POLİTİKA - 18 Ocak 2018 Perşembe 11:19

Başbakan Yıldırım: "Hudutlarımızın güvenliğini esas alan her türlü tedbir hemen alınacaktır"

A
A
A
Başbakan Yıldırım: "Hudutlarımızın güvenliğini esas alan her türlü tedbir hemen alınacaktır"

Başbakan Binali Yıldırım, Suriye’deki gelişmelere işaret ederek, "Uluslararası hukuktan kaynaklanan ve milletimizin can ve mal güvenliğini esas alan, hudutlarımızın güvenliğini esas alan her türlü tedbir hiç ama hiç rehavete kapılmadan hemen alınacaktır" dedi.

Başbakan Binali Yıldırım, Suriye’deki gelişmelere işaret ederek, "Uluslararası hukuktan kaynaklanan ve milletimizin can ve mal güvenliğini esas alan, hudutlarımızın güvenliğini esas alan her türlü tedbir hiç ama hiç rehavete kapılmadan hemen alınacaktır" dedi.


Başbakan Binali Yıldırım, KOM Daire Başkanlığında gerçekleştirilen İl Emniyet Müdürleri toplantısında konuştu. Uyuşturucu ile mücadele konusuna değinen Yıldırım, "Terör örgütleriyle mücadele ederken aynı zamanda sosyal dokumuzu tahrip etmek isteyen uyuşturucu baronlarını da ihmal etmiyorsunuz. Şunu hatırımızda tutalım, terörle mücadelede yurdun her karış toprağında amansız mücadelede önemli mesafe alındı. Ancak, uyuşturucu bizim mücadele etmekle beraber boyutları düşündüğümüzden daha derinde ve daha büyük olan mücadele şeklindedir. Bundan sonraki öncelikli hedefleriniz arasında genç kuşakları zehirlemeyi, toplumu yozlaştırmayı, ülkemizin enerjisi olan gençlerimizi bu müptelaya düşürmeye çalışanlara asla ve asla göz açtırmayın. Büyük şehirlerde, okullar etrafında, insanların toplu olarak bulunduğu mekanlarda uyuşturucu baronlarının maşaları, dağıtıcıları gençlerimizi zehirlemek adına alçakça bir faaliyet içindeler. Başlattığınız uyuşturucuya karşı mücadele takdirle karşılanıyor ancak yeterli değil. Bu konuda çok daha amansız bir mücadele sürecini mutlaka ve mutlaka başlatmak gerektiğini düşünüyorum. Tıpkı terörle mücadelede olduğu gibi burada da teşkilatımızın çok iyi sonuçlar alacağına inanıyorum" ifadelerini kullandı.


Vatandaş ile devlet arasındaki ilişkiye ’asayiş ve güvenlik’ kadar önem gösterilmesi gerektiğine dikkati çeken Yıldırım, asıl olanın ’vatandaş’ olduğunu ifade etti. Yıldırım, "Sizlere sonunu kadar güveniyoruz, her türlü desteği veriyoruz, vermeye devam edeceğiz. Sizleri haktan, hukuktan, hakkaniyetten ayırmasın" dedi.


Etrafta yaşanan olayların dikkatle izlendiğini anlatan Yıldırım, 15 yıldır en büyük mücadelenin teröre karşı verildiğini dile getirdi. Bu konuda ortaya konulan mücadelenin çok büyük olduğunu anlatan Başbakan Yıldırım, "Bugün Türkiye’de terör birinci gündem maddesi olarak konuşulmuyor, başka konular ön plana çıktı. Ancak, henüz işimiz bitmiş değil. Su uyur, düşman uyumaz. Gece gündüz, yaz kış demeden mutlaka ve mutlaka taarruz esaslı, savunma esaslı değil mücadele kesintisiz devam edeceğiz. Özellikle de tehdidin terör olayının gerçekleşmeden önce önlenmesine yönelik çalışmalara ağırlık vereceğiz. Yüzlerce terör olayını gerçekleşmeden önlediniz. Bunun arkasında sağlam bir istihbarat var. Birimler arasında koordinasyon var. Birbirinden bilgi esirgememe var. Bunlar olunca operasyonlar, operasyon öncesi başarılar da kendiliğinden geliyor. Yani, geçmiş zamanların birimler, kurumlar arasındaki zayıf iletişimin bugün yerini çok daha iyi koordine edilmiş ve birbirleriyle her an iletişim halinde olan güvenlik birimlerinin olması bu başarıda en önemli imkanımızdır" diye konuştu.


