POLİTİKA - 25 Mayıs 2019 Cumartesi 11:18

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş:

A
A
A
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş:

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Basın Yayın Halkla İlişkiler Daire Başkanlığı’nın Mogan Tesisleri’nde düzenlediği iftar yemeğinde Ankara’daki televizyon, internet siteleri ile günlük gazetelerin temsilci ve muhabirleriyle bir araya geldi.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Basın Yayın Halkla İlişkiler Daire Başkanlığı’nın Mogan Tesisleri’nde düzenlediği iftar yemeğinde Ankara’daki televizyon, internet siteleri ile günlük gazetelerin temsilci ve muhabirleriyle bir araya geldi.


Göreve başlar başlamaz uygulamaya başladığı projeler ile hayata geçirmeyi planladığı projeleri detaylarıyla anlatan Başkan Yavaş, gazetecilerin sorularını da cevaplandırdı.


“Büyükşehir belediyesi’nin toplam borcu 9,5 milyar lira”


Tüm soruları samimiyetle yanıtlayan Başkan Yavaş, Büyükşehir Belediyesi’nin toplam borcu sorusuna şu şekilde cevapladı:


“Büyükşehir Belediyemizin toplam borcu 9,5 Milyar Lira. EGO, ASKİ ve Şirketlerin toplam borçları bunlar. Sadece Şirketlerin borcu 1 milyar liraya yakın ama ben asla bir enkaz devraldım diye şikayet etmedim.”


Tasarruf tedbirleri


Büyükşehir Belediyesi’nde tasarruf tedbirlerini başlattığını ve en kısa sürede de bunu yaygınlaştıracağını belirten Başkan Yavaş, kalem kalem devreye sokacağı tasarruf önlemlerini sıraladı:


“Bundan sonra tüm Otopark ve Bilbordları belediye işletecek. Hafriyat gelirleriyle birlikte tasarruf etmeye başlayınca daha da rahatlayacağımıza inanıyorum. Gereksiz makam araçlarını kaldırıyoruz. Kiralık olanları da iade ediyoruz. Zabıta, İtfaiye ve bir de görevli polis haricinde benim makam aracım dahil hiçbir belediye aracında ‘çakarlı araç’ kalmayacak. Seçim döneminde söz vermiştim, yazısını da yazdık. Tüm birimlerde ihaleler önceden ilan edilecek. Birçoğunu canlı yayınlamaya başladık tıpkı Meclis toplantılarını yayınlamaya başladığımız gibi. Şeffaf ve katılımcı olacağımızı söyledik.


Personelde önemli değişiklikler olmadı. Belediyede görevlendirmek için istediğimiz izinler yüzde 95 oranında verilmedi ama gitmek isteyenlerin önünü de açtık. Rakibim 25 bin işçi çıkartılacak dedi, haksız çıktı. Kimse haksız yere işten çıkartılmadı. Sayaçları teröristler ödeyecek, teröristler belediyede yuvalanacak denildi. Mazbata alındıktan sonra belediye Türk bayraklarıyla donatıldı. Dolayısıyla seçimden önce söylenen sözlerin birçoğunu da seçim propagandası olduğu anlaşılmış oldu. Bizler iyi niyetli olarak çalışmalarımızı yapmaya devam etmek istiyoruz. Yapacağımız projeler Ankara halkını ilgilendiren projeler. Farklı siyaset gözüyle bakılarak engellemeler yapılırsa benim şahsıma hiç bir zarar gelmez ama Ankara halkı zarar görecektir, bunun mutlaka bilinmesi lazım.


Sosyal denge tazminatı konusunu sendikacılarla görüştük. Mali Hizmetler Müdürü ile görüşeceğiz çünkü bu biraz da hükumetin kesintilerle yapacağı tavra bağlı. Henüz ödenekler gelmedi, bayramdan önce karar verdik, yetiştireceğiz ama herkese eşit verileceği kararını almıştık.”


Belediyede yapılan dikkatsiz harcamalara da örnek veren Başkan Yavaş, “Mesela sadece bir yerden 100 bin top çıktı. Basket ve futbol topları. Bayramda dağıtacağız artık başka çaresi yok” dedi.


Büyükşehir Belediyesi birimlerinde uygulamalardaki dengesizliğe de dikkat çeken Başkan Yavaş, bazı birimlerde müdüre değil sekretere araç verildiğini söyledi.


