SAĞLIK - 21 Mayıs 2025 Çarşamba 10:15

Halk Sağlığı Genel Müdürü Demirkol: "Vatandaşlarımızın en sağlıklı suya ulaşmasını hedefliyoruz"

A
A
A
Halk Sağlığı Genel Müdürü Demirkol: "Vatandaşlarımızın en sağlıklı suya ulaşmasını hedefliyoruz"

Halk Sağlığı Genel Müdürü Muhammed Emin Demirkol, "Denetimleri artırarak su kalitesini ve güvenilirliğini sağlamak için ambalajlı ve içme, kullanma sularında sıklaştırılmış kontrollerle vatandaşlarımızın en sağlıklı suya ulaşmasını hedefliyoruz" dedi.


Türkiye’de kullanılan içme, kullanma suları ve ambalajlı suların kalite denetimleri ve kontrolleri Sağlık Bakanlığı’na bağlı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü tarafından yapılıyor. Bu kapsamda 81 ilde numunelerin kalite kontrolü, denetimi hem kimyasal hem de mikrobiyolojik açıdan illerde bulunan uzmanlar tarafından yapılıyor. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Halk Sağlığı Genel Müdürü Muhammed Emin Demirkol, Kurban Bayramı’nın yaklaşmasıyla denetimleri artırdıklarını belirterek, 84 laboratuvarda laborantların, hekimlerin, mikrobiyoloji ve biyokimya alanında uzmanlaşmış hekimlerin bu numuneleri hassasiyetle incelediklerini aktardı.



"Ambalajlı sular yakından analiz edilmektedir"


Demirkol, denetimlerin teknolojik cihazlarla her ilde yapıldığını kaydederek, "Ankara’da Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü bünyesinde Ulusal Referans Laboratuvarımızda illerden gelen numuneleri büyük bir hassasiyetle ve modern cihazlarla uzmanlarımız analiz etmektedir. Vatandaşların kullanmış olduğu hem ambalajlı suların hem de içme, kullanma suyu olarak bilinen çeşme suyunun ayrı ayrı değerlendirmesi yapılmaktadır. Ambalajlı sular vatandaşlarımızca çok fazla kullanılıyor, çok fazla doğal kaynak suyumuz var. Ambalajlı sular özellikle bizim ekiplerimiz tarafından da kaynak yerlerinde ve dolum yerlerinde yakından analiz edilmektedir. Aynı zamanda illerimizdeki ekiplerimiz de 3 ayda bir üretim tesislerine giderek numuneler almaktadır" diye konuştu.



"Legionella (bakteri) başta olmak üzere birçok mikrobun bulunup bulunmadığı da yakından analiz edilmekte"


Yapılan denetimler çerçevesinde ambalajlı suların satıldığı marketler ve iş yerlerinden farklı zamanlarda çok sayıda numune aldıklarını vurgulayan Demirkol, "İllerde alınan numuneler, gerektiği takdirde Ankara’daki Ulusal Referans Laboratuvarı’nda yakından analiz ediliyor. Burada hem suların içinde arsenik ve cıva gibi kimyasal maddeler bulunması açısından hem de mikrobiyolojik açıdan Legionella (bakteri) başta olmak üzere birçok mikrobun bulunup bulunmadığı da yakından analiz ediliyor. Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü, bu analizleri sisteme sonuçlanır sonuçlanmaz düşürüyor. Çıkan sonuçlar sisteme otomatik olarak düşüyor ve illerimizdeki mülkiye amirlerimiz, valilerimiz, kaymakamlarımız, il özel idareleri ve belediyedeki yetkililer tarafından anında görülüyor" ifadelerini kullandı.



"Vatandaşlarımızın en kaliteli suya ulaşması noktasında uyarılarımızı yapıyoruz"


Sağlık Bakanlığı’nın suların kalitesini ve denetimini yapmakla mükellef kurum olduğuna değinen Demirkol, denetimleri hızlıca sonuçlandırdıklarını bildirerek, "Vatandaşlarımızın en kaliteli suya ulaşması noktasında da takiplerimizi yaptığımızda anında görülmesine rağmen yazılı ve sözlü olarak uyarılarımızı yapıyoruz" şeklinde konuştu.



