GENEL - 16 Şubat 2020 Pazar 10:05

(Özel) Opera yaparak çorba hazırlıyor

A
A
A
(Özel) Opera yaparak çorba hazırlıyor

Rusya ve Ukrayna sofralarının vazgeçilmezi borş çorbasının ünü sınırları aştı.

Rusya ve Ukrayna sofralarının vazgeçilmezi borş çorbasının ünü sınırları aştı. Poltava semtinde eski bir Ukrayna köyünde söylediği şarkılarla borş çorbası yapan Opera Sanatçısı Alona Grebenyuk, İhlas Haber Ajansı muhabirine çorbanın yapılışındaki incelikleri anlattı.


Kış aylarının vazgeçilmez çorbası borşun faydaları saymakla bitmiyor. Borş çorbası, Rusya ve Ukrayna mutfaklarında çok sık karşımıza çıkan lezzetli bir çorba. 17’nci yüzyıldan bu yana yapılmaya devam eden borş çorbası, doyurucu özelliğinin yanı sıra içindeki çok sayıda sebze sayesinde tam bir sağlık deposu. Özellikle Rusların ve Orta Asya ülkelerinin geleneksel yemekleri arasında olan çorba, doyurucu olması ve lezzet farkıyla dikkat çekiyor. Kalori değeri düşük olan borş çorbasının bir porsiyonu yaklaşık 50 kaloriye denk geliyor. Besleyici özelliği fazla olan çorba, kilo vermeye de yardımcı oluyor. İsteğe göre tavuk eti veya dana etiyle yapılan çorbada kırmızı pancar, lahana, havuç, patates, defne yaprağı, maydanoz gibi sebzeler bulunuyor. Bölgenin çok soğuk olması nedeniyle donan yeşil sebzelerin yerine çorbanın yapımında kök sebzeler tercih ediliyor. Dayanıklı sebzelerden hazırlanan borş çorbasının malzemeleri yapıldığı bölgeye göre farklılık gösterebiliyor. Borş çorbasına adını veren ise içindeki kırmızı pancar. Çorbanın asırlardır kendi özelliklerini koruyarak günümüze kadar gelmesi de borş çorbasına ayrı bir önem katıyor.



Şarkı söyleyerek borş hazırlıyor


15 yaşından beri opera sanatçısı olan Alona Grebenyuk (45) hem başarılı bir sanatçı hem de iyi yemek yapan bir ev hanımı. Grebenyuk, Poltava semtindeki eski bir Ukrayna köyünde geleneksel olan borş çorbasını keyifle hazırlıyor. 17’nci yüzyıldan bu yana aynı şekilde yapımının devam ettiğini söyleyen Grebenyuk, çorbanın dana eti dışında tavuk etinden de yapılabileceğini belirtti. Grebenyuk, yemek yaparken, özellikle borş çorbasını hazırlarken şarkı söylemenin yemeğe ayrı bir lezzet kattığını dile getirdi. Türkiye’den gelen turistlerin dükkanını sık sık ziyaret ettiğine değinen Grebenyuk, tüm Türkleri de yemekleri tatmaya ve Ukrayna kültürünü tanımaya davet etti. Grebenyuk’un en büyük isteklerinden birisi ise tarihsel Ukrayna opera eserlerini Türkiye operalarında seslendirebilmek.


Borş çorbasının hazırlanışı ve malzemeleri ise şöyle:


"750 gr kemikli et (dana ya da kuzu)


3 orta boy patates (küp şeklinde doğranmış)


500 gr lahana (incecik kıyılmış)


3 orta boy pancar (rendelenmiş)


3 tatlı kaşığı salça


1 çay kaşığı sirke


2 orta boy havuç (ince rendelenmiş)


2 orta boy soğan (yemeklik doğranmış)


2 - 3 diş sarımsak


2 adet defne yaprağı ile yeteri kadar tuz ve taze çekilmiş karabiber,


yeteri kadar zeytinyağı."



Borş çorbası nasıl yapılır?


