GENEL - 08 Kasım 2018 Perşembe 16:59

Antalya’da 10 Kasım mesajları

A
A
A
Antalya’da 10 Kasım mesajları

Antalya Valisi Münir Karaloğlu, Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen ve Antalya Ticaret Borsası (ATB) Başkanı Ali Çandır, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ölümünün 80’inci yıl dönümü dolayısıyla anma mesajı yayımladı.

Antalya Valisi Münir Karaloğlu, Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen ve Antalya Ticaret Borsası (ATB) Başkanı Ali Çandır, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ölümünün 80’inci yıl dönümü dolayısıyla anma mesajı yayımladı.


Vali Münir Karaloğlu mesajında Türk milletinin Anadolu topraklarından silinmek istendiği bir dönemde, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün liderlik ettiği Kurtuluş Savaşı’nı zaferle sonuçlandırdığını kaydetti. Vali Karaloğlu, "Türkiye Cumhuriyeti büyük bir eserdir; Atatürk de büyük bir liderdir. Bizler, bugün 95 yaşında olan bu esere sahip çıkmanın azmi ve gayreti içerisindeyiz. 10 Kasım bu gayretin önemli bir adımıdır. “Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyet ilelebet payidar kalacaktır" diyen Gazi Mustafa Kemal’i hatırlama, fikirlerini ve eserlerini daha iyi anlama vesilesidir. Devlet-millet el ele, 100. yılda Büyük Türkiye’nin mücadelesini veriyoruz. Darbelere, terör saldırılarına ve işgal girişimlerine karşı milletçe kenetlenerek yolumuza devam ediyoruz. İşte bugün bir kere daha, vefatının 80’inci yıl dönümünde hem Atatürk’ün aziz hatırasını, bir kere daha hatırlayacağız. Cumhuriyetimizi muhafaza ve müdafaa kararlılığımızı bir kere daha tazeleyeceğiz. Bu duygularla, ebediyete irtihalinin 80. yıldönümünde, Gazi Mustafa Kemal başta olmak üzere, Milli Mücadelemizin tüm kahramanlarını bir kere daha saygı, rahmet ve şükranla anıyorum. Ruhları şad olsun" dedi.



Sözen: “10 Kasım’lar yas günleri değil, O’nun fikirlerine ve gösterdiği hedeflere ulaşmamız gereken bir gündür”


Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen, 10 Kasım Atatürk’ü Anma Günü dolayısıyla mesaj yayımladı. Başkan Sözen, "Bugün, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ü ölümsüzlüğe uğurladığımız günün yıldönümü. 10 Kasım’lar yas günleri değil, O’nun fikirlerine ve gösterdiği hedeflere ulaşmak için daha çok çalışmamız ve her zamanki gibi bir ve beraber olmamız gereken bir gündür. Atatürk, barışçı kişiliği, reformları, düşünce ve yaptıklarıyla dünya tarihine damgasını vuran ve tüm insanlığın saygı duyduğu bir liderdir. Atatürk’ün vefatından sonraki dönemin değerlendirilmesi; O’nun hayatında başardıkları, düşünceleri ve hedefleriyle kıyaslanarak yapılmalıdır. Bugün hepimize düşen en büyük görev; Atatürk’ü ve en büyük eseri Cumhuriyet’i anlamak, Cumhuriyet’in değerlerini her koşulda korumak, Atatürkçü düşünceyi benimsemek, Türkiye’yi aydınlık yarınlara taşımaktır. Bizler Ata’mızın açtığı yolda ilerleyerek gösterdiği amaçlara ulaşmak için çaba göstereceğiz. Demokratik ve laik Cumhuriyetimizi yeni eserlerle yüceltecek, tüm kurum ve kurallarıyla sonsuza değin yaşatacağız. Ulu Önder Atatürk’ün ilke ve devrimleri ise Cumhuriyet’imizi korumak çabalarımızda, yolumuzu aydınlatmayı sürdürecektir. Atatürk Cumhuriyeti’nin çağdaş bir belediye başkanı olarak Manavgat’ımızda Atatürk ve onun kurduğu Cumhuriyet’i gelecek nesillere anlatmak görev ve misyonunu yılmadan sürdüreceğimizden de kimsenin şüphesi olmasın. Türk milletinin ışık kaynağı, çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu, aydınlık Türkiye’nin sembolü, büyük devrimci ve düşünce adamı Yüce Atatürk’ün gönlümüzdeki erişilmez yeri hiçbir zaman değişmeyecektir. Cumhuriyetin erdemine ve temel değerlerine yürekten inanmanın ve Mustafa Kemal Atatürk’ün düşünce ve eylemlerinin anlamını özümsemiş olmanın gururu ve bilinciyle Ulu Önderimizi aramızdan ayrılışının 80. yıldönümünde bir kez daha rahmet, minnet, şükran ve büyük bir özlemle anıyoruz" ifadelerine yer verdi.



