GENEL - 17 Ekim 2017 Salı 12:47

Efes Antik Kenti’ni yeniden denizle buluşturmak için düğmeye basılıyor

A
A
A
Efes Antik Kenti’ni yeniden denizle buluşturmak için düğmeye basılıyor

Orman ve Su İşleri Bakanlığı Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü Efes Antik Kenti’ni denizle buluşturmak için düğmeye bastı.

Orman ve Su İşleri Bakanlığı Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü Efes Antik Kenti’ni denizle buluşturmak için düğmeye bastı. Antik kente denizi götürecek projenin ilk etabı için ihale 19 Ekim’de yapılacak.


Başbakan Binali Yıldırım’ın “35 İzmir Projesi” arasında yer alan Efes’e açılacak “Antik Kanal” için düğmeye basıldı. Proje ile Efes limanından 2 bin 500 yıl içinde yaklaşık 9 kilometre çekilen deniz yeniden antik kentle buluşturulacak.



İlk etabın bir yılda tamamlanması hedefleniyor


UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde de yer alan Efes Antik Kenti’nin ününe ün katacak projenin ilk etabını 6 bin 130 metre uzunluğundaki kanalın girişindeki 600 metrelik bölüm ile yat limanı kapsıyor. Projenin ilk etabının planlamalara göre bir yıl içinde tamamlanması hedefleniyor.



Proje tarihi dokuya zarar vermeyecek


İhaleye çıkacak olan projenin tarihi dokuya zarar vermeden büyük bir titizlikle yürüyeceğinin altını çizen Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu ise, “İki etaplı projenin ilk etabında yatların girişini sağlamak için Pamucak sahiline 600 metre uzunluğunda 30 metre genişliğinde giriş kanalı yapılacak. Teknelere kısa süreli park imkanı sağlayan yat limanın boyu 250, eni ise 100 metre genişlikte olacak” dedi.



Antik kent 2 bin 500 yıl sonra denizle buluşacak


İlk etap için tabii sit alanı olan bölgeye bin 620 adet kazık çakılacağını vurgulayan Prof. Dr. Veysel Eroğlu, “Giriş kanalının duvarları tarihi dokuya uygun şekilde yöresel dikdörtgen kesme taş bloklarla kaplanacak. Başbakanımız Binali Yıldırım’ın ’35 İzmir Projesi’nin en prestijlilerinden olan Efes Antik Kanal Projesi ile antik kenti tam 2 bin 500 yıl sonra yeniden denizle buluşturacağız” açıklamasında bulundu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul BankPozitif’ten kredi notu artışı değerlendirmesi Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch’in mart ayındaki not artışının ardından bir kredi notu artışı da Standard & Poor’s’tan geldi. S&P, Türkiye’nin kredi notunu "B"den "B+"ya yükseltirken, kredi notu görünümünü ise "pozitif" olarak korudu. S&P Global raporuna ilişkin değerlendirmelerde bulunan BankPozitif Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Erkan Kork, beklentiler doğrultusunda yapılan kredi notu artışının kararlılıkla uygulanan ekonomi programının bir sonucu olduğuna vurgu yaptı. Dr. Erkan Kork, “Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde ekonomi yönetimi büyük bir emek veriyor. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in nasıl bir özveri gösterdiğine iş dünyası olarak şahitlik ediyoruz. Yapılan kredi notu artışları Türkiye’nin potansiyelinin çok altında olsa da yabancı ilgisinin arttığı bu dönemde önem arz ediyor. Enflasyonla mücadele ederken, büyümeyi de başarabilen bir ekonomi var. Daha fazla sermaye girişi için gerekli rasyonel zemine sahip bir Türkiye var. Bu not artışları yılın ikinci yarısından itibaren bambaşka bir tabloyla karşılaşacağımızın işaret fişekleridir. Enflasyonun gerilemesiyle özellikle sonbaharın Türkiye için not artışlarının olduğu bir mevsim olacağını düşünüyorum" ifadelerini kullandı. ”Yatırımcının Türkiye’ye ilgisi artarak devam edecek" Kararın hem portföy hem de uluslararası doğrudan yatırımları olumlu etkileyeceğini belirten Dr. Erkan Kork, sözlerini şöyle tamamladı: “Ekonomi yönetiminin rasyonel adımları, öngörülebilir politikalar ve enflasyonun düşeceğine ilişkin beklentiler yabancı yatırımcı tarafından satın alındı. Yapılan not artışlarının yanı sıra Türkiye’nin, Dünya Bankası gibi dev kuruluşlarla yürüttüğü milyar dolarlık finansman anlaşmaları, haziran ayında gri listeden çıkılacak olması ve temel göstergelerde iyileşmenin devam etmesi ekonomiye olan güveni perçinleyecek. Türkiye, geçen yıl doğrudan yabancı yatırım projelerinde İspanya’yı geride bırakarak Almanya’nın ardından Avrupa’da 4’üncü sırada yer aldı. Ülkemizin önü açık ve daha gidecek çok yolumuz var. Uluslararası yatırımcıların Türkiye’ye olan ilgisinin artarak devam edeceğini düşünüyorum."