EĞİTİM - 27 Mart 2020 Cuma 14:51

Eğitim-Bir-Sen 48. Başkanlar Kurulu Toplantısı’nı video konferansla yaptı

A
A
A
Eğitim-Bir-Sen 48. Başkanlar Kurulu Toplantısı’nı video konferansla yaptı

Eğitim-Bir-Sen, 48.

Eğitim-Bir-Sen, 48. Başkanlar Kurulu Toplantısı’nı korona virüs (Kovid-19) salgını nedeniyle video konferans ile yaptı. Eğitim-Bir-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, “Eğitim-öğretimin olumsuz etkilenmemesi için bu süreçte alınacak tedbirlere her türlü desteği vermeye hazırız. Ancak yüz yüze eğitim-öğretime verilen aranın 30 Nisan tarihine kadar uzatıldığı dikkate alındığında EBA TV içeriklerinin buna uygun şekilde planlanması, zenginleştirilmesi, müfredatın gerçekçi bir biçimde uygulanması gereklidir” dedi.


Eğitim-Bir-Sen, 48. Başkanlar Kurulu Toplantısı’nı video konferans ile yaptı. Memur-Sen Genel Merkezi’nde gerçekleştirilen toplantı Genel Başkan Ali Yalçın’ın açış konuşmasıyla başladı. Korona virüs salgınının neden olduğu olağanüstü bir dönem yaşandığını vurgulayan Yalçın, “Bu öyle bir süreç ki, bizim geçmişten beri dile getirdiğimiz gibi bir sistemin sonunu işaret ediyor. Artık birçok konunun yeniden tartışıldığı bir sürece girmiş bulunuyoruz. Biz, bu noktada üretilen korkulardan ziyade gerçekliği rasyonel bir şekilde karşılamamız gerektiğine inanıyoruz” dedi.


‘Sorun küresel, mücadele ulusal’ söylemini çok önemsediklerini belirten Yalçın, “Vatandaşlarımızın kendi bireysel tedbirini aldığı zaman riskin azalacağını, süreci daha hızlı ve kolay atlatacağımızı görüyoruz. Tedbirler alınırken kimsenin mağdur olmaması için gereken hassasiyet gösterilmelidir. Olağanüstü dönemlerin olağanüstü mevzuatı olur. Bu olağanüstü süreçte biz de elimizden gelen desteği vermeye çalışıyoruz. Misafirhanemizi sağlık çalışanlarının istifadesine sunduk. Buna ek olarak Bilim ve Sanat Eğitim Merkezlerinde ve meslek liselerinde üretilen yüz koruyucu siperlerden 20 bin adet, koruyucu maskelerden de 30 bin adet olmak üzere toplamda 50 bin ürünün maliyetini üstlenerek sağlık çalışanlarına dağıtılmasını sağlayacağız. Bu tedbirler alınırken mağdur olan kesimleri de gözden kaçırmamalıyız. Bu anlamda fiilen derse giremediği için tek gelir kaynağı olan ders ücretini kaybeden ücretli öğretmenlerin ve usta öğreticilerin mağduriyetini giderecek adım hemen atılmalıdır” diye konuştu.


Birlik, beraberlik ve dayanışmaya daha fazla önem verilmesi gereken bu dönemde kılık ve kıyafet üzerinden ayrıştırıcı dil kullanan gazeteci kılıklı trollere karşı teşkilat olarak tepkilerini ortaya koyduklarını, hukuki girişimlerde bulunduklarını ifade eden Yalçın, “Milleti kategorize eden her türlü yaklaşıma karşı olduk, olmaya da devam edeceğiz” şeklinde konuştu.


Yalçın’ın ardından söz alan şube başkanları gündeme ilişkin görüş ve önerilerini dile getirirken, genel başkan yardımcıları da kendi alanlarıyla ilgili yapılan çalışmalara ilişkin bilgi verdiler. Toplantının sonunda hazırlanan sonuç bildirgesinde şu ifadelere yer verildi:


“Kovid-19 salgını nedeniyle insanlık ciddi bir imtihandan, zor bir dönemden geçmektedir. Salgınla mücadele sürecini büyük bir kararlılık, dikkat ve özveriyle yürüten hükûmete ve başta sağlık çalışanları olmak üzere bütün kamu görevlilerimize başarılar diliyoruz, ülke olarak bu zorlu süreci el birliğiyle atlatacağımıza inanıyoruz. Sivil toplum kuruluşlarını bu zorlu süreçte milletimizin ve devletimizin yanında, imkânları dâhilinde destek olmaya, üzerine düşeni yapmaya ve sorumluluk üstlenmeye davet ediyoruz. Bu vesileyle konukevimizi sağlık çalışanlarının istifadesine sunduğumuzu ifade ediyoruz. Sendikamıza düşen bir sorumluluk olduğunda tüm gücümüzle destek olmaya ve katkı sunmaya devam edeceğimizi vurguluyoruz. Büyük bir aile olmanın gereğini yerine getirerek, sistemimizde kayıtlı tüm emekli üyelerimizin bu zorlu süreçte şubelerimiz marifetiyle yanlarında olacağız, ihtiyaçlarını soracağız, yardımlarına koşacağız, yalnız olmadıklarını ve bugünlerin ‘vefa günü’ olduğunu göstereceğiz. Korona virüsle mücadele kapsamında illerde kurulan ‘Vefa Sosyal Destek Grupları’na teşkilatımız eliyle katkı sağlamaya devam ediyoruz. Korona virüs salgını nedeniyle kamuda ve özel sektörde zararın minimize edilmesi için atılan adımlara ve açıklanan ekonomik pakete ek olarak, eğitim-öğretime ara verilmesi nedeniyle fiilen derse giremediği için yegâne gelir kaynağı olan ders ücretinden mahrum kalan ‘ücretli öğretmenler’ ve ‘usta öğreticiler’ mağdur edilmemeli, ders görevlerini yapmış sayılarak ücretleri ödenmelidir. Konfederasyonumuz Memur-Sen’in kamu görevlileri için idari izin talebinin kabul görerek Cumhurbaşkanlığı genelgesiyle çalıştırılma biçimine bakılmaksızın kamu kurum ve kuruluşlarında çalışanlara, uzaktan çalışma, dönüşümlü çalışma gibi esnek çalışma yöntemlerinin uygulanması kararını yerinde ve gerekli bir tedbirin hayata geçirilmesi olarak görüyoruz. Korona virüsle mücadele sebebiyle uzaktan eğitim uygulamasına geçilerek yüz yüze eğitime ara verilmesi, öğrencilerin ve eğitim çalışanlarının sağlığı ve halk sağlığı açısından önemli bir tedbirdir. Eğitim-öğretimin olumsuz etkilenmemesi için bu süreçte alınacak tedbirlere her türlü desteği vermeye hazırız. Ancak yüz yüze eğitim-öğretime verilen aranın 30 Nisan tarihine kadar uzatıldığı dikkate alındığında EBA TV içeriklerinin buna uygun şekilde planlanması, zenginleştirilmesi, müfredatın gerçekçi bir biçimde uygulanması gereklidir. Yükseköğretimde YÖK tarafından bahar dönemi eğitim-öğretim sürecinin sadece uzaktan eğitim, açık öğretim ve dijital öğretim imkânlarıyla sürdürülmesine karar verilmesi olumlu bir yaklaşımdır. Ancak bütün üniversite öğrencilerinin internet ve bilgisayar, tablet, akıllı telefon gibi iletişim araçlarına sahip olamadığı veya bu imkânların bulunmadığı coğrafi bir konumda olabileceği göz önüne alınarak hiçbir öğrencinin mahrum bırakılmayacağı, erişilebilir bir sistemin kurulması elzemdir. Korona virüs salgınıyla mücadele kapsamında bazı valiliklerin personelin ve yöneticilerin sağlıklı ve hizmeti kolaylaştırıcı elbiselerle işe gelip gidebilecekleri yönündeki kararını yerinde bir karar olarak değerlendiriyoruz. Bu serbest kıyafet uygulamasının merkezi bir kararla diğer valiliklerce de hayata geçirilmesini istiyor ve bekliyoruz. Salgının yayılmasının önlenmesi adına alınan tedbirleri son derece önemli görüyor, toplumun her kesimini zorunlu olmadıkça dışarıya çıkmayarak kendilerinin, ailelerinin ve çevrelerinin sağlığını korumaya davet ediyoruz. Herkes kendi tedbirini aldığında virüse karşı en büyük savunma mekanizması oluşturulmuş olacaktır. Milletimizin sağduyusu, hükümetin aldığı tedbirlerle ülke olarak bu zor günleri de atlatacağız.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.