ASAYİŞ - 15 Ocak 2021 Cuma 10:26

Babasını öldüren sanık: "Babama ’Beni evlendir’ dedim, bana "Sen delisin’ dedi, odada film koptu"

A
A
A
Babasını öldüren sanık: "Babama ’Beni evlendir’ dedim, bana "Sen delisin’ dedi, odada film koptu"

Antalya’da babasını öldürüp annesini de bıçakla ağır yaraladıktan sonra polis tarafından ayağından vurularak etkisiz hale getirilip tutuklanan şizofren hastasının duruşması yapıldı.

Antalya’da babasını öldürüp annesini de bıçakla ağır yaraladıktan sonra polis tarafından ayağından vurularak etkisiz hale getirilip tutuklanan şizofren hastasının duruşması yapıldı. Katil zanlısı Erdal Kuran tutuklu bulunduğu Alanya Cezaevi’nden SEGBİS aracılığıyla katıldığı duruşmada olay günü babasına kendisini evlendirmesini söylediğini belirterek, "Bana ’Sen delisin’ dedi. Orada film koptu. Ben şizofren hastasıyım. Babamın öldüğünü Adana’da tedavi sırasında öğrendim. Anneme saldırdığım anları hiç hatırlamıyorum" dedi.


Örnek Mahallesi’nde annesi ve babasıyla birlikte yaşayan ve şizofreni hastası olduğu bildirilen Erdal Kuran, 17 Mart 2020 sabahı 09.00 sıralarında aralarında çıkan tartışma sırasında babası İsmail Kuran’ı bıçaklayarak öldürdü, annesi Emine Kuran’ı da yaraladıktan sonra üzerinde kanlı eşofman ve elinde bıçakla sokağa çıkarak "Babamı öldürdüm, annemi yaraladım" diye bağırmaya başladı. Vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine çok sayıda polis, sağlık ekibi ve itfaiye sevk edilirken, ağır yaralanan anne Emine Kuran sağlık ekipleri tarafından evden alınarak hastaneye götürüldü.



Polis ayağından vurarak etkisiz hale getirdi.


Elinde bıçakla uzun süre polis ekiplerine direnen Erdal Kuran, çevredekilere saldırma ihtimaline karşı Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığından alınan iznin ardından polis tarafından ayağından vurularak etkisiz hale getirildi. Ambulansa polis ve sağlık görevlileri tarafından güçlükle bindirilen Erdal Kuran, Manavgat Devlet Hastanesine götürüldü. Tedavisinin ardından Manavgat İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliğine götürülen Erdal Kuran, sevk edildiği sulh ceza hakimi tarafından tutuklandı. Erdal Kuran, akıl sağlığının yerinde olup olmadığının tespiti için bir süre Adana Dr. Ekrem Tok Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesinde yatarak tedavi gördü.



Şizofreni raporu verildi


Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığının Erdal Kuran hakkında babası İsmail Kuran’a karşı ‘üst soydan birine karşı kasten öldürme’, annesi Emine Kuran’a karşı ‘üst soydan birini kasten öldürmeye teşebbüs’ suçundan hazırlanan iddianamede ayrıca sanık hakkında Adana Dr. Ekrem Tok Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesinden ‘şizofreni’ hastası olduğunu yönünde rapor verildiği belirtildi.


İddianamenin kabul edilmesinin ardından Erdal Kuran’ın yargılamasına başlandı. Manavgat 2’nci Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya sanık Erdal Kuran tutuklu bulunduğu Alanya Cezaevi’nden SEGBİS aracılığıyla katılırken, annesi, kardeşleri ve avukatı salonda hazır bulundu.


Kimlik tespiti sırasında sanık Erdal Kuran, mahkeme başkanının ‘gelirin ne kadar’ sorusuna, “Benim hiçbir gelirim yok, ben çalışmıyorum. Bana annem babam bakıyor” şeklinde cevap verdi. Mahkemedeki ifadesinde olayı hiç hatırlamadığını belirten Erdal Kuran, “Ben şizofren hastasıyım. Babamın öldüğünü Adana’da tedavi sırasında bana telefondan gösterdikleri zaman öğrendim. O zamana kadar yaşıyor sanıyordum” dedi.



"Babama ’Beni evlendir’ dedim, bana ’Ser delisin’ dedi"


Mahkeme başkanının olayın nasıl olduğunu sorması üzerine Erdal Kuran, “Olay günü benim kaldığım 3. kattaki daireye babam geldi. Kendisine ‘Bana sen bakıyorsun, beni evlendir’ dedim. O da bana ‘Sen delisin’ dedi. Orada film koptu. Tartışırken bana sopayla saldırdı. Gidip mutfaktan bıçağı aldım, sonrasını hatırlamıyorum” dedi.


