- 24 Haziran 2021 Perşembe 11:44

Gazi Üniversitesi öğrencilerinden sokak hayvanlarına destek

A
A
A
Gazi Üniversitesi öğrencilerinden sokak hayvanlarına destek

Gazi Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Endüstriyel Tasarım Bölümü öğrencileri, ders kapsamında sokak hayvanları için tasarladıkları ürünleri Ankara Hayvan Kurtarma Derneği’ne bağışladılar.

Gazi Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Endüstriyel Tasarım Bölümü öğrencileri, ders kapsamında sokak hayvanları için tasarladıkları ürünleri Ankara Hayvan Kurtarma Derneği’ne bağışladılar.


Başkentte bulunan Gazi Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Endüstriyel Tasarım Bölümü ikinci sınıf öğrencileri Alperen Mamalı, İdil Özbek, Güllü Sinem Avcı, Edibe Zehra Kanıbol ve Elif Öztürk sokak hayvanları için kendi tasarlayıp ürettikleri ürünleri Zekiye Taş Köklü’nün kurucusu olduğu Ankara Hayvan Kurtarma Derneği’ne bağışladılar.


Gazi Üniversitesi öğrencileri, bölüm hocaları Prof. Dr. Hüseyin Güçlü Yavuzcan, Dr. Öğr. Üyesi Murat Önder, Dr. Cemil Yavuz ve Barış Gür öncülüğünde, “Yaşamak istediğin gibi yaşat” sloganıyla projelerini hem hayvanların farklı ihtiyaçlarını giderecek hem de barınaklarda çalışan insanların işlerini kolaylaştıracak ürünler tasarladılar. Ders kapsamında hazırlanan projeler daha sonra asıl amacı olan sokak hayvanlarına yardım için Ankara Hayvan Kurtarma Derneği’ne bağışlandı.


Sokak hayvanları için geliştirilen projede yer alan öğrenciler ürettikleri tasarımları ve özelliklerini anlattı.


Geliştirdiği projenin mevsimsel özellikleri olduğuna dikkat çeken Elif Öztürk, “Ürünümü köpeklerin yazın ve kışın gelişen farklı ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak tasarladım. Kulübenin ön kapağı açılarak yazın gölgelik alan miktarı arttırılır ve içerdeki hava sirkülasyonuna katkısı olur. Kışın ise kapak indirilerek içeri soğuk girmesi engellenir. Zemindeki eğim sayesinde yağmurlu havalarda kulübe içine su akışı da engellenmiş olur” ifadelerini kaydetti.


Sokak hayvanları için barınmanın önemli olduğu gibi beslenmenin de önemli olduğunun altını çizen Gazi Üniversitesi öğrencisi İdil Özbek, “Kulübem sokak hayvanlarının genel boyutları göz önüne alınarak büyük ırk köpeklerin de rahatlıkla barınabileceği ebatlardadır. Ayrıca, hayvanseverlerin mamaları kolaylıkla bırakabilmeleri ve bu mamaların uzun süreli depolanabilmesi için yan tarafındaki mama ünitesi 4-5 kg mama alma kapasitesine sahip olarak tasarlanmış olup, üniteye su kabı da eklenmiştir. Bu kulübeyi tasarlamamdaki amaç ise sokak köpeklerine sıcak bir yuva sunmanın yanı sıra beslenme ihtiyaçlarının da korunaklı ve uzun süreli bir şekilde karşılanmasıdır” ifadelerine yer verdi.


Edibe Zehra Kanıbol tasarladığı mama ünitesi hakkında şunları kaydetti: “Ürünümü farklı boylarda köpeklerin rahatça kullanabilmesi için hayvanların anatomik yapısını inceleyerek tasarladım. Mama kaplarının farklı boylarda olmaları sayesinde köpekler mamalarını rahatça yiyebilir, yutmakta herhangi bir sıkıntı çekmezler. Mama kaplarını da üniteye farklı bağlantı elemanları kullanarak sabitledim ki hem kaplar yerinden kolayca çıkmasın hem de köpekleri besleyen kişi suyu ve mamayı kabı arkaya devirerek rahatça yenileyebilsin. Bunun dışında mamaları güneşten ve yağmurdan korumak için ünitenin üstüne tasarladığım çatıyı ekledim.”


Projesinin mama odaklı olduğunu söyleyen Alperen Mamalı, “Ben barınaktaki hayvanlara her türlü hava koşulunda çeşitli mamaları taşıyıp dağıtabileceğimiz bir mama dağıtım arabası tasarlamak istedim. Normalde kuru mamalar el arabası ile taşındığından dolayı yağmurlu havalarda mamaların şiştiğini ve yenilemeyecek hale geldiğini ve aynı zamanda çeşitli mamaları taşıyamadığımızı tespit ettim ve buna uygun olarak bölmeleri olan üstü kapalı bir araba tasarladım. Arabanın alt bölümüne ekstra mama torbasını da koyabileceğimiz bir depo yaparak taşıyabileceğimiz mama miktarını arttırmak istedim” açıklamasında bulundu.