"Vatandaşlarımızın en sağlıklı suya ulaşmasını hedefliyoruz"


Kurban Bayramı’nda valilerce alınmış olan kararlara tüm vatandaşların uyması, Tarım ve Orman Bakanlığı ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın belirlediği alanlarda kurban kesiminin yapılması gerektiğine de dikkati çeken Demirkol, kurban kesen vatandaşların dikkatli olmasının suların kirlenmemesi açısından oldukça önemli olduğuna vurgu yaparak şunları söyledi:


"Bütün vatandaşlarımızın Kurban Bayramı döneminde de yine ilde belirlenen yerlerde, uzmanlarca kontrol edilen yerlerde kurbanlarını kesmeleri ve kurbanın özellikle iç organlarının ve artıklarının su kaynaklarına karışmaması açısından bunu çok önemli görüyoruz. Ve vatandaşlarımızı su kalitesi için bir kez daha uyarmış oluyoruz. Biz bu dönemde rutin denetimlerin sıklığını artıracağız. İllerimize çapraz ekiplerimiz gidiyor. Denetimleri artırarak hem referans laboratuvarımızda hem de illerimizdeki laboratuvarlarda su kalitesini ve güvenilirliğini sağlamak için ambalajlı ve içme, kullanma sularında yakın denetim ile sıklaştırılmış kontroller vatandaşlarımızın en sağlıklı suya ulaşmasını hedefliyoruz. Bunun için çalışmalarımızı ve kontrollerimizi artırmış durumdayız."


Şikayet durumunda vatandaşların 184 numaralı telefon numarasını arayarak şikayetlerini iletebileceğini dile getiren Demirkol, yapılan ihbarın ardından ekipler tarafından numunelerin hızlıca kontrol edileceğini sözlerine ekledi.



