GÜNDEM - 06 Şubat 2025 Perşembe 12:42

Türk Veteriner Hekimleri Birliği Başkanı Eroğlu: "70 bölge ve il odası ile birlikte büyük bir gönüllü arama kurtarma ekibini kurmaya hazırlanıyoruz"

A
A
A
Türk Veteriner Hekimleri Birliği Başkanı Eroğlu: "70 bölge ve il odası ile birlikte büyük bir gönüllü arama kurtarma ekibini kurmaya hazırlanıyoruz"

Türk Veteriner Hekimleri Birliği (TVHB) Merkez Konseyi Başkanı Ali Eroğlu, 6 Şubat depremlerinin yıl dönümünde yaptığı açıklamada TVHB Afet Destek Birimi kurduklarını belirterek, "70 bölge ve il odası ile birlikte büyük bir gönüllü arama kurtarma ekibini kurmaya hazırlanıyoruz" dedi.


Türk Veteriner Hekimleri Birliği Merkez Konseyi Başkanı Ali Eroğlu, 6 Şubat Kahramanmaraş merkezli depremlerin yıl dönümünde basın açıklaması yaptı. Eroğlu, asrın felaketinde tarifsiz acılar yaşandığını belirterek, "Bu elim felakette hayatını kaybeden 53 bin 537 vatandaşımızı; Hatay’da 14, Kahramanmaraş’ta 9, Osmaniye’de 3, Gaziantep’te 2 ve Adıyaman’da 1 olmak üzere 29 meslektaşımızı, 10 öğrencimizi ve 3 yardımcı personelimizi bir kez daha rahmetle anıyor; ailelerine ve sevenlerine sabır ve başsağlığı diliyoruz" ifadelerini kullandı.



"Depremler evcil, çiftlik ve yabani hayvanların yaşamını da etkilemiştir"


Depremlerin toplumun tüm kesimlerinde derin yaralar bıraktığını, sosyal, ekonomik ve çevresel düzen üzerinde yıkıcı etkiler meydana getirdiğini anlatan Eroğlu, "Depremler yalnızca insan hayatını değil, aynı zamanda çok sayıda evcil, çiftlik ve yabani hayvanın yaşamını da etkilemiştir. Türk Veteriner Hekimleri Birliği olarak daha önce yaşanan deprem ve sel felaketlerinde olduğu gibi 6 Şubat merkezli depremlerde de afetin ilk anından itibaren insan ve hayvan sağlığını koruma sorumluluğuyla harekete geçerek, yaraların sarılması için tüm imkanlarımızı seferber ettik" diye konuştu.



"Veteriner hekimler zorluğa rağmen görevlerini sürdürmüştür"


Eroğlu, veteriner hekimler tarafından sahada kritik görevler üstlenildiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:


"Deprem bölgelerinde enkaz altından çıkarılan hayvanların sağlık taramaları ve tedavileri yapılmış, sahipsiz kalan hayvanların güvenli alanlara nakli sağlanmış, zoonotik hastalıkların yayılmasını önlemek için çalışmalar yürütülmüş ve su ile gıda güvenliğinin sağlanması için yoğun çaba harcanmıştır. Mesleki uzmanlık ve fedakârlıklarıyla veteriner hekimler afet yönetiminin ayrılmaz bir parçası olduklarını ortaya koyarak, sahada her türlü zorluğa rağmen görevlerini sürdürmüştür."



"Afet yönetimi konularının eğitiminin müfredatında yer bulması önemlidir"


Afet yönetiminin önemine işaret eden Eroğlu, sürdürülebilir iyileştirme süreçlerini kapsayan çalışmalara imza atılması gerektiğini vurgulayarak, "Deprem bölgelerinde zoonotik hastalıkların kontrol altına alınmasına yönelik önleyici sağlık hizmetlerinin güçlendirilmesi, afet sonrası sahipsiz hayvanlar için sürekli barınma ve bakım sistemlerinin oluşturulması, afet yönetimi konularının veteriner hekimlik eğitiminin müfredatında daha kapsamlı bir yer bulması önemlidir" diye konuştu.



