SAĞLIK - 19 Ağustos 2025 Salı 12:09

Hastanelerde hijyen için QR kodlu yeni dönem: Temizlik ihtiyacı anında bildirilecek

A
A
A
Hastanelerde hijyen için QR kodlu yeni dönem: Temizlik ihtiyacı anında bildirilecek

Sağlık Bakanlığı Kamu Hastaneleri Genel Müdürlüğü tarafından farklı illerde pilot olarak uygulanan ’QR Kod Temizlik Uygulaması’ yurt genelinde hayata geçiriliyor.


Sağlık Bakanlığı Kamu Hastaneleri Genel Müdürlüğü, dijitalleşme adımlarına bir yenisini ekleyerek farklı illerde pilot olarak uygulanan ‘QR Kod Temizlik Uygulaması’nı, hastanelerde temizlik süreçlerini daha hızlı ve etkin hale getirmek amacıyla ülke genelinde hayata geçiriyor.


Uygulama kapsamında vatandaşlar ve hastane çalışanları, tuvalet ve asansör gibi ortak kullanım alanlarındaki temizlik ihtiyaçlarını cep telefonlarıyla QR kod okutarak anında bildirebilecek. Bildirimler, ilgili temizlik personeline kısa mesaj yoluyla iletilerek rutin temizlik süresi beklenmeden kısa sürede müdahale edilmesini sağlayacak.


Sistemle birlikte hastanelerde hijyen standartlarının daha etkin korunması, çalışan, hasta ve ziyaretçi memnuniyetinin ise artırılması hedefleniyor.


Uygulama ile ilgili açıklamada bulunan Kamu Hastaneleri Genel Müdürü Dr. Hakan Usta, "Halkımızla ve personellerimizle birlikte tuvaletlerde olsun, asansörlerde olsun, temizlik yapılma şartlarını daha üst seviyelere taşıyabilmek amacındayız. Tuvaletler olsun, asansörler olsun düzenli olarak temizleniyor. Ama her bir saatte bir temizleme rutinde yapılabiliyor. Bunu biraz daha yaygınlaştırabilmek, daha temiz şartlar oluşturabilme adına halkımızla birlikte ve diğer temizlik personeli haricindeki personellerimizle birlikte temizlik şartlarını daha üst seviyeye çekmeye çalışıyoruz" dedi.


Temizlik ihtiyacı cep telefonundan bildirilecek


Proje kapsamında sağlık tesislerindeki tuvalet ve asansörlere QR kodlar yerleştirildi.


Vatandaşlar, hastalar, hasta yakınları ve personel, bu kodu cep telefonlarıyla okutarak karşılarına çıkan ekrandan ortamın temizlik durumunu ‘Temiz’, ‘Kısmen Temiz’ veya ‘Kirli’ seçenekleriyle değerlendirebiliyor. Seçim yapılmasının ardından ilgili personel ve yöneticilere anında kısa mesaj ile bildirim gidiyor.


Uygulamanın nasıl çalıştığını anlatan Genel Müdür Usta, "Birkaç ilimizde uygulanan ama tüm illerimize ve tüm sağlık tesislerimize yaygınlaştırmayı öngördüğümüz bir projeyi ortaya koyuyoruz. Buradaki uygulama şu şekilde olacak. Öncelikle bir kare kod uygulamasını, tüm tesislerimizde tuvaletlere ve asansörlere koymuş, yerleştirmiş olacağız. Kişiler, hastalarımız, personelimiz ve diğer ilgili kim varsa karekod uygulamasıyla birlikte telefonuyla karekodu okuttuklarında, karşılarına bir ekran çıkacak. Bu ekranda temiz, kısmen temiz ya da kirli şekliyle üç seçenekle birlikte kişiler bulunduğu ortamdaki şartlara göre kararını verecek ve bu sayede hemen temizlik durumunun değerlendirme şartı ortaya çıkacak. Özellikle ilgili personele ve ilgili yöneticiye SMS giderek hemen temizlik personelinin oraya intikali sağlanmış olacak. Bu sayede de saatte bir yapılmak durumunda kalınan, temizlik eylemini gerekirse hemen 5 dakika sonrasında yapabilir duruma gelmiş olacağız ve bu da bize daha temiz, daha sıhhi şartların hijyenik şartların oluşmasını sağlayacak ve özellikle hasta memnuniyetini de daha üst seviyelere hijyen anlamında çekmiş olacağız. Bu alanlarda hizmet alan sadece hastalarımız, hasta yakınlarımız değil personelimiz de hizmet almakta aynı zamanda personel memnuniyetini de hijyen anlamında sağlamış olacağız. Bu bağlamda birkaç ilimizde dediğim gibi bu sistem kuruldu. İnşallah buradan başlayarak da tüm tesislerimizde bunu bu söylediğim şekilde kısa sürede kurgulamış ve halkımızın memnuniyetini daha üst seviyelere çekmiş olacağız" diye konuştu.


