GENEL - 12 Ocak 2019 Cumartesi 13:55

Türel, ADGİAD’ın konuğu oldu

A
A
A
Türel, ADGİAD’ın konuğu oldu

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, Antalya için yeni projeler, yeni eserler ve hizmetler üretmeye çalıştıklarını belirterek, “Bunun için Ankara’nın yollarını aşındırmaktan yorulmayız.

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, Antalya için yeni projeler, yeni eserler ve hizmetler üretmeye çalıştıklarını belirterek, “Bunun için Ankara’nın yollarını aşındırmaktan yorulmayız. Gerekirse kapı önünde de yatarız” dedi.


Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, Antalya Doğu ve Güneydoğu Anadolu İş Adamları Derneği (ADGİAD) üyeleri ile bir araya geldi. ADGİAD Başkanı İsmail Kaya ve dernek üyelerinin katıldığı kahvaltılı toplantıda, birlik ve beraberliğin önemine dikkat çekildi. Dernek Başkanı İsmail Kaya, Başkan Türel’in katılımlarından dolayı teşekkür ederken, “Antalya’ya hizmetin önemli ve kıymetli olduğunu biliyoruz. Konyaaltı projesini, Boğaçayı Projesini, Kemer’de yaşayan Antalyalı bir vatandaş olarak söylüyorum, Liman Caddesi Projesi’ni ayakta alkışlıyorum” diye konuştu.



“Gece gündüz çalışıyoruz”


Başkan Menderes Türel de, Türkiye coğrafyasının kültürel anlamda çok zengin olduğuna dikkat çekerek “Bizi 10 senelik belediye başkanlığı, 15 senelik siyaset yaşamımızda sizler çok iyi tanıdınız. Biz hayatımız boyunca ayrımcılık nedir bilmedik. Hep kardeşlik mücadelesi verdik. Hep birlik, beraberlik mücadelesi verdik. Özellikle bu siyasi sürecin hareketlendiği dönemde siyaset yarışmasın, projeler yarışışsın dedim. Adaylar yarışmasın, projeler yarışsın dedim. Çünkü bizler Antalya’yı siyasetin kısır çekişmesine kurban edemeyiz. Antalya büyük bir güzellikler zenginliği. Onun için gece gündüz çalışıyoruz. Antalya’mıza yeni projeler, yeni eserler, yeni hizmetler üretmeye çalışıyoruz” dedi.



“Görmeyenler Boğaçayını görsün”


Boğaçayı Projesi için gece gündüz çalıştıklarını anlatan Başkan Türel, “Boğaçayı 5 -6 ay önce bataklık, sazlık, çöp, adeta Antalya’nın mezbelelik alanıydı. Görmeyenler köprünün üstünden geçiyor iken bir baksınlar. Nasıl bir güzelliğe kavuştuğunu görsünler. Bir takım tartışmalar oldu. Ama bizim orada esas derdimiz taşkın önlemeye yönelik çok önemli bir çalışma yaptık. Bir ay önce yüzyılın en büyük yağışı Antalya’ya düştü. 480 kilogram baktım ellerinde cep telefonlarıyla bazı vatandaşlar köprü mü çöker, dere mi taşar diye heyecanla orada gezindiler ama sukutu hayale uğradılar. O görüntüleri çekebilme fırsatları olmadı. Çünkü biz zaten taşkın önlemeye yönelik projeyi planlamıştık. Biz bu güzellikleri kazandırıyorken hep birileri çıktı, ‘Yok suyumuz kirlenecek’ Konyaaltı Sahili’ni yapıyorken ‘halka kapatacak’; gidin görün şimdi Konyaaltı’nı. Halka açık. Evcil hayvanlarıyla köpeklerin bile parkı haline geldi.”



