GENEL - 10 Ağustos 2019 Cumartesi 14:14

Bakan Akar ve Komutanlar, KKTC’deki birlikleri denetledi

A
A
A
Bakan Akar ve Komutanlar, KKTC’deki birlikleri denetledi

Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan Özbal ve Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ile KKTC’deki temasları sürüyor.

Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan Özbal ve Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ile KKTC’deki temasları sürüyor.


İlk defa bir Millî Savunma Bakanının TSK’nın komuta kademesi ile KKTC’ye yaptığı ziyaret olarak tarihe geçen program kapsamında, Bakan Akar ve komutanlar, askeri birliklerde denetleme ve incelemelerde bulundu.


İlk olarak Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Karargahı’na giden Bakan Akar, Onur Kıtası’nı selamladı, şeref salonu ve müzeyi gezdi, brifing aldı.


Bakan Akar ve komutanlar daha sonra Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Karargahı’nda birlik komutanları ile bir araya geldi. İki saatten fazla süren toplantıda, Ada’da son dönemdeki gelişmeler ele alınarak, askeri faaliyetler masaya yatırıldı.


Toplantı sonrasında Bakan Akar ve beraberindekiler, Alevkayası Kışlası’ndaki Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komando Alayı’na geçti. Komandolar ve Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı Özel Görev Kuvveti tarafından müşterek gerçekleştirilen pusu ve yakın muharebe eğitimlerini denetleyen Bakan Akar, dağcılık eğitimi faaliyetlerini de izledi.


Meskun mahal ve yakın muharebe atışlarında tam isabetle hedefler vurulurken, dağcılık eğitimi kapsamında geçilen sarp arazinin ardından askerler, "Komando Andı"nı okudu.


Mehmetçik’in KKTC’li askerlerle sıcaklığın 40 dereceyi aştığı bir ortamda gösterdiği başarılı performans, Bakan Akar ve komutanlar tarafından takdirle karşılandı.


Bakan Akar ve TSK’nın komuta kademesi, öğle yemeğini komandolarla karavanadan yedikten sonra Komutanlıktan ayrıldı. Daha sonra Maraş Emniyet Komutanlığında brifing alan Bakan Akar ve beraberindekiler kapalı Maraş bölgesinde helikopterle havadan ve karadan incelemelerde bulundu.


Buradan Paşaköy’deki 28. Mekanize Piyade Tümen Komutanlığına geçen Bakan Akar ve komutanlar, personelle bir araya geldi. TSK’nın 1974’ten beri Ada’daki mevcudiyetini koruduğunu belirten Bakan Akar, "Temel amacımız, ayrılmaz bir parçamız olan Kıbrıslı Türk kardeşlerimizin buradaki varlıklarını ve güvenliklerini sağlamak. Bunu devam ettirmek için elimizden gelen neyse bugüne kadar yaptık, bundan sonra da yapmaya kararlıyız." diye konuştu.


"45 yıl önce bakış açımız, çalışmamız, ana fikrimiz neyse bu aynen devam ediyor ve edecek," diyen Bakan Akar, bundan kimsenin şüphe duymaması gerektiğini söyledi. Haksızlığa asla göz yummayacaklarını vurgulayan Bakan Akar, "1974-2019, TSK’nın konumu, duruşu, anlayışında hiçbir değişiklik yok. Biz gerçekten Ege’de, Doğu Akdeniz’de, Kıbrıs’ta barıştan, iyi komşuluktan yanayız. Sayın Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere biz çok samimi ve ilkeli konuşuyoruz, söylediklerimizin arkasındayız." ifadelerini kullandı.


Türkiye’ye ait sondaj gemilerinin çalışmalarını sürdürdüğünü, TSK’nın en etkili unsurlarından Deniz Kuvvetleri Komutanlığının da bu gemilerin faaliyetlerini desteklediğini vurgulayan Bakan Akar, "Biz ’barış’ dedikçe bu zafiyet gibi, ’Gerektiğinde hakkımızı alır, herhangi bir oldubittiye müsaade etmeyiz’ dedikçe de tehdit gibi algılanıyor. Dolayısıyla komşularımızın akıllarını başlarına toplamaları, olaya objektif bakmaları lazım" dedi.


Bakan Akar, Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetiminden uluslararası hukuka, iyi komşuluk ilişkilerine uygun, geçmişten ders alarak hareket etmelerini beklediklerini belirterek, "Yunanistan’da kurulan yeni hükümetin olaylara daha objektif yaklaşmasını, geçmişten ders çıkararak bakmalarını, olayları çözümsüz hale getirmeyi değil, çöze çöze gitmeyi bir ilke olarak kabul etmelerini bekliyoruz." diye konuştu.


Türkiye’yi bölge barışı, istikrarı ve refahı için önemli bir teminat olarak nitelendiren Bakan Akar, şunları söyledi:


"Garanti ve ittifak anlaşmaları doğrultusunda her şeyi yaptık, yapmaya devam edeceğiz. Bunları kimse sulandırmaya kalkmasın, bu mümkün değil, bu gerçekten beyhude bir gayret olur. Garanti ve ittifak anlaşmalarından vazgeçmek veya sulandırmak gibi birtakım girişimlerin hiçbir sonuç vermeyeceğini şimdiden söyleyebiliriz. Kıbrıs bizim milli davamız. Herkes bunu bilsin, kimse hata yapmasın. Kıbrıslı kardeşlerimizle kader birliğimiz var. Dolayısıyla Kıbrıslı kardeşlerimizin siyasi eşitliği ve güvenliği vazgeçilmez iki temel unsur. Hiçbir zaman biz Kıbrıslı kardeşlerimizin siyasi eşitliğini ve güvenliğini bir kenara bırakmayız. Garantörüz biz. Garantörlük hak ve sorumluluklarımızı bugüne kadar eksiksiz, aksaksız yerine getirdik, bundan sonra da getirmeye kararlıyız. Bunu yerine getirebilmek için de Türk Silahlı Kuvvetlerinin Ada’daki varlığı şart, bunu da herkes böyle bilsin."


Türk Silahlı Kuvvetlerinin, FETÖ’den temizlendikçe daha da güçlendiğini, büyük tatbikatları hayata geçirdiğini, terörle mücadele kapsamında bugüne kadar aynı anda yapılanlardan çok daha fazla operasyonu gerçekleştirdiğini vurgulayan Bakan Akar, "Doğu’da, Güneydoğu’da ve Irak’ın kuzeyinde Pençe-1, Pençe-2, onun dışında Gara’ya, Sinat-Haftanin’e, Zap’a, Sincar’a, Karaçak’a kadar yapılan operasyonlar... Nerede terörist varsa onların inlerine girmek bizim boynumuzun borcu. Mehmetçik, tek tek teröristlerin inlerine giriyor ve inlerini başlarına yıkıyor." ifadesini kullandı.


En son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar mücadeleyi kararlılıkla sürdüreceklerini vurgulayan Bakan Akar, "İnşallah bu asil milletimizi bu terör belasından kurtaracağız. Bunu yaparken tüm ülkelerin toprak bütünlüğüne saygılıyız. Bunu bütün muhataplarımıza söylüyoruz. Ama diğer taraftan da Irak’ın, Suriye’nin kuzeyinde teröristlerin yuvalanmasına müsaade etmeyeceğimizi, oralarda terör koridorlarının, alanlarının oluşmasına hiçbir zaman göz yummayacağımızı da açık ve net bir dille ifade ediyoruz" diye konuştu.


Bakan Akar, sözlerinin sonunda Mehmetçik ve ailelerinin Kurban Bayramı’nı kutladı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.