"106 klinik ağır hasar görmüş, 64 klinik yıkılmıştır"


TVHB Merkez Konseyi Başkanı Ali Eroğlu, açıklamasını şöyle sürdürdü:


"Deprem nedeniyle veteriner kliniklerinin büyük çoğunluğu ağır hasar almış veya tamamen yıkılmıştır. Yapılan tespitlere göre bölgede 106 klinik ağır hasar görmüş, 64 klinik ise tamamen yıkılmıştır. Bazı veteriner hekim meslektaşlarımız, uygun çalışma ortamlarından yoksun bir şekilde halen konteynerlerde hizmet vermeye devam etmektedir. Depremzede veteriner hekimlerimiz depremin enkazını omuzlamaya devam ediyor."



"Veteriner hekimlerin tüm ilaç stokları zayi olmuştur"


Depremzede veteriner hekimlere devlet desteği sağlanmazsa hayvancılığın ve halk sağlığının tehlikeye gireceğini dile getiren Eroğlu, "Depremde kliniği ve deposu yıkılan veteriner hekimlerin tüm ilaç stokları zayi olmuştur. Bölgedeki veteriner hekimlere devlet tarafından kayıplarının telafisine yönelik herhangi bir destek de sağlanmamıştır. Meslektaşlarımızın zararlarının bir kısmının karşılanması, yalnızca onların değil, aynı zamanda bölgedeki hayvancılığın da ayakta kalabilmesi için hayati bir gerekliliktir" şeklinde konuştu.



"Veteriner hekimler ilaç temininde ciddi sıkıntılar yaşamaktadır"


Eroğlu, konuşmasında şu ifadelere de yer verdi:


"Öte yandan deprem felaketinin ardından bölgede ekonomik ve lojistik sorunlar da sürmekte, veteriner hekimler tıbbi malzeme ve ilaç temininde de ciddi sıkıntılar yaşamaktadır. Elektrik ve internet kesintileri gibi altyapı eksiklikleri nedeniyle İlaç Takip Sistemi ve ATS sistemlerine erişimde aksaklıklar yaşanmakta, bu durum veteriner hekimleri cezai yaptırımlarla karşı karşıya bırakmaktadır. Deprem bölgesindeki veteriner hekimler için ilaç stoklarının güncellenmesi ve geçmiş kayıplar sebebiyle uygulanacak cezai işlemler konusunda acilen esneklik sağlanmalıdır. Aksi takdirde, meslektaşlarımızın görevlerini yerine getirmesi imkânsız hale gelecektir."



"İş yeri kiralarındaki fahiş artış veteriner kliniklerinin sürdürülebilirliğini tehdit etmektedir"


Uzun vadeli düşük faizli kredilerin veteriner hekimlere acilen sağlanması gerektiğini aktaran Eroğlu, şöyle konuştu:


"İşyeri kiralarındaki fahiş artış, yem fiyatlarının yükselmesi ve hayvancılığın ciddi oranda gerilemesi, mevcut veteriner kliniklerinin sürdürülebilirliğini tehdit etmektedir. Öte yandan, rezerv ilan edilen veya edilmeyen inşaat alanlarındaki gecikmeler nedeniyle yeni bir işyeri bulmak da büyük bir sorun haline gelmiştir. Uzun vadeli kredilerle desteklenen TOKİ projeleri kapsamında veteriner hekimlerin kendi iş yerlerine kavuşması artık bir zorunluluktur. Bölgede görev yapan meslektaşlarımız ekonomik olarak büyük bir darboğaza sürüklenmiştir. Bu nedenle uzun vadeli, düşük faizli kredi imkânları ivedilikle sağlanmalıdır."



"Nakdi yardımların artırılması yönündeki taleplerimizi yineliyoruz"


Veteriner hekimlerin taleplerinin görmezden gelinmemesi gerektiğini söyleyen Eroğlu, "Türk Veteriner Hekimleri Birliği olarak yıkılan kliniklerin yerine yenilerinin yapılabilmesi için ayni ve nakdi yardımların artırılması yönündeki taleplerimizi yineliyoruz. Veteriner hekimlerin bilgi birikimi ve uzmanlığı sadece hayvan sağlığını değil, aynı zamanda insan sağlığını ve toplum refahını da doğrudan etkilemektedir. Unutulmamalıdır ki veteriner hekimlerin yokluğu, halk sağlığını, gıda güvenliğini ve hayvancılık sektörünü doğrudan tehdit etmektedir. Veteriner hekimlerin sesi duyulmalı, talepleri görmezden gelinmemelidir" ifadelerini kullandı.