“Antalya’ya hizmeti biz yaparız”


“Bizim derdimiz bu güzellikleri Antalya’ya kazandırmak” diyen Menderes Türel, “Boğaçayı’nın 2. Etabı 2019’da. Biz görevde olursak Antalya kazanıyor. Bunu hep birlikte gördük. O zaman Boğaçayı’nın 2., 3., 4’üncü etapları gelir. Derdimiz makam mevki değil derdimiz sizlerin kazanması. Biz olmayınca da maalesef bu güzellikler olmadı. Bizim olmadığımız 2009-2014 yıllarında bakın. Ben ilk dönemimde 11 kavşak yaptım. Bizden sonra 1 tane ekleyemediler. 11 kilometre raylı sistem yaptım. 1 santim ekleyemediler. Ama geldik 2014’te 11 kavşağı 45 -50 kavşağa çıkardık. 11 km raylı sistemi 55 kilometreye çıkartıyoruz. Keşke yapsalardı bizde bugünlerde görevi devraldıktan sonra belki metroyu yapmış olacaktık. 2019’da Antalya’nın gündeminde artık metro olacak. Konyaaltı büyük limandan şöyle bir yay çizelim Lara Kundu’ya kadar 25 kilometrelik metroyu kimler yapabilir. Kimler kazandırabilir. Bunun hesabın hep birlikte milletçe çok iyi yapmamız lazım. Biz iddia ediyoruz bu güzellikleri Antalya’ya biz kazandırdık, biz kazandırırız” diye konuştu.



“Antalya’ma hizmet etmekten şeref duyacağım”


Başkan Türel, konuşmasında işsizlik sorununa da dikkat çekti. Türel, “Ben çok iyi biliyorum ki hepimizin derdi en çok yansıması bana oluyor işsizlik. Belediyeye insan almakla işsizliği çözemeyiz. Belediyede bu gün 8-10 bin kişi çalışıyor kaç kişi daha alabiliriz. Bana gelen talep zaten 30-40 bin kişi. Bunun hepsine cevap verebilme şansımız yok. Ama işsizliğin en iyi çözümü yatırımdır. Yatırım yapılırsa işsizlik çözülür. Konyaaltı Sahil Projemizi Antalya Yaşam Parkı olarak hizmete sunduktan sonra 1000 kardeşimiz orada ekmek yiyor. Boğaçayı’nı yapacağız 10 bin kardeşimiz onun içinde ekmek sahibi olacak. Ben çok iyi hatırlıyorum, ‘Ankara Antalya’dan zengin’ diyenler ‘Antalya’nın sorunlarını çözmek için niye Ankara’ya gitmiyorsunuz’ dediğimizde, ‘ben büyük başkanım Ankara ayağımıza gelsin ben Antalyalıları temsil ediyorum Ankara’ya neden gidecekmişim’ dediler. Dün Ankara’daydım. İki gün önce yine Ankara’daydım. Yorulmuyoruz. Biz ne diyoruz. ‘Antalya’nın meselesi varsa çözümlenmesi için birinin kapısında yatmak gerekiyorsa onu da yaparız’ diyoruz. Biz hizmetkâr olmanın şerefiyle yaşıyoruz. Antalya’ma hizmet etmekten de her zaman şeref duyacağım” dedi.


