POLİTİKA - 19 Kasım 2019 Salı 19:57

Siyanür, Cumhurbaşkanlığı Kabinesinin gündeminde

A
A
A
Siyanür, Cumhurbaşkanlığı Kabinesinin gündeminde

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, “Erişim ve satışın kontrol altına alınması ve bir takip sisteminin kurulmasına dönük bir çalışma yapılacak.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, “Erişim ve satışın kontrol altına alınması ve bir takip sisteminin kurulmasına dönük bir çalışma yapılacak. Siyanürü aldıktan sonra bunun nerede kullanıldığı, ne şekilde işlem gördüğü ile ilgili bir takip sisteminin kurulmasına dönük bir çalışma yapılacak. Kullanımı Kontrole Tabi Kimyasal Maddeler Hakkında Yönetmelik var, siyanürün buraya dahil edilmesi ile ilgili bir çalışma ivedilikle başlatıldı” dedi.


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında yapılan Cumhurbaşkanlığı Kabine toplantısı sonrasında kameraların karşısına geçen Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Kabine toplantısının gündemindeki konulara ilişkin açıklamalarda bulundu.


Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD ziyaretinin başarıyla gerçekleştiğini belirten Kalın, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Türkiye’nin tezlerini açık ve net bir şekilde ortaya koyduğunun altını çizdi. Ziyaret öncesindeki ‘kriz olacak’ beklentilerinin boşa çıkartıldığını belirten Kalın, Londra’da gerçekleştirilecek NATO zirvesine Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ciddi bir hazırlık yaparak gideceğini belirtti.


NATO zirvesi esnasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Fransa, Almanya ve İngiltere liderleri ile dörtlü bir zirve gerçekleştireceğini kaydeden Kalın, zirveye katılan ülkelerle ikili ilişkiler, bölgesel konuların ele alınacağını söyledi.



“Bunları durdurmak Rusya ve ABD tarafının tasarrufundadır, mesuliyetindedir”


Sahada tahrikler ve tacizlerin olduğunu belirten ABD ve Rusya ile yapılan güvenli bölgeden teröristlerin çıkartılması ile ilgili yapılan anlaşmaların gereğini yerine getirmeleri çağrısını yineleyen Kalın, “Terör unsurlarının yaptığı intihar saldırılarının, taciz atışlarının, sivillere yönelik baskılarının kabul edilebilir hiçbir tarafı yoktur. Bunları durdurmak Rusya ve ABD tarafının tasarrufundadır, mesuliyetindedir” dedi.


İdlib’deki durumun hassasiyetini koruduğunu, Rus makamları ile bu konunun görüşüldüğünü dile getiren Kalın, “İdlib gerginliği azaltma bölgesi çerçevesinde yaptığımız anlaşma hala bakidir. Mevcut statükonun korunması İdlib’te yeni bir insani krizin yaşanmasının önlenmesi açısından büyük önem arz etmektedir. Bizim orada 12 tane askeri gözlem noktamız var. Bunların güvenliği açısından da, 12 askeri gözlem noktasının koruduğu sivillerin yaşam haklarının muhafaza edilmesi açısından da rejimin tahriklerinin ve tacizlerinin mutlaka engellenmesi gerekiyor. Bu konuda Rusya tarafına bir sorumluluk düştüğünü ifade etmek istiyorum. Aksi halde yeni bir insani kriz, göç dalgası anlamına gelecektir" diye konuştu.


Barış Pınarı Harekatı’nın yanı sıra eş zamanlı olarak Irak sahasında Pençe Harekatı ve sınır içinde Kıran Harekatı’nın devam ettiğini belirten Kalın, “Geçtiğimiz 3-4 aylık süre içinde aynı anda Irak sahasında, Suriye sahasında ve Türkiye Cumhuriyeti topraklarında birbiri ile koordineli ama farklı üç büyük harekatın yapılmakta olduğunu hatırlamakta fayda var. Zaman Zaman Silahlı Kuvvetlerin askeri imkan ve kabiliyetleri ile ilgili spekülasyonların yapıldığını, terörle mücadelede etkin netice alınamadığını söyleyenler oluyor, bu tabloya baktığımız zaman PKK terör örgütüne, karşı onun Suriye’deki uzantılarına karşı, DEAŞ terör örgütüne karşı, onun farklı yerlerdeki uzantılarına karşı çok ciddi neticelerin alındığını artık görmekteyiz“ şeklinde konuştu.


