SAĞLIK - 19 Temmuz 2018 Perşembe 16:26

Prof. Dr. Çete: "Yılan ısırığını emmeyin"

A
A
A
Prof. Dr. Çete: "Yılan ısırığını emmeyin"

Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof.

Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yıldıray Çete, "Filmlerden hayatımıza giren son derece yanlış uygulamalar da var. Yarayı kesmek, emmek, oraya bir şey sürmek, masaj yapmak gibi. Bunlar kesinlikle yapılmaması gereken yılanın zehrinin yayılmasına neden olan uygulamalar" dedi.


Prof. Dr. Çete, illüzyonist Aref Ghafouri’nin kobra yılanı ısırmasıyla hastaneye başvurmasının ardından yılan ısırıklarının yeniden gündeme geldiğini kaydetti. Türkiye’de yılan türlerinden kobra ısırığının çok da alışık olunan bir durum olmadığını belirten Prof. Dr. Çete, eğlence amaçlı sahiplenilen kobra yılanının ısırması olaylarına pratik hayatta neredeyse hiç rastlamadıklarını bildirdi.


Aref’in durumunun hekimler için de ilginç bir vaka olduğuna değinen Prof. Dr. Çete, "Dünyada 2 bin 700’den fazla yılan türünden 3’te biri zehirlidir. Bu yılanların da yüzde 7’sinin zehri insanı öldürecek düzeydedir" dedi.



"Türkiye’de engerek"


Türkiye’de sadece engerek türü yılanının zehirli olduğuna vurgu yapan Prof. Dr. Çete, "Türkiye’de 9 engerek türü var. Engerekler, hem erişkin hem de çocuklarda ölümle sonuçlanabilecek ciddi zehirlenmelere yol açan önemli bir yılan türüdür" ifadelerine yer verdi.



"Tüm ısırıkların yüzde 20’si kurudur"


Aref’in hastaneye başvurduktan sonra oluşturulan raporunu incelediğini anlatan Prof. Dr. Çete, "Bazen yılanlar korkutmak ya da yuvasını koruma amaçlı ısırır ama aslında zehrini enjekte etmez. Buna ’kuru ısırık’ diyoruz. Aref’in bize gelen raporuna bakarak ya da hastayı ilk anda muayene ederek kuru ısırık olup olmadığını anlamak çok da mümkün değil. Tüm yılan ısırıklarının yüzde 20’si kuru ısırıktır. Bir çok yılan ısırığında erken dönemde bulgular ortaya çıkarken bazı olgular da 24 saate uzayabiliyor. Uzun süre gözlemledikten sonra hiçbir bulgu, etki gelişmiyorsa o zaman kuru ısırık olmuş olabilir diyebiliriz. Rapordan okuduğuma göre yılanın ısırdığı yerde şişlik ve his kaybı, uyuşukluk yakınmaları varmış. Belki buna bakarak çok da kuru ısırık olmayabilir. Gerçekten oraya zehir vermiştir diye düşünüyorum" dedi.



"Emmek ve kesmek yanlış"