Pancarları bir fırça yardımıyla iyice yıkayın. Saplarını ve köklerini ayıklayın ancak soymayın. Derin bir tencerede tuz ve üzüm sirkesi eklediğiniz bol suda pancarları yarım saat kadar haşlayın. Bu esnada dana etini iri parçalar halinde doğrayıp ayrı bir tencerede bol suyla haşlayın. Yumuşayan pancarların suyunu süzün ve kabuklarını soyun. Pancarlarınızı küp küp doğrayın. Soğan, havuç ve kerevizi de pancarlarla aynı boyutta doğrayın. Lahanayı ince ince kıyın, sarımsağı güzelce ezin. Domatesleri rendeleyin. Haşlanan etlerin suyunu bir kenara alın. Tereyağı ve zeytinyağını tencerede kızdırın. Kereviz, havuç ve kuru soğanı sırayla ekleyip kavurun. Ardından sarımsakları da ilave edin ve 10 dakika pişirin. Lahana ve kimyonu da ilave edip 10 dakika daha pişirin. Son olarak domates rendesini de ilave edin ve suyunu çekene kadar kavurun. Haşlanmış et ve pancar parçalarını, defne yaprağı ile birlikte malzemelere ekleyin. Et suyunu da ilave edip 10 dakika kadar pişirin. Pişme süresinin sonuna doğru defne yaprağını çıkarın. Üzüm sirkesi, tuz ve karabiberi ekleyip çorbayı lezzetlendirin ve kıvamı koyulaşana kadar kısık ateşte pişirin. Çorbayı kaselere bölüştürdükten sonra üzerine 1 tatlı kaşığı krema ve kıyılmış dereotu ilave edin.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Balıkesir TCDD çalışanlarından geleneksel lokma hayrı TCDD Balıkesir Müdürlüğü çalışanları tarafından bu yıl 26. kez düzenlenen lokma hayrı tarihi gar binası yanında gerçekleştirildi. Düzenlenen hayırda 8 bin kişiye lokma dağıtıldı. Tarihi Balıkesir Garı önünde TCDD çalışanları tarafından vefat eden meslektaşları için gerçekleştirilen lokma hayrına ilgi yoğun oldu. Tertip Komitesi Başkanı Sedat Çelik yaptığı açıklamada "Her Nisan ayında geleneksel olarak bu hayrı düzenliyoruz. TCDD Balıkesir işletme Müdürlüğü çalışanlarının kendi aralarında topladığı parayla düzenlediğimiz hayır kapsamında bu yıl 3 ayrı noktada 10 çuval undan yapılan 8 bin kişiye lokma, 75 kg. peynir ve bin adet poşet ayran dağıtıldı. Hazırlanan lokmalardan, Bandırma-Balıkesir-Soma güzergâhındaki bütün istasyonlar da çalışan personel arkadaşlarımıza da yollanacak. Bu güzel lokma geleneğin kamu kurumları arasında ilk olma özelliğini taşıyor. 26 yıl önce manevra odasında emekli bir demiryolcunun vefat haberini aldık. O gün orada bulunnan arkadaşlarımız ile görev başında şehit olan ve emekli iken ölen demiryolcu arkadaşlarımız için lokma hayrı yapma kararı aldık. Halen faal olarak çalışanlar için hem de kaza ve belalara karşı böyle bir hayır organizasyonu yapılması kararı alındı. Bu güzel organizasyon geleneksel hale geldi. Bu yıl da 26. kez yapılıyor. İnşallah önümüzdeki yıllarda da bu hayrımızı yapmaya devam edeceğiz. Bu lokma hayrımızın arkasından 26 Nisan Cuma günü Siteler Camisi ve Organize sanayi Hacı İsmail Hafız Güzide Uğur camisinde çalışanlarımızı kaza ve belalardan korumak ve vefat eden demiryolcular için Cuma namazı öncesi Mevlid-i Şerif okuttuk. Hayırızda emeği geçen ve katkısı olan herkese teşekkür ediyoruz" dedi. TCDD Çalışanları tarafından bu yıl 26.düzenlenen lokma hayrına Karesi Kaymakamı Metin Arslanbaş, TCDD Taşımacılık İzmir Bölge Müdürü Bayram Şahin, TCDD 3. Bölge Müdür Yardımcısı Zekeriya Karakurt, Altıeylül Belediye Başkan Yardımcısı İsmail Baha Torun, Balıkesir Memur Sen İl Başkanı ve Eğitim Bir Sen Başkanı Ercan Kurter, Bayındır Memur Sen İl Başkanı Mehmet Alabaş, Ahmet Gür, Ahmet Kot katıldı.
