YEREL HABERLER - 23 Nisan 2017 Pazar 13:51

Başkan Uysal: “Bayramları ve değerlerimizi önemsizleştirmemeliyiz"

A
A
A
Başkan Uysal: “Bayramları ve değerlerimizi önemsizleştirmemeliyiz"

Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla Muratpaşa Kent Meydanı’nda gerçekleştirilen Atatürk Anıtı’na çelenk sunma töreninde, “Bu bayramları ve değerleri asla önemsizleştirmeye çalışmamalıyız.

Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla Muratpaşa Kent Meydanı’nda gerçekleştirilen Atatürk Anıtı’na çelenk sunma töreninde, “Bu bayramları ve değerleri asla önemsizleştirmeye çalışmamalıyız. Bu devletimizin, milletimizin kendi bindiği dalı kesmesi anlamasına gelecektir” dedi.


Muratpaşa’da 23 Nisan Ulusal Egemenlik Çocuk Bayramı kutlamaları kapsamında Belediye Başkanı Uysal, belediye başkan yardımcıları ve belediye meclis üyeleri görevlerini çocuklara devretti. Başkan Uysal, koltuğunu Muratpaşa Belediyesi Ermenek Bilim ve Eğitim Merkezi’nin 5’inci sınıf öğrencilerinden Yılmaz Kırıt’a bıraktı.


İlk çikolata evi sordu


Başkan yardımcılarıyla birlikte makama geçen Kırıt, ilk olarak geçen yıl görevi devralan arkadaşının ‘çikolatadan ev’ isteğini hatırlatarak Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü’nün bu konuda bir çalışması olup olmadığını sordu. Sosyal Yardım İşleri Müdürü Emin Sözen, yıl boyunca çeşitli etkinliklerde çikolata evlerin hazırlandığını ve 23 Nisan için de özel bir hazırlıklarının olduğunu söyledi.


Çocuk hakları sözleşmesi okullara dağıtılacak


Başkan Kırıt, makamda belediye meclisini toplarken meclis üyelerinin önerilerini de dinlemeyi ihmal etmedi. Muratpaşa’nın çocuklardan oluşan Belediye Meclisi, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 20 Kasım 1989 tarihinde benimsenen Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin Muratpaşa’daki tüm okullara dağıtılması için çalışma başlatılması kararı aldı.


Çikolata evini birlikte kestiler


Muratpaşa Belediyesi’nin küçük Başkanı Yılmaz Kırıt, Cahit Sıtkı Tarancı’nın ‘Memleket İsterim’ şiirini okuyarak toplantıyı kapatırken, 23 Nisan için özel hazırlanan çikolata evinin getirilmesi talimatını vermeyi de unutmadı. Çocuklar, Ümit Uysal’la birlikte çikolata evini kesip tadına bakmayı da ihmal etmedi.


Atatürk’ün çocukları


Başkanlıkta devir teslim törenin ardından Kırıt ve Uysal, Muratpaşa Kent Meydanı’nda Atatürk Anıtı’na çelenk sunma törenine katıldı. Kırıt, burada Ermenek Bilim ve Eğitim Merkezi’nden arkadaşları, Adalya Vakfı Engelsiz Kafe’nin özel çocukları ve Muratpaşa Belediyesi Merkez kreş öğrencileriyle birlikte üzerinde ‘Atatürk’ün Çocukları’ yazılı çelengi Atatürk Anıtı’na sundu.


Ulusal egemenlik vurgusu


Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından törende bir konuşma yapan Ümit Uysal, bir ülkenin çocuklara armağan edilmiş bayramının olmasının dünya ölçeğinde vizyona, gelecek öngörüsüne sahip olduğunun kanıtı olduğunu belirterek, “Bu çok değerli bir duruştur” dedi. Ulusal egemenlik kavramının egemenliği almak isteyen monarklara ve kişilere karşı toplumlarının uzun yıllar içinde verdiği büyük mücadeleler içinde şekillendiğinin altını çizen Başkan Uysal, “23 Nisan 1920’de TBMM açıldığında ve sonrasında ‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ demişiz. 23 Nisan ve egemenliği kayıtsız, şartsız milletin kılınması çok değerli insanlık aşamalarıdır. Bunun değerini bilmemek ülkemizde çıkan çok değerli bir madenin değerini bilmemekle eş değerdir. Bu bayramları ve değerleri asla önemsizleştirmeye çalışmamalıyız. Bu devletimizin, milletimizin kendi bindiği dalı kesmesi anlamasına gelecektir” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.