GENEL - 24 Ekim 2017 Salı 13:32

100 ilçe müftüsünün ataması gerçekleşti

A
A
A
100 ilçe müftüsünün ataması gerçekleşti

Diyanet İşleri Başkanı Prof.

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, 100 ilçe müftüsünün atama töreninde, "Bizim en temel vazifemiz halkımızın manevi hayatına rehberlik etmektir. Eğer biz toplumun ihtiyaçlarını karşılamazsak, bıraktığımız boşluk başka şekillerde doldurulacaktır. Bütün çalışmalarımızda bu ana gaye hep aklımızda ve önümüzde olmalıdır" dedi.


Diyanet İşleri Başkanlığı, 100 ilçe müftüsünün atamasını gerçekleştirdi. Ataması yapılan ilçe müftülerinin görev yerleri, Diyanet İşleri Başkanlığı konferans salonunda düzenlenen törenle belirlendi. Yeni atanan ilçe müftülerinin hazır bulunduğu törene katılan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, yeni görevine başlayacak ilçe müftülerine başarı dileklerinde bulunarak, “Yeni göreviniz hayırlı olsun. 100 ilçe müftümüzün atamasıyla birlikte hizmetlerimiz ivme kazanacak. Teşkilatımıza yeni bir heyecan katacak. Yıllar süren eğitiminizin ardından ‘Müftü’ unvanını aldınız. Vazife hayatınız boyunca Müftü unvanının anlamına riayet edeceksiniz” ifadelerini kullandı.


Müftünün beyan vazifesini eda konusunda Peygamberin halifeleri olduğunu, fikir inşa eden alimler olduğunu hatırlatan Erbaş, müftünün sadece bir idareci olmadığını aynı zamanda bir alim, şehrin manevi mimarı olduğunu kaydetti. Erbaş, “Müftü, aynı zamanda bir âlimdir, önderdir. Biz, İslam’ın izzetini ve sorumluluğunu taşıyoruz. Milletimizin bekası için çalışıyoruz. İlmi ve bilgiyi geleceğimizi aydınlatacak meşale olarak görüyoruz. Ümmetin vahdetini, birlik ve beraberliğimizi ana gaye ediniyoruz” diye konuştu.


Diyanet olarak en temel vazifenin, halkın manevi hayatına rehberlik etmek olduğunun altını çizen Erbaş, yeni atanan ilçe müftülerine çeşitli tavsiyelerde bulundu.



“Bizim en temel vazifemiz halkımızın manevi hayatına rehberlik etmektir”


Görev yerlerinde o bölgenin sosyal yapısının bilinerek, sorunlara çözüm bulma, birlik ve beraberliğin sağlanması konusunda gayret gösterme, gençleri kötü alışkanlıklardan uzak tutma, ailenin bütünlüğünün sağlanması için çaba sarf etme gibi konularda çalışma yapmanın önemine işaret eden Erbaş, konuşmasında şunları kaydetti:


"Bizim en temel vazifemiz halkımızın manevi hayatına rehberlik etmektir. Eğer biz toplumun ihtiyaçlarını karşılamazsak, bıraktığımız boşluk başka şekillerde doldurulacaktır. Bütün çalışmalarımızda bu ana gaye hep aklımızda ve önümüzde olmalıdır. İlçenizin din hizmetleri açısından ihtiyaç tespitini acilen yapmalısınız. Aile yapısı, boşanma oranı, aile sorunları, gençliğin durumu, sokak çocukları, uyuşturucu, mülteciler, alkol tüketimi gibi alanlarda hızlıca ve kapsamlı olarak bilgi edinmelisiniz. Sonra her bir alana yönelik, çalışma planı hazırlamalısınız. Vaaz-irşat konuları yerel sorunlar ve ihtiyaçlara göre hazırlanmalıdır. Özellikle aile, gençlik çalışmalarını muntazam hale getirmek zorundayız. Bir müftü olarak sorunları tespit etmek, uygun çözümler ve din hizmeti planlamak, planı doğru uygulamak ve takip ile süreklilik kazandırmak sizi başarıya götürecektir.İlimden asla kopmayın.İdarecilik göreviniz ilimle irtibatınızı koparmamalıdır. Bir ilim talebesi olmaya devam etmelisiniz. İlim bizim önümüzü aydınlatan ışık olmalıdır. Ancak bu şekilde müftü unvanını layıkıyla taşıyabilirsiniz.”



“Her çalışmanız evrensel ideale bir katkı sunmalıdır”


“Sizi bekleyen en büyük tehlike,yaptığınız çalışmaların rutinleşmesi, sıradanlaşmasıdır” ifadesini kullanan Erbaş, “Cami, Kur’an kursu inşa edildiğinde iş bitmiyor, yeni başlıyor. Asıl önemli olan camide cemaatin, irşadın, Kur’an kursunda öğrencinin, eğitimin varlığıdır. Camiyi yaptıktan sonra daha önemli olan o caminin içini doldurabilmektir.Çalışmalarınıza odaklanırken evrensel ufku kaybetmeyin. Görev yapacağınız ilçelerde çalışmalar yaparken toplumun, ülkemizin, milletimizin, ümmetin ve insanlığın gündeminden ve temel meselelerinden asla kopmamalısınız. Dahası her çalışmanız evrensel ideale bir katkı sunmalıdır” değerlendirmesinde bulundu.


