EĞİTİM - 18 Mayıs 2022 Çarşamba 13:47

Okul Öncesi Eğitim Alan Çocukların Desteklenmesi Protokolü imzalandı

A
A
A
Okul Öncesi Eğitim Alan Çocukların Desteklenmesi Protokolü imzalandı

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı iş birliği ile hazırlanan Okul Öncesi Eğitim Alan Çocukların Desteklenmesi Protokolü imzalandı.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı iş birliği ile hazırlanan Okul Öncesi Eğitim Alan Çocukların Desteklenmesi Protokolü imzalandı.


Okul Öncesi Eğitim Alan Çocukların Desteklenmesi Protokolü, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık ve Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’in katılımı ile imzalandı. Sosyal yardımlardan yararlanan hanelerde 3-5 yaş aralığında çocukların anaokulu masraflarının Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından karşılanmasını kapsayan protokol çerçevesinde yaklaşık 1 milyon çocuğunun desteklenmesi planlanıyor.



“Okullaşma oranı şu anda yüzde 92’ye ulaştı”


Eğitime erişimin ülkelerin geleceği açısından çok önemli bir işleve sahip olduğunu söyleyen Bakan Mahmut Özer, “Hepinizin malumu olduğu üzere son 20 yılda ülkemiz okul öncesinden yükseköğretime kadar tüm eğitim kademelerinde okullaşma oranında OECD ülkelerinin yani gelişmiş ülkelerin okullaşma oranlarına ulaştı. Yüzde 11 gibi son derece yetersiz olan okullaşma oranı şu anda yüzde 92’ye ulaştı. Ortaöğretimdeki okullaşma oranları yüzde 44’ten yüzde 90’lara ulaştı. Aynı şey yükseköğretim için de geçerli. En kritik çıtalardan birisi kız çocuklarının okullara erişimi. Kız çocuklarının okullara erişimi Cumhuriyet tarihinde ilk kez erkek çocuklarının okullara erişimini geçti. Buradaki ana bakanlık Milli Eğitim Bakanlığı olmasına rağmen en büyük destekçimiz bu süreçte Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız oldu. Özellikle şartlı eğitim yardımları, diğer sosyal hizmetler, fonlar özellikle dezavantajlı kesimin eğitime erişimini hızlandırıldı ve ülkemizde eğitimde fırsat eşitliğini geçmişte olmadığı kadar güçlü olabilmesini sağladı” diye konuştu.



“Bu dönem ağırlık verdiğimiz şey eğitimde fırsat eşitliği”


Yeni dönemde eğitim politikası okul öncesine yoğunlaştıklarını ifade eden Bakan Özer, “Okul öncesi eğitimin önündeki erişim engeller daha sonra eğitimin ilerleyen kademelerinde önümüzde okullar arası başarı farkı olarak yani eğitimde fırsat eşitliğini zedeleyen bir enstrüman olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu dönem ağırlık verdiğimiz şey eğitimde fırsat eşitliği” ifadelerini kullandı.


3 bin yeni anaokulu 40 bin yeni anasınıfı açmak için yola çıkıldığını söyleyen Özer, “Tüm Türkiye’de 81 ilde sadece 2 bin 872 tane bağımsız anaokulunun var olduğunu göz önüne alırsanız ne kadar büyük bir projeye başladığımız takdir edersiniz” açıklamasında bulundu.


Şu ana kadar 150 tane bağımsız anaokulunun hizmete açıldığı bilgisini veren Özer, Mayıs ayının sonunda bu anaokullarının açılışının İstanbul’da yapılacağını aktardı.



