4. Anajet eski Üs Komutanı Tuğgeneral Hakan Evrim, "Tüm meslek hayatım boyunca kazandığım deneyimlere dayanarak bu darbe girişimi son derece amatörce planlanmış, mantık dışı, TSK teamüllerine aykırı bir garabetler manzumesidir" dedi.


Fetullahçı terör örgütünün (FETÖ) 15 Temmuz’daki darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığındaki eylemlerle ilgili aralarında sözde ’Yurtta Sulh Konseyi’ üyelerinin de bulunduğu 221 sanık hakkında açılan davanın altıncı celsesi başladı. Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Cezaevi Kampüsündeki duruşma salonunda görülen davaya sanıklar, taraf avukatları, müştekiler ve sanık yakınları katıldı.


Bugünkü celsede ilk savunmayı 15 Temmuz’da F-16’ların kalktığı üs olan Akıncı 4. Anajet eski Üs Komutanı Tuğgeneral Hakan Evrim yaptı. Savunmasına TSK’daki kariyeri, yaptığı kritik görevleri anlatarak başlayan Evrim üzerine atılı suçları kabul etmediğini söyledi. 15 Temmuz’da MİT’in 14.00-15.00 sıralarında darbe yapılacağına ait istihbarat aldığını ifade eden Evrim, Genelkurmay Başkanı Akar’ın saat 17.00 sıralarında durumdan haberdar edildiğini belirtti. Personelin birliklerinden çıkmama veya tüm personelin birliklerine çağrılma mesajı çekilmesi durumunda önlenebilecek darbe girişiminin, gereken birkaç basit önlemin alınmayarak önlenemediğini söyleyen Evrim, "Önlenemediği gibi bir sürü yurttaşımız yaşamını yitiriyor ve yaralanıyor. Darbe ihbarı 14.00 sıralarından alınmasına rağmen Cumhurbaşkanı eniştesinden, Genelkurmay Başkanı iddianameye göre Mehmet Dişli’den, diğer komutanlar kendilerini derdest edenlerden öğreniyor. Bu nasıl iştir" diye konuştu.



"Ben şahsen Darbe Komisyonu’nda ifade vermeyi çok isterdim"


Adil Öksüz’ün Hava Kuvvetleri İmamı olduğunun iddia edilmesine rağmen darbe sabahı bırakılmasını sağlayan kişiler hakkında neden 7 ay sonra işlem yapıldığını ve komutanları izleyen istihbarat birimlerinin bu kişiyi neden izlemediği sorusunu yönelten Evrim, TBMM’de kurulan Darbe Komisyonu’nun da siyasilerin gölgesi altında kaldığını iddia ederek, "Ben şahsen orada ifade vermeyi çok isterdim. Keşke davet edilseydim" dedi.



"Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı ışık hızıyla soruşturma başlatmıştır"


Başbakan Binali Yıldırım’ın televizyonda yaptığı açıklamada, ’bir kalkışma olduğunu, devletin emanet ettiği silahları vatandaşa karşı kullanan bir takım gruplar olduğunu, bu grupların kim olduğunu, amaçlarını kısa sürede anlayıp, gereğini yapacakları sözlerini anımsatan Evrim, "Sayın Başbakan bunu saat 23.02’de söylüyor. İddianamede de aynısı var. Başbakan bunu söylediği anda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı darbeye teşebbüs eden askerler hakkında soruşturma başlatmıştır. Eminim bu sırada sayın Başbakan daha cümlelerini bitirmemişti. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığımız saat 23.05’de süper hızla, ışık hızıyla soruşturma başlatmıştır. Sanırım darbeye teşebbüs edenler arasında emniyet güçlerinin olmadığını biliyorlardı ki sadece askerler hakkında soruşturma başlattılar. Gece yarısı devlete ve belediyeye ait inşaat kamyonları, üstelik kasalarında kum dolu bir şekilde Etimesgut Zırhlı Birlikler Komutanlığı nizamiyesi önünde, askeri bir düzen içerisinde, tankların geçişine izin vermeyecek bir şekilde yer aldılar. Ertesi gün HSYK FETÖ’cü hakim ve savcıların durumunu görüşmek üzere olağanüstü toplanmıştır. Sabah saatlerinde gözaltı listeleri yayılmıştır. Askeri personelin telefonlarına birliklere katılım mesajı gönderilmiş, yurt dışına çıkış yasağı konulmuştur. Önceden hazırlık yapılmadan bu kadar hızlı nasıl reaksiyon gösterildiği yorumunu takdirinize bırakıyorum" ifadelerini kullandı.