Yurt içinde güvenliği sağlamanın esas olduğunu ama yetmediğini kaydeden Yıldırım, "Sınır güvenliği önemli. Terör unsurlarının sınırlarımızı geçerek içeride terör faaliyetine girişmesinin önüne geçecek tedbirleri alıyoruz. Bütün elektronik uyarı sistemleri, gözetleme kuleleri vesaire bunları da büyük oranda tamamlayamadık ama yüzde 60’ların üzerinde bir sonuç elde ettik. Süratle kalan kısımları tamamlayacağız. Terörle mücadeledeki kararlılığımızı bütün dünya ülkelerinin açık ve net olarak görmesini istiyoruz. Türkiye’nin yaptığı terörle mücadele aslında Avrupa’nın da güvenliğini sağlıyor. Özellikle Suriye’de DEAŞ’tan temizlenen alanların başka terör örgütüyle doldurulmasını asla kabul edemeyiz. Amerika’nın Suriye’deki uygulamaları, müttefiklik hukukuna terstir, yanlıştır. Amerika, bölgenin geleceği konusundaki kafa karışıklığını kaldırmalı. Tavrını Türkiye ile hukukunu düzeltmekten yana kullanmalıdır" açıklamasında bulundu.


Yıldırım, "Uluslararası hukuktan kaynaklanan ve milletimizin can ve mal güvenliğini esas alan, hudutlarımızın güvenliğini esas alan her türlü tedbir hiç ama hiç rehavete kapılmadan hemen alınacaktır" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Türkiye oynayarak büyüyecek Türkiye’deki oyun endüstrisi dünya devleriyle yarışarak hem dijital dönüşümde rol oynuyor hem de istihdamdaki gücünü her geçen gün büyüterek gençlerin sahaya inmesine katkı sunuyor. Türkiye’nin oyun endüstrisi pazarına bakıldığında 2023 yılında Türkiye’de 47 milyon kişinin oyun oynadığı raporlara yansıdı. Bu da 85 milyon nüfuslu ülkemizin yarısından fazlasının oyuncu olduğu anlamına geliyor. 2023’te Türkiye’nin, 47 milyon oyuncusuyla, 580 milyon Dolarlık bir gelir elde etmesi ise bu endüstrinin ne kadar büyük bir ekonomik hacmi olduğunu gözler önüne seriyor. "Türkiye’de İş Dünyası" dergisi oyuncak sektörünü masaya yatırdı. Nisan sayısında oyun endüstrisini mercek altına alan dergi, her sayı gelenekselleşen buluşmalarını bu kez ülkemizin en önemli girişimcilik merkezlerinden biri olan StartGate Dijital Oyun ve Oyun Teknolojileri ev sahipliğinde gerçekleştirdi. Oyun endüstrisinin ülkemizdeki konumunun tartışıldığı etkinlik, aynı zamanda yeni fikir ve görüşlere de sahne oldu. Sektörün dünü, bugünü ve yarınının mercek altına alındığı buluşma, aynı zamanda yatırımcılar ve yatırım planlayan iş insanlarını tek çatı altında buluşturdu. Türkiye’de İş Dünyası dergisi Genel Yayın Yönetmeni Celal Toprak’ın açılış konuşması ile başlayan etkinlik, birçok yeni fikre de sahne oldu. Her sayı gelenekselleşen buluşmalarını bu kez StartGate ev sahipliğinde gerçekleştirdiklerine değinen Toprak, sözlerini şöyle sürdürdü: “Dergimizin her sayısında bir konuyu baz alarak lansman yapıyoruz ve her sayıda yeni bir markayı sizlerle tanıştırıyoruz. Bu ay sizlerle StartGate’de buluştuk. Dergimizde StartGate’nin katkısıyla hazırlanmış oyun endüstrisine ilişkin çok önemli bir rapor var. Bu haberi incelemenizi tavsiye ederim çünkü oyun endüstrisi konusunda ne gibi gelişmeler olduğunu tüm ayrıntılarıyla masaya yatırdık. Destekleri için StartGate Kurucusu ve CEO’su Mustafa Cihat Durmuş ve AcademyGate CEO’su ve StartGate İcra Kurulu Üyesi Dr. Arzu Aydın’a teşekkür ediyoruz. Bu sayımızda oyun endüstrisi alanında bir yeniliğe imza attık.” “47 milyon kişi dijital oyun oynuyor" Dünyadaki ve Türkiye’deki oyun endüstrisine ilişkin bilgi veren Dr. Arzu Aydın, “Eskiden eğlence olan oyunlar bugün ülke ekonomisini en fazla besleyen endüstrilerden biri haline geldi. Ayrıca dijital dönüşümde büyük bir rol oynayan endüstri, birçok yeni mesleğin gelişimine de katkı sundu” dedi. Endüstrinin