POLİTİKA - 20 Aralık 2017 Çarşamba 14:15

Cibuti Cumhurbaşkanı Guelleh’e Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesinden fahri doktora unvanı

A
A
A
Cibuti Cumhurbaşkanı Guelleh’e Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesinden fahri doktora unvanı

Cibuti Cumhurbaşkanı İsmail Omar Guelleh’e, Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi tarafından fahri doktora unvanı tevdi edildi.

Cibuti Cumhurbaşkanı İsmail Omar Guelleh’e, Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi tarafından fahri doktora unvanı tevdi edildi.


Cibuti Cumhurbaşkanı Guelleh’e Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi tarafından fahri doktora unvanı düzenlenen törenle tevdi edildi. İki ülkenin milli marşlarının okunmasıyla başlayan törende Siyasal Bilgiler Fakültesi Dekan Vekili Prof. Dr. Kudret Bülbül, Cibuti Cumhurbaşkanı İsmail Omar Guelleh’ın özgeçmişini okudu. Daha sonra bir konuşma yapan Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Metin Doğan, üniversitenin misyonu ve vizyonu gereği dünyaya ve çeşitliliğe açık bir yükseköğretim kurumu olduğunu belirterek, “Fahri doktora payesi yüzyıllar önce akademik geçmişlerinden bağımsız olarak bir eğitim kurumunu üniversite yapan değerlerle uyumlu bir biçimde verilmektedir. Bu paye fikir, sanat, kültür ve bilim dünyasına yaptıkları kıymetli katkılardan dolayı üniversite dışından şahsiyetleri onurlandırmak amacı taşımaktadır. Ancak fahri doktora unvanına layık görülen müstesna şahsiyetlerin bilimsel ve kültürel katkılarının yanı sıra üniversitemizin de temel değerlerinden olan ve kuruluşundan bu yana gücünü aldığı insani değerleri en üst düzeye taşımalarından dolayı bu unvan kendilerine tevdi edilmektedir. Bugün fahri doktora payesiyle akademik camiamıza katılacak olan Cibuti Devlet Başkanının kişiliği ifade ettiğim tüm değerleri fazlasıyla taşımaktadır” ifadelerini kullandı.



"Şahsıma tevdi edilmiş olan bu paye Cibuti’nin kalkınmasına olan inancım için ayrı bir motivasyon kaynağı oluşturmaktadır"


Ardından Doğan, fahri doktora unvanı belgesini Cumhurbaşkanı Guelleh’e takdim etti. Cibuti Cumhurbaşkanı Guelleh ise yaptığı konuşmada, şahsına tevdi edilen fahri doktora payesini almaktan büyük onur duyduğunu belirterek şöyle konuştu:


“Alçak gönüllülük ve heyecanla bu unvanı kabul ediyorum. Benden önce bu kürsüde onurlu unvanı kabul eden seçkin siyasi şahsiyetleri düşününce hassasiyetim bir kat artmaktadır. Özellikle de Türkiye Cumhurbaşkanı kardeşim Recep Tayyip Erdoğan’ı düşündüğümde. Şahsıma tevdi edilmiş olan bu paye Cibuti’nin kalkınmasına olan inancım için ayrı bir motivasyon kaynağı oluşturmaktadır. Bu sarsılmaz inancım kalkınma ve ilerlemenin uzun soluklu bir yürüyüş olduğunu kabul etmeme sebep olmuştur. Söz konusu yürüyüş yavaşlayabilir, hatta bazen duraklayadabilir ancak uzun vadede ilerleme ufuğu simgeler. Bir millet ilerleme yolundan vazgeçemez, şahsımın baş koyduğu da işte bu yoldur. Söz konusu ufuk, dostlukların ve işbirliklerinin seçiminde belli özgürlükleri de beraberinde getirir. Zira ilerleme arayışında tek bir yol, yön yoktur. Şayet bu seçime asırlardan beri süregelen ortak bir tarih ve kadim bir dostluk ilişkisi de eklenirse sonuçları mükemmel olur.”


Türk üniversiteleriyle olan işbirliklerinin her geçen yıl daha da güçlendiğini görmekten memnuniyet duyduğunu kaydeden Guelleh, "Bugün Türkiye’nin 21 şehrinde 520 Cibutili öğrencimiz eğitim almaktadır. YBÜ’de pediatri ve kardiyoloji alanında 3 doktorumuza ihtisas da dahil olmak üzere 13 öğrencimize eğitim vermektesiniz. Şahsen bilimsel ve akademik işbirliğine büyük önem vermekteyim" dedi.


