SAĞLIK - 10 Eylül 2023 Pazar 11:42

Ayaş’ın içmeceleri 2 bin yıldır dünyaya şifa dağıtıyor

A
A
A
Ayaş’ın içmeceleri 2 bin yıldır dünyaya şifa dağıtıyor

Avrupa’nın ünlü Karlovy Vary kaplıcası ile benzer özellikleri taşıyan Ayaş İçmece ve Kaplıcaları 2 bin yıldır şifa dağıtıyor. Dünyanın dört bir yanından gelen vatandaşlar, Roma döneminden günümüze ulaşan içmecede 3 günlük kürlerle hastalıklarına şifa buluyor.


Ankara’nın Ayaş ilçesinde bulunan Ayaş içmeceleri şifalı sularıyla dünyanın her yerinden gelen ziyaretçilerine 2 bin yıldır şifa dağıtıyor. Avrupa’nın ünlü Karlovy Vary kaplıcası ile aynı özellikleri taşıyan içmecelere gelen misafirler uygulanan kürler ve şifalı su ile farklı hastalıklarına şifa arıyor.


Roma döneminden günümüze kadar varlığını sürdüren Ayaş İçmece ve Kaplıcaları, mide, bağırsak ve karaciğere iyi geliyor, bu organları faaliyete geçiriyor. Safra kesesi, böbrek taşı ve kumlarının dökülmesinde, idrar yolu iltihaplarının tedavisinde, mide ve bağırsakların solucan, şerit ve kıl kurdundan temizlenmesinde sayısız fayda sağlıyor. Hazımsızlığın, ağız kuruluğunun ve müzmin kabızlığın giderilmesine, nedeni bilinmeyen baş ağrılarının giderilmesine ve kanda bulunan toksinlerin dışarı atılmasına da yardımcı oluyor.


Dünyanın dört bir tarafından ziyaretçi akınına uğrayan Ayaş İçmece ve Kaplıcaları, Vehbi Koç, Süleyman Demirel, Kenan Evren gibi önemli isimleri de defalarca kez ağırladı. Bu isimler memnuniyetini yazdıkları mektuplarla ifade etti.



“Romatizma, nevrit, polinevrit, siyatik, kadın hastalıkları, sinir sistemini rahatlatmak için toksinleri attırıyor”


Ayaş İçmece ve Kaplıcaları’nın işletmecisi Nurşen Doğruol, “Türkiye’nin dört bir yanından gelirler hepsi şifa bulurlar. Avrupa’nın tek içmecesi olarak adlandırılır. İnsanlar senesi gelince buradan su içmeden banyosuna girmeden duramazlar. İçmece olarak çok şeye faydası var. Böbrek taş ve kumlarını döker, safra kesesi çamurlarını temizler, reflü, gastrit gibi şikayetleri yok eder, parazitleri düşürür, kanı temizler, kandaki toksinleri atar, cilt hastalıklarına iyi gelir. Banyoda romatizma, nevrit, polinevrit, siyatik, kadın hastalıkları, sinir sistemini rahatlatmak için toksinleri attırıyor. Ferahlık kazandırıyor insanlara. Kırık çıkıklardan sonraki mafsal yapışıklıklarına iyi geliyor. Nasırları bile söktüğü söyleniyor. Misafirlerimizden duyuyoruz bunları. Burada bizim sağlık memurumuz da var” dedi.



“Allah’ın lütfettiği bir kaynak burası”


Doğruol, yapılan araştırmaya göre, içmecelerin şifa yönünden dünyada birinci sırada geldiğini savunarak, “Her yerde kaplıca var ama içmece olarak kullanılmıyor oralarda. Bu suda mineraller çok fazla ve hiç dokunmuyor insanlara. 30 bardak su içiyorsunuz midenizde hiç şişkinlik olmuyor. Allah’ın lütfettiği bir kaynak burası. Konya’dan gelen emekli bir öğretmen misafirimiz vardı. Eşinin karaciğer kanseri olduğunu belirterek buradan şifa bulduğunu söyledi. Senede iki defa geliyorlar su içiyorlar. Maşallah ayakta hanımefendi. Çok iyi olduğunu söylüyor. Biz bilmiyorduk kansere iyi geldiğini” ifadelerini kullandı.



