EKONOMİ - 03 Aralık 2025 Çarşamba 12:27

ATO Başkanı Baran: "İki ülkenin sanayi birikimi ve rekabet avantajını bir araya getirerek, güçlü iş birlikleri hayata geçirmeyi hedefliyoruz"

A
A
A
ATO Başkanı Baran: "İki ülkenin sanayi birikimi ve rekabet avantajını bir araya getirerek, güçlü iş birlikleri hayata geçirmeyi hedefliyoruz"

Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, Türkiye ile Belarus arasındaki ticaret hacminin 2024 yılı sonu itibarıyla 1,85 milyar dolar seviyesine ulaştığını hatırlatarak, "Bu rakam, iki ülkenin karşılıklı diyalog ve potansiyelini yansıtmaktan uzak. Sanayi birikimi ve rekabet avantajlarını bir araya getirerek, güçlü iş birlikleri hayata geçirmeyi hedefliyoruz" dedi.


ATO ile Belarus Ticaret ve Sanayi Odası Minsk Şubesi’nin Ankara ile Minsk arasındaki ticaret ve yatırım ilişkilerini geliştirmek amacıyla düzenlediği ‘Ankara-Minsk İş Forumu’, ATO Duatepe Salonu’nda yapıldı. ATO Başkanı Gürsel Baran, Belarus Cumhuriyeti’nin Ankara Büyükelçisi Anatoly Glaz ve Belarus Ticaret ve Sanayi Odası yetkililerinin de yer aldığı forumda, ATO ile Belarus Ticaret ve Sanayi Odası Minsk Şubesi arasında ticari ve ekonomik alanda iş birliklerini hedefleyen İyi Niyet Protokolü imzalandı. Protokole ATO adına Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, Belarus Ticaret ve Sanayi Odası Minsk Şubesi adına ise Genel Müdür Yardımcısı Irina Ivanova imza koydu.


Baran, programda yaptığı konuşmada ATO ile Belarus Ticaret ve Sanayi Odası Minsk Şubesi arasında imzalanan protokolün Ankara ve Minsk ile iki ülke arasındaki ticari ve ekonomik ilişkilerin geliştirilmesinde güçlü bir adım oluşturduğunu belirterek, "Protokol, iş heyetlerinin karşılıklı ziyaretlerinden fuarlara, B2B görüşmelerden ortak üretim ve yatırım fırsatlarına kadar geniş bir yelpazede iş birliğini kapsıyor. Bu iş birliğinin, iki ülke iş insanları arasında yeni ticaret köprüleri kuracağına, dostluğumuzu ekonomik başarılarla pekiştireceğine ve Türkiye-Belarus ticaret hacmini çok daha yüksek seviyelere taşıyacağına inanıyoruz" dedi.



"İki ülkenin sanayi birikimi ve rekabet avantajlarını bir araya getirerek, güçlü iş birlikleri hayata geçirmeyi hedefliyoruz"


Türkiye ile Belarus arasındaki ticari ilişkilerin yıllar itibarıyla gelişme kaydettiğini belirten Baran, iki ülke arasındaki ticaret hacminin 2024 yılı sonu itibarıyla 1,85 milyar dolar seviyesine ulaştığını hatırlattı. Ticaret rakamlarının iki ülkenin karşılıklı diyalog ve potansiyelini yansıtmaktan uzak olduğunu ifade eden Baran, "Karşılıklı olarak iş dünyasının birlikte atacağı adımlarla bu potansiyelin hızla gelişeceğine ve ticaretin çok daha yüksek seviyelere ulaşacağına inanıyoruz. Ekonomik iş birliğimizi çeşitlendirerek, yeni yatırım alanları oluşturarak ve ticareti kolaylaştıran mekanizmaları güçlendirerek ekonomik ilişkilerimizi güçlendirebiliriz. İki ülkenin sanayi birikimi ve rekabet avantajlarını bir araya getirerek, güçlü iş birlikleri hayata geçirmeyi hedefliyoruz" ifadelerini kullandı.



"Sektörel ve lojistik avantajlar yatırım imkanını güçlendiriyor"


İki ülke arasında önemli yatırım imkanları bulunduğunu ifade eden Baran, "Türk şirketlerinin Belarus’ta gerek serbest bölgelerde, gerekse ortak üretim modellerinde önemli fırsatlara sahip olduğunu, aynı şekilde Belaruslu iş insanlarının da Türkiye’deki organize sanayi bölgelerinde yenilenebilir enerji yatırımlarında, gıda ve tarım teknolojileri alanlarında önemli yatırım imkanları bulunduğunu görüyoruz" diye konuştu.


