GENEL - 16 Nisan 2012 Pazartesi 10:39

TOHUM SANAYİCİLERİ VE ÜRETİCİLERİ ALT BİRLİĞžİ YÖNETİM KURULU BAŞKANI İLHAMİ ÖZCAN UYGUN:

A
A
A
TOHUM SANAYİCİLERİ VE ÜRETİCİLERİ ALT BİRLİĞžİ YÖNETİM KURULU BAŞKANI İLHAMİ ÖZCAN UYGUN:

Tohum Sanayicileri ve Üreticileri Alt Birliği (TSÜAB) Yönetim Kurulu Başkanı İlhami Özcan Aygun, domatesler üzerine yapıştırılan ve fiyatı artıran organik ürün etiketlerinin tüketiciyi kandırmaya yönelik olduğunu, Türkiye`de bütün domateslerin organik olarak üretildiğini söyledi.
Antalya`da düzenlenen eğitim seminerinde konuşan TSÜAB Başkanı İlhami Özcan Aygun, Türkiye`de gıda sektöründe simsarlar tarafından oynanan ciddi oyunlar olduğunu, hibrit ile GDO`nun karıştırıldığını bunun da vatandaşın kafasını bulandırıp etiketlerle kandırılıp fazla ücret ödemesine sebep olduğunu savundu. GDO ile hibritin karıştırıldığını anlatan Aygun, şöyle konuştu: "GDO Teknolojisi dünyada 4 üründe kullanılıyor. Bunlar soya, mısır, pamuk, kanola. Bütün ürünler GDO`lu olarak görülür. Hiç alakası
olmayan domates, biber, patlıcan, elma, muz, aklınıza gelebilecek her türlü ürünün GDO`lu olarak görülmesi bizi üzüyor. Şunu belirtmek gerekiyor ki arkadaşlar yetkili ağızlardan açıklamaları dikkatle izlesinler, veya bilimi takip etsinler. Bilim gösteriyor ki çalışma yapılan ürün belli. Türkiye`de en hassas incelenen konu tohumdur ve diyoruz ki bizim üretilen hiç bir ürünümüzde tohumluklarımızın hiç birinde GDO`lu ürün yoktur"
Seralarda bambus arısı kullanılmaya başlandığını kaydeden Aygun, şunları söyledi: "Hormon yok ve son iki üç yıldan beri bakın kaç ürün geri döndü. Son zamanlarda Greenpeace bu konuyu kaşımaya başladı, amaçları belli. Biz sektör olarak duruşumuzu gösteriyoruz. Benim çiftçimin alın teriyle kimse oynamasın. Benim sektörümde tohumda çalışan hanımefendilerin beyefendilerin alın teriyle kimse oynamasın. Bu ürünlerin elde edilmesi için ne kadar zaman geçiyor. Bir tohumun elde edilmesi için 10, 15 yıl süre var."
Bir ürünün sofraya gelmesi için geçen sürenin belli olduğunu anlatan Aygun, sözlerini şöyle tamamladı: "Birileri birilerinin borazancılığını yapıyor. Bütün seralarda 5 yıldan beri döllemede arı kullanılıyor, acaba bunu kaç kişi biliyor? Manavlara gidin AVM`lere gidin bir domatesin üzerinde arı işareti var. Türkiye`de domatesler uzun zamandan beri arılarla dölleniyor. Bir cambaz ya da bir simsar fazla kazanç elde etmek için ufacık bir etiket ile yapmış olduğu uygulama ile benim halkımın cebinde daha fazla
para kazanıyor. Bu da bizi üzüyor, diyoruz ki lütfen bizlere güvensinler bizlere inansınlar çünkü benimde çocuğum var, ailem var ben nasıl yiyorsam benim ailem yiyorsa, sattığım üründen de o kadar eminim çünkü aynısını bizde yiyoruz."