“Anasınıfı açılması için gerekli olan 10 öğrenci kriterini 5 öğrenciye düşürdük”


8 bin 500 yeni anasınıfının da hizmete alındığının altını çizen Özer, “Bu projeye başlarken 5 yaşındaki okullaşama oranı yüzde 78’di. Bugün gururla mutlu bir şekilde bu oranın yüzde 92’ye ulaştığını ifade edebiliyoruz. İnşallah 2022 yılının sonunda bu rakamı yüzde 100’e ulaştıracağız. Özellikle nüfusu seyrek olan köy okullarında anasınıfı açılması için gerekli olan 10 öğrenci kriterini 5 öğrenciye düşürdük. Sadece bu hamlemiz 12 bin tane yavrumuzun anasınıfıyla buluşmasını sağladı” ifadelerini kullandı.


İmzalanacak olan Okul Öncesi Eğitim Alan Çocukların Desteklenmesi Protokolü ile çocukların üstün yararını gözettiklerini belirten Bakan Yanık, “Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlüğümüz uhdesinde hem kurum bakımına, devlet korumasına aldığımız çocuklarımızın hem koruyucu aile yanındaki çocuklarımızın hem de özel anaokulları, kreşler üzerinden çocukların okul öncesi dönemlerinin de doğru yönetilmesi, doğru planlanması için aralıksız çalışmalarımız devam ediyor” dedi.



“Ailelerimizin yapması gereken tek bir şey çocuklarını anaokuluna kaydettirmek”


Okul Öncesi Eğitim Alan Çocukların Desteklenmesi Protokolü hakkında bilgilendirmelerde bulunan Yanık, “Bu destekten sosyal yardımlardan yararlanan hanelerde 3-5 yaş aralığında çocuğu bulunan bütün aileler faydalanabilecek. Ailelerimiz çocuklarını resmi bir anaokulu ya da ana sınıfına kayıt ettirdikleri takdirde, ilgili okula ödemekle mükellef oldukları ücret, Bakanlığımız tarafından, Milli Eğitim Bakanlığımıza doğrudan ödenecek. Ailelerimizin herhangi başka bir işlem yapmasına gerek kalmayacak. Ailelerimizin yapması gereken tek bir şey var çocuklarını anaokuluna kaydettirmek. Sonrasını doğrudan doğruya iki bakanlık olarak Milli Eğitim Bakanlığımız ve Bakanlığımız birlikte organize edeceğiz, süreci takip edeceğiz, bilgileri aldıktan sonra ödemelerini bakanlıklar arasında gerçekleştireceğiz ve çocuklarımız okul öncesi eğitimden mahrum kalmamış olacaklar. Yaklaşık 1 milyon çocuğumuzun destekten faydalanmasını öngörüyoruz. Buna göre de bütün programlamalarımızı yaptık. Yıllık maliyeti de yaklaşık 500 milyon TL olacak. Biz bu hususta da bütün hazırlıklarımızı tamamladık, inşallah yararlanmak isteyen bütün ailelerimize bu anlamda destek vermiş olacağız” ifadelerini kullandı.



“Ülkemizin sosyal kalkınması açısından önemli bir sorumluluğu yerine getiriyoruz”