İki ülke arasında özellikle makine, savunma, medikal cihazlar ve otomotiv yan sanayiinde ortak üretim yapıları kurulabileceğini kaydeden Baran, Türkiye’nin orta koridor avantajı ve Belarus’un Avrasya Ekonomik Birliği bağlantılarıyla yeni fırsatların ortaya konabileceğini belirtti. Baran, Ankara ekonomisine ilişkin de bilgi vererek, "Ankara, başkent olmasının yanı sıra aynı zamanda savunma sanayii, sağlık teknolojileri, bilişim, yüksek katma değerli üretimin de merkezi durumunda" şeklinde konuştu.


Forum, iki ülke iş dünyası temsilcilerinin gerçekleştirdiği B2B ikili görüşmeler ile devam etti.



ATO Başkanı Baran: "İki ülkenin sanayi birikimi ve rekabet avantajını bir araya getirerek, güçlü iş birlikleri hayata geçirmeyi hedefliyoruz"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Kümeste yaşamaya mahkum edilen çocuklar kurtarıldı Ankara’da amcaları ve yengeleri tarafından kümeste yaşamaya mahkum edilen biri engelli 3 kardeş kurtarıldı. Ankara’da yengeleri ve amcaları tarafından kümeste yaşamaya mahkum edilen engelli Adnan ve kardeşleri, sosyal medya fenomeninin yayınladğı video ile durumun ortaya çıkmasının ardından kümesten kurtarıldı. Suriye uyruklu ailenin 4 çocuğuna kendi evinde baktığı, biri engelli olan 3 yeğenini de güvercinlerin ve tavukların olduğu kümese attığı ortaya çıktı. Mahalledeki bir vatandaş, olayı fark etmesinin ardından Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na, Ankara Valiliği’ne ve sosyal medya fenomenine ihbarda bulundu. Fenomenin dün akşam saatlerinde çocukları kümesten çıkarttığı video, sosyal medyada gündem oldu. Yenge ve amcaya çocuklara bakmaları için maaş bağlandığı ancak çiftin çocuklara bakmadığı iddia edildi. "Yukarıya alıyorlar, sonra akşamları bu kümes gibi yere atıyorlar" Sosyal medya fenomenine ve bakanlığa kümeste kalan çocuklar için ihbarda bulunan Volkan Altınışık, engelli Adnan ve iki kardeşinin kümeste kaldığını 28 Kasım’da öğrendiğini belirtti. Ardından Valiliğe ve bakanlığa da haber verdiğini söyleyen Altınışık, aynı zamanda "Ankara Abisi" isimli sosyal medya fenomenine de ihbarda bulunduğunu dile getirdi. Altınışık, "Bu çocuklar burada yatıyor kümes gibi bir yerde. Yengesine maaş bağlamışlar, düzenli olarak her ay maaş veriyorlarmış. Dedim ki ‘Bu kadın buna bakmıyor. Bakıyorum diye sizi kandırıyorlar, yukarıya alıyorlar, sonra akşamları bu kümes gibi yere atıyorlar’ diye kendilerine söyledim" şeklinde konuştu. "Para alıp bakacağını söylüyor ama bakmıyor" Çocuklara mahallelinin yardım ettiğini ama kendilerinin durumu yeni öğrendiğini aktaran Altınışık, "Bu konunun devamlı takipçisiydim. Şimdi soğukta yatıyorlar. Vicdanen dayanamıyordum artık. Yapacağım bir şey yoktu. Ankara Abisi’ni aradım. Ankara Abisi de hemen ilgilendi, videoları attım. Hemen geldiler. Onların da hazır kurulu bir evleri vardı, oraya yerleştirdiler. Ondan sonra Sosyal Hizmetler geldi dün. Çocukları oradan da aldılar. Tabii almaları gerekiyordu. Adnan engelli olduğu için bakıma ihtiyacı vardı. Zaten yengesinin dört tane çocuğu var. Dört kardeş de bunlar. 