Çandır: "Atamız, hoşgörü ve asaletin temsilcisiydi”


ATB Başkanı Ali Çandır, 10 Kasım Atatürk’ü Anma Günü ve Atatürk Haftası nedeniyle yayımladığı mesajda 10 Kasım 1938 tarihinin Türk milletinin, kendini var eden önderi, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ü kaybettiği matem günü olduğunu belirtti. Mustafa Kemal Atatürk’ün askeri deha olduğu kadar iyi bir entelektüel, iyi bir matematikçi, iyi bir lider olduğunu belirten Başkan Çandır, "Atamız, hoşgörü ve asaletin temsilcisiydi. Eğitim, ekonomik kalkınma, tarıma öncelik vermiş ileri görüşlü bir devlet adamı olan Atamız, çağının çok ilerisinde bir devlet adamıydı. Ordusu sıfırken emperyalist ülkeleri yenen, Türk milletinin olduğu kadar Ortadoğu halklarının da umudu, dünya liderlerinin idolü Atamızı anlamalı, anlatmalıyız. ’Tarlada karga kovalayan sarı saçlı, mavi gözlü çocuk’ olarak yıllarca ders kitaplarında öğrettiğimiz Atatürk’ün yeni nesillere örnek olacak kişiliği ve özellikleri mutlaka çocuklarımıza aktarılmalı. Çağdaş toplum olma, başarılı medeniyetler seviyesine çıkma hedefi ile ’Yurtta sulh cihanda sulh’ sözü bizler için yol gösterici, kazanımları çocuklarımıza bırakacağımız emanetlerimizdir. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ü ebediyete uğurlayışımızın 80’inci yıldönümünde, saygı, minnet ve özlemle anıyoruz.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Uzlaştırma Büro ekiplerince bir dosya daha çözüme kavuşturuldu Bayburt’ta özel bir diş kliniğine tedavi olmak için başvuran H.H.O isimli hasta, kendisine yanlış tedavi uygulandığı gerekçesiyle B.S.G isimli doktordan şikayetçi oldu. Mağdur H.H.O, şikayetçi olduğu doktorla Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı’na (TEMA) bağış yapma şartıyla uzlaşmaya vardı. Anlaşma sağlanan dosya ise Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin çalışmaları sonucunda kapatıldı. H.H.O isimli bir vatandaş, tedavi olmak için gittiği özel diş kliniğinde diş hekimi B.S.G’nin kendisine yanlış tedavi uyguladığı iddiasıyla doktordan şikayetçi oldu, B.S.G, hakkında ’Taksirle Bir Kişinin Yaralamasına Neden Olma’ suçundan soruşturma başlatıldı. Dosyanın Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığına intikal etmesi sonucunda dosya incelendi, suçun uzlaştırmaya tabi olduğu belirlendi. Devreye giren Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu ekipleri, mağdur H.H.O ile görüşme sağladılar. Mağdur H.H.O, şüpheli B.S.G’den TEMA Vakfı’na 150 fidan bağışta bulunmasını istedi. Daha sonra şüpheli B.S.G ile bir araya gelen uzlaştırma bürosu ekipleri, H.H.O’nun talebini B.S.G’ye ilettiler. H.H.O’nun isteğini kabul eden doktor ise, 150 fidan karşılığında TEMA Vakfı’na 12 bin 800 lira bağışta bulundu. Mahkemelerin iş yükünün azaltılması amacıyla yapılan uzlaşma görüşmeleri sonucunda, taraflar edimli olarak uzlaşmayı kabul etmiş oldular. Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin özverili çalışmalarıyla bir dosya daha sonuca vardırılarak, kapatıldı. Öte yandan, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, kamu yararı gözeten çalışmaların özenle devam ettiğini bildirerek, Uzlaştırma Bürosu ekiplerine çalışmalarından ötürü teşekkürlerini iletti. Önceliklerinin kamu yararı olduğunun altını çizen Savcı Alim, Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu olarak çalışmaları özenle ve önemle yürüttüklerini söyledi.
