GENEL - 25 Nisan 2017 Salı 18:19

“Türkiye’de Atıksu Yönetimi Çalıştayı” Antalya’da başladı

A
A
A
“Türkiye’de Atıksu Yönetimi Çalıştayı” Antalya’da başladı

“Türkiye’de Atıksu Yönetimi Çalıştayı”na katılan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşarı Mustafa Öztürk, “Çevreyi kirleten atık su kalmasın diyoruz.

“Türkiye’de Atıksu Yönetimi Çalıştayı”na katılan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşarı Mustafa Öztürk, “Çevreyi kirleten atık su kalmasın diyoruz. Kısıtlı olan su kaynaklarımızı kirletmeden kullanma sistemlerini bu çalıştayda ortaya koymak istiyoruz” dedi.


Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Avrupa Birliği (AB) Yatırımları Dairesi Başkanlığı ile AB Türkiye Delegasyonu tarafından düzenlenen “Türkiye’de Atıksu Yönetimi Çalıştayı” Antalya’nın Serik ilçesi Belek Turizm Merkezi’nde başladı. 25-27 Nisan 2017 tarihleri arasında yapılacak olan, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşarı Mustafa Öztürk, AB Müsteşarı Frencois Begout, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Avrupa Birliği Yatırımlar Daire Başkanı İsmail Raci Bayer’in hazır bulunduğu çalıştayda ilgili Bakanlıklardan, üniversitelere, sivil toplum kuruluşlarından firmalara ve belediyelere kadar atıksu alanında faaliyet gösteren 300 paydaş bir araya geldi. Çalıştayda Türkiye’de atıksu sektöründe karşılaşılan sorunlar, çözüm önerileri, projeler ve yeni teknolojiler masaya yatırılıyor.


Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşarı Mustafa Öztürk, Türkiye’yi 2023 yılında yüzde 100 arıtma tesisine kavuşturmayı hedeflerini belirterek, “Atık su arıtma tesislerinde yaşanan sorunlar, çözüm yolları, arıtma çamurlarında yaşanan sorunlar çözüm yolları, arıtma tesislerinde işletme ve çözüm yolları ile diğer tüm konular müzakere edilecek. Müzakereler sonucunda buna göre değerlendirmesi yapılacak. Paydaşlar bu üç günde bizlere fikirlerini ve yol haritasını söyleyecek. Sonuçta Türkiye’nin artmayla ilgili 2023’e kadar eylem planını yapılması gerekenleri ortaya koyacağız. Şu ana kadar Türkiye de belediyelerde yüzde 81 oranında belediyelerde su arıtılmakta. Yüzde 100’ünü 2023’te başarmayı istiyoruz. Arıtılmayan atık su kalmasın istiyoruz. Çevreyi kirleten atık su kalmasın diyoruz ve böylece daha yaşanılabilir daha kullanılabilir daha çevreyle uyumlu su kaynakları olsun istiyoruz. Zaten kısıtlı olan su kaynaklarımızı kirletmeden kullanma sistemlerini bu çalıştayda ortaya koymak istiyoruz” dedi.


AB Müsteşarı Frencois Begout ise Avrupa Birliği olarak çalıştayı desteklediklerini ifade ederek, “Çok önemli bir çalıştay Türkiye’deki bu alanda çalışan uzmanları bir araya getiriyor. Daha da önemlisi katılımcılar özgür bir şekilde, rahat bir şekilde konuşabilecek. Herkes kendi fikrini söyleyebileceği çalıştay. Çalılştayı biz de destekliyoruz önemli olan şey kurumsal kapasitenin gelişmesi. Çok karmaşık bir sektör atık su. O yüzden bu çalıştay önemli” şeklinde konuştu.


Açılış konuşmasının ardından Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşarı Mustafa Öztürk, Avrupa Birliği (AB) Müsteşarı Frencois Begout katılımcılara plaket verdi.