"Trabzon’da yüzde 30 oranında hasta memnuniyetine yansımalarını gördük"


Trabzon İl Sağlık Müdürlüğü döneminde uygulamayı hayata geçirdiklerini aktaran Dr. Usta, "Biz bunu özellikle il müdürü olduğum dönemde Trabzon’da uyguladık. Trabzon’da yüzde 30 oranında hasta memnuniyetine yansımalarını gördük. Hijyen şartı için söylüyorum. Çalışan açısından da aynı şey geçerliydi ama daha da önemlisi saatli bir temizlik periyodu yapıyorsun, her tuvalete sürekli bir personel koyamayacağından yola çıkarak saatte bir yaptığım temizliği, kirli ise hemen temizleme durumunu oluşturarak son derece daha hızlı ve güvenilir şekilde hem tuvaletlerin hem de asansörlerin kullanılmasını sağlamış oluyoruz. Hizmet alan vatandaşlarımız ve personelimiz açısından da daha güvenle, daha hijyenik anlamda güvenle baktıkları tesisler ortaya çıkarmış oluyoruz. İnşallah kullanıldıkça da vatandaşımızın katılımı oldukça da bundaki memnuniyet oranı daha da yukarılara çıkacak" şeklinde konuştu.


Temizlik şartlarının sağlanmasının güven duygusunu artırdığını vurgulayan Usta, "Aslında kullanım şartlarından kaynaklı sıkıntılar olduğu için buradaki temizlik şartlarının sağlanmasıyla ilgili talepler tabii ki oluyordu. Temizlik sağlandıkça vatandaşlar bazen deneme de yapabiliyor acaba gerçekten yapılıyor mu diye. O da sağlandıkça güvenin artmasına yol açmış olduk" ifadelerini kullandı.


"Amacımız çalışan ve hasta güvenliğini artırabilmek"


Çıkış noktasının tuvaletler olduğunu, ardından asansörlerin de sisteme dahil edildiğini ifade eden Usta, "Burada çıkış yolu tuvaletlerdi. Sonrasında Trabzon olarak bunu asansörleri de eklemiştik. Ama birçok alanda yine kullanılabilir bir proje bu. Amacımız hijyenin üst seviyelere tırmanmasını sağlamak. Tabii ki hastanelerimiz, illerimiz daha farklı uygulamalarla bunu daha da geliştireceklerdir. Amacımız çalışan ve hasta güvenliğini artırabilmek, daha üst seviyelere çıkartabilmek. Bu anlamda temizlik de hijyen de bunlardan biri. Biz de bunu önemsediğimizi, özellikle halkımıza ve çalışanımıza tekrar buradan ifade etmek istiyorum. Bize güvensinler elimizden geldiğince daha hijyenik ortamları çalışanımıza ve hastalarımıza sunacağız" dedi.



Hastanelerde hijyen için QR kodlu yeni dönem: Temizlik ihtiyacı anında bildirilecek

