EKONOMİ - 21 Şubat 2020 Cuma 10:32

Tacikistan, Türk yatırımcıları bekliyor

A
A
A
Tacikistan, Türk yatırımcıları bekliyor

Ankara Sanayi Odası, DEİK ve Tacikistan Cumhuriyeti Büyükelçiliği işbirliğinde, Tacikistan’daki yatırım imkanlarını Ankaralı sanayicilere anlatmak üzere düzenlenen, ‘Tacikistan Cumhuriyeti Ülke Tanıtım Toplantısı’ ASO’da gerçekleştirildi.

Ankara Sanayi Odası, DEİK ve Tacikistan Cumhuriyeti Büyükelçiliği işbirliğinde, Tacikistan’daki yatırım imkanlarını Ankaralı sanayicilere anlatmak üzere düzenlenen, ‘Tacikistan Cumhuriyeti Ülke Tanıtım Toplantısı’ ASO’da gerçekleştirildi.


Toplantıya, ASO Başkanı Nurettin Özdebir, Tacikistan Cumhuriyeti Büyükelçisi Mahmadali Rajabiyon, Tacikistan Büyükelçiliği Müsteşarı Parviz Sodiqi, ASO Yönetim Kurulu Üyesi Aytaç Dinçer, DEIK Türkiye-Tacikistan İş Konseyi Başkanı Cihangir Saatçioğlu ve çok sayıda sanayici katıldı.


Toplantının açışında konuşan ASO Başkanı Nurettin Özdebir, iki ülke arasındaki ticaret hacminin yetersiz olduğunu dile getirerek bu ticareti artırmak için işbirliğine hazır olduklarını belirtti. İki ülkenin dost ve kardeş olduğunu, bu dostluğun ticarete daha fazla yansıması gerektiğini dile getiren Özdebir, "Tacikistan mesafe olarak uzak ama kalbimizde çok yakın bir ülke. Tacikistan’ı resmi olarak ilk tanıyan ülke Türkiye’dir. Bu kadar sıkı ilişkilerimizin olmasına rağmen ticari ilişkilerimizi maalesef geliştiremedik. 400 milyon Dolarlık ticaret hacmi çok yetersiz. Birbirimize çok yakın olduğumuz Tacikistan ile ticaret yapmamız, ülkenin gelişmesine katkıda bulunmamız biz iş dünyasının görevidir. Tacikistan’ın çok şeye ihtiyacı var. Biz Ankara Sanayi Odası olarak Tacikistan ile ticaretimizin gelişmesi için elimizden geleni yapmaya hazırız” diye konuştu.


Tacikistan Cumhuriyeti Büyükelçisi Mahmadali Rajabiyon ise Türkiye, uluslararası arenada Tacikistan’ın önemli bir muttefiki olduğunu belirtti. İki ülke arasındaki verimli işbirliğinin siyasi, ekonomik, sanayi, eğitim, sağlık, kültür gibi alanlarda devam ettiğini söyleyen Rajabiyon, “Son yıllarda ülkelerimiz arasındaki ilişkilerin gelişme sürecinde artış gözlenmektedir. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geçen yıl Tacikistan’a gerçekleştirdiği ziyareti ve Tacikistan Dışişleri Bakanının Türkiye’ye ziyaretleri, iki ülke arasındaki temasların ve işbirliğin geliştirilmesi adına uygun bir zemin oluşturmuştur” dedi.


Türkiye’nin sanayi ve tarım alanındaki tecrübesinden faydalanmak istediklerini dile getiren Rajabiyon, “Türkiye ile ortak fabrikalar kurarak altın, değerli taşlar, alüminyum, pamuk, deri işleme, tarım, halı ve diğer sektörlerde üretim yapmak istiyoruz. Ayrıca ülkemizin önem verdiği 4 stratejik ana hedefinden olan enerji bağımsızlığını elde etmek, uluslararası ticaret yollarına ulaşım sorununu ortadan kaldırmak, gıda güvenliğini temin etmek ve sanayileşmek gibi alanlarda Türk iş dünyasının yatırımlarını bekliyoruz” diye konuştu.


Açış konuşmalarından sonra Tacikistan Büyükelçiliği Müsteşarı Parviz Sodiqi “Tacikistan Ekonomisinin Değerlendirmesi ve Yatırım Fırsatları” ve DEIK Türkiye-Tacikistan İş Konseyi Başkanı Cihangir Saatçioğlu “Türkiye - Tacikistan İş Birliklerinde Tecrübe ve Yeni Fırsatların Değerlendirilmesi” konulu sunum gerçekleştirdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.