ABD ile yapılan anlaşma sonrasında PYD terör örgütü tarafından Resulayn ve Tel Abyad bölgesinde DEAŞ’lıların serbest bırakılması sürecini hatırlatan kalın, “Aslında YPG DEAŞ’ın geri gelmesini istiyor. Bunu kendini meşrulaştıracağı bir araç olarak kullanmak istiyor. Terör örgütü kimliğini gizleyip, batı dünyasına batabilmek için DEAŞ tehdidinin devam etmesi gerektiğini gayet iyi biliyor. Terör örgütünün DEAŞ ile mücadele gibi bir önceliği yok. Onların önceliği işgal ettikleri Suriye topraklarında devletimsi bir yapı ya da otonom bir yapı kurmaya çalışmak. Biz buna müsaade etmeyeceğimizi ifade ettik” ifadelerini kullandı.



“Bu, işgali meşrulaştırma çabasıdır”


ABD’nin İsrail’in Batı Şeria’daki “yerleşimci” diye ifade edilen yerlerin uluslararası hukuka aykırı olmadığı şeklindeki açıklamasının son derece talihsiz olduğunu söyleyen Kalın, “Uluslararası hukuku yok sayan, Filistinlilerin hakkını, hukukunu ayaklar altına alan bu açıklamayı reddettiğimizi ve kınadığımızı ifade etmek istiyorum. Burada bir kelime oyunu oynandığını kamuoyunun dikkatine sunmak istiyorum. Türkçede ‘yerleşimci’ diye tercüme ettiğimiz bu yerler yerleşimci falan değildir, düpedüz işgalcilerdir. İşgal altındaki Filistin topraklarında Filistinlilerin zeytin bağlarını, evlerini, tarihi mekanlarını işgal eden kişilerin kurduğu yerlerdir. ‘Yerleşimciler uluslararası hukuka aykırı değildir’ ifadesi, ‘işgal uluslararası hukuka aykırı değildir’ demekle eş anlamlıdır. Bu, işgali meşrulaştırma çabasıdır” açıklamasında bulundu.



“Ahıska Türkleri yaşadıkları bölgeden büyük bir sürgüne maruz kaldılar”


Kalın, “14 Kasım 1944 tarihinde Ahıska Türkleri yaşadıkları bölgeden büyük bir sürgüne maruz kaldılar. Sürgünün gayri insani sonuçları nesiller boyunca Ahıska Türkü kardeşlerimiz tarafından yaşanmaya devam etti. Sürgünün yıl dönümünde Ahıska Türkü kardeşlerimizin bulundukları yerde huzur ve barış içinde yaşamaları için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz” dedi.



“3-4 Aralık’ta Londra’da yapılacak NATO zirvesinde bir araya gelmeyi planlıyoruz”


Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD’de yaptığı ziyarette gündeme gelen ve iki ülke arasında oluşturulan mekanizmanın çalışma takviminin sorulması üzerine Kalın, “Bununla ilgili bir görevlendirme oldu. Biz kendi tarafımızda bu çalışmayı başlattık. Bir noktaya gelince Amerikalı muhataplarımızla paylaşacağız. İlk önemli buluşmamız 3-4 Aralık’ta Londra’da yapılacak NATO zirvesinde bir araya gelmeyi planlıyoruz. Biz tekliflerimizi önereceğiz, onların tekliflerini alacağız. Dolayısıyla bir sürecin başladığını ifade edebiliriz” diye konuştu.


Kalın, S-400 meselesinin aşılayacak bir sorun olmadığını, iddia edildiği gibi F-35 programına tehdit oluşturan bir mesele olmadığını, bunun teknik ve siyasi olarak çözümünün mümkün olduğunu kaydetti.


S-400’lerle ilgili 2017 yılının Nisan ayında imzalanan anlaşma çerçevesinde sürecin devam ettiğini belirten ve yeni bir anlaşmanın söz konusu olmadığını vurgulayan Kalın, “S-400’ler NATO güvenlik sistemini ya da hava savunma sistemine entegre edilmeyecek. Kendi başına müstakil bir savunma sistemi olarak kalacak. Mevcut NATO savunma sistemlerine bir tehdit oluşturması söz konusu değil. Bu bir savunma sistemi. Bu bize yönelik tehditleri bertaraf edecek bir sistem. Bununla gidip başka bir ülkeye saldırmayacağız. Adı üstünde savunma sistemi” şeklinde konuştu.