Çocuklara yönelik desteklerin aralıksız olarak devam ettiğini belirten Bakan Yanık, “Eğitime erişimde anaokulu destek programımız çocuklarımızın geleceğine yönelik yatırımlarımız arasında belki de en önemli başı çekenlerden birisi haline gelecek. Bunun yanı sıra hali hazırda sürdürmekte olduğumuz eğitim destekleriyle de, ülkemizin sosyal kalkınması açısından önemli bir sorumluluğu yerine getiriyoruz. Şartlı Eğitim Yardımı, Ücretsiz Ders Kitabı Yardımı, Eğitim Materyali Yardımı, Öğrenci Barınma-Taşıma -Yemek Yardımı gibi programlarla çocuklarımızı eğitime teşvik ediyor, eğitim hayatından kopmalarının önüne geçmeye çalışıyoruz. Gerek her ay eğitime devam eden çocuklarımıza düzenli verdiğimiz Sosyal Ekonomik Desteklerimizle, gerek öksüz ve yetim çocuklarımıza yaptığımız yardımlarla onların sağlıklı ve uygun koşullarda, hiçbir imkandan mahrum kalmadan yetişmelerine destek oluyoruz. Anaokulu veya ana sınıfı eğitimine yönelik bu programın devamlılığı ve sonuçları geleceğimiz açısından da son derece önemli. Çocuklarımızı hayatlarının en kritik evresinde sosyal, kültürel, ekonomik dezavantajlara karşı koruyacak ve destekleyecek bu adımların, ilerleyen yıllarda ülkemize katkıları daha da görünür olacaktır. Buna da gururla hep birlikte tanık olacağız inşallah. Bu doğrultuda bugün ikili Protokolümüzün ardından vermeye başlayacağımız yeni desteğin, çocuklarımızın başarısı ve geleceği adına güzel gelişmelere vesile olmasını temenni ediyorum” ifadelerine yer verdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan EBYÜ’de “Klinik Nütrisyon Sempozyumu” düzenlendi Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü ev sahipliğinde “Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3-Multidisiplinler Bakış Açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu” düzenlendi. Prof. Dr. Erdoğan Büyükkasap Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleşen sempozyuma Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, İl Sağlık Müdürü Dr. Cihan Tekin, Türkiye Diyestisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mutlu Doğanay, Rektör Yardımcıları A. Ercan Ekinci, Prof. Dr. Adem Başıbüyük, Prof. Dr. Çağrı Çırak, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye Özer, Erzincan Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Ufuk Kuyrukluyıldız, sağlık çalışanları, akademik ve idari personel, öğrenciler ve çok sayıda davetli katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından başlayan sempozyum programı, açılış konuşmaları ile devam etti. İlk olarak konuşma yapan EBYÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye Özer, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3- Multidisiplinler bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’na ev sahipliği yapmanın mutluluğunu ifade etti. Beslenmenin bir yaşam aktivitesi olduğunu ve hastalık durumunda bu aktivitenin sürdürülmesinin multidisipliner bir yaklaşım gerektirdiğini belirten Prof. Dr. Özer, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği’nin bu konuda en güzel örneklerden biri olduğunu söyledi. Programa Erzurum, Sivas, Bayburt, Gümüşhane, Malatya, Van, Bingöl, Trabzon, Tokat ve Samsun gibi illerden gelen öğrenci, mezun hekim, hemşire, diyetisyen ve eczacılardan oluşan 750 katılımcıyı ağırlamaktan mutluluk duyduklarını ifade eden Prof. Dr. Özer, sempozyumun hayata geçirilmesinde katkıda bulunan herkese teşekkürlerini sundu. Daha sonra konuşmalarını yapmak için kürsüye gelen Prof. Dr. Mutlu Doğanay, organizasyon için teşekkürlerini ileterek bu sempozyumun bilgileri güncellemek adına önemli bir fırsat olduğunu belirtti. Türkiye Diyetisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ ise sempozyumun gerçekleşmesindeki çabalar için üniversite ve diyetetik bölümüne