Halk Sağlığı Genel Müdürü Demirkol: "Vatandaşlarımızın en sağlıklı suya ulaşmasını hedefliyoruz"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odasında Semerci istikrarı Denizli Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası Başkanı Köksal Semerci, üyelere sağlanan imkanlarının devamlılığı ve Denizli Şoförler ve Otomobilciler Odasındaki 3 dönemlik istikrarı sürdürmek için yönetimiyle birlikte yeniden göreve talip olduklarını belirtti. Denizli Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odasında 3 dönemi geride bırakan Başkan Köksal Semerci ve yönetimi, 11 Ocak 2026 tarihinde mülkiyeti Denizli Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odasına ait olan eski adıyla Vera Düğün Salonunda yapılacak olan seçim de 4. dönem için 3 bin 86 üyesi ile seçime hazır olduklarını belirtti. 1984-2003 yılları arasında Denizli Şoförler ve Otomobilciler Odasında Muhasebe Müdürü ve Genel Sekreter, 2014 yılından bu yana ise başkanlık görevine devam eden Başkan Köksal Semerci, aynı zamanda Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi ile Denizli Esnaf Kefalet Kredi Kooperatifi Başkan Yardımcılığı görevlerini de görevlerini başarıya sürdürüyor. Denizli Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası Başkanı Köksal Semerci, taksici, minibüsçü, nakliyeci, kamyoncu, kurye, araç kiralama ve galericilik yapan 3 bin 86 oda üyesinden 4 dönem için tam destek aldıklarını belirtti. Üyeleri tarafından sevilen, oda yöneticiliğin her biriminde görev yapmış olan Başkan Köksal Semerci, aynı zamanda yürüttüğü Esnaf Kefalet Kredi Kooperatifi Başkan Yardımcılığı ile Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu Yönetim Kurulu Üyeliği görevleri ile oda üyelerinin temsil yetkisi haklarını elinde bulundurduklarını, bundan önce olduğu gibi bundan sonra ki dönemde de tüm üyelerinin haklarını korumak ve en iyi şekilde temsil etmek için gayret edeceklerini kaydetti. Üyelere sağlanan imkanlarının devamlılığı, Denizli Şoförler ve Otomobilciler Odasının gücünü kaybetmemesi için yeni döneme aday oldukları ifade eden Başkan Semerci, 11 Ocak 2026 tarihinde Vera Düğün Salonunda yapılacak olan genel kurula tüm üyelerini beklediklerini ifade etti.
Adana HAVAMAŞ, 2026 için hazır 2025 yılında 1 milyon 200 bin yolcuyu havalimanına taşıyan HAVAMAŞ’ın, 2026 yılı içinde yeni destinasyonlar ve yeni araç filosuyla güvenle hizmet vermeye devam edeceği belirtildi. Türkiye’nin gökyüzüne açılan 58. kapısı olan Çukurova Uluslararası Havalimanı’nın yolcu taşımacılığını yapan HAVAMAŞ, modern araç filosu, deneyimli sürücü kadrosu ve yolcu güvenliğini önceleyen hizmet anlayışıyla faaliyetlerini sürdürüyor. 2025 yılında yaklaşık 1 milyon 200 bin yolcuyu Adana, Mersin, Niğde, Nevşehir, Osmaniye ve Hatay’dan güvenle Çukurova Uluslararası Havalimanı’na taşıyan firma, 2026 yılında da yeni araç filosuyla güvenle hizmet vermeye devam edecek. "Çukurova ilçesinden artık HAVAMAŞ otobüslerimiz hareket edecek" Konuyla ilgili HAVAMAŞ Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Polat, İhlas Haber Ajansı’na açıklamalarda bulundu. Polat, "2025 yılı bizler için iyi geçti. Ticari taksilerimiz, VIP araçlarımız ve otobüslerimiz ile hizmet vermekteyiz. 2026 yılı için hem yeni araçları destinasyonlarımıza ekleyeceğiz. Adana’nın Çukurova ilçesinden de artık HAVAMAŞ otobüslerimiz hareket edecek. Güzergah başvurularımız yapıldı. Birkaç tanesi onaylandı. Zamanla geri kalan destinasyonlar da onaylanacak ve vatandaşlarımız artık daha çabuk havalimanına ulaşacak" ifadelerini kullandı. Ayrıca Polat, https://havamas.com/ adresinden yolcuların kolaylıkla bilet alıp belirtilen saatte, belirtilen durakta olmasının yeterli olacağını, ayrıca havalimanı içerisindeki KİOSK’lar aracılığıyla da kolaylıkla biletlerini alabileceklerini belirtti.
İstanbul Yanlış kanın telafisi yok: Uzmanlardan sıfır hata uyarısı ‘Damardan Damara Kan Transfüzyonu’ konferansı, İstanbul’da gerçekleştirildi. Kanın tek kaynağının insan olduğunun vurgulandığı konferansta; gönüllü kan bağışı, hasta kanı yönetimi ve transfüzyon güvenliği ele alındı. Kan transfüzyonunun hayati önemine dikkat çekmek amacıyla düzenlenen "Damardan Damara Kan Transfüzyonu" konferansı, BHT CLINIC İstanbul Tema Hastanesi’nde gerçekleştirildi. Alanında uzman hekimler, hemşireler ve sağlık teknikerlerinin katıldığı konferansta, kanın akılcı kullanımı ve yanlış transfüzyonun geri dönüşü olmayan sonuçları vurgulandı. Konferansa; Prof. Dr. Mustafa Zahir Bakıcı, Dr. Öğr. Üyesi Cengiz Uzun, Dr. Öğr. Üyesi ve Başhekim Ajlan Kasabalıgil, Uzm. Dr. İlhan Birinci ile çok sayıda hemşire ve sağlık teknikeri katıldı. "Kanın tek kaynağı insan" Türkiye Kan Merkezleri ve Transfüzyon Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Hülya Bilgen, ameliyatlardan organ nakillerine kadar sağlık hizmetlerinin her aşamasında kana ihtiyaç duyulduğunu belirterek gönüllü ve karşılıksız kan bağışının önemine dikkat çekti. "Bu konuda tek kaynak insan. Bu yüzden kan bağışı çok önemli. Herkesi gönüllü ve karşılıksız şekilde kan bağışçısı olmaya davet ediyoruz" dedi. "Hasta kanı yönetimi hayat kurtarıyor" Dr. Bilgen, kanın gereksiz ve kontrolsüz kullanımının ciddi riskler taşıdığını belirterek bireylerin kendi kan değerlerini takip etmesinin ve hastanelerde hasta kanı yönetimi anlayışının benimsenmesinin hayati önem taşıdığını ifade etti. Bilgen, "Kimse kansız gezmemeli. Kan sayımı yapılmalı, eksiklikler tedavi edilmeli. Böylece ihtiyaç halinde başka birinin kanına bağımlılık azalır" uyarısında bulundu. "Yanlış kanın telafisi yok" Transfüzyon süreçlerinde sıfır hata ilkesinin altını çizen Bilgen, yanlış kan verilmesinin ölümcül sonuçlara yol açabileceğini söyledi. Bilgen, "Yanlış kanın geri dönüşü olmaz. Bu nedenle transfüzyon, sıfır hatayla yürütülmesi gereken en riskli alanlardan biridir" diyerek sözlerini sonlandırdı.