Sokak hayvanlarının özgürlük alanlarını baz aldığı projesini anlatan Güllü Sinem, ”Projeme başlarken göz önünde bulundurduğum şey kolay kurulabilir ve temizlenebilir olmasaydı. Bu yüzden de yapmış olduğum 10 adet kulübe ile köpeklerin açık alanda dolaşmaya çıktığı saatlerde güneşten, yağmurdan ve rüzgardan korunabilecekleri, yaza ve kışa uygun, birleştirme elemanları olmadan birbirine geçirilerek, kolay kurulup çıkarılabilen bir kulübe tasarladım” değerlendirmesinde bulundu.


Daha öncede sokak hayvanları için çeşitli projeler düzenleyen Gazi Üniversitesi Endüstriyel Tasarım Bölümü, her sene projelerinden birinde sokak hayvanları üzerine çalışıyor. Öğrenciler de yaptıkları projelerle hem yenilikçi tasarımlara imza atıyor hem de hayvanların ihtiyaç duydukları ürünleri onlara kazandırıyor. Projenin asıl amacı ise öğrencilere sadece ürün tasarlamak değil hayatları boyunca onlardan sevgi bekleyen hayvanları her zaman korumalarını ve merhamet ile yaklaşmalarını sağlamak.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Manisa’da on binlerce el şifaya uzandı UNESCO’nun Dünya Somut Olmayan Kültürel Miras Listesinde yer alan, pandemi ve deprem nedeniyle 4 yıldır yapılamayan 484. Uluslararası Manisa Mesir Macunu Festivali, renkli görüntülere sahne oldu. Kanuni Sultan Süleyman’ın annesi Ayşe Hafsa Sultan tarafından yaptırılan Sultan Camisi kubbelerinden saçılan 7 ton mesir macununu alabilmek için on binlerce insan birbirleriyle yarışırken izdihama neden oldu. CHP Genel Başkanı Özgür Özel de festivale ilk kez genel başkan olarak katıldı. Osmanlı tarihinde, 484 yıl önce Merkez Efendi tarafından 41 çeşit baharatın karışımıyla yapılan Kanuni Sultan Süleyman’ın annesi, Yavuz Sultan Selim’in eşi Ayşe Hafsa Sultan’a şifa olan mesir macunu, coşkulu bir kutlama ile Sultan Camisi minare ve kubbelerinden halka saçıldı. 4 yıllık bir hasretin ardından karnaval havasında gerçekleştirilen kortej yürüyüşünün ardından Sultan Camisinin kubbe, minare ve çevredeki binalardan saçılan mesir macunlarından kapabilmek için on binlerce insan adeta izdihama neden oldu. Mesir saçım töreni kortejle başladı Manisa Hükümet Konağı önünde kortej yürüyüşü ile başlayan festivale, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Manisa Valisi Enver Ünlü, Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek, AK Parti Manisa Milletvekilleri Mücahit Arınç, Tamer Akkal, CHP Manisa Milletvekilleri Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu, Bekir Başevirgen, CHP Erzincan Milletvekili Mustafa Sarıgül, CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, MHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Erkan Akçay, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, çevre illerin milletvekilleri, ilçe belediye başkanları, daire müdürleri, siyasi parti temsilcileri, çok sayıda ülkenin büyükelçisi, yabancı ülkelerin delegasyonları, halk oyunları ekipleri ve vatandaşlar katıldı. Kortejde temsili Merkez Efendi, Hafta Sultan ve nedimeleri ile Manisa’da yetişip tahta çıkan temsili Osmanlı padişahları, şehzadeleri, yabancı ülkelerden gelen ekipler bulundu. Geniş güvenlik önleminin alındığı festivalde, mehter takımının marşları ile Mustafa Kemal Paşa Caddesi’nde ilerleyen kortej, Cumhuriyet Bulvarı güzergahında devam edip Sultan Camisi’ne ulaştı. Yabancı ülkelerden ve Türkiye’den katılan dans toplulukları kortej boyunca gösterileriyle festivale karnaval havası kattı. Protokol üyeleri, evlerinin balkonları ve yol kenarlarında toplanarak korteje eşlik eden halkı selamlarken, kortej sonunda Sultan Camisi önünde toplanan on binlerce kişi heyecanla mesir macunu saçımını bekledi. Temsili Hafsa Sultan şifa dağıttı Manisa Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu oyuncularından seçilen temsili Hafsa Sultan ve nedimeleri ile temsili Merkez Efendi’nin mesir macunu saçılması için berat vermesinin ardından protokol üyeleri temsili Hafsa Sultan ile birlikte ilk mesir macunlarını halka saçmaya başladı. Sultan Camisi minare ve kubbelerinden çuval