GENEL - 18 Ocak 2012 Çarşamba 10:26

SOKAK KÖPEKLERİ İÇİN 5 YILDIZLI BARINAK

A
A
A
SOKAK KÖPEKLERİ İÇİN 5 YILDIZLI BARINAK

Antalya’da, Konyaaltı Belediyesi tarafından geçtiğimiz yıl hizmete sokulan Sokak Hayvanları Geçici Bakımevi ve Rehabilitasyon Merkezi 5 yıldızlı otelleri aratmıyor.
Geçtiğimiz yıl mart ayında 13 bin 600 metrekarelik alan üzerinde hizmete girmesinin ardından kısa süre içinde sahipsiz kedi ve köpeklere ev sahipliği yapmaya başlayan Rehabilitasyon Merkezi’nde kış için de hazırlık yapıldı. Önce barınağın çevresine seyyar branda sistemi kuran Konyaaltı Belediyesi, barınağın tavanını da elektrik sobalarıyla donattı. Bir derece yardımıyla içerdeki sıcaklığı 16 dereceye sabitleyen Konyaaltı Belediyesi, hayvanların hastalanmaması için aşılarını da aksatmıyor. 500 köpek
kapasiteli olan ve halen 100 civarında sokak köpeğinin barınma, tedavi ve rehabilite ihtiyaçlarının karşılandığı barınak, soğuk kış günlerinde elektrikli sobalarla ısıtılıyor.
Konyaaltı Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Sokak Hayvanları Geçici Barınma ve Rehabilitasyon Merkezi’nin sadece barınma değil aynı zamanda bir tedavi merkezi olduğunu belirterek, "İki veteriner hekim başkanlığında 10 personelle hizmet veriyoruz. Havanın güzel olduğu zamanlarda okullardan öğrenciler gruplar halinde gelip hayvanlarla ilgileniyorlar. Aynı zamanda öğrencilere hayvan sevgisinin aşılandığı bir merkez durumuna geldik. Ancak buranın en önemli özelliği hijyenik şartları ve hayvanlara gösterilen
ihtimam. Her hayvan için 2’şer metrekarelik kapalı ve 4’er metrekarelik açık alan var. İstedikleri şekilde hareket edebiliyorlar, hiçbiri bağlı değil. Bunun dışında yaz aylarında tatile giden vatandaşlarımız da eğitimli köpeklerini buraya bırakabiliyorlar. Bu hizmeti de ücretsiz olarak veriyoruz" dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.