“Bu izni kimler istedi, kimler verdi, adli ve idari soruşturma çerçevesinde daha net ortaya çıkacak”


Gümüşhane’deki Dipsiz Göl ile ilgili sorulan bir soruya cevap veren Kalın, “Dipsiz Göl’de yaşanan hadisenin çok üzücü olduğunu ifade etmeliyim. Bununla ilgili Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı derhal harekete geçtiler. Soruşturma başlatıldı. İlgililer görevden alındılar. Bu izni kimler istedi, kimler verdi, bunlar adli ve idari soruşturma çerçevesinde daha net ortaya çıkacak. Bu alanda bir toplumsal bilincin yerleşmesi ve yayılması gerektiğini ifade etmek istiyorum. Bizim bu tür tarihi ve doğal güzelliklerimizi ortadan kaldırmaya dönük hareketleri toleransla karşılamamız söz konusu değil. Burası doğal sit alanı ilan edilecek, buranın korunması için de bir takım çalışmalar başladı. Eski doğal haline kavuşması için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Tarım ve Orman Bakanlığımızın bir çalışması söz konusu” şeklinde konuştu.



“Bu bir toplu intihar değil, cinayettir”


Siyanür ile ilgili yaşanan ölümlerin hatırlatılması üzerine Kalın, “Şunun altını et bir şekilde çizmek istiyorum, bu bir toplu intihar değil, cinayettir. Öldürme ve öldürülme şekli ne olursa olsun, siyanür kullanılsın, silah kullanılsın, bunun adı toplu intihar değil, toplu cinayettir. Bunu yapan kişi son tahlilde bir cinayet işlemiştir. Bu tür hadiselerin yaşanmaması için biz bütün birimlerimizi harekete geçirmiş durumdayız. Erişimi son derece kolay bir kimyasal. İyi amaçlarla da kullanılabilen ama kötü amaçlarla da kullanılabilecek bir kimyasal. Bununla ilgili İçişleri Bakanımızın yaptığı sunumla konu gündeme geldi, Kabine toplantısında. Bir düzenleme yapılacak bununla ilgili. Erişim ve satışın kontrol altına alınması ve bir takip sisteminin kurulmasına dönük bir çalışma yapılacak. Siyanürü aldıktan sonra bunun nerede kullanıldığı, ne şekilde işlem gördüğü ile ilgili bir takip sisteminin kurulmasına dönük bir çalışma yapılacak. Yönetmelikle ilgili bazı düzenlemelerin yapılması gerekiyor, kanuni düzenleme gerekirse bu Meclis’te de gündeme gelecek. Kullanımı Kontrole Tabi Kimyasal Maddeler Hakkında Yönetmelik var, siyanürün buraya dahil edilmesi ile ilgili bir çalışma ivedilikle başlatıldı” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan EBYÜ’de “Klinik Nütrisyon Sempozyumu” düzenlendi Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü ev sahipliğinde “Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3-Multidisiplinler Bakış Açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu” düzenlendi. Prof. Dr. Erdoğan Büyükkasap Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleşen sempozyuma Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, İl Sağlık Müdürü Dr. Cihan Tekin, Türkiye Diyestisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mutlu Doğanay, Rektör Yardımcıları A. Ercan Ekinci, Prof. Dr. Adem Başıbüyük, Prof. Dr. Çağrı Çırak, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye Özer, Erzincan Mengücek Gazi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Ufuk Kuyrukluyıldız, sağlık çalışanları, akademik ve idari personel, öğrenciler ve çok sayıda davetli katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından başlayan sempozyum programı, açılış konuşmaları ile devam etti. İlk olarak konuşma yapan EBYÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye Özer, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3- Multidisiplinler bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’na ev sahipliği yapmanın mutluluğunu ifade etti. Beslenmenin bir yaşam aktivitesi olduğunu ve hastalık durumunda bu aktivitenin sürdürülmesinin multidisipliner bir yaklaşım gerektirdiğini belirten Prof. Dr. Özer, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği’nin bu konuda en güzel örneklerden biri olduğunu söyledi. Programa Erzurum, Sivas, Bayburt, Gümüşhane, Malatya, Van, Bingöl, Trabzon, Tokat ve Samsun gibi illerden gelen öğrenci, mezun hekim, hemşire, diyetisyen ve eczacılardan oluşan 750 