GENEL - 12 Ağustos 2019 Pazartesi 10:11

Palandöken: “Esnaf bir an önce borcundan kurtulmak istiyor”

A
A
A
Palandöken: “Esnaf bir an önce borcundan kurtulmak istiyor”

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın geçtiğimiz haftalarda “Vergi borcuna yapılandırma getirilebilir” açıklamasının esnafı umutlandırdığını ve bayram sonrasında yapılandırmanın gerçekleşmesini beklediğini belirten TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Esnafımız oldukça zor bir dönem geçiriyor.

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın geçtiğimiz haftalarda “Vergi borcuna yapılandırma getirilebilir” açıklamasının esnafı umutlandırdığını ve bayram sonrasında yapılandırmanın gerçekleşmesini beklediğini belirten TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Esnafımız oldukça zor bir dönem geçiriyor. Hazine ve Maliye Bakanımızın kısa bir süre önce yaptığı açıklama esnafımızı umutlandırdı. Kurban Bayramı sonrasında önceki dönem yapılandırması bozulanları da kapsayacak şekilde yeni bir borç yapılandırmasını esnafımız acil olarak bekliyor” dedi.


Faizlerin yüksek olduğu dönemlere ilişkin borç yapılandırması bozulan esnafın bugün itibariyle toplam borcu ödenemeyecek bir noktaya geldiğini vurgulayan Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Palandöken, “Kamu alacaklarına uygulanan gecikme zammı oranı iki yıl için yıllık yüzde 16,8’den yüzde 30’a çıktı. Daha önce vergi ve prim borçlarını yapılandırıp bunları zamanında ödeyemediği için yapılandırması iptal olanlar, bugün altından kalkamayacakları bir borçla karşı karşıyalar. Öyle ki ne esnaf bu borcu ödeyebilir, ne de kimse bu borcu tahsil edebilir. Keza esnafın, haciz konulacak mal varlığı da kalmadı” diye konuştu.



“Cezalar adil olmalı”


Yeni borç yapılandırmasında kamuya olan tüm borçların kapsama alınmasını isteyen Palandöken, “Geçmiş dönemlerdeki borç yapılandırmalarında bazı idari para cezaları yapılandırma kapsamına alınmadı. Oysa öyle cezalar var ki, esnafın dükkanını içindeki malıyla satsanız ödeyemez. Bugün 52 bin TL’nin üzerinde kesilen para cezaları var ve önceki yapılandırmaların kapsamına girmiyor. Yeni yapılandırmada cezaların hepsi dahil olacak şekilde kamuya olan tüm borçlar kapsama alınmalı. En önemlisi cezalar daha adil olmalı” sözlerine yer verdi.



“Borç yapılandırmasında süre 60 ay olmalı”