"Bu darbe girişimi son derece amatörce planlanmış, mantık dışı"


Evrim, askeri yönden tecrübelerine dayanarak darbe girişimini değerlendireceğini belirterek, mesleği boyunca kriz ve savaş durumu anlarında önemli planlamalarda bulunduğunu kaydetti. Evrim şunları kaydetti:


"Tüm meslek hayatım boyunca kazandığım deneyimlere dayanarak bu darbe girişimi son derece amatörce planlanmış, mantık dışı, TSK teamüllerine aykırı bir garabetler manzumesidir. Öncelikle TSK’nın bugüne kadar yaptığı planlamaların dışında yapılan bir planlama olduğu aşikardır. Örneğin Esenboğa Havalimanının kontrol altına alınmadığı bir planlama, İstanbul’daki havalimanlarının kontrol altına alınmaya çalışılması anlamsızdır. İstanbul’daki köprülerden sadece birinin tek yönlü kapatılması TSK’nın hedef seçim prensipleriyle asla ve asla örtüşmemektedir. Zaten seçilen hedeflerin, yapılan hamlelerin zamanlama yönüyle amacı gerçekleştirmeye hizmet etmediği, olayın başarılı olmasına katkı yapmadığı da görülmektedir. Darbeye akşam saatlerinde başlanması da bunun ne kadar amatörce yapıldığının, planlandığının ve uygulandığının bir göstergesidir. İnternette bile sorguladığınızda görebileceğiniz darbe planları varken, böylesine acemi bir darbe girişimine akıl erdirmek gerçekten çok zor."



"Her açıdan başarısız olmak için yapılmış bir darbe izlenimine yol açmıştır"


Darbe girişimi için yapılan planlamanın TSK’nınki ile uyuşmadığını tekrarlayan Evrim, "İddianamede belirtilen planlama metodolojik olarak yanlıştır. Zaten en başından bilerek ya da bilmeyerek yapılmış yanlışlar nedeniyle her açıdan başarısız olmak için yapılmış bir darbe izlenimine yol açmıştır. Nitekim emekli Orgeneral Işık Koşaner, TBMM Darbe Komisyonuna verdiği ifadesinde, son derece acemice planlanan bir darbe girişimi olduğu görüşünü aktarmıştır. TSK’nın normal planlama usullerine bağlı kalınsaydı, makro seviyeden mikro seviyeye doğru bir planlama yapılır, mevcut imkanların tümü kullanılır, alternatif tarzları belirlenir ve harekat vazifeyi yerine getirecek şekilde icra edilirdi. Ancak en başta bilerek ya da bilmeyerek yapılan hatalar tüm icra safhasına yansımıştır. İddianameye göre TSK personelinin yaklaşık yüzde 10’u kullanılmış ve başka çare kalmadığı için son çare olarak yapıldığı belirtilmesine rağmen niçin yeterli sayıda personel kullanılmamıştır. Yine emniyette ihraç edilen tutuklanan FETÖ’cü olarak iddia edilen kişiler neden kullanılmaz ki? Her ne olursa olsun bu darbeyi planlayan herhangi bir TSK personeli bu hataları yapmazdı" iddialarında bulundu.



"Bayram geçişlerinde bile daha fazla tank, ZPT kullanılıyor"


Hava Kuvvetleri Komutanlığındaki generallerin en az yarısının o gece düğünde olduklarını öne süren Evrim, "Bu katılımcı komutanların çoğu şu an tutuklu. Üst komutanlarının ise bildiğim kadarıyla tamamı tutukludur. Eğer bu komutanlar bu generaller FETÖ mensubu ise o gece neden düğüne katılmışlardır ki? Darbe yapacak bir örgüt neden kullanacakları uçakların bulunduğu üst komutanlarının birliklerinde olmasını planlamaz ki? Görüldüğü gibi hem planlama sistematiği hem de planlamada kullanılan personel sayısı yönüyle son derece acemice, TSK sistematiği ve teamülleriyle bağdaşmayacak hususları dikkatinize sunuyorum. O gece darbenin merkezi olan Ankara’da iddianameye göre 15 tank, 2 ZPT kullanıldığı belirtilmektedir. Belki başka yerlerde kullanılan varsa 30 tank, 25 ZPT olsun diyorum. Bu rakamlar Ankara’da bulunanların yüzde 10’una tekabül etmektedir. Bayram geçişlerinde bile daha fazla tank, ZPT kullanılıyor. Bu kadar az tank ve ZPT ile darbe yapılamayacağını bilmek için asker olmaya gerek yok. Bu senaryoyu yazanların mı, uygulayanların mı hatası?" dedi.