“Yerel Yönetimlerin Kurumsal Kapasitenin Geliştirilmesi ve Finansman Yönetimi” konulu oturumu Uluslararası Saraybosna Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. Hasan Zuhuri Sarıkaya ve Yıldız Teknik Üniversitesi-Çevre Mühendisliği Bölümünden Prof. Dr. Mehmet Çakmakcı, “Atıksu Arıtımında Yeni Teknolojiler” konulu oturumu Fırat Üniversitesi- Çevre Mühendisliği Bölümü Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Halil Hasar, İstanbul Teknik üniversitesi- Çevre Mühendisliği Bölümünden Prof. Dr. İsmail Koyuncu, “Atıksu Arıtma Tesislerinin Tasarımı ve İşletme Sorunları” konulu oturumu İTÜ- Çevre Mühendisliği Bölümünden Prof. Dr. İzzet Öztürk, Selçuk Üniversitesi-Çevre Mühendisliği Bölümünden Prof. Dr. Bilgehan Nas, “Arıtma Çamuru Yönetimi konulu oturumu Dokuz Eylül Üniversitesi-Çevre Mühendisliği Bölümünden Prof. Dr. Ayşe Filibeli, Namık Kemal Üniversitesi-Çevre Mühendisliği Bölümü Prof. Dr. Lokman Hakan Tecer, “Sanayide Atıksu Yönetimi” konulu oturumu Yıldız Teknik Üniversitesi-Çevre Mühendisliği Bölümünden Prof. Dr. Ahmet Demir, Gebze Teknik Üniversitesi-Çevre Mühendisliği Bölümünden Prof. Dr. Bülent Keskiner, “Atıksu Yönetiminde Ab Uyum Süreci” konulu oturumu ODTÜ-Çevre Mühendisliği Bölümü) Prof. Dr. Ülkü Yetiş, ile Ankara Üniversitesi-Su Yönetimi Enstitüsünden Doç. Dr. Gökşen Çapar yönetti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Bayburt’ta basit yaralama suçunda taraflar TSK’ya bağış yapma şartıyla uzlaştılar Bayburt’ta ’Basit Yaralama’ suçunda taraflar Türk Silahlı Kuvvetlerine (TSK) 10 bin lira bağış yapılması noktasında anlaştılar, dosya mahkemeye intikal etmeden çözülerek kapatıldı. K.A ve B.N.K isimli iki arkadaş dışarıda vakit geçirdikleri sırada araçla yanlarına gelen H.A ve R.A isimli şahıslar tarafından darp edildiler. Darp edildikleri iddiasıyla emniyete başvuran iki arkadaş H.A ve R.A’dan şikayetçi oldular. Mağdurların şikayeti üzerine şüpheliler H.A ve R.A hakkında ’Basit Yaralama’ suçundan soruşturma başlatıldı. Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosyadaki suçun uzlaştırmaya uygun bir suç olduğu belirlendi, dosya Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosuna gönderildi. Uzlaştırma bürosu ekipleri, mağdur taraflarla uzlaşma şartlarını görüşmek için bir araya geldiler. Mağdur K.A ve B.N.K, TSK’ya bağış yapılması şartıyla şüphelilerle uzlaşacağını uzlaştırma bürosu ekiplerine bildirdiler. K.A’nın ve B.N’K’nın uzlaşma talebini kabul eden şüpheliler, TSK’ya 10 bin lira bağışta bulundular. Uzlaştırma Bürosu görevlilerinin titizlikle yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosya mahkemeye intikal etmeden, çözüme kavuşturularak kapatıldı. Bununla birlikte, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, taraflarla görüşme sağlayan uzlaştırmacılara titiz çalışmalarından ötürü teşekkür ederek, kişi onarıcı adalet anlayışına hizmet etme gayreti içerisinde olduklarını, kamuya yararlı edimleri Uzlaştırma Bürosu ekipleriyle birlikte gerçekleştirdiklerini ve çalışmaların özenle yürütüldüğünü vurguladı.