“Kalp rahatsızı olduğum için günde üç litre içiyorum”


Ayaş İçmeceleri ve Kaplıcalarını ziyaret eden Halil Erinmez, doktorların karaciğer ve bağırsak hastalığı teşhisi koyduğunun bilgisini vererek, “Böyle bir suyun olduğunu söylediler. Dostlarım, ‘mutlaka gitmelisin’ diye tavsiyede bulundu. Dün geldim, bugün su etkisini gösterdi. Çok memnunum. Midemde bir şişkinlik vardı ama geçti. Tesisin doktoru bana bir buçuk litre önerdi. Kalp rahatsızı olduğum için sabah bir buçuk litre akşam bir buçuk litre içiyorum. İkinci gün olmasına rağmen etkisini gösterdi. Buraya gelen misafirlere soruyorum, onlar da çok olumlu konuşuyorlar. Çok faydalı olduğunu söylüyorlar. Şifa Allah’tan bu da bir sebep. İnşallah şifasını göreceğiz. Gelecek olan vatandaşlara tavsiye ederim. Şifa için ben bu suyu gün içinde sık sık içiyorum” diye konuştu.



“Her seferinde kısa kaldığımız için pişman oluyoruz”


İçmeceler için Belçika’dan gelen ziyaretçi Kadir Demir, Ayaş İçmece ve Kaplıcaları’na 35 sene önce dedesi ile geldiğini belirterek, “Sonrasında yine birçok kez geldim. Türkiye’ye her gelişimde buraya gelme ihtiyacı hissediyorum. Yakınlarım, akrabalarım vücudu temizlemek için buraya geliyor. Aralarında her sene böbrek taşı düşürenler var. Teyzemde böbrek taşı vardı. Ameliyat olması gerekiyordu hatta. Teyzem o taşı burada yok etti. Suyun özelliklerini ben biraz araştırdım. İçinde magnezyum var yoğun bir şekilde. Genelde 3 günlüğüne geliyoruz. Her seferinde pişman oluyoruz kısa kaldığımız için” dedi.


Konya’dan gelen ziyaretçi Sultan Yıldırım ise safrasında iltihap tutmuş taş olduğunun bilgisini vererek, bir arkadaşının tavsiyesi üzerine Ayaş İçmeceleri ve Kaplıcaları’na geldiğini söyledi. Yıldırım, beş senedir üst üste ziyarete geldiğini ve burada şifa bulduğunu aktararak, günde üç litre şifalı olduğu söylenen sudan içtiğini, ödem oluşmaması için yürüyüş yaptığını ve günde bir defa da kaplıcalarda havuza girdiğini dile getirdi.