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Malatya Yeşilyurt’ta 70 Milyon TL’lik Beton Santrali hizmete açıldı Malatya’nın Yeşilyurt ilçesinde Yeşilyurt Belediyesi tarafından yapımı tamamlanan 70 milyon TL değerindeki 2. Beton Santrali düzenlenen törenle hizmete açıldı. Yakınca Mahallesi’nde kurulan yeni tesisin açılış törenine Malatya Valisi Seddar Yavuz, Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er, AK Parti Malatya Milletvekili İhsan Koca, AK Parti İl Başkanı Ali Bakan, Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. İlhan Geçit, STK temsilcileri, Mahalle Muhtarları ile vatandaşlar katıldı. Programın açılış konuşmasını yapan Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. İlhan Geçit, eski mobil beton santralinin kapasitesinin düşük ve çevresel açıdan yetersiz olduğunu belirterek yeni tesisle birlikte kapasitenin bin metreküpe çıkarıldığını söyledi. Başkan Geçit, "Yerinde dönüşüm kapsamında yaklaşık 15 bin bağımsız bölüm var. Bunların 10 bin 500’üne yapı ruhsatı verdik. Şehirde hem üretim süreçlerini hızlandırmak hem de önümüzdeki yıllarda devam edecek olan beton ihtiyacını karşılamak için bu modern ve çevreci tesisi kurduk. Aynı zamanda fiyat regülasyonunu sağlayacak kaliteli ve standartlara uygun beton üreteceğiz" dedi. "Zor bir dönemden geçiyoruz" AK Parti Malatya İl Başkanı Ali Bakan ise depremin ardından Malatya’da zor bir süreç yaşandığını belirterek "Cumhurbaşkanımızın liderliğinde deprem bölgesi yeniden ayağa kaldırılıyor. Bugün açılışını yaptığımız bu tesis AK Belediyeciliğin örnek hizmetlerinden biridir" ifadelerini kullandı. "Bu tür tesisler piyasanın regüle edilmesi açısından büyük önem taşıyor" Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er de beton üretiminin şehirdeki yeniden inşa süreci için önemine dikkat çekerek, "Bu tür tesisler piyasanın regüle edilmesi açısından büyük önem taşıyor. Çevre dostu olan bu tesis hariç diğer beton üretimlerini şehir dışına taşımayı hedefliyoruz. Ayrıca Malatya’ya çimento fabrikası kurulması için Ticaret Odamızla birlikte çalışmalar yürütüyoruz" dedi. "Hizmetlerin birer birer açıldığını görmek mutluluk verici" AK Parti Malatya Milletvekili İhsan Koca ise belediyelerin yatırımlarının Malatya için büyük önem taşıdığını kaydederek, "Bu hizmetlerin açılışında bulunmak bizleri mutlu ediyor. Belediye ekiplerine ve destek veren herkese teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı. "Bu tesis büyük bir başarı hikayesidir" Malatya Valisi Seddar Yavuz da konuşmasında kentin yeniden inşa sürecinde önemli adımlar atıldığını kaydederek, "Beton santrallerinin imar faaliyetleri açısından önemi büyük. Bu beton santrali büyük bir başarı hikayesidir. Yeşilyurt Belediye Başkanımızı ve ekibini tebrik ediyorum. İnanıyorum ki bu şehir doğunun cazibe merkezi olması bakımında her geçen gün güçlendirilecek adımlar atıyor" diye konuştu.