Bayburt Uzlaştırma Büro ekiplerince bir dosya daha çözüme kavuşturuldu Bayburt’ta özel bir diş kliniğine tedavi olmak için başvuran H.H.O isimli hasta, kendisine yanlış tedavi uygulandığı gerekçesiyle B.S.G isimli doktordan şikayetçi oldu. Mağdur H.H.O, şikayetçi olduğu doktorla Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı’na (TEMA) bağış yapma şartıyla uzlaşmaya vardı. Anlaşma sağlanan dosya ise Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin çalışmaları sonucunda kapatıldı. H.H.O isimli bir vatandaş, tedavi olmak için gittiği özel diş kliniğinde diş hekimi B.S.G’nin kendisine yanlış tedavi uyguladığı iddiasıyla doktordan şikayetçi oldu, B.S.G, hakkında ’Taksirle Bir Kişinin Yaralamasına Neden Olma’ suçundan soruşturma başlatıldı. Dosyanın Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığına intikal etmesi sonucunda dosya incelendi, suçun uzlaştırmaya tabi olduğu belirlendi. Devreye giren Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu ekipleri, mağdur H.H.O ile görüşme sağladılar. Mağdur H.H.O, şüpheli B.S.G’den TEMA Vakfı’na 150 fidan bağışta bulunmasını istedi. Daha sonra şüpheli B.S.G ile bir araya gelen uzlaştırma bürosu ekipleri, H.H.O’nun talebini B.S.G’ye ilettiler. H.H.O’nun isteğini kabul eden doktor ise, 150 fidan karşılığında TEMA Vakfı’na 12 bin 800 lira bağışta bulundu. Mahkemelerin iş yükünün azaltılması amacıyla yapılan uzlaşma görüşmeleri sonucunda, taraflar edimli olarak uzlaşmayı kabul etmiş oldular. Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin özverili çalışmalarıyla bir dosya daha sonuca vardırılarak, kapatıldı. Öte yandan, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, kamu yararı gözeten çalışmaların özenle devam ettiğini bildirerek, Uzlaştırma Bürosu ekiplerine çalışmalarından ötürü teşekkürlerini iletti. Önceliklerinin kamu yararı olduğunun altını çizen Savcı Alim, Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu olarak çalışmaları özenle ve önemle yürüttüklerini söyledi.
Erzincan Erzincan’da Filistin’e destek yürüyüşü yapıldı Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) öğrencileri tarafından, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına tepki göstermek, Avrupa ve Amerika’da çeşitli üniversitelerde Filistin için yapılan protestolara destek vermek amacıyla ‘Gazze İçin Yürüyüş ve Dua’ programı düzenlendi. EBYÜ’de öğrenim gören öğrenciler ile akademik ve idari personelin yanı sıra çok sayıda Erzincanlı vatandaş, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını protesto etmek ve aynı amaçla ABD ile Avrupa’daki üniversitelerde yapılan eylemlere destek vermek amacıyla EBYÜ kampüsünde toplandı. Program, İlahiyat Fakültesi öğrencilerinden Eyüp Budak’ın okuduğu Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı. Daha sonra öğrenciler, İngilizce ve Türkçe, "Gazze’de katliam var, sesini yükselt", "Bugünün Nazi’si işgalci İsrail", "Kudüs için, ilk kıblemiz Mescid-i Aksa için, Filistin için" yazılı pankart açtı. Özgür Filistin eylemlerine destek olmak amacıyla gerçekleştirilen programda EBYÜ öğrencileri adına basın açıklamasını Furkan Çoban okudu. Açıklamada şu metne yer verildi: “Allah’ın ve sizin düşmanlarınızı ve onların gerisinde olup sizin bilmediğiniz, ama Allah’ın bildiklerini korkutup caydırmak