Mersin Belediye Başkanı taş ocağı eylemine katıldı Mersin’in merkez ilçe Toroslar Belediye Başkanı Abdurrahman Yıldız, ilçeye bağlı Hamzabeyli Mahallesi’nde özel bir şirket tarafından yapılması planlanan taş ocağı için Mersin Çevre Platformu Üyeleri ile mahalle sakinlerinin düzenlediği protesto eylemine katıldı. Merkez ilçe Toroslar’a bağlı Hamzabeyli Mahallesi’nde, özel bir şirket tarafından yapılması planlanan taş ocağına karşı köy meydanında toplanarak eylem yapan mahalle sakinleri ve çevreci vatandaşlar, ellerinde döviz ve pankartlarla slogan atıp, ’Toprağıma, havama, suyuma dokunma. Köylerimizde taş ocakları istemiyoruz’ mesajı verdi. Taş ocağının durdurulması için düzenlenen eyleme destek veren Toroslar Belediye Başkanı Abdurrahman Yıldız, "Taş ocağı, eğer üretim ve yaşam alanlarını bozuyorsa ve buradaki hayatı sona erdirecek ise biz buna karşı çıkarız. Bu mesele, Türkiye’nin, Mersin’in, Toroslar’ın meselesidir. Açlığın, gıda krizi ile karşı karşıya kalmanın meselesidir. Bu kentin yöneticileri olarak bu işe izin vermeyeceğimizi bir kez daha altını kırmızı çizgiyle çizerek beyan ediyorum" dedi. "Kırsal mahallelerimiz ne gözümüzden ırak ne de gönlümüzden ırak" diyerek konuşmasını sürdüren Yıldız, şöyle devam etti: "Onun için bu eylemdeyiz. Şunu anlamamız lazım. Bizim bu doğal dengeyi, burada yaşayan insanların standart hayatını bozmaya hakkımız yok. Bu taş ocaklarına özel olarak karşıtlığımız da yok. Asfalt yapacaksanız, inşaat yapacaksanız taş ocağı olacak. Bizim anlatmaya çalıştığımız, bu taş ocakları, insanların yaşam alanlarının, üretim alanlarının, hayvanların yaşam alanlarının ve tarım alanlarının içine getirilmesin. Bu taş ocağı, MESKİ’nin su pompasının dibinde kuruluyor. Bu köydeki ve civar köylerdeki bütün insanların su, yaşam ve üretim hakkı elinden alınıyor. Bunu durduracağız. Köylümüzün de buna iradesinin olduğunu görüyoruz." Başkan Yıldız, tarım ürünlerinin ve gıdanın önemine dikkat çekerek, "Hamzabeyli Mahallemizdeyiz. Çevremizde her yer narenciye bahçesi ile dolu. Nar ve zeytin ağaçları var. Dünya hızla gıda krizine doğru gidiyor. Ülkemiz, kentimiz de hızlı bir şekilde gidiyor. Yani açlığa doğru gidiyoruz. Gıda krizi denilen şey açlıktır. Taş ocakları gibi dar çevrelerin işine yarayacak olan, bir elin parmağını geçmeyecek kadar insanı zengin etmek adına buralardaki tarımı bitirmeye doğru gidiyoruz. Buna tahammülümüz yok. Toplumun en temel hakkı olan yaşam hakkını elinden alacak olan bu tarz kuruluşlara biz karşıyız. Niye bu insanların hayatını bozuyorsunuz" ifadelerini kullandı.
Diyarbakır Toz taşınımında 2,5 mikronun altındaki partiküller kana karışıp çeşitli sağlık risklerine neden oluyor Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Mehmet Sinan Bodur, “Türkiye de bazı dönemlerde yoğun bir şekilde toza maruz kalmaktadır. 10 mikronun üzerindeki toz partikülleri alt sonum yollarına iletilmeden üst solunum yollarında tutunmaktadır ve üst solunum yolu semptomlarına neden olmaktadır. Ama 10 mikronun altındaki partiküller alt solunum yollarına ulaşmakta, özelikle 2,5 mikronun altındaki partiküller alvollere kadar giderek ve kana karışarak çeşitli sağlık risklerine neden olmaktadır” dedi. Türkiye’nin bazı illeri birkaç gündür Kuzey Afrika üzerinden gelen toz taşınımının etkisi altında bulunuyor. Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Mehmet Sinan Bodur, özelikle çölleşmenin artması ve iklim kriziyle toz taşınımının dünyada son yıllarda giderek arttığını söyledi. Bunun özelikle solunum yolu ve kalp hastaları, yaşlılar ve çocuklar üzerinde olumsuz etkileri olduğunu belirten Dr. Bodur, meteorolojinin uyarıları dikkate alındığı takdirde hassas olan grupların özelikle toz taşınımının fazla olduğu günlerde kapalı yerde kalmasını, sokağa çıkılması gerekiyorsa koruyucu maskelerle dışarı çıkmasını önerdiklerini vurguladı. “Yapılan çalışmalarda toz taşınımın arttığı zamanlarda kalp, solunum hastalıkları nedeniyle sıkıntılı olan hastaların hastaneye başvurdukları ve ciddi durumlarla karşılaştıkları çalışmalarda gösterilmiştir” diyen Dr. Bodur, “Türkiye de bazı dönemlerde yoğun bir şekilde toza maruz kalmaktadır. 