Yolsuzlukla mücadele


Başkan Yavaş, yolsuzlukla mücadelenin kırmızı çizgisi olduğunun altını çizdi ve şöyle konuştu:


“Şirketlerin genel kurullarının belirlenmesi için muhalefetin meclise yetki verilmesi yönündeki ısrarını gördünüz. Tartışma çıkarmaya çalışan bir meclis üyesinin bir şirkette danışman olduğunu ve bir yandan da bir başka belediye şirketinde yolsuzluk yaptığı için 3 yıl 1 ay hapse mahkum olduğu ortaya çıktı. Bunları henüz şirketler elimize geçmediği için harcamaları görmüyoruz ama şirketleri genel kurullar yapıldıktan sonra inceleyeceğiz, varsa bir kusur tabi ki üzerine gideceğiz. Cumhuriyet Savcılığına bugün intikal ettirdik, ANFA Genel Müdürü, Mart ayının 25 ve 26’sında reklam ihalesi açıyor. ANFA sadece Ankara Belediyesine iş yapar, dışarıya iş yapmaz. Reklama ihtiyacı yok. 25’inde internetten yayınlıyor, 26’sında teklif alıyor ve 27 veya 28’inde onaylıyor. 29’unda 40 gün sürmesi gereken bir iş olmasına rağmen hemen kabulü yapılıyor. 40 günlük reklam süreci yapılmış gibi billboardlara girilmiş gibi kabul ediliyor. Seçimden önceki Cuma günü 1,5 milyon TL bir şirketin hesabına geçiyor. Verdik Savcılığa. Buna benzer olaylar olunca tabi ki Ankara halkının cebinden çıkan kör kurşun hesabını soracağız, bunu açıkça ifade ediyorum.”


İmar artışında ranta son


İmar planlarında ranta yönelik uygulamalara geçit vermeyeceğini vurgulayan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, gerekirse bu konuda gelen talepleri veto edeceğini net bir şekilde şu sözlerle ifade etti:


“Belediyede 80 kadar dosya var. Afaki bir şekilde her imar artışının yanına şuraya bir tane okul, sağlık ocağı yapacaksınız gibi imar dosyalarının içine böyle şeyler konulmuş. Ne yapılacağı, kaç paralık yapılacağı belli değil. Ben sordum İmar Müdürüne peki ölçünüz nedir? Talep ettiğiniz miktar nedir dedim? İmar Müdürü sessiz kaldı. Bu konuyu önümüze aldık değerlendireceğiz. Okul yapacaksak kendi istediğimiz yere yaparız, başkasına rant verip, başkasına okul yaptırmaya gerek yok. Bir yandan da bu durum şu sonucu ortaya koydu: ‘Belediyeye kaynak aktarıldığı ortaya çıktı. Ankara bu nedenle 10 yıl kaybetmiş oldu. 2014 yılında 30 kadar imar değişikliğini ve 19 Milyarlık rantın başka bir yere aktarıldığını televizyonda söylemiştim. Şehir planlarına aykırı değilse bir de fakir ailelere ev yapılmak şartıyla olabilir ama bundan sonraki uygulama bu olacak. Eğer Belediye Meclisinden bizim hakkımızı gasp eden veya Mecliste bizim yetkimiz olmasına rağmen Belediye Meclisine talimat verir gibi çıkan kararları yargıya taşımaya kararlıyız.”


Mansur Yavaş, İstanbul’da yenilenecek seçimden Hitit Güneşine, Hayvan haklarından yeni projelere birçok konuda şu önemli değerlendirmelerde bulundu.


“Ankara halkı gereken cevabı verdi”


“Hak yerini buldu, Ankara halkı gereken cevabı verdi” diyen Başkan Yavaş, seçim döneminde yaşadıkları zorluklara rağmen çalışmalarının sonuç verdiğini, hakkındaki iddialara karşı hukuk yolunu tercih ettiğini ve dava açtığını ifade etti.


Bazı asılsız iddialar nedeniyle üzüldüğünü de vurgulayan Başkan Yavaş, şöyle konuştu:


“Ekrem İmamoğlu, Aydın Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu ile ilgili birilerinden ifade almak istediler, suçlama yapmak istediler, bu basına da yansıdı. Kulağınıza geliyordur, Ankara’da da aynılarını duyuyoruz. Bunlar demokrasi adına çok ayıp şeyler, bunu üzüntüyle karşıladığımı ifade etmek istiyorum. Önce İstanbul’u halledelim 6 ay sonra Ankara’yı da halledeceğiz sözleri Ankara’nın her yerinde yayılıyor. Resmi olarak da ağızdan ağıza yayılıyor. Maalesef bunlar üzücü şeyler. Ben ortadayım her şeye açık bir insanım. 3 kere aday oldum, benimle ilgili bir husus varsa şimdiye kadar yüz bin defa çıkarmanız gerekirdi ama sonradan bir takım oyunlarla Ankara halkının iradesini yok sayıp o iradeyi ortadan kaldırmanın hem Türk demokrasisine zararı olduğu gibi ekonomiye de zararı olacaktır, telafisi imkansız zararlar doğacaktır.


Umuyorum ki Sayın Cumhurbaşkanının Türkiye’nin ittifakı sözü, ‘Türkiye’nin tümünü kucaklarız, hep birlikte kucaklaşırız, hep beraberiz bu ülke hepimizin’ sözleri gerçek olur. Biz çalışmalarımızı yaparken hükumetle birlikte sadece ve sadece Ankara için Ankaralıların hayrına olan bütün çalışmaları yapma arzusundayız.”