ADGİAD Başkanı İsmail Kaya, daha sonra Başkan Türel’e hizmetlerinden dolayı plaket takdim etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Bayburt’ta basit yaralama suçunda taraflar TSK’ya bağış yapma şartıyla uzlaştılar Bayburt’ta ’Basit Yaralama’ suçunda taraflar Türk Silahlı Kuvvetlerine (TSK) 10 bin lira bağış yapılması noktasında anlaştılar, dosya mahkemeye intikal etmeden çözülerek kapatıldı. K.A ve B.N.K isimli iki arkadaş dışarıda vakit geçirdikleri sırada araçla yanlarına gelen H.A ve R.A isimli şahıslar tarafından darp edildiler. Darp edildikleri iddiasıyla emniyete başvuran iki arkadaş H.A ve R.A’dan şikayetçi oldular. Mağdurların şikayeti üzerine şüpheliler H.A ve R.A hakkında ’Basit Yaralama’ suçundan soruşturma başlatıldı. Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosyadaki suçun uzlaştırmaya uygun bir suç olduğu belirlendi, dosya Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosuna gönderildi. Uzlaştırma bürosu ekipleri, mağdur taraflarla uzlaşma şartlarını görüşmek için bir araya geldiler. Mağdur K.A ve B.N.K, TSK’ya bağış yapılması şartıyla şüphelilerle uzlaşacağını uzlaştırma bürosu ekiplerine bildirdiler. K.A’nın ve B.N’K’nın uzlaşma talebini kabul eden şüpheliler, TSK’ya 10 bin lira bağışta bulundular. Uzlaştırma Bürosu görevlilerinin titizlikle yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosya mahkemeye intikal etmeden, çözüme kavuşturularak kapatıldı. Bununla birlikte, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, taraflarla görüşme sağlayan uzlaştırmacılara titiz çalışmalarından ötürü teşekkür ederek, kişi onarıcı adalet anlayışına hizmet etme gayreti içerisinde olduklarını, kamuya yararlı edimleri Uzlaştırma Bürosu ekipleriyle birlikte gerçekleştirdiklerini ve çalışmaların özenle yürütüldüğünü vurguladı.
Bayburt Uzlaştırma Büro ekiplerince bir dosya daha çözüme kavuşturuldu Bayburt’ta özel bir diş kliniğine tedavi olmak için başvuran H.H.O isimli hasta, kendisine yanlış tedavi uygulandığı gerekçesiyle B.S.G isimli doktordan şikayetçi oldu. Mağdur H.H.O, şikayetçi olduğu doktorla Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı’na (TEMA) bağış yapma şartıyla uzlaşmaya vardı. Anlaşma sağlanan dosya ise Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin çalışmaları sonucunda kapatıldı. H.H.O isimli bir vatandaş, tedavi olmak için gittiği özel diş kliniğinde diş hekimi B.S.G’nin kendisine yanlış tedavi uyguladığı iddiasıyla doktordan şikayetçi oldu, B.S.G, hakkında ’Taksirle Bir Kişinin Yaralamasına Neden Olma’ suçundan soruşturma başlatıldı. Dosyanın Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığına intikal etmesi sonucunda dosya incelendi, suçun uzlaştırmaya tabi olduğu belirlendi. Devreye giren Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu ekipleri, mağdur H.H.O ile görüşme sağladılar. Mağdur H.H.O, şüpheli B.S.G’den TEMA Vakfı’na 150 fidan bağışta bulunmasını istedi. Daha sonra şüpheli B.S.G ile bir araya gelen uzlaştırma bürosu ekipleri, H.H.O’nun talebini B.S.G’ye ilettiler. H.H.O’nun isteğini kabul eden doktor ise, 150 fidan karşılığında TEMA Vakfı’na 12 bin 800 lira bağışta bulundu. Mahkemelerin iş yükünün azaltılması amacıyla yapılan uzlaşma görüşmeleri sonucunda, taraflar edimli olarak uzlaşmayı kabul etmiş oldular. Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin özverili çalışmalarıyla bir dosya daha sonuca vardırılarak, kapatıldı. Öte yandan, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, kamu yararı gözeten çalışmaların özenle devam ettiğini bildirerek, Uzlaştırma Bürosu ekiplerine çalışmalarından ötürü teşekkürlerini iletti. Önceliklerinin kamu yararı olduğunun altını çizen Savcı Alim, Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu olarak çalışmaları özenle ve önemle yürüttüklerini söyledi.