Mahkeme başkanının ‘annene neden saldırdın’ şeklindeki sorusuna ise “Anneme saldırdığımı hatırlamıyorum, ne diyebilirim ki? Ben 1987’den beri ilaç kullanıyorum. Birçok kere intihar girişiminde bulundum” diye cevap verdi.



Anne: "Eve gelirse bakamam"


Duruşmada gözyaşlarına hakim olamayan ve ayakta duramadığı için oturarak ifadesini veren anne Emine Kuran oğlundan şikayetçi olduğunu belirterek, “O gün eşim, oğlum ve ben, üçümüz evdeydik. Sesler geldi, ben gördüğümde babasının boğazını sıkıyordu. Onu yatırdı, öldürdü. Bu sırada ben bir merdivene gidip bağırıyordum, bir yanlarına gidiyordum. Babasını öldürdükten sonra bana da saldırdı, her yerimi kesti” dedi.


Anne Emine Kuran gözyaşlarıyla verdiği ifadesini şöyle sürdürdü:


“Bu benim evladım. Benim belimde platin var. O orada kalsın, orada olursa bakarım. Ama eve gelirse bakamam. Oğlumu önce Allaha sonra devlete emanet ediyorum”


Erdal Kuran’ın kız kardeşi Emel, ağlayarak abisinden şikayetçi olduğunu belirtip, “Ben gittiğimde babam ölmüştü. Annem yaralıydı, merdivendeydi. Ben kardeşimi önce Allah’a sonra size emanet ediyorum.”


Duruşmanın sonunda mahkeme heyeti, sanık Erdal Kuran hakkında İstanbul Adli Tıp Kurumu 4’üncü İhtisas Dairesinin kararının beklenmesine, sanığın tutukluluğunun devamına karar vererek duruşmayı ileri tarihe erteledi.