8 tane çocuğa kadın da bakamaz bir nevi ama para alıp bakacağını söylüyor ama bakmıyor" ifadelerini kullandı. "İnşallah sıcak bir yuvaları olur" Kümeste sadece Adnan’ın kalmadığını, diğer kardeşlerinin de orada yaşadığını dile getiren Altınışık, "Şimdi bunların annesi yok, babası yok. Babası Suriye’ye kaçmış, annesi burada başkasıyla evlenmiş. Ben ihbarda bulundum. Artık değerlendirdiler, sağ olsun her kurum ilgilendi, geldiler. İnşallah sıcak bir yuvaları olur. Tek dileğimiz bu. Sadece engelli Adnan kalmıyordu. Adnan’ın kardeşi vardı dedi. "Çocuklar yedi senedir burada kalıyormuş" Altınışık, ailenin Suriye uyruklu olduğunu anlatarak, "Yenge kendi çocuklarına tabii yukarıda bakıyordu, bunlar burada kalıyordu. İşte karınları aç oluyordu. Yemek getiriyordum, bir şeyler getiriyordum. Çocuklar yedi senedir burada kalıyormuş. Ben buraya yeni geldim, bir sene oldu. Arka taraf yıkılıp bu taraf açılınca ben bunları görmeye başladım bu taraftan. Daha önce görsem daha önce müdahale ederdim ben bu olaya" diye konuştu. "Biz gelirken çocukları içeri alıyordu, biz giderken çocukları atıyordu" Mahalle sakinlerinden Suna Niga ise, "Üç senedir sağdan soldan yardım getiriyorum çocuklara. Ama yenge bakmıyordu. Yenge alıyordu, kendi çocuklarına giydiriyordu, Adnanlara giydirmiyordu. Biz gelirken çocukları içeri alıyordu, giderken atıyordu, yani öyle oluyordu. Yengeyle amcayı yakaladılar sonra neden atıyor diye" açıklamasında bulundu.
Hakkari VEDAŞ’ın ihmali can ve mal güvenliğini tehdit ediyor: Yüksekova’nın kalbi tehlike saçıyor Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde, özellikle Okullar Bölgesi’nin en işlek noktası olan İpekyolu üzerindeki elektrik direklerinin durumu, adeta faciaya davetiye çıkarıyor. Yıllar önce Vangölü Elektrik Dağıtım A.Ş. (VEDAŞ) tarafından düzensiz bir şekilde bırakılan bu eski direkler, hem yayaların ve öğrencilerin can güvenliği için ciddi bir tehlike oluşturuyor hem de bölgeyi "görüntü kirliliğine" boğuyor. İpekyolu’nda, özellikle öğrencilerin ve velilerin yoğun olarak kullandığı Okullar Bölgesi’nde yer alan eski elektrik direkleri, bakımsızlıkları nedeniyle her an devrilme ve kazaya neden olma riski taşıyor. Direklerden sarkan kablolar ve derme çatma yapı, bölgedeki can ve mal güvenliğini doğrudan tehdit ederken, Yüksekova’nın bu en önemli aksı estetik açıdan da kabul edilemez bir tablo sunuyor. "Faciaya dönmeden önlem alınmalı" Günün her saatinde insan yoğunluğunun yaşandığı bu kritik noktada, vatandaşlar kazaların "an meselesi" olduğunu belirterek yetkililere acil önlem çağrısı yaptı. Can güvenliğinin tehlikede olduğunu vurgulayan lise öğrencisi Melis Çelik, yaşadığı endişeyi şöyle dile getirdi: "Burada okul okuyorum, sürekli buradan gelip geçiyorum. İnanın, her gidişimiz ve gelişimiz tehlike altında. İnşallah kısa sürede önlem alınacak. Ayrıca acayip bir görüntü kirliliği var, bunu bitirmek gerekiyor." Bölgede ikamet eden ve çocukları bu yolu kullanan bir diğer vatandaş Kemal Gümüşgöz ise duruma sert tepki gösterdi: "Ben de burada oturuyorum ve 5 öğrencim var, onlar da buradan gergin gelip geçiyor. Allah korusun, birinin başına bir tel düşerse faciaya döner! Onun için derhal önlem alınmalı, hem de acil. Bu durum aynı zamanda büyük bir görüntü kirliliğine sebep oluyor. Bu kadar da olmaz artık, önlem alın". Yüksekova halkı, VEDAŞ ve ilgili kurumların, bir felaket yaşanmadan bu tehlike saçan direkleri modern ve yer altına alınmış sistemlerle değiştirmesini talep ediyor.