10 mikronun üzerindeki toz partikülleri alt sonum yollarına iletilmeden üst solunum yollarında tutunmaktadır ve üst solunum yolu semptomlarına neden olmaktadır. Ama 10 mikronun altındaki partiküller alt solunum yollarına ulaşmakta, özelikle 2,5 mikronun altındaki partiküller alvollere kadar giderek ve kana karışarak çeşitli sağlık risklerine neden olmaktadır” dedi. Her yaş grubundan astım, KOAH ve dolaşım problemleri yaşayan kalp hastalarının bundan olumsuz etkilendiğinin altını çizen Dr. Bodur, “Olumsuz etkilenmede solunum semptomları giderek artmakta. Yapılan çalışmalarda göstermiş ki bu tarz hava olaylarında hastanelere başvurular artmaktadır. Astım hastalarının kontrolü zorlaşmakta ve ne yazık ki astımdan ve hava yolu hastalıklarından kayıplar (ölümler) bu hava olaylarında daha fazla görünmektedir” şeklinde konuştu. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Meteoroloji Genel Müdürlüğü 15. Bölge Müdürlüğü, Diyarbakır için “toz taşınımı” uyarısında bulunmuştu. 15. Bölge Müdürlüğünden yapılana açıklamada, yapılan son değerlendirmelere göre bu geceden itibaren Şanlıurfa’da Kuzey Afrika kaynaklı toz taşınımının etkili olacağı belirtilmişti. Açıklamada, cuma günü gece saatlerine kadar görülmesi beklenen toz taşınımının meydana getireceği başta sağlık problemleri olmak üzere görüş mesafesinde düşme, hava kalitesinde azalma, çamur şeklinde yağış ve ulaşımda aksamalar gibi olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunması istenmişti.
İstanbul Kartal Belediyesi Kreş Öğrencileri Maltepe Üniversitesi’ne konuk oldu Kartal Belediyesi Kreş Müdürlüğü 6 yaş öğrencileri ve Kalben Derneği’nin (Korunma Altında Yetişen Gençler ve Koruyucu Aile Derneği) katılımı ile Marmara Eğitim Köyü Maltepe Üniversitesi’nde “23 Nisan Çocuk Şenliği” yapıldı. İstanbul Marmara Eğitim Kurumları Vakfı (İMEV), Maltepe Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Çocuk Gelişimi Programı, Eğitim Fakültesi İngilizce Öğretmenliği ve Mediha Engizer Mesleki Teknik Anadolu Lisesi Çocuk Gelişimi öğrencilerinin hazırladığı tiyatro ve atölye çalışmalarının yer aldığı şenlikte, çocuklar birbirinden güzel etkinliklerle keyifli bir gün geçirdi. Kartal Belediyesi Başkan Yardımcısı Dr. Dilek Kars ve Kartal Belediyesi Kreş Müdürü Hilal Kıraç’ın da katıldığı etkinlikte çocuklar Mediha Engizer Mesleki Teknik Anadolu Lisesi Çocuk Gelişimi öğrencilerinin hazırladığı ‘Nuh’un Gemisi’ isimli tiyatro oyununu izledi. Çocuklar daha sonra koşu parkurundaki etkinliklerin ardından, ‘Gezegenleri Tanıyalım’ gibi 14 farklı atölyede çalışmalar yaparak keyifli bir gün geçirdi. Çocuklarla gün boyu ilgilenen çocuk gelişimi eğitimi alan öğrenciler, Kartal Belediyesi kreş öğretmenleriyle sohbet ederek mezun olduktan sonraki iş hayatı hakkında bilgi alışverişinde bulundu. “Çocuklarımızın hafızalarında güzel hatıralar oldu” Etkinlikte emeği geçen vakıf gönüllülerine ve öğrencilere teşekkür eden Başkan Yardımcısı Dr. Dilek Kars, “Bugün çocuklarımızla çok güzel bir gün geçirdik. Bu denli güzel düşünceyle hazırlanmış bir etkinliğe katılmaktan çok mutluluk duyuyorum. Böyle güzel işler çocuklarımızın hafızalarında kalıcı yer ediyor ve burada yapılan etkinlikler onların gelişiminde çok büyük rol oynuyor. Bu etkinliği hazırlayan genç öğrencilerimiz eminim ki, ileride meslek hayatına atıldıklarında çok güzel işlere imza atacaklar. Çocuklarımızda güzel bir iz bıraktıkları için emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.” diyerek çocuklarla ve öğrenciler ile toplu fotoğraf çektirdi.