Ayaş’ın içmeceleri 2 bin yıldır dünyaya şifa dağıtıyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kırklareli Kırklareli’nde yılbaşında alınacak tedbirler masaya yatırıldı Kırklareli’nde uygulanacak yılbaşı güvenlik tedbirleri çerçevesinde, asayiş, trafik, kamu düzeni, sağlık, itfaiye ve acil müdahale hizmetlerine yönelik alınacak önlemler değerlendirildi. Kırklarelililerin yeni yıla sağlık, huzur ve güven içerisinde girmelerini sağlamak, yılbaşı tatilinin il genelinde sorunsuz ve emniyetli bir şekilde geçirilmesi amacıyla alınacak tedbirlerin ele alındığı Yılbaşı Tedbirleri Toplantısı, Vali Uğur Turan başkanlığında Valilik Atatürk Toplantı Salonu’nda gerçekleştirildi. Toplantıda, İçişleri Bakanlığı’nın talimatları doğrultusunda ülke genelinde uygulanan yılbaşı güvenlik tedbirleri çerçevesinde, asayiş, trafik, kamu düzeni, sağlık, itfaiye ve acil müdahale hizmetlerine yönelik alınacak önlemler detaylı şekilde değerlendirildi. Toplantıda ayrıca, emniyet ve jandarma birimleri başta olmak üzere tüm ilgili kurumların, yılbaşı süresince 7/24 esasına göre görev yapacağı, denetimlerin ve uygulamaların artırılacağı vurgulandı. Kırklareli Valisi Uğur Turan, vatandaşların huzur ve güvenliğinin her zaman öncelikli olduğunu belirterek, İçişleri Bakanlığı’nın ’tedbir, denetim ve koordinasyon’ anlayışı çerçevesinde, kurumlar arası iş birliği ve koordinasyonun en üst seviyede sürdürüleceğini ifade etti. Vali Turan, kamu düzenini bozabilecek her türlü olumsuzluğa karşı gerekli tüm önlemlerin kararlılıkla uygulanacağını dile getirdi.
İstanbul Yusuf Güney’den uyuşturucu soruşturması sonrası açıklama İstanbul’da ünlü isimlere yönelik yürütülen uyuşturucu soruşturması kapsamında ifadesinin ardından saç ve kan örnekleri veren şarkıcı Yusuf Güney serbest bırakıldı. Güney, konuya ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "On gündür hastalıklarla mücadele ediyorum. Telefonlarımı kapattım, kendimi iyileştirmek için istirahate çekildim, yer yerinden oynamış" dedi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Kaçakçılık, Narkotik ve Ekonomik Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından ünlü isimlere yönelik yürütülen uyuşturucu soruşturması sürüyor. Soruşturma kapsamında sanatçı Yusuf Güney ifadeye çağrıldı. İfadesinin ardından Güney, sevk edildiği Adli Tıp Kurumu’nda saç ve kan örnekleri verdikten sonra serbest bırakıldı. Yaşananların ardından Yusuf Güney, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Dört beş gündür yoktum. Niye yoktum biliyor musunuz? On gündür hastalıklarla mücadele ediyorum. O kadar ağır sendromlar yaşadım ki. Telefonlarımı kapattım, kendimi iyileştirmek için istirahate çekildim, yer yerinden oynamış. Elemanın bir tanesi adımı vermiş, olay sadece bu. ’O da içiyor’ demiş. Bundan dolayı aramam çıkmış. Öyle gözaltına alınmak, yakalama kararları yok. Benim haberim olduktan sonra da telefonu açtım, ’geliyorum’ dedim, özür dilerim sizi beklettiğim için ve gittim ifademi verdim. Kan tahlili, idrar tahlili ve saç tahlili verdim, sonuçları bekliyorum" ifadelerini kullandı.