"F-16 uçakları darbeden ziyade kamuoyu oluşturacak şekilde kullanıldı"


Evrim, uçakların meclisi, emniyet müdürlüğünü, kavşakları bombalamasının darbeye ait hedeflerin ele geçirilmesi amacına ve vazifenin başarılmasına hizmet etmediğini savunarak, "Meclis binasının neden bombalandığını anlamak mümkün değildir. Sadece bu binayı yıkmak için bile yaklaşık 35-40 adet F-16 uçağının kullanılması gerekir. Kaldı ki meclis sabaha karşı darbenin başarısız olduğunun anlaşıldığı saatlerde bombalanmıştır. Dolayısıyla darbede kullanılan F-16 sayısı, bombalanan hedefler, bombalama zamanları dikkate alındığında F-16 uçaklarının darbeden ziyade kamuoyu oluşturacak şekilde kullanıldıkları anlaşılmaktadır" diye konuştu.


Duruşmaya, Evrim’in savunması ile devam ediliyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kahramanmaraş Kahramanmaraş’ta Kentsel Tasarım Projesi sürüyor, inşaatlar yükseliyor Kahramanmaraş’ta meydana gelen depremler sonrası yapımı devam eden Kentsel Tasarım Projesi çerçevesinde inşaat alanlarında yükseliş sürüyor. Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından başlatılan Kentsel Tasarım Projesi’nde ilk etabın tamamlanmak üzere olduğunu belirterek, “Şehir merkezimizde 4 binin üzerinde konut ve iş yerinin inşası hızla sürüyor. Toplam 15 binin üzerinde konut ve iş yeri yapılacak. İnşallah bu projeler etaplar halinde hak sahiplerine teslim edilecek” dedi. 6 Şubat depremlerinin ardından Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından başlatılan proje çerçevesinde bir yandan yapımı tamamlanan kalıcı konutlar hak sahiplerine teslim edilirken bir yandan da şehir merkezindeki Kentsel Tasarım Projesi hızla yükseliyor. TOKİ ve Emlak Konut tarafından; Hayrullah Mahallesi, Hükümet Bulvarı, eski Bahçelievler Kampüsü alanı, Trabzon Caddesi, Müftülük Meydanı ve Cahit Zarifoğlu Caddesi’nde kaba inşaatı tamamlanan bloklarda son rötuşlar yapılırken bir yandan da yeni blokların temelleri atılıyor. Kentsel Tasarım Projesi kapsamında 4 bine yakın konut ve iş yerinin ihalesi yapılıp inşasına başlanırken, yapımı süren projelerin 1 yıl içerisinde tamamlanması hedefleniyor. Yeni konut, iş yeri ve sosyal donatılarla Kahramanmaraş’ın eski canlılığına kavuşacağını vurgulayan Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel, “Yeni Kahramanmaraş’ın imarı ve inşası noktasında tüm alanlarda çalışmalar hızla devam ederken kalıcı konutların yapımında da önemli aşama kat edildi. Şehrimizde tamamlanarak anahtarları teslim edilen toplam konut sayısı 17 bini geçti. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız tarafından şehir merkezimizde başlatılan Kentsel Tasarım Projesi hızla devam ediyor. 4 bine yakın konut ve iş yerinin ihalesi yapılıp inşasına başlandı. Bazı blokların yapımında sona gelindi. İnşallah bunlar kısa sürede tamamlanarak hak sahiplerine teslim edilecek. Proje çerçevesinde şehir merkezimize 10 bin konut ve iş yeri kazandırılması planlanıyordu. Doğukent, Güneşevler ve Güneşli Kocabaş Sitesi’nin de projeye dahil edilmesiyle birlikte bu sayı 15 binin üzerine çıktı. İnşallah Doğukent, Güneşevler ve Güneşli Kocabaş Sitesi TOKİ tarafından yerinde yapılacak. Bu projeler tamamlandığında Kahramanmaraş’ımız çok daha kimlikli ve fonksiyonel hale gelerek eski cazibesini tekrar kazanacak” ifadelerini kullandı.