katılımcıyı ağırlamaktan mutluluk duyduklarını ifade eden Prof. Dr. Özer, sempozyumun hayata geçirilmesinde katkıda bulunan herkese teşekkürlerini sundu. Daha sonra konuşmalarını yapmak için kürsüye gelen Prof. Dr. Mutlu Doğanay, organizasyon için teşekkürlerini ileterek bu sempozyumun bilgileri güncellemek adına önemli bir fırsat olduğunu belirtti. Türkiye Diyetisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ ise sempozyumun gerçekleşmesindeki çabalar için üniversite ve diyetetik bölümüne teşekkürlerini iletti. Son olarak nütrisyon tedavisinin önemine vurgu yapan Dağ, sempozyumun başarılı geçmesi temennisinde bulundu. Erzincan İl Sağlık Müdürü Dr. Cihan Tekin, beslenme ve diyetetiğin önemine vurgu yaparak bu tür bilimsel sempozyumların sağlık alanlarına önemli katkılar sağlayacağını belirtti. Sağlık alanında yapılan bilimsel etkinliklerin, sağlık hizmetlerinin gelişimine ve toplumun bilinçlenmesine büyük faydalar sağladığına değinen Dr. Tekin, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3 - Multidisipliner bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’nun bu anlamda önemli bir platform olduğunu ekledi. Rektör Prof. Dr. Akın Levent ise konuşmasında nütrisyonun, malnütrisyonun tedavisi yani yetersiz beslenme tedavisi olduğuna değinerek kötü beslenmenin hayatı olumsuz etkilediğini ve bilinçlenme adına bu tür programların düzenlendiğini söyledi. Günümüzde beslenmenin sağlık üzerindeki etkileri giderek daha fazla önem kazandığına değinen Rektör Levent, son zamanlarda özellikle hanımların beslenmeye özen göstermelerine dikkat çekti. Son olarak Rektör Levent, Klinik Nütrisyonunun Mihenk Taşları 3 - Multidisipliner bakış açısıyla Klinik Nütrisyon Sempozyumu’nun katılımcılara çok yönlü bir perspektif sunarak değerli bilgiler aktaracağını belirtti. Protokol konuşmalarının ardından Türkiye Diyetisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Ayhan Dağ, Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mutlu Doğanay’ a katkılarından dolayı Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadiye özer tarafından plaket takdimi yapıldı. Sempozyum programında Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı öğretim üyelerinden Dr. Öğr. Üyesi Taner Uluçay önderliğinde öğrenciler tarafından Erzincan yöresine ait türkülerden oluşan müzik dinletisi gerçekleştirildi. Program dört oturum şeklinde devam etti ve panelistlere program sonunda teşekkür belgeleri takdim edildi.
Erzincan Jandarmadan üniversitede fidan dikimi etkinliği Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185’inci yıl dönümü kutlamaları kapsamında Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesinde fidan dikimi etkinliği gerçekleştirildi. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Yalnızbağ Yerleşkesi’nde düzenlenen etkinliğe Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, Erzincan Vali Yardımcısı Mehmet Emre Canpolat, Erzincan Jandarma İl Komutanı Veysel Yanık, çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı. Saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı ile başlayan programa ilişkin günün anlam ve önemini belirten konuşma Jandarma Üsteğmen Buğra Kocaş tarafından yapıldı. Kocaş, ağaçlandırmanın ve fidan dikmenin önemine değindiği konuşmasında, “İklim değişikliği ve erozyonu önlemek gibi fidan dikmenin birçok önemi var. Burada yetişecek her bir fidan bizlere en büyük miras olacaktır. Yeşil görmeyen gözler zevkten mahrumdur. Erzincan Jandarma İl Komutanlığı olarak şehrimizin yeşiline katkı sunmaktan gurur duyuyoruz” dedi. Konuşmanın ardından Erzincan İl Jandarma Komutanlığına bağlı eğitim köpekleri ile bomba arama gösterisi ve itaat eğitimi gösterileri yapıldı. Jandarma Asayiş Komando Bölük Komutanlığı tarafından hazırlanan tüfekli hareketler gösterisi katılımcılardan büyük beğeni topladı. Gösterinin ardından konuşmasını icra eden Erzincan Jandarma İl Komutanı Veysel Yanık, “Kültürümüz, tüm bitkiler ve hayvanlar dâhil canlıların tamamına karşı sevgi ve şefkatle yaklaşmamızı öğütler. Atalarımızdan, babalarımızdan devraldığımız ağaç, çevre, yeşil sevgisini yeni nesillere aktarmak en başta gelen görevlerimizden biridir. Orman varlığımızın arttırılması hususunda dün olduğu gibi bugün de, yarın da Jandarma Teşkilatı olarak daima yerimizi alacağız” dedi. Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185. yılı münasebetiyle üniversitemizde düzenlenen törende konuşan Rektör Prof. Dr. Akın Levent, “Bu etkinliğin Jandarma tarafından okulumuzda düzenlenmesinden mutluluk duyduk. Jandarma Genel Komutanlığının kuruluşunun 185. yıl dönümünü kutluyorum. Bu vesile ile başta Cumhuriyetimizin Banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere şehitlerimize rahmet, gazilerimizi de hayırlı uzun ömür diliyorum” ifadelerini kullandı. Fidan dikimi etkinliğinde konuşan Vali Yardımcısı Mehmet Emre Canpolat, “Jandarma Genel Komutanlığının 185. yıl dönümü kutlamaları kapsamında düzenlenen fidan dikimi etkinliği, kurumumuzun köklü tarihine ve doğaya olan saygısını simgelemektedir. Bugün dikilecek fidanlarla hem geçmişimizi onurlandıracak hem de geleceğe sağlam bir miras bırakmış olacağız” dedi. Etkinliklerin icra edilmesinin ardından fidan dikim faaliyeti gerçekleştirildi. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Yalnızbağ Yerleşkesi, Erzincan İl Jandarma Komutanlığı tarafından mavi ladin, Avrupa ladin, dişbudak; akağaç, akasya, yapraklı ve ibreli türlerinden fidanlarla ağaçlandırıldı. Rektör Prof. Dr. Akın Levent, ağaç dikim alanında öğrencilerle sohbet edip fotoğraf çektirdi. Ağaç dikim alanından sonra Rektör Levent Erzincan İl Jandarma Komutanlığı tarafından düzenlenen sergiyi Jandarma Alay Komutanı Veysel Yanık ve öğrenciler eşliğinde gezdi.
Erzincan Çayırlı’da küçükbaş hayvanlarda aşılama kampanyası Çayırlı İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü’ne bağlı teknik ekipler, mesai mefhumu gözetmeden, küçükbaş hayvanlara yönelik bakanlık tarafından programlı olarak yürütülen aşılama kampanyasını sürdürüyor. Aşılama esnasında yeni doğan kuzulara küpeleme çalışması da yapılıyor. Hayvan sağlığı ve refahı için görev başında olan ekipler, çiftçilere ve Erzincan’a katma değer sağlamak, küçükbaş hayvancılık sektörünün gelişmesine katkıda bulunmak amacıyla yayla yayla, mera mera gezerek ağıllarda küpeleme ve aşılama çalışmalarını sürdürüyor. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından programlı bir şekilde yürütülen çalışmalarda küçükbaş hayvanlara çiçek, veba ve brucella hastalığına karşı aşılanıyor. Küçükbaş hayvancılık sektörünü daha ileri seviyelere çıkarmak için Erzincan genelinde çalışmalarını sürdüren tarım teşkilatı, Çayırlı’nın Gelinpınar Köyü’nde bir yandan programlı aşılama kampanyasını sürdürürken diğer yandan yeni doğan kuzularda küpeleme çalışmalarını sürdürüyor. Küçükbaş hayvancılık sektörüne büyük zarar veren çiçek, veba ve brucella hastalığına karşı tetikte olan tarım teşkilatı mera ve ağıllarda sabahın erken saatlerinde çalışmaya başlıyor. Aşılama kampanyası hakkında bilgi veren Çayırlı İlçe Tarım ve Orman Müdürü Emrah Demir, “Hayvan sağlığı ve hayvan refahının korunmasının yanı sıra, hastalıkların önlenerek halk sağlığının korunması amacıyla, il genelinde hazırlanan plan, program ve projeleri uygulayarak, hayvan hastalık ve zararlılarına karşı koruyucu hizmetler yürütmeye devam ediyoruz. Bakanlığımız tarafından programlanan aşılama kampanyasında dahilinde İl Müdürlüğümüzün talimatlarına uygun olarak ilçemiz genelinde küçükbaş hayvanlarda aşılama ve küpeleme çalışmalarımız aralıksız sürdürülüyor. Ayrıca küpeleme çalışmaları ile yeni doğan hayvanlar kayıt altına alınarak kimliklendirilirken, çiftçilerin de devlet desteklerinden faydalanması için bilgilendirme yapıyoruz. İlçe Müdürlüğü olarak büyükbaş ve küçükbaş hayvan yetiştiriciliği başta olmak üzere yetiştiricilerimizin, çiftçilerimizin her zaman yanındayız. Hem sahada hem kurumda her türlü ihtiyaçlarına ve beklentilerine cevap verebilmek için çalışıyoruz. Üreticilerimizin ürünü bol kazancı bereketli olsun” diye konuştu.