Duruşmanın ardından çocuklarının arasında güçlükle ayakta durabilen ve topallayarak adliyeden çıkan anne Emine Kuran, oğlunun kendilerine sürekli eziyet ettiğini belirterek, serbest kalması durumunda ona tek başına bakma imkanı olmadığını söyledi. Oğlunun gerek ailesinin gerekse toplumun güvenliği için hastanede kalması gerektiğini belirten Kuran, “Her yanım sakat benim, nasıl bakacağım ben. Evvela Allah’a emanet ediyorum. Sonra da devletimize. Biz her şeyiyle ilgileneceğiz. Ama onu alamayız” dedi. Emine Kuran, oğlunun daha önce de intihar girişimi dahil birçok olay yaşadığını söyledi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa BTSO Başkan Yardımcısı Cüneyt Şener: “Kuzey Makedonya ile ticarette önemli fırsatlara sahibiz” Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO), Kuzey Makedonya İş Forumu’na ev sahipliği yaptı. BTSO Başkan Yardımcısı Cüneyt Şener, Türkiye ile Kuzey Makedonya arasındaki köklü ve güçlü bağların ticarette de önemli fırsatlar oluşturduğunu söyledi. Kuzey Makedonya Türkiye Büyükelçisi Jovan Manasijevski de 1 milyar dolara ulaşan karşılıklı ticareti artırmak istediklerini dile getirdi. BTSO Ana Hizmet Binası’nda gerçekleştirilen Kuzey Makedonya İş Forumu’nun açılış konuşmasını BTSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Cüneyt Şener gerçekleştirdi. Başkan Yardımcısı Şener, Türkiye’nin Balkan ülkelerinin tamamı ile ortak tarihi, kültürel ve toplumsal geçmişi olduğuna dikkati çekerek, “Türkiye ile Kuzey Makedonya, yüzyıllardan günümüze ulaşan ortak tarih, kültür ve medeniyet bağlarına sahip. Ancak bu ilişkilerimizi yalnızca kültürel ve tarihi bir yaklaşımla ele alamayız. Kuzey Makedonya’nın da içinde yer aldığı Balkan coğrafyası, ticaret hacmi ve barındırdığı fırsatlar itibariyle ülkemiz için stratejik bir bölge. Türkiye için Avrupa’ya ve dünyaya açılan bir kapı niteliğinde olan Balkan coğrafyası, uluslararası rekabette söz sahibi olmak isteyen firmalarımız için adeta bir sıçrama tahtasıdır” dedi. “Kuzey Makedonya önemli bir çekim merkezi” Türkiye ekonomisinin lokomotif şehirleri arasında bulunan Bursa’nın bugünkü güçlü konumuna ulaşmasında Balkan kökenli iş insanlarının büyük payı olduğunu ifade eden BTSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Cüneyt Şener, “Bursa Ticaret ve Sanayi Odası olarak bizler de Balkan ülkeleriyle ticaret potansiyelini geliştirmeyi hedefliyoruz. Bu noktada Kuzey Makedonya, Avrupa ortalamasının üzerinde bir büyüme oranı ve gelişmeye açık ekonomik yapısıyla, firmalarımız için önemli bir çekim merkezi olarak öne çıkıyor. Bursa’dan Kuzey Makedonya’ya ihracat yapan 169 firmamız bulunuyor. Geçen yıl Bursa’dan Kuzey Makedonya’ya gerçekleştirdiğimiz ihracat 50 milyon dolara ulaştı. Ülkelerimiz arasında yatırım ve ticari potansiyel çok yüksek. Biz bu potansiyeli en iyi şekilde değerlendirmek istiyoruz. Bugünkü toplantımızın da Bursa ve Kuzey Makedonya arasındaki ilişkileri canlandırmak ve daha da ileriye taşımak için önemli bir fırsat oluşturduğuna inanıyorum” diye konuştu. “Bursa ile Ticaret hacmi 55 milyon dolar” Kuzey Makedonya Türkiye Büyükelçisi Jovan Manasijevski de karşılıklı üst düzey ziyaretler ile Türk şirketlerinin Makedonya’da stratejik altyapı ve sermaye projeleri alanında önemli projeleri üstlendiklerini söyledi. Manasijevski, “İki ülke arasındaki yakın ilişkiler, ikili işbirliğinin genel olarak sürdürülmesine ve geliştirilmesine katkı sağlamaktadır. Türkiye, Makedonya’nın 7. büyük ticaret ortağı. Türk firmaları, Makedonyalı üretici firmaların ana tedarikçileri arasında. Ülkelerimiz arasındaki toplam ticaret hacmi ise 1 milyar dolara ulaştı. Kuzey Makedonya’da kayıtlı 2 bine yakın Türk şirketi farklı sektörlerde faaliyet göstermekte. Ülkemizdeki toplam kayıtlı yabancı şirketler arasında yüzde 25 oranla Türkiye birinci sıraya yerleşti. Bursa ile Makedonya arasındaki toplam ticaret hacmi ise 2023 yılında önemli bir artış ile 55 milyon dolar oldu. Bizler bu rakamları çok daha yüksek bir düzeye çıkaracağımıza inanıyoruz” dedi. Açılış konuşmalarının ardından Kuzey Makedonya Cumhuriyeti Teknolojik Endüstriyel Geliştirme Bölgeleri Müdürlüğü Direktörü Jovan Despotovski, katılımcılara Kuzey Makedonya’daki iş fırsatları sunumu gerçekleştirdi. İş forumu, Şahterm CEO’su Faruk Şahin ve Pürplast Genel Müdürü Mehmet Şişmanoğlu’nun Kuzey Makedonya’daki başarılı iş hikâyelerine ilişkin sunumlarıyla sona erdi.