İstanbul seçimleri


23 Haziran’da İstanbul’da yenilenecek seçimlere ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Başkan Yavaş, seçim tahminlerini de paylaştı:


“Seçim çalışmayla kazanılır. Sayın Ekrem İmamoğlu’nda yüksek motivasyon gördüm. Yolda gezerken bile halkın ilgisi çok çok fazlaydı. Herkes bu seçimde de üstüne düşen görevi yapacak. Bu seçimde İmamoğlu lehine açık fark olacağını düşünüyorum. İstanbul’da seçmenin vicdanına seslenmek lazım.”


Hitit güneşi sembolü


Ankara’nın en eski sembollerinden Hitit Güneşinin geri getirilmesi yönündeki yoğun taleplerin hatırlatıldığı Başkan Yavaş, şu bilgileri verdi:


“Meclis aritmetiği 43’e karşı 105. Bu haliyle geri getirmek sembolü çok zor. Lüzumsuz yere de enerji harcamak istemiyoruz. Yine de Hitit Güneşi sembolünü her yerde kullanmaya çalışıyorum ama resmi sembol olarak kullanamıyoruz.”


Yeni yeni projeler yolda


Seçim öncesi Ankaralılara verdiği sözleri teker teker tutacağını belirten Başkan Yavaş, bu projelerin bir kısmını da anlattı:


“Bu birinci dönemde projeleri hayata geçireceğimi düşünüyorum. Ben kendimi sevdirerek, saydırmayı seven biriyim. Tüm bu projeleri 5 yıla sığdırabileceğim kanaatindeyim. 32 kilometrelik bisiklet yolu projesi, İstasyon Caddesi projesi ve Metro için görüşmelere başlıyoruz. Köylere güneş enerjisi ve su indirimi gündemimizde. Haziran ayında Polatlı’da bir çalıştay yapacağız. Ankara nüfusu 6 milyon neredeyse. Her bir proje için bir yönetici ve bir danışman görevlendirmeyi düşünüyorum.”


Parti ayrımı olmadan Başkentlilere en iyi hizmeti götürmek için birlik içinde çalışmayı arzu ettiğini belirten Başkan Yavaş, ilçe belediye başkanlarının ivedi çözülmesi gereken sorunlarda bile gelip kendisiyle görüşmemesini ise eleştirdi.


Başkan Yavaş, Batıkent’te yaşanan hayvan katliamı ile ilgili ilk kez talimat verdiğini ve açılan davaya müdahil olduklarını hatırlatarak, “Sonuna kadar suçsuz hayvanların hakkını arayacağız, suçluların cezalandırılmalarını istiyoruz. Biz davaya suçtan zarar gören olarak katılıp mahkemede devam edeceğiz. Cezalandırılmaları için temyiz hakkımız oluyor, az ceza verilirse sonuna kadar suçsuz hayvanların hakkını arayacağız ve bu Türkiye’ye iyi bir örnek olacak” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Lokanta ve kafelerde KDV oranında değişiklik Resmi Gazete’de Lokanta ve kafelerde yüzde 8 olan KDV, yüzde 10’a, yüzde 18 olan KDV’nin, yüzde 20’ye çıkarılmasına ilişkin tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Katma Deper Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Tebliğe göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 26 Nisan 2014 tarihli Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde yer alan ’yüzde 8’ ibarelerinin ’yüzde 10’, ’yüzde 18’ ibarelerinin ’yüzde 20’ olarak değiştirilmesine karar verildi. Buna göre, lokantaların hizmetlerini, et, su, meyve suyu gibi gıda malzemesi satışı göstererek yüzde 10 yerine yüzde 1 KDV ile faturalandırmasının önüne geçilecek. Hizmet sunan lokanta, kafe, pastane gibi işletmeler kendilerinin hazırlayıp sundukları yiyecek ve içecekler ile dışarıdan temin edilerek buralarda sattıkları ürünler için yüzde 10 oranında KDV hesaplayacak. Bu işletmelerin telefonla veya internet üzerinden sipariş suretiyle adrese gönderme, gel-al gibi yöntemlerle yaptıkları tüm satışlar da aynı kapsamda değerlendirilecek. Öte yandan, yiyecek ve içecek hizmetlerine yönelik işyeri ruhsatı bulunmadığı halde müşterilerine masa, oturma yeri, tezgah gibi servis yapılabilen alanlarda yiyecek ve içecek hizmetleri sunanların bu yerlerde yaptıkları satışlar da bu kapsamda olacak. Tebliğin yayımını izleyen ayın başında yürürlüğe gireceği belirtilirken hükümlerinin Hazine ve Maliye Bakanınca yürütüleceği belirlendi.
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.