Karabük Kuyumcu soygununda karar açıklandı Karabük’ün Safranbolu ilçesinde bir kuyumcuya silahlı ve maskeli şekilde düzenlenen soyguna ilişkin davada mahkeme karar vererek, sanıklar hakkında ’nitelikli yağma’, ’mala zarar verme’ ve ’ruhsatsız silah bulundurma’ suçlarından ayrı ayrı cezalandırıldı. Karabük 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen 4. celsede karar duruşması görüldü. Mahkemeye tutuklu sanıklar Cemal Çelikay (21), Emre Ünlük (21), Rıza Çelikay (19), Ramazan Karakaş (33) ve Eyüp Emir Eper (20), avukatları ile sanık yakınları katıldı. Mahkeme başkanı soygunu gerçekleştirdikleri iddia edilen sanıklara tek tek son sözlerini sordu. Sanıklardan Cemal Çelikay, "Kendim için değil ailem için bir şans istiyorum. Kimseye zarar vermek istemedim ve silahı bir kez ateşledim. Pişmanım ve beraatimi istiyorum" derken, kardeşi Rıza Çelikay ise "Kimseye zarar vermek istemedim, sadece kaçarken kendi elimdeki silah ateş aldı ve yaralandım" diyerek beraatini istedi. Tutuklu sanıklardan Emre Ünlük, nitelikli yağmayı kabul ederek, öldürmeye teşebbüs suçunu kabul etmediğini ve bir anlık gafletle bu suçu işlediklerini, bunu da fakirlikten yaptıklarını ifade ederken, Ramazan Karakaş ise yardım ve yataklık ile gözcülük yapmadığını, üzerine atılı suçlamaları kabul etmeyerek beraatini istedi. Soygun girişimine silah temin eden Eyüp Emir Eper ise silahı satın aldığı için çok pişman olduğunu, askerlik görevini yaparak topluma kazandırılmak istediğinden beraatini talep etti. Sanıkların son sözlerini dinleyen mahkeme heyeti, Cemal Çelikay, Rıza Çelikay ve Emre Enlük’e "Nitelikli Yağma Suçu"ndan 149/1 maddesinin A- B- C ve D bendinden 13 yıl hapis cezası ve ayrıca mala zarar vermeden de 1’er yıl hapis cezası verdi. Ramazan Karakaş ve Eyüp Emir Eper’e de aynı suçtan 13 yıl hapis cezası verirken, iki sanığa indirim uygulayarak 6 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme heyeti ayrıca, öldürmeye teşebbüs suçundan ise 3 sanığa ayrı ayrı berat verdi.
Karabük Kuyumcu soygununda karar açıklandı Karabük’ün Safranbolu ilçesinde bir kuyumcuya silahlı ve maskeli şekilde düzenlenen soyguna ilişkin davada mahkeme karar vererek, sanıklar hakkında ’nitelikli yağma’, ’mala zarar verme’ ve ’ruhsatsız silah bulundurma’ suçlarından ayrı ayrı cezalandırıldı. Karabük 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen 4. celsede karar duruşması görüldü. Mahkemeye tutuklu sanıklar Cemal Çelikay (21), Emre Ünlük (21), Rıza Çelikay (19), Ramazan Karakaş (33) ve Eyüp Emir Eper (20), avukatları ile sanık yakınları katıldı. Mahkeme başkanı soygunu gerçekleştirdikleri iddia edilen sanıklara tek tek son sözlerini sordu. Sanıklardan Cemal Çelikay, "Kendim için değil ailem için bir şans istiyorum. kimseye zarar vermek istemedim ve silahı bir kez ateşledim. Pişmanım ve beraatımı istiyorum" derken, kardeşi Rıza Çelikay ise "Kimseye zarar vermek istemedim, sadece kaçarken kendi elimdeki silah ateş aldı ve yaralandım" diyerek beratını istedi. Tutuklu sanıklardan Emre Ünlük, nitelikli yağmayı kabul ederek, öldürmeye teşebbüs suçunu kabul etmediğini ve bir anlık gafletle bu suçu işlediklerini, bununda yoksulluk ve fakirlikten yaptıklarını ifade ederken, Ramazan Karakaş ise, yardım ve yataklık ile gözcülük yapmadığını, üzerine atılı suçlamaları kabul etmeyerek beraatını istedi. Soygun girişimine silah temin eden Eyüp Emir Eper ise, silahı satın aldığı için çok pişman olduğunu, askerlik görevini yaparak topluma kazandırılmak istediğinden beraatını talep etti. Son sözlerini dinleyene mahkeme heyeti sanıklardan Cemal Çelikay, Rıza Çelikay ve Emre Enlük’e " Nitelikli Yağma Suçu"ndan 149/1 maddesinin A- B- C ve D bendinden 13 yıl hapis cezası ve ayrıca mala zarar vermeden de 1’er yıl hapis cezası verdi. Ramazan Karakaş ve Eyüp Emir Eper’e de aynı suçtan 13 yıl hapis cezası verirken, iki sanığa indirim uygulayarak 6 yıl 6 ay hapis cezasına çaptırıldı. Mahkeme heyeti ayrıca, öldürmeye teşebbüs suçundan ise 3 sanığa ayrı ayrı berat verdi.