Yılanın ısırmasında ilk reaksiyonun korku olduğuna vurgu yapan Prof. Dr. Çete, "Korku ve paniğe bağlı olarak bulantı, kusma, baş dönmesi, kendini kötü hissetme gibi durumlar gelişir. Bu her zaman zehirli bir yılan ısırığından oluşmuş anlamına gelmez. Bütün yılan ısırıklarında mümkünse en yakın sağlık kuruluşuna başvurulması gerekir. Başvurana kadar basit, uygulanması gereken önlemler var. Filmlerden hayatımıza giren son derece yanlış uygulamalar da var. Yarayı kesmek, emmek, oraya bir şey sürmek, masaj yapmak gibi. Bunlar kesinlikle yapılmaması gereken yılanın zehrinin yayılmasına neden olan uygulamalar. Atar damardan kan akışını zayıflatacak şekilde sıkmamak, turnike uygulamamak da gerekiyor. Elastik bir bandajla atar damarın akımını bozmayacak şekilde bir bandaj üst tarafa yapılabilir. Yılanlar en fazla kol ve bacaklardan ısırır. Yılın ısırdıktan sonra ödem gelişeceği için yüzük ve bilezikler hemen çıkartılmalıdır. Kolu iple istirahate almak ve hareket ettirmeden sağlık kuruluşuna başvurmak gerekiyor. Yılanların zehri kas hareketiyle vücutta daha hızlı yayılır. O nedenle yılanın ısırdığı nokta hareket ettirilmemeli" ifadelerini kaydetti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Bozulan asansörün üzerindeki kağıtta geçen komik diyalog dikkat çekti Eskişehir’deki bir yurtta asansörün motorunun arızalanmasından dolayı kullanıma kapatılıp üzerine ‘motor arızası nedeniyle kullanılmamaktadır’ yazısının asılmasının ardından bunu gören ve ne zaman yapılacağı hakkında soru soran öğrenciler, bilgi kağıdının üzerinde komik bir diyaloğa sebebiyet verdi. Tepebaşı ilçesinde bulunan Doğan Aslan Bey Kredi Yurtlar Kurumu Erkek Öğrenci Yurdu’nda asansör bozuldu. Asansörün bozulduğunu farkeden yurt görevlileri, bir süreliğine kullanıma kapattı. Asansörün ne zaman yapılacağını merak eden öğrencilerin asansör üzerindeki ‘Motor arızası nedeniyle kullanılmamaktadır’ yazısının altındaki boşluğa ilginç yazılar yazdığı görüldü. Öğrenciler tarafından “Hadi hocam, halledin şunu artık ya”, “Uçak motoru mu bu kaç hafta oldu?” gibi soruların arından yurt görevlileri olduğu tahmin edilen kişilerin ise, “Gereği yapılacak müsterih olunuz” yazması görenleri gülümsetti. Görevlilerin ise bozulan asansörü uzman bir ekip ile onarmaya çalıştığı gözlemlendi. “Asansörlerin bakımı uzun sürdüğü için böyle bir iletişim yöntemi gördüm” Doğan Aslanbey KYK Erkek Öğrenci Yurdu’nda kalan öğrenci Fatih Öztürk, görmüş olduğu bu diyaloğun hoşuna gittiğini ve gülümsetici bir durum olduğunu belirterek, “Asansörlerin bakımı uzun bir süredir yapılıyor. Asansörlerin devam eden bakımı uzun sürdüğü için böyle bir iletişim yöntemi gördüm. Açıkçası yazan kişinin de öğrenci olduğundan şüpheleniyoruz. Muhtemelen öğrencidir. Eğer görevliyse daha komik ve ilginç bir durum açıkçası. “Uçak motoru mu bu? Neden bu kadar uzun sürdü?” demelerine rağmen yurt yönetiminin nezaketle cevap vermesi ve bunu da tekrar aynı kağıt üzerinden yazı yoluyla yapmaları, bence gayet hoş bir durum. Gülümsetici bir durum. Şu anda asansörlerin bakımı devam ediyor. Bazıları hâlâ çalışır durumda, bazılarının bakımı bitmiş durumda. Diğerlerinin bakımının bitmesini de merakla bekliyoruz” şeklinde konuştu.
Zonguldak ZBEÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesinde İki Program Akredite Edildi ZBEÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İngilizce İktisat ve İşletme lisans programları STAR tarafından akredite edildi. ZBEÜ’de eğitim kalitesi artmaya devam ediyor. Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesinin İngilizce İktisat ve İşletme programları Sosyal Beşeri ve Temel Bilimler Akreditasyon ve Rating Derneği (STAR) tarafından akredite edildi. Sürdürülebilir ve kaliteli eğitim anlayışı ile hareket eden Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesinin iki programın daha akredite olmasıyla birlikte eğitim çalışmalarının kalitesi de bir kez daha tescillenmiş oldu. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Ferda Çakmak, lisans programlarının uluslararası belirlenmiş kalite standartlarını karşılamış olması ve bunun bağımsız kuruluşlar tarafından tescillenmesinin önemli olduğunu ifade etti. Çakmak, İİBF ailesi olarak akreditasyon sürecinde yoğun çaba gösterdiklerini belirterek, süreçte emeği geçen tüm akademik ve idari personele teşekkürlerini sundu. ZBEÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer konuyla ilgili yaptığı açıklamada, eğitim ve öğretim kalitesinin akreditasyon belgeleriyle taçlandırılmasının yanında bundan sonra da yapacakları yeni çalışmalar ve gösterecekleri çabalarla Üniversitenin çok daha kaliteli ve ileri bir seviyeye taşınacağından hiç şüphesi olmadığını belirtti. Rektör Özölçer fakültede bünyesinde yer alan, henüz akredite olmayan programların da akreditasyon süreçlerini tamamlamalarının önemli olduğunu ve bu konuda gereken desteğin sağlanacağını ifade etti. Ayrıca, bu zorlu süreçte emeği geçen İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı, Dekan Yardımcıları, Bölüm Başkanları, Anabilim Dalı başkanları ile akademik, idari personel ve tüm öğrencileri tebrik etti.
İzmir Yazar Erhan Aslan’dan EGİAD’da ’Elif’in Yolculuğu’ söyleşisi EGİAD Üyesi ve "Elifin Yolculuğu" kitabının yazarı Erhan Aslan’ın katılımıyla gerçekleşen söyleşide, insanın evrensel yaşam yolculuğu üzerine değerlendirmeler yapıldı. EGİAD Üyesi ve Elifin Yolculuğu Kitabı’nın Yazarı Erhan Aslan’ın katıldığı söyleşi EGİAD merkezinde gerçekleşti. Hayata ilişkin sorgulanan, insana dair pek çok konunun ele alındığı etkinlikte, İnsanın evrensel yaşam yolculuğunu derinlemesine keşfetmek üzere önemli sorulara yanıt arandı. 1971 İzmir doğumlu ve elektronik mühendisi olan Aslan, 2000 yılından bu yana e-Çözüm Bilişim‘de Genel Müdür olarak görev yapıyor. 2013 yılından bu yana Silva Metodu, Kişisel Gelişim Teknikleri, Bilinç ve Bilinçdışı gibi kavramlar üzerine çalışmalar yürüten ve 2019 yılında Silva Metodu yetkili eğitmeni olan Aslan, “Benim için muazzam bir yolculuktu. Şimdi, deneyimlerimi dostlarla paylaşarak yaşam amacıma hizmet etme zamanı.” dedi. Tekâmülün bilincin evrimleşmesi ve yüksek benle hızlanması olduğunun altını çizen Aslan, "Bilgiye sahip olmakla idrake sahip olmak arasındaki derin boşluğun karşılanması, ne koyu bir inançla bir sisteme tutunmaktan, ne de onları yok saymaktan geçiyor. İnsanlığa bu konuda en çok yol gösteren kaynaklar inanç sistemleri olmuştur. En ilkel seviyelerden, semavi dinlere kadar insanlık kadar eski olan bu manevi ve sosyal kılavuzların birçoğu hali hazırda da referans olma özelliğini sürdürmektedirler." dedi. Erhan Aslan, dünyanın tekâmül okulu olduğunu, bilinçli farkındalık ve idrak yolunda ilerlemenin önemine değindi.