Erzincan Erzincan’da Filistin’e destek yürüyüşü yapıldı Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) öğrencileri tarafından, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına tepki göstermek, Avrupa ve Amerika’da çeşitli üniversitelerde Filistin için yapılan protestolara destek vermek amacıyla ‘Gazze İçin Yürüyüş ve Dua’ programı düzenlendi. EBYÜ’de öğrenim gören öğrenciler ile akademik ve idari personelin yanı sıra çok sayıda Erzincanlı vatandaş, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını protesto etmek ve aynı amaçla ABD ile Avrupa’daki üniversitelerde yapılan eylemlere destek vermek amacıyla EBYÜ kampüsünde toplandı. Program, İlahiyat Fakültesi öğrencilerinden Eyüp Budak’ın okuduğu Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı. Daha sonra öğrenciler, İngilizce ve Türkçe, "Gazze’de katliam var, sesini yükselt", "Bugünün Nazi’si işgalci İsrail", "Kudüs için, ilk kıblemiz Mescid-i Aksa için, Filistin için" yazılı pankart açtı. Özgür Filistin eylemlerine destek olmak amacıyla gerçekleştirilen programda EBYÜ öğrencileri adına basın açıklamasını Furkan Çoban okudu. Açıklamada şu metne yer verildi: “Allah’ın ve sizin düşmanlarınızı ve onların gerisinde olup sizin bilmediğiniz, ama Allah’ın bildiklerini korkutup caydırmak üzere, onlara karşı elinizden geldiği kadar güç ve savaş atları hazırlayın. Allah yolunda harcadığınız her şeyin karşılığı, zerrece haksızlığa uğratılmadan size tastamam ödenecektir. Bir asırdır Filistin’i işgal etmeye çalışan Siyonist terör şebekesi yaklaşık 210 gündür Gazze halkına zalimce saldırmaya devam ediyor. Filistin’de göğe yükselen bebeklerin ve çocukların feryadı, katledilen binlerce masum çocuğun mazlumiyeti; arşı alayı titretti ve arştan arza, yeryüzü şeytanlarının ve zalimlerin fermanı olarak indi. Ve dünyanın dört bir tarafında yeryüzünün vicdan ehli insanları, bataklığa düşmüş insanlığın onurunu ayağa kaldırmak adına bir devrim ateşini tutuşturdular. Bu devrim ateşi elden ele tüm ülkelerin ve milletlerin ufkunu aydınlatmaktadır. Filistin davasına destek amaçlı yapılan bu eylemler Siyonizm’in temsil ettiği küresel şeytani düzene karşı haklı bir isyandır. Başta Amerika ve Fransa olmak üzere, Batı dünyasının birçok yerinde en saygın kabul edilen üniversitelerde gönüldaşlarımız ayağa kalkarak isyan ateşine destek vermiş ve küresel intifadanın bir parçası olmayı tercih etmiştir. Birçok akademisyen ve öğrenci, bu davaya destek olmuştur. İntifada ateşi, sinelerinde yürek taşıyan herkesi etkisi altına almıştır. Tüm tedbir ve baskılara rağmen, onurlu gençlerin ve akademisyenlerin isyanları engellenememektedir. Binlerce öğrenci ve akademisyenin tutuklanması, sonucu değiştirmemiştir. Buradan zulme sessiz kalmayan bu onurlu akademisyenleri ve öğrencilerini selamlıyoruz. Ey vicdanlı ve aziz halkımız; sizler de kalkın ve bu insanlık zincirinin halkalarını oluşturun. Bu insanlık devrimine siz de iştirak edin. Gönülleriniz bu dava için atsın, Diliniz bu davayı konuşsun ve kalemleriniz bu davayı yazsın. İnsanlığın ikiye ayrıldığı bir zamanda aziz ve özgür insanların saflarında yer alın ve küresel intifadanın şerefini bir madalya olarak taşıyın. Bu şeref sizden sonraki nesillere de aktarılsın. Küresel intifadaya ve bu intifadayı kuşanan özgür ruhlu cesur yüreklere selam olsun. Ve buradan tekrar hatırlatıyoruz: Ehli Vicdan, Ehli iman olan ve kalbinde zerrece İnsanlık taşıyan herkese diyoruz ki küresel boykot mallarını almayın-aldırmayın. Unutmayın ki alınan her boykot malı bir bomba, bir tank veya bir füzedir. Ümmetin ve insanlığın izzet örtüsüne dokunan Siyonist eller varsa, onlara karşı çıkan yiğitler, Sütçü İmamlarda vardır elbet. Nihayetinde Şanlıurfa’dan bir yiğit çıktı adı Hasan saklanan idi. İmanı gayreti cesareti kabul etmedi bu zilleti ve canını Rabbi Rahmana teslim etti. Rabbimizden niyazımız şehidimizin attığı bu adımın zulmün tahtını sarsması ve İslam dünyasının bu zelilce seyirciliğine son vermesidir. Gazze’yi unutmama ve unutturmama adına elimizden ne geliyorsa yapacağız, insanlık ve Müslümanlığın bağrına hançer saplanmış iken buna seyirci ve ilgisiz kalmak elbette mümkün değildir. Son olarak buradan tüm dünyaya haykırıyoruz: Kudüs ve Mescidi Aksanın kurtuluşu için yapılacak olan her türlü meşru eylemin yanındayız, tarafıyız ve destekçisiyiz. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi öğrencileri.” Basın açıklaması sonrasında yapılan yürüyüş ile program nihayete erdi.