Faizlerin düşmeye başladığının altını çizen Palandöken, “Faizler inmeye başladı ama yine de çok yüksek. Borç yapılandırmasında enflasyon oranına göre faiz hesaplanıyor. Süre de 36 ay olunca esnafımız borcunu ödeyemiyor. Borç yapılandırmasının son kez yapılabilmesi için vadesinin en az 60 ay olması, faizinin de piyasa faizlerinin çok altında olması gerekir. Esnafımız bir an önce borcundan kurtulmak, devlete yük olmamak istiyor. Devlet de alacağını tahsil etmek istiyor. Bu nedenle bu kez vadenin en az 60 aya çıkması ve faizlerin de düşük tutulması gerekir. Ayrıca, borç yapılandırmasına neden olan sorunların da ortadan kaldırılması için Hazine ve Maliye Bakanlığı başta olmak üzere ticaretle ilgisi olan tüm bakanlıklarla toplantılar yapmalı, sorunu kökten çözmeliyiz” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Dolandırdığı firma sahibinden önce helallik sonra harçlık istedi İstanbul’da bir mobilya firmasının logosunu ve ürünlerini kopyalayarak sosyal medya üzerinden sahte satış yapan dolandırıcılar, vatandaşları yaklaşık 200 bin TL dolandırdı. Dolandırıcılar ile telefonda konuşan firma sahibi, duyduğu sözler karşısında hayatının şokunu yaşadı. Önce helallik isteyen dolandırıcının, “Sen de bu kardeşine bir harçlık gönder. Bu işi para için yapıyoruz” sözleri ‘yüzsüzlüğün de bu kadarı’ dedirtti. İstanbul’da internet üzerinden mobilya eşyalarının satışının yapıldığı bir firmanın logosunu ve ürünlerini kopyalayan dolandırıcılar, sosyal medya üzerinden sahte satış yaptı. Vatandaşlardan yaklaşık 200 bin TL değerinde kaparo topladı. Ürünlerini teslim alamayan müşterilerin ihbarıyla durumu öğrenen firma sahibi Fetullah Yıldırım, savcılığa suç duyurusunda bulundu. Firma sahibi Fetullah Yıldırım, “E- ticaret üzerinden tüm pazar yerlerine ürün mobilya, ev yaşam kategorisinde ürün tedarik ediyoruz. Mevcut kendi sitemizde olan ürünlerimizi sağlıklı bir şekilde kargoya vermeye çalışıyoruz. Ticaret Bakanlığı’nın yeni kurduğu, logolu karekodlu sitelerimiz mevcut. Bunu suistimal eden bazı siteler sosyal medyada resimlerimiz ve logolarımızı kullanarak tüketicilerimize sanki bizmiş gibi belirli kaporaları aldıktan sonra müşterilere ürünlerini göndermediklerini tespit ettik. Tespit ettikten sonra savcılığa suç duyurusunda bulunduk. Kişilerle birebir konuşmamızda ses kayıtlarında bu işi yaptıklarını kendi ağızlarıyla dile getirdiler. Biz de bunu ilgili merciilere bildirdik” dedi. Vatandaşları sosyal medya üzerinden alışveriş yapmamaları konusunda uyaran Yıldırım, “Günde 2-3 defa müşterilerimiz geliyor. Para biriktirip ağlayan kadınlar var. Para gönderip ürünlerini alamadıklarından dolayı mağduriyet yaşıyorlar. Sosyal medyada bu açığı çok güzel kullanıyorlar. Bu işi profesyonelce yapıyorlar” şeklinde konuştu. "İş patlayana kadar devam ediyoruz, patlayınca bırakıyoruz" Yıldırım, toplamda 20 müşterisinin bu şekilde mağduriyet yaşadığını ve yaklaşık 200 bin TL değerinde zararın olduğunu kaydederek, “Biz ilk defa böyle bir şey yaşadık ama dolandırıcılarla konuştuğumuzda bu işi başka firmalar üzerinden de yapmışlar. ‘İş patlayana kadar devam ediyoruz, patlayınca bırakıyoruz’ dediler. Hatta benden para bile istediler. Biz de kabul etmedik, şikayette bulunduk” dedi. “E-ticarette yükseliş artıyor, müşteriler bu işi düzgün yapmamıza rağmen o kişiler yüzünden kesinlikle bize güvenmiyor” diyen Yıldırım, yetkililerden bu durumun kontrol altına alınmasını talep etti. Yüzsüz dolandırıcıdan ’harçlık’ talebi Öte yandan, firma sahibinin dolandırıcılarla konuşmasının yer aldığı ses kaydı dikkat çekti. Suçunu itiraf eden şahsın, “Kusura bakma abi para için yaptım. Benim seninle konuşacak yüzüm yok. Hakkını helal et. Hesabı ben kapatmak isterdim ama 3 kişiyiz. Ben aradan çıksam bile onlar kabul etmez. Sen de bu kardeşine bir harçlık gönder. Bu işi para için yapıyoruz, hiç paramız yok‘ şeklindeki gözleri ‘yüzsüzlüğün de bu kadarı’ dedirtti.
Yozgat ’Bebek gibi bakımlarını yapıyorum’ diyen kadın 5 metrekare alanda mantar üretiyor Sorgun Belediyesi’nin malzeme ve tohum desteğiyle istiridye mantarı üretimine başlayan 53 yaşındaki ev kadını Hatice Çetin, evinin geçimini bahçesine kurduğu çadırda ürettiği mantarları satarak sağlıyor. Yozgat’ın Sorgun ilçesi Güzelyurt Mahallesi’nde ikamet eden 53 yaşındaki Hatice Çetin, Balıkesirli bir arkadaşından istiridye mantarı yetiştiriciliğini öğrendi. Evinin bahçesinde mantar yetiştirmeye karar veren Çetin, bu talebini Sorgun Belediye Başkanı Mustafa Erkut Ekinci’ye iletti. Ekinci’den çadır, malzeme ve tohum desteği alan kadın girişimci Çetin, evinin bahçesine kurduğu 5 metrekarelik alanda 4 ay önce istiridye mantarı üretimine başladı. Kompost adı verilen 80 adet mantar üretim torbasıyla işe başlayan Çetin, ilk üretim de 100-150 kilogram arasında mantar elde etmeyi beklediğini söyledi. Bu işi severek yaptığını belirten Çetin, çadır ve tohum desteği verildiği takdirde alanını büyüterek mantar üretimini artırmak istediğini de ifade etti. Mahallesinde “Mantar Ana” olarak bilinen Çetin, bahçesinde ürettiği istiridye mantarıyla komşularının mantar ihtiyacını karşılarken sattığı mantarlardan elde ettiği gelirler ile de aile ekonomisine destek oluyor. “İlk etapta 100 kilogramın üzerinde mantar üretimi bekliyorum” İstiridye mantarı üretimine 4 ay önce başladığını söyleyen Hatice Çetin, “Bir senedir bu işi araştırıyordum, istiridye mantarı yetiştiriciliğine de ilgim de vardı. Sorgun Belediye Başkanımızdan gidip çadır istedim, o da bana çadır ve tohum desteğinde bulundu. Evimin bahçesinde 5 metrekare alanda mantar üretmeye başladım. Destek verildiği takdirde bu alanı büyütmek ve üretimi artırmak istiyorum. Bu işe yeni başladım 4 ay oldu, evimin geçimini buradan sağlamaya çalışacağım. Burada 80 torbaya yakın mantar üretim torbası var, ilk etapta buradan 100 kilogramın üzerinde üretim yapmayı düşünüyorum” dedi. “Mantarların bebek gibi bakımlarını yapıyorum” Mantar üretimini severek ve büyük bir titizlikle yaptığını belirten Çetin, “Mantarın samanlarını dezenfekte ediyoruz, bir gün suyunu süzdürüyoruz. İkinci gün ekimini yapıyoruz. 25 gün kuluçka dönemi oluyor daha sonra hasada başlıyoruz ve aynı poşetten 3-4 kez verim elde ediyoruz. Bu mantarların bebek gibi bakımlarını yapıyorum. Ancak maliyetlerimiz kurtarmıyor, bu işi de imkansızlıklardan dolayı yapıyorum. İşimi severek yapıyorum, evde oturmaktansa bir şeyler üretmeyi seviyorum. Sorgun Belediye Başkanımız Erkut Ekinci’nin destekleriyle kurduk burayı onun sayesinde bu işe başladık, yoksa başlayamazdık. Kendisine de çok teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.