YEREL HABERLER - 11 Şubat 2014 Salı 17:50

Çevre Denetim Ve Temizlik Araçları Dağıtıldı

A
A
A
Çevre Denetim Ve Temizlik Araçları Dağıtıldı

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANI İDRİS GÜLLÜCE:
“2017 YILINA KADAR TÜM İLLERİMİZİN HAVA EMİSYONU ENVANTERİ VE HAVA KALİTESİ HARİTALARININ OLUŞTURULMASINI VE TOPLAM 8 HAVA MERKEZİ KURULMASINI ÖNERİYORUZ“
“AYRICA ÖNEMLİ BİR ÇEVRESEL SORUN HALİNE GELEN GÜRÜLTÜ KİRLİLİĞİ HARİTALARINI ÇIKARTMAYI, 2023 YILINA KADAR TÜRKİYE’Yİ KAPSAYACAK BU PROJENİN GERÇEKLEŞTİRİLECEĞİNİ BURADAN İLAN ETMEK İSTİYORUM”
“BÖYLE BİR ARACI ALMA İMKANI OLMAYAN BELEDİYELERE ÖNCELİK TANIYACAĞIMIZI BELİRTMEK İSTİYORUM”
PELİN ÜZEK
Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, "2017 yılına kadar tüm illerimizin hava emisyonu envanteri ve hava kalitesi haritalarının oluşturulmasını ve toplam 8 hava merkezi kurulmasını öneriyoruz. Ayrıca önemli bir çevresel sorun haline gelen gürültü kirliliği haritalarını çıkartmayı, 2023 yılına kadar Türkiye’yi kapsayacak bu projenin gerçekleştirileceğini buradan ilan etmek istiyorum" dedi.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Güllüce, çevre denetim ve temizlik araçları dağıtım törenine katıldı. Güllüce burada yaptığı konuşmada, ilk olarak folklorun önemine değindi. Daha önce belediye başkanlığını anlatan Güllüce, bir aracın, bir iş makinesinin ne demek olduğunu çok iyi bildiğini ifade etti.
Türkiye’nin çok iyi bir yere geldiğini kaydeden Güllüce, “Bizim kıvanç duyduğumuz, sevinç duyduğumuz; ülkemiz adına, insanlık adına, memleketimiz adına, belediyelerimiz adına sevinç duyduğumuz bir tablo şu anda. Bu dağıtım yapılırken belediyeler içinde ayrım yapılmış değil çünkü böyle bir şeyin doğru olmadığına inanıyorum. Tüm belediye başkanlarımızı bir araya getirerek, partisi falan bizi ilgilendirmez, herkese eşit davranma gayreti içinde olduk. Bütçe diye bir şey var. İmkanların sınırlılığı diye bir şey var. Her isteneni karşılayacak kadar henüz Türkiye’nin o kadar fazla ne parası, ne de bakanlığımızın o kadar bütçesi var ama zaman içerisinde tüm belediyelerimize destek olacağımızı, zaman içinde bütün belediyelerimizin dertlerine derman olacağımıza çalışıyoruz, gayret gösteriyoruz. Siz nasıl bütçeniz gereği sizden bir şey talep edildiğinde o kadar param yok diyorsunuz. Biz de bazen sizin taleplerinize karşı aynı şeyi kullanıyoruz. Çünkü biz bütçesi fazla olan bir Bakanlık da değiliz ve imkanlarımız ölçüsünde sizlere destek vermek istiyoruz” şeklinde konuştu.
Geçmişteki bütün Çevre ve Şehircilik Bakanlarını tebrik ettiğini söyleyen Bakan Güllüce, “Bir eksiğimiz var. Bu konuda neler yaptığımızı yeterince anlatabilmiş değiliz. Denizlerimizle ilgili bir 10 sene öncesine baktığımızda bugünkü denizlerimin yüzülebilir, plaj noktasına gelebilmiş mavi bayraklı plajımız inanılmaz sayıda arttı ve bakanlık olarak bu noktada elimizden gelen gayreti harcayıp, bu sayıyı daha da artırmanın çabasını harcayacağız. Bizim her belediye başkanımız hangi partiden olursa olsun, her vatandaşımız dünyadaki herkesten daha çok çevrecidir, daha çok çevre bilincindedir. Bizim vatandaşımız bu yerli olan kavramı, herkesin çevre için elinden geleni yaptığını ve yapacağına inanıyorum. Uygulamalarda ekonomik sebeplerle ve teknik bazı sebepler dolayısıyla uygulamalarda eksiklerimiz hatalarımız olmuş olabilir ama bunun genele söylenmesinin doğru olmadığını düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
“TÜRKİYE'NİN DÜNYANIN EN GÜZEL DENİZLERİNE, EN TEMİZ DENİZLERİNE ULAŞMASI İÇİN ELİMİZDEN GELENİ HARCAYACAĞIZ”
Bakan Güllüce, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“2017 yılına kadar tüm illerimizin hava emisyonu envanteri ve hava kalitesi haritalarının oluşturulmasını ve toplam 8 hava merkezi kurulmasını öneriyoruz. Ayrıca önemli bir çevresel sorun haline gelen gürültü kirliliği haritalarını çıkartmayı, 2023 yılına kadar Türkiye’yi kapsayacak bu projenin gerçekleştirileceğini buradan ilan etmek istiyorum. Düzenli depolama sahalarında sıkıntılarımız var her geçen gün bunlar biraz daha azaltılıyor. Her geçen gün daha ileri gidiyoruz. Türkiye'nin dünyanın en güzel denizlerine, en temiz denizlerine ulaşması için elimizden geleni harcayacağız.”