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir 6 gündür kayıp olan öğretmeni bulmak için çalışmalar devam ediyor Eskişehir’de 6 gündür kayıp olan 51 yaşındaki Türkçe öğretmeni Tuncay Arslan’ı, bulmak için AFAD Eskişehir İl Müdürlüğü koordinesindeki 40 kişilik ekip, havadan ve Porsuk Çayı’nın içinde arama çalışmalarını sürdürüyor. Eskişehir’de 6 gün önce kaybolan Türkçe öğretmeni Tuncay Arslan’ı arama çalışmaları devam ediyor. Öğretmenin son görüldüğü yer olan Porsuk Çayı’nın Gökmeydan Mahallesi kısmında Eskişehir İl Afet Ve Acil Durum Müdürlüğü’nden 9, Odunpazarı Belediyesi Arama Kurtarma Ekibi’nden (OBAK) 5, Dorlion Arama Kurtarma’dan (DAK) 4, MEB Arama ve Kurtarma Birimi’nden (AKUB) 5, Şişecam’ın Acil Vaka Ekibi (SAVE) 4, itfaiyeden 6,Tepebaşı Arama Kurtarma (TAK) 5 ve Sivil Arama Kurtarma Derneği’nden (SARTEM) 2 çalışan olmak üzere toplam 40 kişilik ekiple aramalar, öğretmenin kaybolmasının 6’ıncı gününde devam etti. Havadan dron ve su da ise hem ekiplerin girmesi hemde botlarla yapılan aramalar sabah saatlerinde başladı. Ankara’dan ve Bursa’dan getirilen özel burunlu köpeklerin işaret ettiği yerde arama çalışmaları yoğunlaştı. Ekiplerin kıyı taraması da sürüyor. Tuncay Arslan’ın yakınlarının da çalışmaları yakından takip ettiği bölgede gözlendi. AFAD Eskişehir İl Müdürü Aslan Mehmet Coşkun çalışmaları sahada koordine edip yakından takip ediyor.
Kahramanmaraş MADO’dan "Salep Manifestosu" MADO, Anadolu’nun kadim lezzetlerinden biri olan salebe yönelik yaklaşımını "Salep Manifestosu" ile kamuoyuyla paylaştı. Manifestoda salebin bir içeceğin yanı sıra, kültürel miras, doğaya saygı ve sürdürülebilir üretim vurgusu öne çıktı. MADO tarafından yapılan açıklamada, salebin Anadolu’nun bin yıllık topraklarında, Torosların eteklerinde yetişen orkide köklerinden elde edildiği hatırlatılarak, her fincanın bu coğrafyanın belleğini taşıdığı ifade edildi. Salebin geçmiş ile gelecek arasında bağ kuran bir sembol olduğuna işaret edildi. Kültürel miras olduğu da vurgulandı. Manifestoda, MADO’nun salebi yalnızca bir ürün değil, kültürel bir miras olarak ele aldığı belirtildi. Bu kapsamda Türkiye’de tescilli salep yetiştiriciliği yapan ilk markalardan biri olunduğu, kendi tarlalarında üretim yapıldığı ve orkide koruma ile yaygınlaştırma projelerinin yürütüldüğü kaydedildi. Salep üreticilerine alım garantisi sunularak sürdürülebilir tarımın desteklendiği aktarıldı. Ayrıca Tarım ve Orman Bakanlığı ile üniversitelerle iş birlikleri gerçekleştirildiği, Salep çalıştayları ve farkındalık programlarıyla üreticiler, öğrenciler ve kamuoyunun bilgilendirildiği ifade edildi. "Katkısız ve sürdürülebilir üretim" Doğallık ve saflık başlığı altında, ürünlerde katkı maddesi ve sentetik aroma kullanılmadığı belirtilirken, salep orkidesinin doğadaki dengesini korumak amacıyla kontrollü kök kullanımı ve sürdürülebilir hasat uygulamalarının hayata geçirildiği bildirildi. Manifestoda, gerçek salebin sabır ve ustalık gerektirdiği vurgulandı. MADO üretim sürecinde geleneksel yöntemlerin çağdaş tekniklerle birleştirildiği, her aşamanın deneyimli ustalar tarafından denetlendiği belirtildi. Salep kıvamı ve aromasının nesiller boyu korunan orijinal MADO reçetesiyle sağlandığı, bu bilgi birikiminin usta-çırak eğitim programlarıyla aktarıldığı kaydedildi. MADO’nun salebi yalnızca kış mevsimiyle sınırlamadığına dikkat çekilen açıklamada, Türkiye’de soğuk salep ürününü ilk kez ticarileştiren marka olduğu hatırlatıldı. Soğuk salep ve incirli, Antep fıstıklı, Türk kahveli gibi yeni çeşitlerle genç neslin damak zevkine hitap edildiği ifade edildi. "Her Mevsim Salep" vizyonu doğrultusunda global lansmanlar gerçekleştirildiği bildirildi. MADO, Salep Manifestosu kapsamında salebi çeşitlendirmeyi, geliştirmeyi ve yeniliklerle zenginleştirmeyi sürdüreceğini açıkladı. Soğuk salep çeşitleri ve farklı tat kombinasyonlarıyla salebin geleceğin içeceği haline getirilmesinin hedeflendiği belirtilirken, salebin Türk mutfak kültürünün evrensel elçisi olarak dünyaya tanıtılacağı vurgulandı. Orkide koruma ve sürdürülebilirlik konusunda da daha kapsamlı adımlar atılacağı ifade edildi.