Törene, Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Dr. Ekrem Keleş, Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Selim Argun, İnsan Kaynakları Genel Müdürü Dr. Burhan Erkuş, Mushafları İnceleme ve Kıraat Kurulu Başkanı Hafız Osman Şahin, Diyanet İşleri Başkanlığı üst düzey yöneticileri ile yeni atanan ilçe müftüleri katıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Dünyanın ikinci büyük kanyonunda tekne keyfi Erzincan’ın Kemaliye ilçesinde bulunan dünyanın ikinci büyük kanyonu Karanlık Kanyon’da yerli ve yabancı turistler tekne turu keyfi yaşıyor. Doğayla tarihin birbirini tamamladığı, adrenalin doğa sporlarının başkenti, Türkiye’nin etkileyici yerlerinden eski adı ‘Eğin’ olan Erzincan’ın Kemaliye ilçesi yaz aylarında ilçe nüfusunun 10 katı ziyaretçi ağırlıyor. Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütünün (UNESCO) Dünya Geçici Miras Listesi’ne alınan Erzincan’ın Kemaliye ilçesi, birçok medeniyete ev sahipliği yapan ve milattan önce 3 binli yıllara dayanan tarihi ile kültürel zenginliğinin yanı sıra doğal güzelliğiyle de UNESCO’nun kalıcı listesine girmek istiyor. Geçmişi milattan önce (M.Ö) 3 binli yıllara dayanan dünyaca ünlü Karanlık Kanyonun yanı başındaki Kemaliye’de (Eğin) Roma, Bizans, İlhanlı, Akkoyunlu, Selçuklu ve Osmanlı hüküm sürdü. Tarihte "cennet gibi güzel bahçe" anlamına gelen Eğin ismi, ilçe sakinlerinin Kurtuluş Savaşı’na verdikleri destekten ötürü Mustafa Kemal Atatürk tarafından kendi isminden esinlenilerek Kemaliye olarak değiştirildi. Erzincan’a 194 kilometre uzaklıkta; doğusunda Tunceli, batısında Sivas, güneyinde Malatya ve Elazığ bulunan Kemaliye, özellikle yaz aylarında ziyaretçi akınına uğruyor. Yaklaşık 35 kilometre uzunluğunda, nehir tabanı ile vadi kenarı arasındaki kot farkı bin metreye kadar ulaşan, bu haliyle dünyadaki ilk 5 derin kanyon arasında yer alan Karanlık Kanyonuyla, büyüklü küçüklü 38 tünelden oluşan ve dünyadaki “Tehlikeli Yollar” kategorisinde bulunan, sert kayaların içinden oyularak inşa edilmiş istisnai bir doğal güzelliğe ve estetik öneme sahip 7 kilometre uzunluğundaki Taş Yoluyla, Türk kültür tarihi açısından önemli bilgiler içeren ilçe merkezine 4-5 kilometre uzaklıktaki Dilli Vadisiyle ve daha pek çok doğal güzellikleriyle, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesine alınan Kemaliye ilçesi, Erzincan’ın mutlaka görülmesi gereken yerlerinden birisi olarak belirtiliyor. Adrenalin doğa sporlarının başkenti Kemaliye’deki Karanlık Kanyon’da yerli ve yabancı turistler tekne turu keyfi yaşıyor. Kemaliye, Erzincan’ın dokuz ilçesinden en ünlü olanı. Erzincan’ın incisi olarak tanımlanıyor. Kemaliye’de dünyanın en zorlu yolu ve Amerika’daki Büyük Kanyon’dan sonra dünyadaki en büyük ikinci kanyon yer alıyor.
Zonguldak Usta olarak başladığı fırının sahibi oldu, 40 yıldır simit satıyor Zonguldak’ın Devrek ilçesinde 50 yaşındaki Ercan Sevinç, usta olarak çalıştığı fırını sahibinden devraldı. 40 yıldır fırında simit satan Sevinç, mesleğini çocuklarıyla birlikte sürdürüyor. Devrek ilçesinde yaşayan 50 yaşındaki Ercan Sevinç, meslek sahibi olmak için küçük yaşta önce Zonguldak il merkezine gelerek bir süre çalıştı. Gurbette çalışmanın zorluğu nedeniyle ilçeye geri dönen Sevinç; burada bir simit fırınında usta olarak çalışmaya başladı. Sahibinin fırını satmak istemesiyle işyerini devralan Sevinç, 10 yaşında başladığı mesleği 40 yıl boyunca sürdürdü. Dünyaya gelen dört çocuğuna simit fırınında mesleği öğreten Sevinç, mesleğini ömrü elverdiği müddetçe devam ettireceğini anlattı. Sevinç, “40 yıldır bu mesleği yapıyorum. Yaşım 50. Çocukken gurbete çıktık. Zonguldak’ta 1-2 ay çalıştık. Daha sonra Devrek’e geldik. Fırında usta olarak çalışmaya başladım. Arkadaşım devretmeyi düşündü. Bende talip oldum. Burada fırıncılığa devam etmek istedim. Halen daha da yapmaya devam ediyorum. Bu simidin özelliği Devrek’in meşhur pekmezli simidi. Çocuğumla birlikte yapıyorum. Kazandan fırına kadar dört çocuğumla bu mesleği yapıyorum” dedi. Hazırladığı simitleri kızı Ebru Sevinç ile birlikte pişmesi için fırına gönderen Ercan Sevinç, kendisinden sonra mesleğini çocuklarının sürdüreceğini de sözlerine ekledi.