Kentsel dönüşümle ilgili ise Güllüce, “Kentsel dönüşüm sonrasında ekolojik şehirlerin sayısını arttırmayı, ulaşım planlamalarında hibrit araçların, elektrikli araçların, bisikletle gelinebilen yolların miktarını attırmayı ve huzur içinde yaşanabilen problemleri en az şehirlerin oluşması için bakanlığımız elinden geleni harcamakta ve harcayacaktır. Ayrıca bakanlığımız Türkiye dışındaki ülkelerle de bilgi alışverişinde bulunmayı onlara birikmiş olan bizim çok güzel bürokratlarımız teknik elemanlarımız var. Bunların da dünyada hinterlandımız olan ülkelere bu bilgimizi ihraç etmeye, bize gelip müracaat edenlere yardım etmeyi, böylece Türkiye’nin içerisindeki bakanlık hizmetlerimizin dışında Libya gibi, Afrika gibi diğer ülkelerde de bu bakanlığı bir yol gösterici ve Türkiye’den giden işadamlarına yol açıcı bir bakanlık haline getirme vizyonumuz var” diye konuştu.
Önümüzdeki seçimleri hatırlatan Güllüce, belediye başkanlarına şans diledi. Belediyelere olan yardım ve destekleri konusunda ise Güllüce, “Çok katı kural olmamakla beraber nüfusu en az olanları öne getirmeyi, nüfusu en az olan ve gelişmişlik düzeyi en az olanların öne çıkmasını onlara daha çok ilgi göstermeyi planlıyoruz. Bölgeyle ilgisi yok. Böyle bir aracı alma imkanı olmayan belediyelere öncelik tanıyacağımızı belirtmek istiyorum” dedi.
Bakan Güllüce, son olarak birlik ve beraberlik için hep birlikte hareket edilmesi gerektiğini vurgulayarak, herkesin kardeş olduğunu söyledi.
Konuşmaların ardından çevre denetim ve temizlik araçlarının bir kısmının anahtarları sahiplerine teslim edildi. Güllüce, araçların bir kısmının İzmir’den teslim edileceğini kaydetti.
Bakan Güllüce, daha sonra dağıtımı yapılan araçların bir tanesine bindi.
“BELEDİYE OLARAK DA BÖYLE BİR ARACA İHTİYACIMIZ VARDI”
Giresun Duroğlu Belde Belediye Başkanı Murat Kılıçaslan programa ilişkin, “Ankara’daki programımızda Çevre Bakanımızın belediyelerimize çöp arabası hibe programına katıldık. Belediye olarak da böyle bir araca ihtiyacımız vardı. Sayın Başbakanımız ve şahsında Bakanımıza emeği geçen herkese Duroğlu beldem adına vatandaşlarım adına şahsım adına sonsuz teşekkür ediyorum. Bizler için çok güzel oldu, çok iyi oldu” ifadelerini kullandı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Afyon 8 kişinin öldüğü olayın duruşmasına basın mensupları alınmadı Afyonkarahisar’da 8 kişinin hayatını kaybettiği, 12 kişinin yaralandığı kazanın duruşmasına devam edilirken, mahkeme heyeti başkanı gerekçe göstermeden davaya basın mensuplarını almadı. Duruşmaya katılanlar ve avukatlar ise ısrarlara rağmen açıklama yapmaktan kaçındı. Kaza, Çay ilçesi çıkışında 22 Temmuz 2023’de meydana geldi. Berat K. (19) idaresindeki 03 M 5906 plakalı servis minibüsü, sürücüsünün direksiyon hâkimiyetini kaybetmesi sonucu kontrolden çıktı. Araç yol kenarındaki şarampole düşüp ardından ağaçlara çarparak devrildi. Kazada, çalıştıkları kiraz bahçesinden dönen tarım işçileri Salih Akkuş, Ünal Can Akkuş, Güllüzar Balamut, Menekşe Cingöz, Neriman Turguteli, Huriye Köker, Perihan Bayar ve Aysun Çetin hayatını kaybederken 12 kişi yaralandı. Kazanın ardından Bolvadin Ağır Ceza Mahkemesinde açılan dava bugün görülen 2. Duruşma ile devam etti. Dava 12 Temmuz’a ertelendi, Duruşmada sanık Berat K., mağdur yakınları ve avukatları hazır bulundu. Kamuoyunu yakından ilgilendiren davada mahkeme heyeti başkanı gerekçe göstermeden duruşmaya basın mensuplarına almayarak ‘basına kapalı’ ibaresi kullanarak mübaşire gazetecilerin alınmaması yönünde talimat verdi. Yaklaşık yarım saat süren duruşma sonrası dava 12 Temmuz’a ertelenirken, tutuklu sanık Berat K.’nın ise tutukluluk halinin devamına karar verildi.