çuval mesir macunu halka saçıldı. Her sene olduğu gibi bu yıl da macunlardan kapmaya çalışan yüzlerce kişi ezilme tehlikesi geçirdi, izdiham yaşandı. Filistin bayraklarının da açıldığı saçım töreninde bazı vatandaşlar baygınlık geçirdi. Her festivalde olduğu gibi şemsiyelerini ve ceketlerini ters açarak mesir macunlarını ağaç veya elektrik direklerinin tepelerinde kapmaya çalışanlar da renkli görüntüler oluşturdu. Onlarca mesir kaptı Festivalde özellikle gençler mesir macunu kapabilmek için büyük bir mücadele verirken, Halil İbrahim Demirci, "Manisa’nın yerlisiyim. Dört yıldır mesirin olmasını bekliyordum. Sağ olsun 4. yıldan sonra Ferdi Zeyrek Başkanımız sayesinde oldu. 20-30 topladım. Savaştım, mücadele ettim" dedi. Mesir macununun tarihi Türkiye’de Kırkpınar yağlı güreşlerinden sonra en eski gelenek olan Mesir Festivali, 484 yıl önce ortaya çıktı. Amansız bir hastalığa yakalanan Yavuz Sultan Selim’in eşi, Kanuni Sultan Süleyman’ın annesi Hafsa Sultan, Sultan Camisi Külliyesi’nde idareci olarak görev yapan devrin ünlü hekimi Merkez Efendi’nin 41 çeşit baharatın karışımıyla hazırladığı mesir macunuyla şifa buldu. Hafsa Sultan, hastalığa şifa olan macunun her nevruz günü halka saçılmasını istedi. O günden sonra her yıl mesir macunu saçılarak bugün 484 yılı bulan bir gelenek haline geldi. Mesir macununun hazmı kolaylaştırıcı, kuvvet verici, cinsel uyarıcı, iştah açıcı, yorgunluk giderici, zehirli hayvanların zehirlerine karşı bağışıklık kazandırıcı özelliği yanı sıra birçok derde şifa olduğuna inanılıyor. 41 çeşit baharat Şifalı mesir macunu içinde yer alan 41 çeşit baharat ise şöyle: "Tarçın, karabiber, yenibahar, karanfil, çörek otu, hardal tohumu, anason, kişniş, zencefil, hibiskus, zerdeçal, Hindistan cevizi, rezene, kebabiye, sinameki, sarıhalile, vanilya, darı fülfül, kakule, havlıcan, hıyarşembe, safran, kimyon, çam sakızı, mürsafi, meyan balı, zulumba, limon kabuğu, portakal kabuğu, deve dikeni tohumu, keten tohumu, keçiboynuzu, udi hindi, ısırgan tohumu, akbiber, üzüm çekirdeği, hayıt tohumu, biberiye, funda yaprağı, melisa otu, karahalile."
İstanbul 59. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nun ödül töreni yapıldı Bu yıl 59. kez düzenlenen ve İstanbul etabı ile noktalanan Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nda kazanan sporcular ödüllerini düzenlenen törenle aldı. Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, Gençlik ve Spor Bakanlığının destekleriyle Türkiye Bisiklet Federasyonu tarafından bu yıl 59. kez gerçekleştirilen Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu tamamlandı. Organizasyonun 8. ve son etabı olan İstanbul - İstanbul etabında yağmurlu hava etkili oldu. Yağış sonrası yolların kaygan olması sebebiyle 8. etap nötralize edildi. Yarışın ardından bitiş noktası olan Sultanahmet Meydanı’nda ödül töreni düzenlendi. Tırmanış klasmanı ve Türkiye güzellikleri klasmanını lider tamamlayarak hem kırmızı hem de beyaz mayonun sahibi olan Bike Aid takımından Alman bisikletçi Vinzent Dorn’a ödüllerini İstanbul Vali Yardımcısı Ünal Kılıçarslan, Türk Hava Yolları adına Yunus Özleyen ve Spor Hizmetleri Genel Müdürü Doç. Dr. Veli Ozan Çakır verdi. Sprint klasmanını lider tamamlayarak Yeşil Mayo’nun sahibi olan Danimarkalı Tobias Andresen ise madalya ve ödülünü Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Safa Koçoğlu’ndan aldı. Turkuaz Mayo Frank van den Broek’in 59. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu’nu zirvede tamamlayarak genel klasman birincisi olan Dsm-Firmenich PostNL takımının Hollandalı sporcusu Frank van den Broek aynı zamanda turkuaz mayonun da sahibi oldu. Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak ve Türkiye Bisiklet Federasyonu Başkanı Emin Müftüoğlu, genel klasman birincisi Frank van den Broek, ikinci olan Eritreli Merhawu Kudus ve üçüncü olan Büyük Britanyalı Paul Double’ın ödül ve madalyalarını takdim etti. Takımlar genel klasmanının şampiyonu Q36.5 Pro Cycling Team’in ödüllerini de Bakan Bak ve Başkan Müftüoğlu verdi.