"Büyük bir gönüllü arama kurtarma ekibini kurmaya hazırlanıyoruz"


Eroğlu, "Türk Kızılayı ile 2021 yılında gelecekte meydana gelmesi muhtemel afetlerde hayvanlara ilk yardım sağlanması konusunda iş birliği içinde hareket etme kararlılığımızı imzaladığımız protokol ile ortaya koyduk. Meydana gelebilecek doğal afet ve kriz anlarında halk sağlığının korunması, hayvan sağlığının gözetilmesi ve gıda güvenliğinin sağlanması adına yetkililerle iş birliği içinde çalışmaya her zaman hazır olduğumuzu bir kez daha vurguluyoruz. TVHB olarak TVHB Afet Destek Biriminin kuruluşunu gerçekleştirdik. 70 bölge ve il odası ile birlikte büyük bir gönüllü arama kurtarma ekibini kurmaya hazırlanıyoruz" diye konuştu.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Başkan Vekili Rasim Şişman: "Hayalimiz Arnavutköy’ü kadim geçmişine yeniden kavuşturmak" Beşiktaş Belediye Başkan Vekili Rasim Şişman, ilçe genelinde sürdürdüğü ziyaretler kapsamında Arnavutköy Mahallesi’ndeki vatandaşlar bir araya geldi. Beşiktaş Belediye Başkan Vekili Rasim Şişman, ilçe genelindeki mahallelerde vatandaşlarla bir araya gelmeye devam ediyor. Başkan Vekili Şişman, Arnavutköy’ün dünyada benzeri olmayan bir değere sahip olduğuna dikkat çekerek, "Çok kadim bir yerdeyiz. Burası çok değerli bir mahalle. Dünyada eşi benzeri yok. Belli şeyleri yeniden canlandırmanız lazım. Hayalimiz Arnavutköy’ü ileriye taşımaktan çok, geçmişindeki ruhu ve kültürü yeniden canlandırmak. Arnavutköy Çileği, Arnavutköy Festivali gibi değerleri tekrar yaşatmak ve mahalleye sosyal tesis kazandırmak istiyoruz. Teofania Yortusu’nun 25 yıl sonra yeniden Arnavutköy’de kutlanmasını çok isterim" dedi. Altyapı ve denetim çalışmalarına da değinen Başkan Vekili Rasim Şişman, "2026 yılı, yol bakım onarım yılı olacak. Biz 13 yere ruhsat vermişiz ama bunun dışında 19 yeri mühürlemişiz. 2025 yılı içinde, 51 işletmeye toplam 17 milyon lira ceza kestik. Bu 51 işletmenin 32’si Arnavutköy’de. 37 işletmeye gürültü, 23 işletmeye de koku, duman gerekçesiyle çok ağır yaptırımlar uyguladık. Çok hızlı şekilde kısa, orta, uzun vadeli projeksiyonları ortaya koyabileceğimiz bir acil eylem planını oluşturarak ciddi anlamda ağırlık vereceğiz Arnavutköy’e" diye konuştu.
Kars Sarıkamış şehitleri için eksi 10 derecede saygı nöbeti Sarıkamış Harekatı’nın 111’inci anma etkinlikleri kapsamında Allahuekber Dağları’nda donarak şehit olan binlerce Mehmetçiğin anısına öğrenciler sıfırın altında 10 derece soğukta temsili saygı nöbeti tuttu. Etkinlik, Kafkas Üniversitesi Sarıkamış Meslek Yüksek Okulu önünde başladı. Okul önünde toplanan öğrenciler ve protokol üyeleri, ellerinde Türk bayraklarıyla yaklaşık 4 kilometre yürüyerek Alisofu Şehitlik Anıtı’na geldi. Buradaki program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. O dönemde yaşanılan zorlukları hissetmek adına asker kıyafeti giyen öğrenciler, değişimli olarak Alisofu Şehitlik Anıtı’nda temsili saygı nöbeti tutarak nöbet değişimi gerçekleştirdi. Kuran-ı Kerim tilaveti ve duaların ardından program sona erdi. Programın ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan Kars Valisi Ziya Polat, "Ecdadın, atalarımızın izinde, onların iman dolu yüreklerine vatan, millet sevdasıyla Allahuekber Dağları’nda şahadet şerbeti içmesinin 111’inci yılındayız. Öncelikle tüm şehitlerimizi, bütün ecdadımızı rahmetle, minnetle anıyoruz. Kardan kefen giyen atalarımızı, büyüklerimizi bu imanı, inancı gençlerimize aktarmak için bugün 22 