İzmir İzmir Valisi Elban: "Kurulan İzmir Kaynak Verimliliği Merkezi, Türkiye’de ilk ve tek kurum" Kaynak verimliliği uygulamaları alanında kapasite oluşturmak ve İzmir sanayisine hizmet vermek amacıyla hayata geçirilen İzmir Kaynak Verimliliği Merkezi’nin tanıtım toplantısı gerçekleştirildi. İzmir Valisi Süleyman Elban, "Türkiye’de ilk ve tek kurum olan İzmir Kaynak Verimliliği Merkezi kurulmuş oldu" dedi. İzmir Kaynak Verimliliği Merkezi’nin tanıtım toplantısı, İzmir İktisat Kongre Binası’nda gerçekleştirildi. Toplantıya İzmir Valisi Süleyman Elban, AK Parti İzmir Milletvekili Ceyda Bölünmez Çankırı, MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, akademisyenler ve iş dünyası temsilcileri katıldı. Programın açılış konuşmasını yapan Vali Elban, "Sadece valilikler bünyesinde değil, Türkiye’de ilk Kaynak Verimliliği Merkezi kuruldu. Bugünkü toplantımızın amacı da bunun kamuoyuna tanıtılması ve ilgililere bu hizmetin verildiğinin duyurulmasıdır. Malumunuz, özellikle küresel ısınma, iklim krizi, çevre kirliliği sorunları ve birçok nedenle artık dünyada hem kaynaklar gittikçe azalmaya hem de azalan kaynaklarla birlikte çevre kirliliği ve çevre sorunları ayrı bir sorun olarak ortaya çıkmaya başladı. Doğal olarak insanlık bu sorunlarla başa çıkmak ve kaynakları daha verimli kullanmak amacıyla çeşitli çalışmalara yöneliyor. Bu çalışmalardan biri olarak bilinçli üretim tekniklerinden vazgeçilip daha çevreci ve çevreyi korumaya yönelik tekniklere geçme mecburiyeti doğuyor. Bunların en önemlilerinden bir tanesi artık geri dönüşümün ön plana çıkarılmasıdır. Üretimde ne kadar geri dönüşümden kazanılmış malzemenin kullanılması çok önem kazanmaya başladı. Bunlar çeşitli regülasyonlarla ve fonlarla destekleniyor. Avrupa Birliği müktesebatı 1 Ocak 2026’dan itibaren sınırda karbon ayak izi uygulamasına başlıyor ve bazı ürünlerde başlamak kaydıyla 2030’a kadar artarak devam edecek şekilde ihraç edilen ürünlerde karbon ayak izinin azaltıldığını, daha çevreci ve teknolojik ürünler üretildiğini ispatlamak gerekiyor. Aksi halde ek ücret ve tarife ödemek zorunlu olacak" ifadelerini kullandı. "Türkiye’de ilk ve tek kurum" Kaynak Verimliliği Merkezi’nde firmalara karbon ayak izinin azaltılmasının ne anlama geldiği ve nasıl raporlama yapılması gerektiği konusunda destek vermek istediklerini belirten Elban, "Aynı zamanda bölgemizde bu alanda uzmanların yetişmesine katkı sağlamak istiyoruz. Tüm bu ihtiyaçlardan hareketle ilimizde bir Kaynak Verimliliği Merkezi kurulması zorunlu hale geldi. Bunu sanayi ve ihracatçılarla iş birliği içinde kurmak için ciddi çaba sarf ettik ancak arzu ettiğimiz sonucu alamayınca, regülasyonların başlamasına 26 gün kalmışken bu sorumluluğu üzerimize almak zorunda kaldık. Türkiye’de ilk ve tek kurum olan İzmir Kaynak Verimliliği Merkezi böylece kurulmuş oldu" dedi. "Bu sistemi belli bir süre tüm kullanıcılara ücretsiz açıyoruz" Kalkınma Ajansı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının desteğiyle yıllardır yürütülen, endüstriyel simbiyozu esas alan eco-cycle projesini de bu merkezin içine aldıklarını ifade eden Elban, sözlerini şöyle noktaladı: "Bu platformda herkes ürettiği atıkla sisteme girecek, ihtiyaç duyan firmalar da bu atıklara erişebilecek. Böylece geri dönüşüm malzemesine erişim kolaylaşacak ve karbon ayak izi azalacak. Bu sistemi belli bir süre tüm kullanıcılara ücretsiz açıyoruz. Bu hizmetten erken yararlananlar için avantaj sağlanacak; ileride maliyetler gereği ücretlendirme yapılacak. Eco-cycle’ın merkez bünyesine alınmasıyla Kaynak Verimliliği Merkezi’nin hizmetleri bütünleşik hale gelmiş oluyor. Böyle bir uygulama şu anda ülkemizde başka bir yerde bulunmuyor. Bu merkezde yeşil dönüşüm, dijital dönüşüm, karbon ayak izinin azaltılması ve çevreci teknolojik üretim konusunda kapsamlı çalışmalar yürütmeyi hedefliyoruz."