teşekkürlerini iletti. Son olarak nütrisyon tedavisinin önemine vurgu yapan Dağ, sempozyumun başarılı geçmesi temennisinde bulundu. Erzincan İl Sağlık Müdürü Dr. Cihan Tekin, beslenme ve diyetetiğin önemine vurgu yaparak bu tür bilimsel sempozyumların sağlık alanlarına önemli katkılar sağlayacağını belirtti. Sağlık alanında yapılan bilimsel etkinliklerin, sağlık hizmetlerinin gelişimine ve toplumun bilinçlenmesine büyük faydalar sağladığına değinen Dr. Tekin, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3 - Multidisipliner bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’nun bu anlamda önemli bir platform olduğunu ekledi. Rektör Prof. Dr. Akın Levent ise konuşmasında nütrisyonun, malnütrisyonun tedavisi yani yetersiz beslenme tedavisi olduğuna değinerek kötü beslenmenin hayatı olumsuz etkilediğini ve bilinçlenme adına bu tür programların düzenlendiğini söyledi. Günümüzde beslenmenin sağlık üzerindeki etkileri giderek daha fazla önem kazandığına değinen Rektör Levent, son zamanlarda özellikle hanımların beslenmeye özen göstermelerine dikkat çekti. Son olarak Rektör Levent, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3 - Multidisipliner bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’nun katılımcılara çok yönlü bir perspektif sunarak değerli bilgiler aktaracağını belirtti. Protokol konuşmalarının ardından Türkiye Diyetisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mutlu Doğanay’ a katkılarından dolayı Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye özer tarafından plaket takdimi yapıldı. Sempozyum programında Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı öğretim üyelerinden Dr. Öğr. Üyesi Taner Uluçay önderliğinde öğrenciler tarafından Erzincan yöresine ait türkülerden oluşan müzik dinletisi gerçekleştirildi. Program dört oturum şeklinde devam etti ve panelistlere program sonunda teşekkür belgeleri takdim edildi.
Erzincan Jandarmadan üniversitede fidan dikimi etkinliği Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185’inci yıl dönümü kutlamaları kapsamında Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesinde fidan dikimi etkinliği gerçekleştirildi. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Yalnızbağ Yerleşkesi’nde düzenlenen etkinliğe Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, Erzincan Vali Yardımcısı Mehmet Emre Canpolat, Erzincan Jandarma İl Komutanı Veysel Yanık, çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı. Saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı ile başlayan programa ilişkin günün anlam ve önemini belirten konuşma Jandarma Üsteğmen Buğra Kocaş tarafından yapıldı. Kocaş, ağaçlandırmanın ve fidan dikmenin önemine değindiği konuşmasında, “İklim değişikliği ve erozyonu önlemek gibi fidan dikmenin birçok önemi var. Burada yetişecek her bir fidan bizlere en büyük miras olacaktır. Yeşil görmeyen gözler zevkten mahrumdur. Erzincan Jandarma İl Komutanlığı olarak şehrimizin yeşiline katkı sunmaktan gurur duyuyoruz” dedi. Konuşmanın ardından Erzincan İl Jandarma Komutanlığına bağlı eğitim köpekleri ile bomba arama gösterisi ve itaat eğitimi gösterileri yapıldı. Jandarma Asayiş Komando Bölük Komutanlığı tarafından hazırlanan tüfekli hareketler gösterisi katılımcılardan büyük beğeni topladı. Gösterinin ardından konuşmasını icra eden Erzincan Jandarma İl Komutanı Veysel Yanık, “Kültürümüz, tüm bitkiler ve hayvanlar dâhil canlıların tamamına karşı sevgi ve şefkatle yaklaşmamızı öğütler. Atalarımızdan, babalarımızdan devraldığımız ağaç, çevre, yeşil sevgisini yeni nesillere aktarmak en başta gelen görevlerimizden biridir. Orman varlığımızın arttırılması hususunda dün olduğu gibi bugün de, yarın da Jandarma Teşkilatı olarak daima yerimizi alacağız” dedi. Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185. yılı münasebetiyle üniversitemizde düzenlenen törende konuşan Rektör Prof. Dr. Akın Levent, “Bu etkinliğin Jandarma tarafından okulumuzda düzenlenmesinden mutluluk duyduk. Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185. yıl dönümünü kutluyorum. Bu vesile ile başta Cumhuriyetimizin Banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere şehitlerimize rahmet, gazilerimizi de hayırlı uzun ömür diliyorum” ifadelerini kullandı. Fidan dikimi etkinliğinde konuşan Vali Yardımcısı Mehmet Emre Canpolat, “Jandarma Genel Komutanlığının 185. yıl dönümü kutlamaları kapsamında düzenlenen fidan dikimi etkinliği, kurumumuzun köklü tarihine ve doğaya olan saygısını simgelemektedir. Bugün dikilecek fidanlarla hem geçmişimizi onurlandıracak hem de geleceğe sağlam bir miras bırakmış olacağız” dedi. Etkinliklerin icra edilmesinin ardından fidan dikim faaliyeti gerçekleştirildi. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Yalnızbağ Yerleşkesi, Erzincan İl Jandarma Komutanlığı tarafından mavi ladin, Avrupa ladin, dişbudak; akağaç, akasya, yapraklı ve ibreli türlerinden fidanlarla ağaçlandırıldı. Rektör Prof. Dr. Akın Levent, ağaç dikim alanında öğrencilerle sohbet edip fotoğraf çektirdi. Ağaç dikim alanından sonra Rektör Levent Erzincan İl Jandarma Komutanlığı tarafından düzenlenen sergiyi Jandarma Alay Komutanı Veysel Yanık ve öğrenciler eşliğinde gezdi.
Erzincan Çayırlı’da küçükbaş hayvanlarda aşılama kampanyası Çayırlı İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü’ne bağlı teknik ekipler, mesai mefhumu gözetmeden, küçükbaş hayvanlara yönelik bakanlık tarafından programlı olarak yürütülen aşılama kampanyasını sürdürüyor. Aşılama esnasında yeni doğan kuzulara küpeleme çalışması da yapılıyor. Hayvan sağlığı ve refahı için görev başında olan ekipler, çiftçilere ve Erzincan’a katma değer sağlamak, küçükbaş hayvancılık sektörünün gelişmesine katkıda bulunmak amacıyla yayla yayla, mera mera gezerek ağıllarda küpeleme ve aşılama çalışmalarını sürdürüyor. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından programlı bir şekilde yürütülen çalışmalarda küçükbaş hayvanlara çiçek, veba ve brucella hastalığına karşı aşılanıyor. Küçükbaş hayvancılık sektörünü daha ileri seviyelere çıkarmak için Erzincan genelinde çalışmalarını sürdüren tarım teşkilatı, Çayırlı’nın Gelinpınar Köyü’nde bir yandan programlı aşılama kampanyasını sürdürürken diğer yandan yeni doğan kuzularda küpeleme çalışmalarını sürdürüyor. Küçükbaş hayvancılık sektörüne büyük zarar veren çiçek, veba ve brucella hastalığına karşı tetikte olan tarım teşkilatı mera ve ağıllarda sabahın erken saatlerinde çalışmaya başlıyor. Aşılama kampanyası hakkında bilgi veren Çayırlı İlçe Tarım ve Orman Müdürü Emrah Demir, “Hayvan sağlığı ve hayvan refahının korunmasının yanı sıra, hastalıkların önlenerek halk sağlığının korunması amacıyla, il genelinde hazırlanan plan, program ve projeleri uygulayarak, hayvan hastalık ve zararlılarına karşı koruyucu hizmetler yürütmeye devam ediyoruz. Bakanlığımız tarafından programlanan aşılama kampanyasında dahilinde İl Müdürlüğümüzün talimatlarına uygun olarak ilçemiz genelinde küçükbaş hayvanlarda aşılama ve küpeleme çalışmalarımız aralıksız sürdürülüyor. Ayrıca küpeleme çalışmaları ile yeni doğan hayvanlar kayıt altına alınarak kimliklendirilirken, çiftçilerin de devlet desteklerinden faydalanması için bilgilendirme yapıyoruz. İlçe Müdürlüğü olarak büyükbaş ve küçükbaş hayvan yetiştiriciliği başta olmak üzere yetiştiricilerimizin, çiftçilerimizin her zaman yanındayız. Hem sahada hem kurumda her türlü ihtiyaçlarına ve beklentilerine cevap verebilmek için çalışıyoruz. Üreticilerimizin ürünü bol kazancı bereketli olsun” diye konuştu.