Konuşmasının ardından Rektör Doğan, Guelleh’e cübbe giydirerek, Yıldırım Beyazıt’ın resminin yer aldığı bir tablo hediye etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Türk iş insanı Ferhat Süleyman Çınar’ın başarı öyküsü Dünyada birçok ülke ile güçlü bağlantıları bulunan, NATO ve Birleşmiş Milletler Diplomatlığı gibi görevler yapan 46 yaşındaki iş insanı Ferhat Süleyman Çınar, başarı öyküsünü anlattı. Birleşmiş Milletler ve NATO’da önemli görevler üstlenen, Türkiye ve Birleşmiş Milletler arasındaki ilişkide önemli bir konuma sahip Ferhat Süleyman Çınar, 1978 yılında Ankara’da, üç çocuklu memur bir ailenin en küçük çocuğu olarak dünyaya geldi. Çocukluğu, dönemin zorlu şartları altında geçti ve Ankara’da memur bir ailenin ferdi olarak yaşamak ona mücadeleci bir ruh kazandırdı. Çınar, henüz ortaokul çağlarındayken, ailesinin beklentileri ve kendi davranışları arasında bir denge kurmaya çalıştı. Ailesi, onun abisi ve ablası gibi iyi bir eğitim alıp üniversiteye gitmesini ve kendileri gibi memur olmasını istiyordu. Ancak, Çınar, kendi geleceğini belirleme konusunda oldukça kararlıydı ve daha farklı bir yol izlemeye karar verdi. 80’ler ve 90’lar, Türkiye’nin ve dünyanın önemli dönüşümler yaşadığı yıllardı. Bu dönemde, Çınar, çevresindeki değişimleri yakından gözlemledi ve bu değişimlerin etkilerini bizzat deneyimledi. Soğuk Savaş’ın sona ermesi ve küresel sistemin dönüşümü gibi büyük olaylar, onun dünya görüşünü şekillendiren önemli faktörler oldu. “13 yaşında geleceğini şekillendirecek önemli kararlar almaya başladı” Çınar, sadece 13 yaşında olmasına rağmen, geleceğini şekillendirecek önemli kararlar almaya başladı. Geleneksel eğitim sistemi yerine gerçek okul olarak iş hayatını gördüğü için daha genç yaşlarda iş dünyasının içine adım attı. İş dünyasında içindeki erken deneyimleri, ona farklı bir bakış açısı kazandırdı. Matbaa sektöründe çalışmaları, ona sadece bir iş kolunun ötesinde, büyük bir resim olduğuna inanıyor ve küresel pazarın önemli bir parçası olarak görüyordu. Matbaacılığı, sadece basılı malzemelerin üretimi olarak görmek yerine, toplumun derinliklerine etki eden bir araç olarak değerlendiriyordu. Bu süreçte Ankara da Türk Siyasetinin kalbinde tanıştığı ve ortaklık kurduğu önemli kişiler başta Süleyman Demirel olmak üzere Ali Çetin Şener, Şahbettin Çimen, Cavit Çağlar gibi isimlerde onun Türk ve Dünya siyasi yapısını okumasında büyük önem taşıdı. “Sahip olduğu işleri bölgesel çaptan küresel bir boyuta taşıdı” Zamanla sahip olduğu işleri bölgesel çaptan küresel bir boyuta taşıyan Ferhat Süleyman Çınar, bu süreçte, uluslararası alanda geniş bir ağ oluşturdu ve işlerini küresel bir perspektifle genişletti. Ferhat Süleyman Çınar, insanlığı bir bütün olarak ele aldı ve küresel işbirliğinin, içinde bulunduğumuz sorunların tek çözümü olduğuna inandı. Ona göre insanlar kalıplarını devletler ise sınırlarını aşmalıydı, bu kaçınılmaz bir sondu ve elbet ki olacaktı. Bu gün bu amaca ulaşmak için Birleşmiş Milletler ve çeşitli STK’larda önemli misyonlar üstlenen Ferhat Süleyman Çınar bunun yanı sıra Orta Doğu’daki küresel işbirliğini geliştirmeye ve bölgede barış ve istikrarı sağlamak amacıyla Bölgedeki önemli Kraliyet Ailelerine danışmanlık yapmakta. ’’Ülkemiz ve dünya adına çok çalışıyoruz” Türkiye ve Dünya adına çok çalıştıklarını söyleyen Ferhat Süleyman Çınar ’’Ülkemiz Ekonomik, sosyal, kültürel ve insani nitelikteki uluslararası sorunları çözme düsturuyla, ırk, cinsiyet, dil veya din ayrımı gözetmeksizin herkesin insan haklarına ve temel özgürlüklerine saygının geliştirilip güçlendirilmesinde uluslararası işbirlikleri ile gelişmekte olan ülkelerin desteklenmesi ilkeler ile yola çıktık. Türk İş İnsanlarının Dünya’da temsili için güçlü lobilerde aktif rol alıyoruz. Birleşmiş Milletler misyonun gerçekleşmesi ve Türkiye’nin Misyon içerisindeki rolünün daha aktif olması için buradayız. Her zaman dediğimiz gibi bizler Türkiye ile Dünya arasında bir köprü görevi görüyoruz’’ ifadelerine yer verdi.