hızla büyümesi ve gençlerimizin mesleğe artan ilgisiyle, üniversitelerde ve özel eğitim kurumlarında oyun ile ilgili eğitimler verilmeye başlandığını da sözlerine ekleyen Aydın, “Pazar büyüklüğüne ve oyuncu sayısına bakarsak, oyun endüstrisi dünya üzerinde 185 milyar dolarlık bir pazar hacmine ve 3 milyar kişilik bir oyuncu sayısına sahip. Türkiye’de ise 47 milyon kişinin dijital oyun oynadığı raporlara yansımış durumda. Oyun ve oyunlaştırma hayatımızın pek çok alanına dokunuyor. Bazen eğleniyor, bazen öğreniyor, bazense farkındalık kazanıyor ve geleceğe dokunuyoruz. Son yıllarda etkisini hızla artıran sosyal etki modeli oyun endüstrisinde de kendine ciddi bir yer bulmaya başladı. Ülkemiz gerek oyuncu sayısı gerek geliştirici potansiyeli ile dünyadaki pastadan ciddi bir pay alıyor” ifadelerini kullandı. Türkiye’nin 2023 yılında Avrupa’da oyun anlaşmalarında işlem hacmi bakımından birinci sırada yer aldığına dikkat çeken Aydın, gün geçtikçe bu payı büyüten oyun endüstrisinin artık bacasız dev bir ekonomiye dönüştüğünü belirtti. Stargate 7/24 yaşayan bir ekosistem Oyuna olan ilgi dünyada her yıl artarken bu endüstriye kayıtsız kalamadıklarını aktaran StarGate CEO’su Mustafa Cihat Durmuş, 21 Haziran 2023’te kapılarını açtıklarını dile getirdi. Türkiye’yi dijital oyun denildiğinde akla gelen ilk ülke haline getirme ve endüstrideki tüm paydaşları aynı çatı altında birleştirme hedefiyle yola çıktıklarını da sözlerine ekleyen Durmuş, “4 bin 215 metrekare bir alanda, İstanbul Maslak’ta hizmet veriyoruz. Deneyim ve test laboratuvarları, eğitim ve seminer salonları, amfi alanları, akustik yalıtımlı online toplantı kabinleri, uyku kapsülleri, Podcast/Vlog odaları, etkinlik ve buluşmalar için özel dizayn edilen teras, müzik odası ve yeni nesil oyun geliştirme stüdyomuz ile özel sektör yatırımlı en büyük yeni nesil buluşma merkezi olma niteliği taşıyoruz. Ayrıca kampüsümüz 7/24 açık. Bu sayede kendileri için en verimli saat ne ise; o saatlerde çalışabiliyorlar” dedi. “Biz bir girişimcilik merkeziyiz ve bünyemizdeki start-up’lara destek veriyoruz” diyen Mustafa Cihat Durmuş, yeni girişim programlarını bu ayın sonunda açacaklarını dile getirdi. Kampüsün 50 stüdyoya ev sahipliği yapma kapasitesi olduğunu ve şu an içeride 12 girişimcinin bulunduğunu belirten Durmuş, kendilerine başvuran girişimcilerin bünyelerine katılma sürecine de değindi: “Bize başvuran girişimcimizi teknik ve yeterlilik açısından değerlendirdikten sonra raporlaştırıyoruz. Bu rapor doğrultusunda başarılı ve gelecek vadeden girişimleri bünyemize alıyoruz. Buradaki en önemli farkımız bize başvuran girişimleri yetkinlik ve yetenekleri doğrultusunda uygun programa yönlendirmemiz. Programlarımıza dahil ettiğimiz girişimcilere kampüs imkanlarımızın yanı sıra tam zamanlı iş koçu desteği vererek gelişim süreçlerinin hızlandırılmasını sağlıyoruz. StartGate; AcademyGate, IdeaGate ve TalentupGate ile hem ekosistemi besliyor hem de girişimcilerinin küresel vizyon oluşturmalarına aracılık ediyor.” E-spor takımı kurduklarını da söyleyen Durmuş, “Misyonumuzda erken aşamalı keşifler ve destekler var. Belli bir aşamadan sonra da girişimcilerimize liderlik yaparak onları daha büyük yatırımlar yapan yatırımcılarla buluşturuyoruz. Buradaki en büyük gücümüz ise tamamıyla oyun dikeyinde yatırımlar yapan fonumuz PlayGate GSYF” dedi.
İstanbul Osman Aşkın Bak: "Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu ile Türkiye’nin turizm bölgelerini tanıtıyoruz" Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Osman Aşkın Bak, 59. Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu’nun, Türkiye’nin en önemli organizasyonlarından biri olduğunu belirterek, "Fransa Bisiklet Turu nasıl Fransa’nın önemli yerlini tanıttıysa biz de bu organizasyonla Türkiye’nin turizm bölgelerini tanıtıyoruz. Turizmde çok büyük artış var. Türkiye bir turizm ülkesi, bu noktada da hedefler büyük" dedi. 59. Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu, 8. ve son etabı olan İstanbul - İstanbul etabıyla tamamlandı. Sultanahmet Meydanı’nda düzenlenen ödül törenine katılan Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Osman Aşkın Bak daha sonra basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Organizasyonun önemine değinen Bakan Bak, "59. Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu’nu ekiplerimiz başarıyla tamamladı. Türkiye’nin en önemli organizasyonlarından bir tanesi. Etap etap, il il, ilçe ilçe gezerek, Türkiye’nin güzel noktalarını tamamlayarak, İstanbul’a geldik. İstanbul’da yağmur bizi yakaladı. Güzel bir yağmurlu İstanbul gününde, kazasız bir organizasyon oldu. Tedbirler alındı, yarış hakemleri güzel bir planlama yaptı. Cumhurbaşkanımız TUR’a önem veriyor. Önemli yatırımlar yaptık. Türkiye’nin dört bir yanında büyük organizasyonlar var. Bizim de 4 takımımız katıldı. Onlara da teşekkür ediyoruz. Bisiklet bir yaşam tarzı, bisikletin gençlerin, halkımız tarafından benimsenmesi çok önemli. Güzel tablolar ortaya çıkıyor, halkımızın ilgisi artıyor. Giderek talep artıyor" diye konuştu. Spor organizasyonlarına desteğin devam edeceğini belirten Bak, "Türkiye spor ülkesi olma yolunda büyük adımlar katetti. Özellikle adrenalin gerektiren, güç gerektiren önemli sporlar. Fransa Bisiklet Turu nasıl Fransa’nın önemli yerlini tanıttıysa biz de bu organizasyonla Türkiye’nin turizm bölgelerini tanıtıyoruz. Turizmde çok büyük artış var. Türkiye bir turizm ülkesi, bu noktada da hedefler büyük. Turizm gelirlerini arttırmak için çalışmalarımız devam ediyor. Spor organizasyonlarına her zaman destek veriyoruz ve Gençlik ve Spor Bakanlığı ve Spor Toto olarak desteklemeye devam edeceğiz. Yağmur da yağsa, kar da yağsa biz buradayız. Emeği geçenlere teşekkür ediyoruz" ifadelerini kullandı.
Manisa Manisa’da on binlerce el şifaya uzandı UNESCO’nun Dünya Somut Olmayan Kültürel Miras Listesinde yer alan, pandemi ve deprem nedeniyle 4 yıldır yapılamayan 484. Uluslararası Manisa Mesir Macunu Festivali, renkli görüntülere sahne oldu. Kanuni Sultan Süleyman’ın annesi Ayşe Hafsa Sultan tarafından yaptırılan Sultan Camisi kubbelerinden saçılan 7 ton mesir macununu alabilmek için on binlerce insan birbirleriyle yarışırken izdihama neden oldu. CHP Genel Başkanı Özgür Özel de festivale ilk kez genel başkan olarak katıldı. Osmanlı tarihinde, 484 yıl önce Merkez Efendi tarafından 41 çeşit baharatın karışımıyla yapılan Kanuni Sultan Süleyman’ın annesi, Yavuz Sultan Selim’in eşi Ayşe Hafsa Sultan’a şifa olan mesir macunu, coşkulu bir kutlama ile Sultan Camisi minare ve kubbelerinden halka saçıldı. 4 yıllık bir hasretin ardından karnaval havasında gerçekleştirilen kortej yürüyüşünün ardından Sultan Camisinin kubbe, minare ve çevredeki binalardan saçılan mesir macunlarından kapabilmek için on binlerce insan adeta izdihama neden oldu. Mesir saçım töreni kortejle başladı Manisa Hükümet Konağı önünde kortej yürüyüşü ile başlayan festivale, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Manisa Valisi Enver Ünlü, Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek, AK Parti Manisa Milletvekilleri Mücahit Arınç, Tamer Akkal, CHP Manisa Milletvekilleri Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu, Bekir Başevirgen, CHP Erzincan Milletvekili Mustafa Sarıgül, CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, MHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Erkan Akçay, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, çevre illerin milletvekilleri, ilçe belediye başkanları, daire müdürleri, siyasi parti temsilcileri, çok sayıda ülkenin büyükelçisi, yabancı ülkelerin delegasyonları, halk oyunları ekipleri ve vatandaşlar katıldı. Kortejde temsili Merkez Efendi, Hafta Sultan ve nedimeleri ile Manisa’da yetişip tahta çıkan temsili Osmanlı padişahları, şehzadeleri, yabancı ülkelerden gelen ekipler bulundu. Geniş güvenlik önleminin alındığı festivalde, mehter takımının marşları ile Mustafa Kemal Paşa Caddesi’nde ilerleyen kortej, Cumhuriyet Bulvarı güzergahında devam edip Sultan Camisi’ne ulaştı. Yabancı ülkelerden ve Türkiye’den katılan dans toplulukları kortej boyunca gösterileriyle festivale karnaval havası kattı. Protokol üyeleri, evlerinin balkonları ve yol kenarlarında toplanarak korteje eşlik eden halkı selamlarken, kortej sonunda Sultan Camisi önünde toplanan on binlerce kişi heyecanla mesir macunu saçımını bekledi. Temsili Hafsa Sultan şifa dağıttı Manisa Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu oyuncularından seçilen temsili Hafsa Sultan ve nedimeleri ile temsili Merkez Efendi’nin mesir macunu saçılması için berat vermesinin ardından protokol üyeleri temsili Hafsa Sultan ile birlikte ilk mesir macunlarını halka saçmaya başladı. Sultan Camisi minare ve kubbelerinden çuval çuval mesir macunu halka saçıldı. Her sene olduğu gibi bu yıl da macunlardan kapmaya çalışan yüzlerce kişi ezilme tehlikesi geçirdi, izdiham yaşandı. Filistin bayraklarının da açıldığı saçım töreninde bazı vatandaşlar baygınlık geçirdi. Her festivalde olduğu gibi şemsiyelerini ve ceketlerini ters açarak mesir macunlarını ağaç veya elektrik direklerinin tepelerinde kapmaya çalışanlar da renkli görüntüler oluşturdu. Onlarca mesir kaptı Festivalde özellikle gençler mesir macunu kapabilmek için büyük bir mücadele verirken, Halil İbrahim Demirci, "Manisa’nın yerlisiyim. Dört yıldır mesirin olmasını bekliyordum. Sağ olsun 4. yıldan sonra Ferdi Zeyrek Başkanımız sayesinde oldu. 20-30 topladım. Savaştım, mücadele ettim" dedi. Mesir macununun tarihi Türkiye’de Kırkpınar yağlı güreşlerinden sonra en eski gelenek olan Mesir Festivali, 484 yıl önce ortaya çıktı. Amansız bir hastalığa yakalanan Yavuz Sultan Selim’in eşi, Kanuni Sultan Süleyman’ın annesi Hafsa Sultan, Sultan Camisi Külliyesi’nde idareci olarak görev yapan devrin ünlü hekimi Merkez Efendi’nin 41 çeşit baharatın karışımıyla hazırladığı mesir macunuyla şifa buldu. Hafsa Sultan, hastalığa şifa olan macunun her nevruz günü halka saçılmasını istedi. O günden sonra her yıl mesir macunu saçılarak bugün 484 yılı bulan bir gelenek haline geldi. Mesir macununun hazmı kolaylaştırıcı, kuvvet verici, cinsel uyarıcı, iştah açıcı, yorgunluk giderici, zehirli hayvanların zehirlerine karşı bağışıklık kazandırıcı özelliği yanı sıra birçok derde şifa olduğuna inanılıyor. 41 çeşit baharat Şifalı mesir macunu içinde yer alan 41 çeşit baharat ise şöyle: "Tarçın, karabiber, yenibahar, karanfil, çörek otu, hardal tohumu, anason, kişniş, zencefil, hibiskus, zerdeçal, Hindistan cevizi, rezene, kebabiye, sinameki, sarıhalile, vanilya, darı fülfül, kakule, havlıcan, hıyarşembe, safran, kimyon, çam sakızı, mürsafi, meyan balı, zulumba, limon kabuğu, portakal kabuğu, deve dikeni tohumu, keten tohumu, keçiboynuzu, udi hindi, ısırgan tohumu, akbiber, üzüm çekirdeği, hayıt tohumu, biberiye, funda yaprağı, melisa otu, karahalile."