Bursa İYİ Parti Mustafakemalpaşa İlçe Başkanı Tevfik Demir istifa etti İYİ Parti Mustafakemalpaşa İlçe Başkanlığı görevini yaklaşık 2 yıldır sürdüren Tevfik Demir, hem başkanlıktan hem de parti üyeliğinden istifa ettiğini açıkladı. Partinin kuruluş hedefini ve heyecanını yitirdiğini belirten Demir, "31 Mart yerel seçimleri öncesinde gerek aday belirleme, gerekse meclis üyelerinin belirlenmesi sırasında ilçe başkanı ve yönetim kurulunun ‘yok hükmünde’ sayılması ise bizleri üzdü" dedi. Sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı istifa açıklamasında Demir, şu cümlelere yer verdi; "Bugün itibari ile 25 Ekim 2017 yılından bu yana görev aldığım ve son 2 dönemdir seçilmiş İYİ Parti Mustafakemalpaşa İlçe Başkanlığı görevinden ve İyi Parti üyeliğinden istifa etmiş bulunmaktayım. İstifa etmeyi bir süredir düşünmekteydim. Ancak partinin zarar görmemesi adına seçim süreci ve genel kongre sürecinin tamamlamasını bekledim. 4,5 yıllık süreçte İyi Parti İlçe Başkanı olarak muhalefet görevini ekibimle beraber layığı ile yaptığıma inanıyorum. Ancak geldiğimiz noktada halkımızın gösterdiği yolda artık ‘kenara çekilme’ zamanın geldiğini gördüm. 31 Mart yerel seçimleri öncesinde yaşananlar bana bu kararı almam gerektiğini gösterdi. Bu partiye böylesine özverili bir şekilde hizmet etmemize rağmen, 31 Mart yerel seçimleri öncesinde gerek aday belirleme, gerekse meclis üyelerinin belirlenmesi sırasında ilçe başkanı ve yönetim kurulunun ‘yok hükmünde’ sayılması bizleri son derece üzmüştür. O gün istifa etmem gerekirken, partinin seçim üstü zarar görmemesi adına bu kararımı seçim sonrasına erteledim. Seçim sonrası parti tarafından alınan karar ile gidilen genel kongre sürecinde ise bu kararımı bildirmenin etik olmayacağını düşünerek bugüne ertelemiş oldum. Yerel seçim çalışmalarını tüm imkansızlıklara, maddi ve manevi hiçbir desteğin olmamasına rağmen, ben ve yönetim kurulum elimizden geleni, hatta daha fazlasını yaparak sürdürdük. Ancak son bir yılda gerek üst düzey, gerekse il ve ilçe bazlarında partinin kan kaybı herkesin malumudur. Bu da 31 Mart Yerel seçimlerine tüm Türkiye’de olduğu gibi Mustafakemalpaşa’da da sandığa yansıdı." Partinin kuruluş amacı ve heyecanını yitirdiğinin ortada olduğunu belirten Demir, "Buna rağmen ortada bir başarısızlıktan söz edilecekse biz bunu göğüslemeye hazırız. Bundan böyle ilçemiz için hangi platformda olursa olsun hizmet etmeye devam edeceğimden kimsenin şüphesi olmasın" dedi.
Samsun Hayvansal ürün ihracatından milyonlarca döviz Türkiye ekonomisine girdi SAMSUN (İHA) – Samsun’dan yapılan hayvansal ürün ihracatından 62 milyon dolar, 18 milyon euro ve 53 bin sterlinlik döviz, Türkiye ekonomisine kazandırıldı. Hayvansal ürün üretim ve ihracatında Türkiye’nin önde gelen illerinden olan Samsun’da ihracat kaleminin büyük bir kısmını bu alan oluşturuyor. 2023 yılında birçok ülkeye hayvansal ürün ve yan ürünü ihracatı yapılırken, bu ihracattan elde edilen döviz de milli ekonomiye kazandırıldı. 62 milyon dolar, 18 milyon euro ve 53 bin sterlin döviz milli ekonomiye kazandırıldı Tarım ve Orman Bakanlığı hayvansal ürün ihracatı verilere göre 2023 yılında Samsun’dan ihraç edilen balık, balık unu, balık yağı, tıbbi sülük, deniz salyangozu-eti, kapağı, bal, piliç eti-yumurtası, hayvansal yan ürünü ve sıvı gübre gibi 697 ihracattan toplam 62 milyon dolar,18 milyon euro, 53 bin sterlin, 6 milyon TL gelir elde edildi. En yüksek döviz geliri ise balık yağı (37 milyon dolar, 568 euro) ve balık (13 milyon dolar, 16 milyon euro, 6 milyon TL) ihracatından sağlandı. Samsun’dan yurt dışına 462 bin 516 ton gıda ve yem ürünü ihraç edildi Gıda ve yem maddeleri ihracatında ise 2023 yılında toplam bin 904 ihracatta 462 bin 516 ton ürün ihraç edildi. Yurt dışına en çok buğday unu (433 bin ton) ihraç edilirken, bunu mısır irmiği (12,9 bin ton), fındık ve fındık ürünler (5,6 bin ton), yaş meyve-sebze (4 bin ton), mısır unu (3,2 bin ton), şekerleme ürünleri (258 ton), kuruyemiş (137 ton) ve filtre kağıdı (213 ton) takip etti. İthal edilen gıda ve yem maddelerine bakıldığında ise 775 adet gıda maddesi ithalatından toplam 2,5 milyon ton ürün ithal edildi. En çok ithal edilen gıda maddeleri sırasıyla buğday (2,4 milyon ton), mısır (39 bin ton), yağlık ayçiçeği tohumu (14,2 bin ton), soya fasulyesi (13,8 bin ton), şeker pancarı melası (3,1 bin ton), karabuğday (526 ton), kakao kitlesi (399 ton), susam (278 ton) ve ceviz kaba unu (176 ton) oldu. Yine 2023 yılında 229 adet yem maddesi ithalatı gerçekleşti. Bu ithalatlarda toplam 807,1 bin ton yem maddesi ithal edildi. En çok ithal edilen yem maddeleri sırasıyla ayçiçeği tohumu küspesi (312,1 bin ton), arpa (149 bin ton), buğday kepeği (127,4 bin ton), ayçiçeği tohumu kabuğu (46 bin ton), mısır (37,1 bin ton), soya fasulyesi (34,2 bin ton), pirinç kepeği (19,7 bin ton), mısır kepeği (25,4 bin ton) ve DDGS (15 bin ton) olarak gerçekleşti.