Aralık’ta genç kardeşlerimiz, hemşehrilerimiz, STK’larımız, kurum kuruluşlarımız, saygı nöbeti yürüyüşümüzü devraldık. Genç kardeşlerimizle saygı nöbetine başladık. Tabii bu dağlar, Allahuekber Dağları on binlerce yiğidin iman dolu, inanç dolu, devlet, millet için düşmandan çok soğukla mücadelesinin hüzün hikayesinin yazıldığı topraklar. Bu devlet, bu millet için şehit olan şehadet şerbeti içmek için yola çıkan tüm şehitlerimize rahmet, minnet, saygılar diliyoruz" dedi. Polat, "Bugün nöbeti devralan genç kardeşlerimiz aynı kalple, aynı akılla bu iman, bu inançla yürüdüler ve yürüyecekler. Bu devlete hizmet etmek, bu millete hizmet etmek için gerektiğinde de canımızı seve seve feda etmek için yürüyoruz. Nöbeti tutuyoruz, nöbeti devralıyoruz. Sarıkamış şehitlerimizi anma programı 3-4 Ocak’ta bu topraklarda olacak. Tüm hemşehrilerimizi anma töreni programımıza davet ediyoruz. Birlikte dağlarda aynı soğuğu hissediyoruz. Belki aynı soğuk olmayabilir ama bu imanla, bu inançla, bu düşünceyle bu yollarla şehitlerimizin izinde yürümek için tüm hemşehrilerimizi, tüm insanlarımızı, Türk milletimizi buraya davet ediyoruz" diye konuştu. Yapılan konuşmaların ardından program sona erdi. Programa, Vali Ziya Polat, Kars Belediye Başkanı Prof. Dr. Ötüken Senger, Sarıkamış Kaymakamı Enis Aslantatar, Sarıkamış Belediye Başkanı Serdar Kılıç, AK Parti Kars İl Başkanı Muammer Sancar, Milliyetçi Hareket Partisi İl Başkanı Tolga Adıgüzel, Kızılay Kars Şube Başkanı Kübra Hüryurt, daire amirleri, STK temsilcileri ile çok sayıda öğrenci katıldı.
Ankara AK Parti Milletvekili Ensarioğlu: "Söz konusu açıklamalarım, Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi" Çevre Komisyonu Başkanı ve AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehmet Galip Ensarioğlu, "Benim düşünce ve açıklamalarım açık ve nettir. Söz konusu açıklamalarım, parti politikalarımızda sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi dışında, kimsenin çelişkili irade ortaya koyamayacağı ve AK Parti’de böyle bir şeyin mümkün olmayacağını kesin cümlelerle hatırlatmak adınaydı. Sayın Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi" dedi. Ensarioğlu, bir yabancı yayın kuruluşuna verdiği röportajla ilgili yazılı açıklama yaptı. Ensarioğlu şunları kaydetti: "Yabancı bir yayın kuruluşuna Terörsüz Türkiye süreci ve Meclis Komisyon çalışmalarıyla alakalı verdiğim bir mülakatta, sürece dair yaptığım değerlendirme sonunda, sunucunun ısrarlı Suriye politikası konusunda, sayın Cumhurbaşkanımız ve Dışişleri Bakanı sayın Hakan Fidan’ın politikalarında çelişkiler olduğuna dair verdiğim cevapta, böyle bir şeyin olmayacağını söyledim. Sözlerimin sonunda partimizin ve hükümetimizin politikalarını belirleyen iradenin sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi olduğunu, buna karşı bir irade ortaya koyanın ya görevi bırakması gerekir, ya da görevden alınır şeklindeki ifademin amacı ve maksadı gayet net olduğu halde üç gündür, bağlamı ve maksadı dışında, bazı art niyetli çevrelerin çeşitli sosyal medya mecralarında çarpıtarak yorumladıklarını üzüntüyle müşahede ettim. Benim düşünce ve açıklamalarım açık ve nettir. Söz konusu açıklamalarım, parti politikalarımızda sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi dışında, kimsenin çelişkili irade ortaya koyamayacağı ve AK Parti’de böyle bir şeyin mümkün olmayacağını kesin cümlelerle hatırlatmak adınaydı. Sayın Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi."