GÜNDEM - 27 Mayıs 2025 Salı 11:15

59 yıl 5 farklı isimle yaşadı, 33 yıl öncesine ait belge davanın seyrini değiştirdi

A
A
A

Antalya’da doğumunda adı ve cinsiyetinin yanlış yazdırılmasıyla başlayan hatalar zinciriyle yaşamı boyunca okulda, askerlikte ve iş hayatında 5 farklı isimle anılmaya başlayan Ersin Akbaş’ın emekli olabilmek için umutları tekrar yeşerdi. Daha önce kayıtlara ulaşılamadığı için reddedilen dava, Ersin Akbaş’ın 1992 yılında Bağ-Kur’a kaydının olduğunu gösteren belgeyi mahkemeye sunmasıyla tekrar görülecek. Yaşamı boyunca 5 isimden dolayı birçok kimliğe sahip olduğunu ve bu durumun hayatını altüst ettiğini belirten Akbaş, "Cüzdanımda para yok, kimlik çok. Tek dileğim emekli olabilmek" dedi.

Antalya’da yaşayan 59 yaşındaki Ersin Akbaş’ın ismiyle ilgili hatalar zinciri doğumu ile başladı. Doğduğunda Ergün ismiyle nüfus kaydına kız olarak yazılan adamın kaydı çok geçmeden düzeltildi ancak yanlışlıklar okul hayatında da devam etti. İlkokul diplomasını Ersun ismiyle alan Akbaş, itiraz etti ancak ikinci kez aldığı diplomada ismi Ergin olarak yazıldı. İddiasına göre kendi adıyla 1986-1987 yılları arasında 18 ay askerlik görevi yapan Ersin Akbaş, 1990 yılında Körfez kriziyle çıkan seferberlik sonrası ikinci kez askerliğe çağrıldı. Akbaş, ikinci askerliğini ise iddiasına göre Ersün adıyla yaptı. Akbaş, bu yaşına kadar Ergün, Ersun, Ergin, Ersün ve son olarak mevcut kimliğindeki Ersin Akbaş ismiyle yaşamını sürdürdü.

59 yıl 5 farklı isimle yaşadı, 33 yıl öncesine ait belge davanın seyrini değiştirdi

İsim tespiti için dava açtı

Akbaş’ın ismi sebebiyle yaşadığı sıkıntılar, sosyal güvenlik primi ödemelerinde ve iş bulma süreçlerinde de devam etti. Son olarak emeklilik hayali kuran Akbaş, avukatı aracıılğıyla Antalya 9. İş Mahkemesi’ne isim tespit ve sigorta girişleri için tespit davası açtı. Zonguldak SGK’ye yazılan müzekkereye verilen cevapta, Ersin Akbaş’ın ’yanında çalıştım’ dediği annesi Şerife Akbaş’ın belirtilen tarihlerde vergi yükümlülüğüne ait bir kaydına rastlanılmadığı belirtilerek, bilirkişinin sunmuş olduğu rapor doğrultusunda mahkeme istinaf yolu açık olmak üzere davanın reddine karar verdi.

59 yıl 5 farklı isimle yaşadı, 33 yıl öncesine ait belge davanın seyrini değiştirdi

Zonguldak’tan gelen evrak umut oldu

Son olarak Ersin Akbaş’ın kardeşi, Zonguldak Çaycuma Vergi Dairesi’nden Ersin Akbaş ismiyle ağabeyinin annesi yanında çalıştığına ve vergi mükellefi olduğuna dair belgeye ulaştı. Söz konusu belgede 01.05.1992 işe başlama, 31.12.1997 işi terk tarihi bulunduğu görüldü. Kendisine ulaştırılan belgeyi avukatına veren Akbaş’ın emekli olabilme hayali böylece yeniden yeşerdi. Akbaş, avukatıyla birlikte istinaf mahkemesine itiraz etti ve davanın yeniden görülmesine karar verildi.

59 yıl 5 farklı isimle yaşadı, 33 yıl öncesine ait belge davanın seyrini değiştirdi

"Yeni bir duruşma yapılacak"

Ersin Akbaş’ın avukatı Nuray Ertem, Çaycuma Vergi Dairesi’nden elde edilen belgelerin müvekkilinin yıllar önce esnaf olarak kayıtlı olduğunu gösterdiğini belirtti. "Çaycuma Vergi Dairesi’nde elde edilen belgelerle yargılamanın iadesi talebinde bulunduk ve talebimiz kabul edildi. Yeni bir duruşma yapılacak" diyen Ertem, bu belgelerin Bağ-Kur kaydı açısından belirleyici olduğuna işaret etti. Ertem, "Vergi dairesinde kaydı olduğuna göre en azından bir Bağ-Kur girişi vardır. Esnaf olduğu için Bağ-Kur’a giriş yapılması gerekir. Mahkemeye SGK dışında Bağ-Kur kayıtlarının da araştırılması için dilekçe verdik" ifadelerini kullandı.

"Emeklilik hakkı kazanabilir"

Avukat Ertem, daha önce Çaycuma’da açılan isim tespit davasıyla yalnızca "Ersun" isminin "Ersin" olarak düzeltildiğini ancak farklı versiyonlardaki isimlerin halen farklı sistemlerde kayıtlı olduğunu vurguladı. Ertem, "Yasal olarak bu durum, yargılamanın iadesini gerektiriyor. Bu dava sigortalılığın başlangıcının tespiti için açılmıştı" diyerek, geçmişe dönük Bağ-Kur girişinin tespit edilmesi halinde müvekkilinin hizmet birleştirmesi yapılabileceğini ve emeklilik hakkı kazanabileceğini ifade etti. Avukat Ertem, mahkemenin kurumlardan istediği belgelere ’Böyle bir kayda rastlanmadı’ yanıtı verilmesine rağmen müvekkilin kendi çabasıyla söz konusu belgeleri temin ettiğini belirterek, yargılamanın iadesi kararının ardından umutlu olduklarını dile getirdi.

"59 yıl 5 isimle yaşadım"

Ersin Akbaş ise, yıllar boyunca çeşitli isim karışıklıklarıyla mücadele ettiğini belirterek, "Bugüne kadar hayatımız boyunca 59 yaşına kadar 5 isimle yaşadım. Gerçek ismim şu anda Ersin Akbaş" dedi. 2006 yılında açtığı dava sonucunda adının "Ersin" olarak değiştirildiğini aktaran Akbaş, vergi dairesinden şahsına gönderilen belgelerle geçmişte esnaflık yaptığını ve Bağ-Kur’a kayıtlı olduğunu ispat ettiğini aktardı. Akbaş, "Ben esnaflık yaptım ama bunu daha önce ispat edememiştim. Mahkeme kurumlardan istediği belgeleri alamadı, ben kendim ulaştım" diyerek, Çaycuma Vergi Dairesi’nden gelen evraklarla birlikte yeniden yargılanma sürecinin başladığını söyledi.

"Para hiç yok ama kimlik çok"

Cüzdanında birçok farklı isimde kimlik ve belge taşıyan Akbaş, durumu "Paradan çok kimlik var bende şu anda" sözleriyle anlattı.

"İpi ucundan tuttuk"

Emeklilik hayalini bir an önce gerçekleştirmek isteyen Akbaş, sağlık sorunları olan eşini de düşünerek Antalya’dan ayrılmak istediğini dile getirdi. Akbaş, "59 yılı anlatsam roman olur. Ben artık emekli olup Antalya’dan Zonguldak’a dönmek, buralardan çekip gitmek istiyorum. Allah devletimizden razı olsun. Bir gün bu mağduriyetin fark edileceğine inanıyorum. O belgeyi bulduk, artık ipi ucundan tuttuk" diye konuştu.

Suat Metin - Ramazan Bozca

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bingöl Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: "Ülkemiz ve bölgemiz üzerinde hesabı olanlar, bu terör yapılanmalarını birer araç olarak kullanıyor" Yalova’da DEAŞ terör örgütüne düzenlenen operasyonda şehit düşen 3 polise Allah’tan rahmet dileyen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Bu örgütlerin, bütün bu yaşadığımız süreçlerle bağlantılı olmadığını düşünebilir miyiz? Kendilerinden ortaya çıkmış yapılar olduğunu düşünebilir miyiz? Ülkemiz ve bölgemiz üzerinde hesabı olanlar, bu terör yapılanmalarını birer araç olarak kullanıyor" dedi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, AK Parti Bingöl Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı’na katıldı. Burada partililere seslenen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Terörsüz Türkiye’ye değindi. Türkiye Yüzyılı’nın huzurun ve kardeşliğin yüzyılı olacağını vurgulayan Yılmaz, "Terörsüz Türkiye’nin ana çerçevesi Türkiye yüzyılı vizyonudur. Cumhurbaşkanımız yaptığı konuşmalarda ilk cephemizi kuvvetlendirmemiz lazım dedi. Bunun üzerine düşünmemiz gerek. Bölgemizde farklı planlar ve tasarımlar yapan emperyalist ve uluslararası güç odaları, bu bölgeyi parçalamaya çalışan odanlar var. Bunlara karşı en büyük dayanağımız milletimizin birlik ve beraberliğidir. Bizim millet anlayışımız ırka dayalı bir anlayış değildir. Allah korusun biz ırkçı değiliz. Bizim millet anlayışımız kapsayıcı, kucaklayıcı bir millet anlayışıdır. Bu anlayış içinde milli birliğimizi, beraberliğimizi pekiştireceğiz ki başkalarının tuzaklarına düşmeyelim. Emperyalist oyunlara, bizi bölmeye, parçalamaya çalışanlara prim vermeyelim. Bunu da başaracağız" diye konuştu. "Bahçeli, önce ülkem ve milletim diyen bir anlayış ile hareket etti" Bahçeli’nin tarihi bir çıkışı olduğunu aktaran Yılmaz "Ezberleri bozan, gerçekten siyasetçi olarak düşündüğünüzde çok cesur adımlar attı. Kolay değil. Birçok siyasetçi yarını veya 3 gün sonrasını düşünür. Bahçeli, önce ülkem ve milletim diyen bir anlayış ile hareket etti. Böyle hareket edenlere bu millet her zaman destek olmuştur. Milletin menfaati için gerekirse siyasi bedel öderim diyenlere millet her zaman destek olmuştur ve bundan sonrada olacaktır. Allah razı olsun, Bahçeli’nin yaptığı açılımlar, ezber bozan çıkışlar. Tüm bunlarla birlikte yeni bir süreç içerisindeyiz. İnşallah bunu başaracağız. Silahların gölgesinin olmadığı, siyasetinin alanının genişlediği, demokratik siyaset içerisinde ülkemizin ilerlemeye devam ettiği bir ortamı hep birlikte oluşturacağız. Bu kolay değil. Gel-gitler olabilir mi olabilir. Bu tür süreçleri sabote etmek isteyenler, dezenformasyonlar yayarak milletin kafasını karıştırmak isteyenler olabilir mi elbette olabilir" dedi. "Hesabı olanlar bu terör yapılanmalarını birer araç olarak kullanıyor" Yalova’da şehit düşen 3 polise Allah’tan rahmet dileyen Yılmaz, "Mekanları cennet olsun. Tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyoruz. Gazilerimize şükranlarımızı sunuyoruz. Bu örgütlerin, bütün bu yaşadığımız süreçlerle bağlantılı olmadığını düşünebilir miyiz? Kendilerinden ortaya çıkmış yapılar olduğunu düşünebilir miyiz? Ülkemiz ve bölgemiz üzerinde hesabı olanlar, bu terör yapılanmalarını birer araç olarak kullanıyor. Bir enstrüman olarak kullanıyor. Maalesef böyle bedeller ödemek zorunda kalıyoruz. İnşallah Terörsüz Türkiye, çok daha güçlü bir Türkiye demektir. Çok daha güçlü bir şekilde geleceğe yürüyen bir Türkiye demektir. İnşallah onu da hep birlikte inşa edeceğiz" ifadelerini kullandı.
Ankara TÜRKYED Genel Başkanı Çelik; "TÜRKYED olarak 2026 vizyonumuz kentsel dönüşüm değil, köysel dönüşüm zamanıdır" Tarımsal Üretim ve Küçükbaş Yetiştiricileri Genel Merkezi (TÜRKYED) Genel Başkanı Nihat Çelik, 2025 yılının tarım ve hayvancılıkta oldukça zor geçtiğini belirterek, "2026 yılından en büyük beklentilerimiz kırsalda yaş ortalamasını düşürmek için gençlerin kırsala dönüşünün sağlandığı, girdi maliyetlerinin düşürüldüğü, desteklerin daha fazla artırıldığı bir yıl olmasıdır. TÜRKYED olarak 2026 vizyonumuz kentsel dönüşüm değil, köysel dönüşüm zamanıdır" dedi. Tarımda 2025 yılının zor geçmesine karşın olumlu manada önemli gelişmelerin de yaşandığına dikkati çeken Çelik, 2025’te yeni projeler ile tarımsal desteklerden su planlamasına kadar birçok başlıkta önemli gelişmeler yaşandığını söyledi. Çelik, zirai don ve kuraklığın tarımsal üretime önemli ölçüde zarar verdiğine işaret ederek "Nisan ayı döneminde 65 ilde yaşanan don olayı, 16 üründe ciddi hasarlar oluşturdu. Diğer taraftan yağışlardaki azalma ve artan sıcaklıklar nedeniyle bu defa kuraklık nedeniyle tarım havzalarında toprak nemi kritik seviyelere geriledi. Barajlar tükenme noktasına geldi. Birçok üründe rekolteler yarıdan fazla düştü. Bu manada suyun önemi bir kez daha anlaşıldı. Dolayısıyla Tarım Bakanlığımızın gerekli tedbirleri almak adına 10 Yıllık Ulusal Su Planını ortaya koyması geleceğimiz açısından en önemli gelişmelerden birisi olmuştur" ifadelerini kullandı. Öte yandan tarım politikalarına ışık tutacak olan genel tarım sayımı çalışmalarının 2025 yılında başlamasının önemli bir gelişme olduğunu belirten Çelik, Tarım ve Orman Bakanlığınca Tarım Orman Şurasının dördüncüsünün gerçekleştirilmesinin de önemli bir adım olduğunu vurguladı. Çelik, Kırsalda Bereket Hayvancılığa Destek projesinin 2025 yılının da başladığını anımsatarak projeye 2026 yılında küçükbaş hayvancılığın da dahil edilecek olmasının hayvancılığa önemli bir ivme kazandıracağını kaydetti. "Hayvan varlığında özellikle küçükbaş hayvan varlığında artışlar yaşandı" 2025 yılının bitkisel ve hayvansal üretimdeki durumuna dikkati çeken Çelik, "Bitkisel üretimde düşüşler kaydedilmesi yanında hayvan varlığında özellikle küçükbaş hayvan varlığında artışlar yaşandı. Ancak tarımsal girdi fiyatlarının yüksek olması üreticilerin zor bir yıl geçirmesine neden oldu. Ayrıca 2025 yılı, sektörde en önemli sorun olarak sürekli gündemde tutulan gerek et gerekse süt ürünlerinin fiyatlarındaki artışlarda fırsatçılar, tedarikçiler ve aracıların etkin rol oynaması yetiştiricinin kar etmemesi ve tüketicinin de pahalı fiyatlardan dolayı yeterince et ve süt tüketemediği bir yıl olmuştur" ifadelerini kullandı. Çelik, Kurban Bayramı sonrasında ortaya çıkan şap hastalığının hayvancılığa ciddi manada zararlar verdiğini kaydederek bu konuda Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı ve Bakanlık personelinin hastalığı bertaraf etmek için ülke genelinde yoğun bir şekilde gayret saf ettiklerini sözlerine ekledi. "TÜRKYED olarak 2026 vizyonumuz kentsel dönüşüm değil, köysel dönüşüm zamanıdır" Çelik, TÜRKYED’in 2026 vizyonunun kentsel dönüşüm değil, köysel dönüşüm zamanı olduğuna işaret ederek, "TÜRKYED olarak öncelikle 2026 yılında her alanda tarımsal üretimin artacağı gerek çiftçilerimizin ve üreticilerimizin gerekse tüketicilerimizin mutlu olacağı bir yıl olmasını temenni ediyoruz. Özellikle kırmızı et üretim ve tüketiminin artırılarak ithalat yerine ihracat yapan bir ülke konumuna geçmek en önemli beklentilerimizdendir. 2026 yılının tarımsal üretimde iklim değişikliklerinden en az etkilendiği, çiftçileri üretimde tutacak desteklerin artırılacağı bir yıl olmasını diliyoruz. Sadece üretimi değil gıda güvenliğimizi de tehlikeye sokmamak için iklim değişikliklerine uyumlu uzun vadeli politikaların hayata geçirilmesini bekliyor bu konuda önemli çalışmalar yapan Bakanlığımıza topyekûn sektör paydaşlarının destek olmasını istiyoruz. 2026 yılından en büyük beklentilerimiz, üreticilerin tarımdan uzaklaşmadığı, tarım arazilerimizin her bir karışının ekilip biçildiği, kırsalda yaş ortalamasını düşürmek için gençlerin kırsala dönüşünün sağlandığı, girdi maliyetlerinin düşürüldüğü, desteklerin daha fazla artırıldığı, üreticinin ve tüketicinin kazanacağı bir yıl olmasıdır. TÜRKYED olarak 2026 vizyonumuz kentsel dönüşüm değil, köysel dönüşüm zamanıdır" değerlendirmesinde bulundu.