Gaziantep Kuyumcular vatandaşları altın alırken dikkat etmeleri yönünde uyardı Gaziantep’te düğün sezonunun açılmasıyla altın fiyatlarındaki yükseliş vatandaşları imitasyon ürünlere yöneltti. Kuyumcular ise vatandaşları altın alırken dikkat etmeleri yönünde uyardı. Gaziantep’te düğün sezonunun açılmasıyla beraber imitasyon ürünler reyonlarda yerini almaya başladı. Düğün hazırlığı sürecinde altın fiyatlarını araştıran vatandaşlar, altından ayırt edilmeyecek kadar gerçekçi olan imitasyon takılara rağbet göstermeye başladı. Gündelik yaşamında bilezik, yüzük, kolye, küpe gibi takılara ilgi duyan vatandaşlar altın fiyatlarındaki yükseliş nedeniyle son dönemde imitasyon ürünlerin satıldığı mağazaları tercih etmeye başladı. Kuyumcular ise vatandaşları gerçek altın alırken dikkat etmeleri yönünde uyararak, “Vatandaşlar gerçek altın alırken güvenilir yerler dışında altın almaması gerekiyor. 50-100 TL ucuza alacağım derken daha düşük ve kalitesiz yerlerden almasınlar. Bu onlara farklı boyutta sıkıntılar açabilir” dedi. “Kuyumculuktan imitasyon sektörüne geçmeye karar verdik” Altın fiyatlarındaki yükseliş dolayısıyla imitasyona ilginin arttığını ve ayırt etmenin zor olduğunu söyleyen Çağatay Kasapoğlu, kuyumculuktan imitasyon sektörüne geçmeye karar verdiklerini ifade etti. Kasapoğlu, “Altın alan müşterilerin azalmasından dolayı bizde bu sektöre geçmeye karar verdik. Gerçek altından hiçbir farkı yok. Sadece işin duayeni olan kuyumcular anlayabiliyor. Normal vatandaş hiçbir şekilde ayırt edemez. Birebir altın işçiliğinde olan ürünlerdir” dedi. “İmitasyon ürünler 100 TL’den alıcı buluyor” İmitasyon ürünlerin her çeşidinin bulunduğunu ve ilginin en çok düz işçiliksiz bileziğe olduğunu söyleyen Kasapoğlu, “Gaziantep’te imitasyon bileziklerde en çok düz işçiliksiz olan ürünler, lazer bilezik, burma bilezik, kibrit çöpü ve ajda gibi modeller daha çok tercih ediliyor. Gelin adaylarının yanı sıra normal vatandaşlar aksesuar amaçlı alıyor ve gelinlere göre daha fazla rağbet gösteriyorlar. Bundan 2-3 yıl öncesine kadar talep daha az oluyordu. İmitasyon ürünlerde ortalama fiyatlarımız ise la kaplama ürünlerde 100 TL’den başlarken altın kaplama ürünlerde ise 150 TL’den başlıyor” ifadelerini kullandı. “Günlük 15’e yakın vatandaş gerçek altın sanarak bize getiriyor” Vatandaşların imitasyon ürünleri gerçek altın sanarak getirdiğini söyleyen kuyumcu Cuma Kaya, “İmitasyon ürünler insanları dolandırmak için de kullanılıyor. Gerçek altın yerine sahte olan yani imitasyon ürünü tercih ediyorlar. Piyasa da ise aşırı derecede imitasyon ürün çoğaldı. Bize günlük 15’e yakın vatandaş gerçek altın sanarak imitasyon ürün getiriyor. Fiyatlar çok yüksek olduğu için vatandaşlar ister istemez imitasyona yöneldi. 10 gramlık gerçek altın bilezik bir vatandaşın asgari ücretini fahiş derecede aşıyor. Dolayısıyla vatandaşlarda bundan dolayı mecburen imitasyona yöneliyor” şeklinde konuştu. “Bazı imitasyonları biz bile ayırt edemiyoruz” İmitasyon ürünlerin fark edilemeyecek kadar kaliteli üretildiğini söyleyen Kaya, vatandaşlara dikkat etmeleri yönünde uyarılarda bulunarak, “Bir sarraf olarak ayırt etmek kolay ama bazı imitasyon ürünler geliyor biz bile ayırt edemiyoruz. Ateşe vurmadığımız sürece zorlanıyoruz. Çeşit çeşit piyasaya sürülüyor. Yarı gerçek yarı sahte olan var bakırı fazla karışan var. Vatandaşlar gerçek altın alıyorlarsa eğer güvenilir yerler dışında altın almaması gerekiyor. 50-100 TL için daha düşük ve kalitesiz yerlerden altın almaması lazım. Bu onlara farklı boyutta sıkıntılar açabilir. Altının oyunu olmaz” diye konuştu.