Malatya AK Partili Ölmeztoprak: "Kalıcı konutlar için kuralar devam edecek” AK Parti Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak, yapımı tamamlanan kalıcı konutların peyderpey çekilecek kuralarla hak sahiplerine tesliminin süreceğini kaydetti. AK Parti Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak, beraberinde AK Parti İl Başkan Yardımcı Çiğdem Karaaslan, İl Yönetim Kurulu Üyesi Suat Karlı ile birlikte Battalgazi ilçesi Tandoğan Mahallesi’nde bulunan MEDICANA Konteyner Kenti ziyaret ederek vatandaşların sorun ve taleplerini dinledi. Vatandaşların taleplerini karşılamak üzere ilgili kurum yetkilileri ile anlık görüşmeler de yapan Ölmeztoprak, kalıcı konut ve işyerleri için çalışmaların ise hız kesmeden devam ettiğini belirtti. “Hemşerilerimizle tek tek görüşüyoruz” Kent geleninde bulunan 74 ayrı konteyner kentte kalan vatandaşların kalıcı konutlarına kavuşuncaya kadar çalışmaların aralıksız süreceğini ifade eden Ölmeztoprak, ”Medicana Konteyner kentimizdeyiz. Hemşerilerimizle elimizden geldiğince tek tek görüşüp talepleri, sorunları, varsa sıkıntıları ve istekleri ile alakalı görüşmeleri gerçekleştirip anında bürokrasimizle görüşüyor ve anlık yönlendirmeleri yapıyoruz. Kalıcı konutlar ile iş yerleri konusunda ise gerekli adımlar atıldığını ve 2024 yılı sonlarına doğru çok büyük oranda bir memnuniyetin sağlayabileceğimiz ölçekte yürüttüğümüzü de ifade diyoruz" dedi. “Konteynerlerde kalan bin 604 kişiye anahtar teslimi yapıldı” Malatya’da konteyner kentlerde kalan toplam kişi sayısının 117 bin 667 olduğunu belirten Ölmeztoprak, “Malatya’mızda 74 ayrı konteyner kentlerimizde kalan kişi sayısı 117 bin 667. Bu sayıda kalıcı konut teslimi yapılan bin 604 kişi. İnşallah devam eden süreçte bu sayı yıl sonunda çok daha yüksek rakamlara ulaşacaktır. Diğer taraftan konteyner kentlerde kalan vatandaşlarımıza toplamda 10 bin 903 Esen kart dağıtımı da yapılmıştır. Kalıcı konutlardaki kuralar ise konutlar tamamlandıkça peyderpey sürecektir. Vatandaşlarımızın sabırları için teşekkürlerimi sunuyorum” diye konuştu
Aksaray Başkan Dinçer: “Her geçen gün büyüyen şehrimiz için yenilikçi projeler üretiyoruz” Aksaray Belediyesi, şehir genelinde akıcı ve güvenli ulaşım imkânı oluşturmak için yenilikçi projelerine bir yenisini daha ekliyor. Günün belirli saatlerinde trafik yoğunluğu yaşanan kavşaklara uygulanan ’Akıllı sinyalizasyon’ sistemleri ile şehir içi ulaşımında yeni bir dönem başlıyor. Akıllı Sinyalizasyon uygulaması daha önce şehir genelindeki bazı noktalarda pilot bölge olarak uygulanmıştı. Uygulanan bölgelerde alınan olumlu sonuçlar değerlendirilerek Belediye Başkanı Evren Dinçer’in talimatları ile Akıllı Sinyalizasyon uygulaması yaygınlaştırılıyor. Şehrin sorunlarına kalıcı çözümler üretmek için yenilikçi projeler geliştiren Belediye Başkanı Evren Dinçer, Yeni Sanayi Sitesi giriş ve çıkışları ile birlikte makas bölgesinde Akıllı Sinyalizasyon sistemlerinin uygulanmasını sağlamıştı. Buradan alınan olumlu neticelerin ardından Fatih, İstiklal, Laleli ve Pınar Mahallelerinin kesiştiği kavşakta da Akıllı Sinyalizasyon sistemleri uygulanmaya başlanıldı. Konuya dair açıklamalarda bulunan Başkan Dinçer, “Aksaray’ımız her geçen gün büyüyen, göç alan buna paralel olarak araç yoğunluğu giderek artan bir şehir. Aksaray’ı geleceğe taşımak hem zaman tasarrufu elde etmek hem araçların bekleme sürelerini kısaltarak daha az karbon salınımı sağlayarak hem de modern kent olmanın gerekliliğini yerine getiriyoruz” dedi. Akıllı sinyalizasyon nasıl çalışıyor? Kavşak kollarına yerleştirilen sensörler yoğunluk durumuna göre sinyalizasyon sistemine uyarı gönderiyor. Yoğunluk hesabı yapılarak yoğun olan yönlere daha uzun yeşil süresi uygulanarak kavşaklardaki yeşil sürelerin optimizasyonu sağlanıyor. Bu sayede gereksiz yeşil ışık yakmanın önüne geçilip gecikme sürelerinde iyileşme sağlanarak vatandaşlara hızlı, yenilikçi ve doğa dostu bir ulaşım sunuluyor.