Kayseri Kayseri’de Uzay, Havacılık ve Savunma Sanayi OSB için bakanlıktan onay alındı Kayseri Sanayi Odası (KAYSO) öncülüğünde Kayseri’ye kurulması planlanan Uzay, Havacılık ve Savunma Sanayi İhtisas Organize Sanayi Bölgesi, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından onaylandı. Gelişmeyi Kayseri sanayisi adına tarihi bir adım olarak değerlendiren KAYSO Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Büyüksimitci, "Bu gelişme, şehrimizin yüksek teknolojiye dayalı, katma değeri yüksek üretim hedefleri açısından son derece önemli bir dönüm noktasıdır" dedi. Kayseri’nin köklü sanayi kültürü, girişimci yapısı ve üretim gücüyle Türkiye’nin önde gelen sanayi şehirlerinden birisi olduğuna dikkat çeken Başkan Büyüksimitci, "Uzay, havacılık ve savunma sanayisi gibi stratejik bir alanda ihtisaslaşacak bu OSB ile birlikte, Kayseri sanayisi yeni bir lige yükselmiş olacak. Bu proje, sadece yeni bir sanayi alanı değil, aynı zamanda teknoloji, Ar-Ge, nitelikli istihdam ve ihracat odaklı bir üretim ekosistemi anlamına gelmektedir" diye konuştu. Bölgenin tam kapasiteye ulaştığında Kayseri’nin ihracatına 1 milyar doların üzerinde katkı sağlayacağını ifade eden Büyüksimitci, "Yaklaşık 323 hektarlık alan üzerinde planlanan İhtisas OSB’de; uzay, havacılık ve savunma sanayinde faaliyet gösteren firmalar bir araya gelecek, ortak altyapılar, Ar-Ge merkezleri, test ve modernizasyon alanları ile güçlü bir sanayi kampüsü oluşturulacak. Bölgenin, tam kapasiteye ulaştığında 4 bine yakın nitelikli istihdamla birlikte şehrimizin ihracatına 1 milyar doların üzerinde katkı sağlayacak. Aynı zamanda yerli ve milli üretimin güçlenmesine, dışa bağımlılığın azaltılmasına ve savunma ile havacılık alanlarında ülkemizin teknolojik kabiliyetlerinin artırılmasına önemli katkılar sağlayacak" dedi. Kayseri’nin havacılık geçmişi, mevcut askeri ve sivil havacılık altyapısı, üniversiteleri, teknoparkları ve yetişmiş insan kaynağı ile bu projeyi hayata geçirecek güç ve kabiliyette olduğuna vurgu yapan Büyüksimitci, "Uzay, Havacılık ve Savunma Sanayinde OSB sayesinde, savunma ve havacılık sanayinde faaliyet gösteren firmalarımız daha rekabetçi hale gelecek, tedarik zinciri güçlenecek ve yüksek teknoloji yatırımlarının Kayseri’ye yönelmesi hız kazanacaktır" dedi. Kararın Kayseri için hayırlı olmasını temenni eden Başkan Büyüksimitci, "Bu önemli sürecin hayata geçmesinde başta Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Sayın Mehmet Fatih Kacır başta olmak üzere, Sayın Valimiz Gökmen Çiçek’e, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı ve Kayseri Milletvekilimiz Sayın Hulusi Akar’a, Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Memduh Büyükkılıç’a, Melikgazi belediye Başkanımız Sn. Mustafa Palancıoğlu’na, Kocasinan Belediye Başkanımız Sayın Ahmet Çolakbaydar’a, tüm milletvekillerimize, emeği geçen tüm kurum ve kuruluşlarımıza teşekkür ediyorum. Kayseri Sanayi Odası olarak, bundan sonraki süreçte de projenin en hızlı ve en sağlıklı şekilde hayata geçirilmesi için var gücümüzle çalışmayı sürdüreceğiz. Uzay, havacılık ve savunma sanayisinde söz sahibi bir Kayseri hedefiyle; bu kıymetli yatırımın şehrimize, sanayicilerimize ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum" ifadelerini kullandı.