HASTANELERDE KİMLİK YERİNE EL DAMARI TARAMASI YAPILACAK

Sosyal Güvenlik Müşaviri Ali Tezel, el damarlarının haritası uygulamasına geçileceğini söyledi.
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen ’Genel Sağlık Sigortası, Sosyal Güvenlik ve İş Güvenliği Mevzuatındaki Son Değişiklikler’ konulu seminerde konuşan Sosyal Güvenlik Müşaviri Ali Tezel, "Artık yeni uygulamada elimizin damar haritası taranacak. Bundan sonra Ali yerine Veli, Hasan yerine Ahmet muayene olunmayacak" dedi.
Sosyal Güvenlik Müşaviri Ali Tezel, yeni uygulanan Genel Sağlık Sigortası (GSS) ile ilgili bilgi vererek yabancı ülke vatandaşlarının da GSS’li olmak zorunda olduğunu söyledi. Bir yıldan az bir sürede Türkiye’de oturan yabancı ülke vatandaşlarının canı isterse, bir yılı aşkın süredir oturuyorsa seve-seve GSS’li olmak zorunda olduğunu belirten Tezel, kişilerin Türkiye’ye gelmeden önce var olan kronik rahatsızlıkları bulunuyorsa o hastalığın GSS kapsamında olmadığını vurguladı. Geçici görevle yurt dışına
gönderilen çalışanların sadece yurt dışında ve sadece kendileri için acil hallerde meydana gelen sağlık ihtiyaçlarının GSS kapsamında olduğunu ifade eden Tezel, şöyle konuştu: "Bunlarla ilgili tüm gideri Sosyal Güvenlik Kurumu kapsar, yurt içinde veya yurt dışında anlaşmalı hastanelerde yapılan bu acil sağlık hizmeti için kaç para ödeniyorsa üst sınırı o kadardır. Üst sınırdan sonraki kısmı işveren işçisine cebinden ödemek zorundadır. Sürekli görevli olanlar ise (6 aydan çok yurt dışında kalıyorsa sürekli
görev diye biliyoruz) hem kendileri, hem eşleri, hem de bakmakla mükellef olduğu çocuklarının hem acil, hem de genel tüm sağlık hizmetleri GSS kapsamındadır. SGK’nın hastanelerle yaptığı fiyatlar kaç paraysa o rakam üzere gider, o rakamın üzerinde bir paraysa yine işveren işçisine ödemek zorundadır"
168 HASTA YURT DIŞINA SEVK EDİLDİ
Hastaların yurt dışına sevkinin çok zor bir iş olduğunu savunan Tezel, "Şimdiye kadar ülkemizde 168 kişi yurt dışına sevk edildi. Önce Sağlık Bakanlığına bağlı kamu hastanesine gidiyoruz, hastalık teşhisi konulduktan sonra ülkemizde o hastalığın tedavisi yoksa yurt dışına sevk ediliyor" dedi.
18 YAŞINDAN KÜÇÜK ÇOCUKLAR
18 yaşını doldurmamış tüm çocukların istisnasız Sosyal Güvenlik Kurumunda provizyon alma hakkına sahip olduğunu kaydeden Tezel, çocukların anne veya babasının sosyal güvencesi olmaması halinde hastaneye başvurduğu tarihten itibaren otomatik GSS’li olduğunu söyledi. Tezel, 18 yaşından küçük çocukların normal şartlarda hastaneye gittiğinde SGK ile sözleşmeli bütün hastanelerde muayene ve tedavi bitiminde çocuğun anne veya babasının sosyal güvencesi yoksa, yeni zorunlu sigorta hizmetine kayıt olmamışlarsa
veya tescilleri yoksa muayeneye gittikleri tarih itibari ile anne veya baba otomatik olarak GSS’lidir" dedi.
Ayrıca, 18 yaşından küçük çocukların bedava muayenesinin de anne ve babanın kesesinden alındığını kaydeden Tezel, "Bu uygulama ilk çıktığında siyasilerimiz dediler ki, artık 18 yaşından küçük herkes bedava bakılacaktır. Ama ikinci cümleyi söylemediler, anasının babasının kesesinden bedava oluyorlar" şeklinde konuştu.
Tıbben başkasının bakımına muhtaç olan kişilerin de herhangi bir ön şart olmaksızın GSS’li olduğunu söyleyen Tezel "Bunlar da kendilerine bakmakla mükellef olan kişilerin kesesinden GSS’lidirler" dedi.
ACİL DURUMLARDA TEK BİR KURUŞ ALINAMAZ
Acil durumlarda hastalardan tek bir kuruş fark alamayacaklarını da savunan Tezel, sözlerini şöyle sürdürdü: "Acil haller konusunda artık herhangi bir kamu veya özel, SGK ile sözleşmeli veya değil hiç kimse tek bir kuruş fark alamaz. Bunu bildiği için genelde vatandaşlarımızda normal muayeneye gitmek yerine acil muayeneye gidiyorlar" Tezel, korucu ve bağımlılığı önleyici sağlık hizmetleri, hamilelik ve doğum için verilen sağlık hizmetleri, doğal afet, savaş, grev-lokavt hallerinde her hangi bir
provizyona gerek olmaksızın sağlık hizmetleri verildiğini bildirdi.
Türkiye’de artık Bolu ve birkaç farklı illerde uygulanmaya başlanan el damarlarının haritası uygulamasına da değinen Tezel, şunları söyledi: "Artık kimliği göstermeye gerek olmayacak. Hastaneye gittiğimizde karşımıza bir ’scaner’ koyacaklar, elimizi koyacağız, elimizdeki damarları tarayacak. Böyle olunca da Ali yerine Veli, Hasan yerine Ahmet muayene olunamayacak. Böyle bir çok problemlerle karşılaştık, Diyarbakır’da 6 yaşında bir kız çocuğu hastaneye apandisit ameliyatı için girmiş, ama morgda 14
yaşında erkek çocuğu vardı. 6 yaşındaki kızın belgesi ile hastaneye 14 yaşında oğlan çocuğu alınmış, ameliyat etmişler, ama maalesef masada kalmış. Damar olayı olunca böyle olayların azalacağını umuyoruz."