Erzincan Erzincan’da Filistin’e destek yürüyüşü yapıldı Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) öğrencileri tarafından, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına tepki göstermek, Avrupa ve Amerika’da çeşitli üniversitelerde Filistin için yapılan protestolara destek vermek amacıyla ‘Gazze İçin Yürüyüş ve Dua’ programı düzenlendi. EBYÜ’de öğrenim gören öğrenciler ile akademik ve idari personelin yanı sıra çok sayıda Erzincanlı vatandaş, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını protesto etmek ve aynı amaçla ABD ile Avrupa’daki üniversitelerde yapılan eylemlere destek vermek amacıyla EBYÜ kampüsünde toplandı. Program, İlahiyat Fakültesi öğrencilerinden Eyüp Budak’ın okuduğu Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı. Daha sonra öğrenciler, İngilizce ve Türkçe, "Gazze’de katliam var, sesini yükselt", "Bugünün Nazi’si işgalci İsrail", "Kudüs için, ilk kıblemiz Mescid-i Aksa için, Filistin için" yazılı pankart açtı. Özgür Filistin eylemlerine destek olmak amacıyla gerçekleştirilen programda EBYÜ öğrencileri adına basın açıklamasını Furkan Çoban okudu. Açıklamada şu metne yer verildi: “Allah’ın ve sizin düşmanlarınızı ve onların gerisinde olup sizin bilmediğiniz, ama Allah’ın bildiklerini korkutup caydırmak üzere, onlara karşı elinizden geldiği kadar güç ve savaş atları hazırlayın. Allah yolunda harcadığınız her şeyin karşılığı, zerrece haksızlığa uğratılmadan size tastamam ödenecektir. Bir asırdır Filistin’i işgal etmeye çalışan Siyonist terör şebekesi yaklaşık 210 gündür Gazze halkına zalimce saldırmaya devam ediyor. Filistin’de göğe yükselen bebeklerin ve çocukların feryadı, katledilen binlerce masum çocuğun mazlumiyeti; arşı alayı titretti ve arştan arza, yeryüzü şeytanlarının ve zalimlerin fermanı olarak indi. Ve dünyanın dört bir tarafında yeryüzünün vicdan ehli insanları, bataklığa düşmüş insanlığın onurunu ayağa kaldırmak adına bir devrim ateşini tutuşturdular. Bu devrim ateşi elden ele tüm ülkelerin ve milletlerin ufkunu aydınlatmaktadır. Filistin davasına destek amaçlı yapılan bu eylemler Siyonizm’in temsil ettiği küresel şeytani düzene karşı haklı bir isyandır. Başta Amerika ve Fransa olmak üzere, Batı dünyasının birçok yerinde en saygın kabul edilen üniversitelerde gönüldaşlarımız ayağa kalkarak isyan ateşine destek vermiş ve küresel intifadanın bir parçası olmayı tercih etmiştir. Birçok akademisyen ve öğrenci, bu davaya destek olmuştur. İntifada ateşi, sinelerinde yürek taşıyan herkesi etkisi altına almıştır. Tüm tedbir ve baskılara rağmen, onurlu gençlerin ve akademisyenlerin isyanları engellenememektedir. Binlerce öğrenci ve akademisyenin tutuklanması, sonucu değiştirmemiştir. Buradan zulme sessiz kalmayan bu onurlu akademisyenleri ve öğrencilerini selamlıyoruz. Ey vicdanlı ve aziz halkımız; sizler de kalkın ve bu insanlık zincirinin halkalarını oluşturun. Bu insanlık devrimine siz de iştirak edin. Gönülleriniz bu dava için atsın, Diliniz bu davayı konuşsun ve kalemleriniz bu davayı yazsın. İnsanlığın ikiye ayrıldığı bir zamanda aziz ve özgür insanların saflarında yer alın ve küresel intifadanın şerefini bir madalya olarak taşıyın. Bu şeref sizden sonraki nesillere de aktarılsın. Küresel intifadaya ve bu intifadayı kuşanan özgür ruhlu cesur yüreklere selam olsun. Ve buradan tekrar hatırlatıyoruz: Ehli Vicdan, Ehli iman olan ve kalbinde zerrece İnsanlık taşıyan herkese diyoruz ki küresel boykot mallarını almayın-aldırmayın. Unutmayın ki alınan her boykot malı bir bomba, bir tank veya bir füzedir. Ümmetin ve insanlığın izzet örtüsüne dokunan Siyonist eller varsa, onlara karşı çıkan yiğitler, Sütçü İmamlarda vardır elbet. Nihayetinde Şanlıurfa’dan bir yiğit çıktı adı Hasan saklanan idi. İmanı gayreti cesareti kabul etmedi bu zilleti ve canını Rabbi Rahmana teslim etti. Rabbimizden niyazımız şehidimizin attığı bu adımın zulmün tahtını sarsması ve İslam dünyasının bu zelilce seyirciliğine son vermesidir. Gazze’yi unutmama ve unutturmama adına elimizden ne geliyorsa yapacağız, insanlık ve Müslümanlığın bağrına hançer saplanmış iken buna seyirci ve ilgisiz kalmak elbette mümkün değildir. Son olarak buradan tüm dünyaya haykırıyoruz: Kudüs ve Mescidi Aksanın kurtuluşu için yapılacak olan her türlü meşru eylemin yanındayız, tarafıyız ve destekçisiyiz. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi öğrencileri.” Basın açıklaması sonrasında yapılan yürüyüş ile program nihayete erdi.