GENEL - 22 Nisan 2019 Pazartesi 18:15

Bakan Akar ve komutanlar 23 Nisan dolayısıyla şehit çocuklarını ağırladı

A
A
A
Bakan Akar ve komutanlar 23 Nisan dolayısıyla şehit çocuklarını ağırladı

Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar ve kuvvet komutanları 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla şehit çocuklarını ağırladı.

Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar ve kuvvet komutanları 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla şehit çocuklarını ağırladı. Buluşmada keyifli anların yanı sıra hüzünlü dakikalar da yaşandı.



Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan Özbal, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ve Bakan Yardımcısı Yunus Emre Karaosmanoğlu ile birlikte şehit çocuklarıyla buluştu. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla gerçekleşen buluşmada terörle mücadele harekatları sırasında şehit olan güvenlik güçleri ile FETÖ’nün 15 Temmuz’daki hain darbe girişiminin bertaraf edilmesi sırasında şehit olanların çocuklarından oluşan 30 çocuk yer aldı.



Çocuklarla yakından ilgilenen Bakan Akar ve komutanlar, onlarla tek tek sohbet etti. Bu sırada bazı çocuklar toplantı masasının üzerine çıkarak Bakan Akar ve komutanlarla konuştu. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın tüm dünyada çocuklara adanan ilk ve tek bayram olduğunu belirten Bakan Akar, "23 Nisan, çocuklarımıza, gençlerimize verdiğimiz önemin en güzel göstergesidir." diye konuştu. Türk Silahlı Kuvvetlerinin ülkenin birliği, bütünlüğü ile milletinin rahatı ve huzuru için çalıştığını ifade eden Bakan Akar, "Biz şu anda burada otururken bile hudutlarımızda, karada, havada, denizde asker ağabeyleriniz nöbette, görevlerinin başında." dedi.



Bakan Akar’ın, "Ülkemizin, milletimizin sevdiği, saydığı, yüreklerinde taşıdığı, hatıralarını daima saygıyla andığı şehitlerimiz var. Şehitlerimiz bizlerin baş tacıdır, milletimizin kalbindedir." ifadelerini kullanmasının ardından 6 yaşındaki şehit oğlu Taha Burak Çakır’ın "Mesela benim babam" sözleri salondakileri duygulandırdı.



Bakan Akar da küçük Taha Burak’a dönerek, "Evet. Onları biz çok seviyoruz. Onların hatırası çok büyük. Onların da emaneti olan sizler bizler için çok değerlisiniz. Biz büyük bir aileyiz. Sizlerin rahat, huzur içinde okumanız, meslek sahibi olabilmeniz, hayatta başarılı olabilmeniz için elimizden gelen gayreti gösterdik, göstermeye devam edeceğiz. Sizden de bizim beklentimiz o kahraman babalarınıza yakışır şekilde çalışmanız ve başarılı olmanız." diye konuştu.



Çocukların ziyaret sırasında yaptığı resimleri tek tek inceleyen Bakan Akar ve komutanlar, çocuklardan derslerine çok çalışmaları, bilgisayar oyunları başında çok zaman geçirmemeleri tavsiyesinde bulundu. Konuşmalar sırasında küçük çocuk Bakan Akar’a çizdiği resmi gösterdi. Küçük çocuğun, aile resmi çizdiğini, resimde babasının da yer aldığını belirtmesi duygulu anların yaşanmasına neden oldu.



Görüşmenin sonunda çocuklara çeşitli hediyeler veren Bakan Akar ve komutanlar onlarla hatıra fotoğrafı çektirdi. Ziyaret kapsamında oyun etkinlikleri de sunulan çocuklar, fidan dikti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Bayburt’ta ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’ dolayısıyla etkinler düzenlendi Her yıl 26 Nisan’da kutlanan ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri’ günü dolayısıyla Bayburt’ta da çeşitli etkinlikler yapıldı, alanında uzman isimler ve öğrenciler Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’nü düzenledikleri programla kutladılar. Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Eczane Hizmetleri öğrencileri tarafından ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’ münasebetiyle panel, tiyatro, söyleşi ve stanttan oluşan etkinlikler organize edildi. Düzenlenen program, panelle başladı. ’Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp: Fitoterapi’ paneline konuşmacı olarak katılan Karadeniz Teknik Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ufuk Özgen ve Akademisyen/Yazar Doç. Dr. Kenan Taştan, bitkilerin tedavi süreçlerindeki temel ve yardımcı fonksiyonlarını anlatan çok yönlü sunumlarını katılımcılarla paylaştılar. Doç. Dr. Kenan Taştan konuşmasında Geleneksel tedavi yöntemlerinin önemine vurgu yaptı. Halk arasında çok fazla bilinen ve kullanılan hacamat yöntemine özellikle ayrı bir parantez açan Taştan, “Hacamat mutlaka işin uzamanı bir hekim tarafından ve gerekli tahliller yapıldıktan sonra uygulanmalıdır. Aksi halde özellikle kan hastalıkları olan bireylerde ya da enfeksiyondan kaynaklanan problemler ciddi rahatsızlıklara yol açması söz konusu olabilir” diyerek konuştu. Prof. Dr. Ufuk Özgen ise konuşmasında birçok ilacın hammaddesini oluşturan bitkilerin şifalı özelliklerine değindi. Ancak ilaçlarla birlikte kullanılan bitkisel çayların ya da bilinçsizce kullanılan bitkisel ürünlerin çok ciddi yan etkileri olabileceğine vurgu yaptı. Etkinliğin ikinci ayağında Eczane Hizmetleri öğrencileri Şehit Recep Eşiyok Ortaokulunda öğrencilerle bir araya geldiler. Öğrenci Ecem Şahin’in kaleme aldığı tiyatro oyunu ile ortaokul öğrencilerine akıllı ilaç kullanımının önemine ve gerekliliğine dikkat çektiler. Ardından Eczane Hizmetleri öğretim elemanlarından Dr. Öğr. Üyesi Ümit Karakaş, öğrencilere ilaçlar ve akılcı ilaç kullanımı konulu söyleşisini gerçekleştirdi. Etkinlik Bayburt şehir merkezinde Yakutiye Camisi önünde kurulan stant ile son buldu. Stantta ’Doğru İlaç Kullanımı’ konusunda vatandaşla buluşan gençler, konu ile ilgili el broşürü, ilaç zamanlama ve taşıma kutusu dağıttılar. Öğrenciler, vatandaşlara ilaç ile ilgili sorular sorarak, doğru ilaç kullanımına yönelik farkındalık kazandırmaya çalıştılar. Konu ile ilgili olarak düzenleme komitesi başkanı öğrenci Nazım Onur Bulut, akıllı ilaç kullanımı hakkında bilgiler vererek, "Akıllı ilaç kullanımı konusunda toplumun bilgilendirilmesi için oldukça önemli nedenler bulunmaktadır. Bu gerekçelerin ilki modern sağlık bakımındaki kimyasal ajanların önemli rolünün olmasıdır. İkincisi bireylerin sağlıkları ile ilgili sorumluluk alabilmelerini ve uygun tedavi edici stratejilerin belirlenmesini sağlamaktır. Üçüncüsü, bireylerin tedavi edici kararlarında rol almaları ve sonraki dozlar ve süreç ile ilgili bilgilendirilme haklarının olmasıdır. Dördüncüsü ise bireylerin akılcı ve güvenli ilaç teminini ve etik olmayan ticari tanıtımdan zarar görmemelerini sağlamaktır" dedi.