üzere, onlara karşı elinizden geldiği kadar güç ve savaş atları hazırlayın. Allah yolunda harcadığınız her şeyin karşılığı, zerrece haksızlığa uğratılmadan size tastamam ödenecektir. Bir asırdır Filistin’i işgal etmeye çalışan Siyonist terör şebekesi yaklaşık 210 gündür Gazze halkına zalimce saldırmaya devam ediyor. Filistin’de göğe yükselen bebeklerin ve çocukların feryadı, katledilen binlerce masum çocuğun mazlumiyeti; arşı alayı titretti ve arştan arza, yeryüzü şeytanlarının ve zalimlerin fermanı olarak indi. Ve dünyanın dört bir tarafında yeryüzünün vicdan ehli insanları, bataklığa düşmüş insanlığın onurunu ayağa kaldırmak adına bir devrim ateşini tutuşturdular. Bu devrim ateşi elden ele tüm ülkelerin ve milletlerin ufkunu aydınlatmaktadır. Filistin davasına destek amaçlı yapılan bu eylemler Siyonizm’in temsil ettiği küresel şeytani düzene karşı haklı bir isyandır. Başta Amerika ve Fransa olmak üzere, Batı dünyasının birçok yerinde en saygın kabul edilen üniversitelerde gönüldaşlarımız ayağa kalkarak isyan ateşine destek vermiş ve küresel intifadanın bir parçası olmayı tercih etmiştir. Birçok akademisyen ve öğrenci, bu davaya destek olmuştur. İntifada ateşi, sinelerinde yürek taşıyan herkesi etkisi altına almıştır. Tüm tedbir ve baskılara rağmen, onurlu gençlerin ve akademisyenlerin isyanları engellenememektedir. Binlerce öğrenci ve akademisyenin tutuklanması, sonucu değiştirmemiştir. Buradan zulme sessiz kalmayan bu onurlu akademisyenleri ve öğrencilerini selamlıyoruz. Ey vicdanlı ve aziz halkımız; sizler de kalkın ve bu insanlık zincirinin halkalarını oluşturun. Bu insanlık devrimine siz de iştirak edin. Gönülleriniz bu dava için atsın, Diliniz bu davayı konuşsun ve kalemleriniz bu davayı yazsın. İnsanlığın ikiye ayrıldığı bir zamanda aziz ve özgür insanların saflarında yer alın ve küresel intifadanın şerefini bir madalya olarak taşıyın. Bu şeref sizden sonraki nesillere de aktarılsın. Küresel intifadaya ve bu intifadayı kuşanan özgür ruhlu cesur yüreklere selam olsun. Ve buradan tekrar hatırlatıyoruz: Ehli Vicdan, Ehli iman olan ve kalbinde zerrece İnsanlık taşıyan herkese diyoruz ki küresel boykot mallarını almayın-aldırmayın. Unutmayın ki alınan her boykot malı bir bomba, bir tank veya bir füzedir. Ümmetin ve insanlığın izzet örtüsüne dokunan Siyonist eller varsa, onlara karşı çıkan yiğitler, Sütçü İmamlarda vardır elbet. Nihayetinde Şanlıurfa’dan bir yiğit çıktı adı Hasan saklanan idi. İmanı gayreti cesareti kabul etmedi bu zilleti ve canını Rabbi Rahmana teslim etti. Rabbimizden niyazımız şehidimizin attığı bu adımın zulmün tahtını sarsması ve İslam dünyasının bu zelilce seyirciliğine son vermesidir. Gazze’yi unutmama ve unutturmama adına elimizden ne geliyorsa yapacağız, insanlık ve Müslümanlığın bağrına hançer saplanmış iken buna seyirci ve ilgisiz kalmak elbette mümkün değildir. Son olarak buradan tüm dünyaya haykırıyoruz: Kudüs ve Mescidi Aksanın kurtuluşu için yapılacak olan her türlü meşru eylemin yanındayız, tarafıyız ve destekçisiyiz. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi öğrencileri.” Basın açıklaması sonrasında yapılan yürüyüş ile program nihayete erdi.