POLİTİKA - 12 Nisan 2025 Cumartesi 14:55

ADF’de eğitim diplomasisi: Barış ve insanlık için ortak zemin çağrısı

A
A
A
ADF’de eğitim diplomasisi: Barış ve insanlık için ortak zemin çağrısı

Antalya Diplomasi Forumu’nda konuşan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ile barış, insan hakları ve evrensel değerlere dayalı yeni bir eğitim anlayışını hayata geçirdiklerini belirtti. Tekin, "Eğitime erişim, öğretmen istihdamı ve kız çocuklarının eğitimi gibi alanlarda son 20 yılda önemli mesafeler katettik" dedi. Emine Erdoğan ise eğitimin medeniyet değerleriyle bütünleşmesi gerektiğini vurgulayarak, "İnsanlığa hoşgörü kültürünü yeniden teklif ediyoruz" ifadelerini kullandı.


Antalya Diplomasi Forumu kapsamında gerçekleştirilen "Ayrışan Dünyada Geleceği İnşa Etmek: Eğitimin Dönüştürücü Gücü" başlıklı üst düzey oturumda, küresel krizler karşısında eğitimin dönüştürücü rolü ele alındı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan ve Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in konuşmaları, eğitimin yalnızca bireyleri değil, toplumları da şekillendiren temel bir güç olduğu mesajını verdi.



"İnsanlığın daha fazla çatışma ve savaşı kaldıracak mecali kalmamıştır"


Emine Erdoğan, konuşmasında diplomasinin barışçıl gücüne duyulan ihtiyacın arttığı bir dönemde, eğitimin bu gücü destekleyen temel araçlardan biri olduğunu vurguladı. "İnsanlığın daha fazla çatışma ve savaşı kaldıracak mecali kalmamıştır" diyen Erdoğan, ayrışan bir dünyada eğitimin hoşgörü, ahlak ve ortak insanlık değerleri etrafında yeniden yapılandırılması gerektiğini söyledi. Eğitimi, "insan olmanın zirvesine yolculuk" olarak tanımlayan Erdoğan, modern dünyanın yalnızca bilgi yükleyen ama ruhu beslemeyen mekanik bireyler yetiştirdiğini ifade etti. "Gerçek ve yetenekli bir eğitimin amacı ortaya insan eseri koymaktır" diyen Erdoğan, ilim, irfan ve ahlakla yoğrulmuş bir eğitim anlayışının önemini vurguladı.



"Çocuklar, hiçbir savaşın tarafı değildir"


İnsana entelektüel ve vicdani bir derinlik kazandırmayan bilginin sadece "malumat" olduğunu kaydeden Erdoğan, "Sırtını medeniyetin değerler manzumesine dayamamış bilgi, hızla değişen dünyayı yorumlamakta aciz kalır" ifadelerini kullandı. Filistin’de savaşın gölgesinde büyüyen çocuklara da değinen Erdoğan, eğitime erişim temel bir hakken, çocukların yaşama hakkının dahi ellerinden alındığını belirterek, "Çocukların hiçbir savaşın tarafı olamayacağını insanlığın felce uğramış vicdanına hatırlatmamız gerekiyor" dedi.



Bakan Tekin, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’ne değindi


Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ise konuşmasında, Türkiye’de bu yıl itibariyle uygulanmaya başlanan "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli"nin merkezine barışçıl, erdemli ve evrensel değerlere bağlı insan yetiştirme hedefini koyduklarını ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çizdiği vizyon doğrultusunda bir "iyilik hareketi" başlatma hedefiyle yola çıktıklarını belirten Tekin, "Adaletin egemen olduğu, herkesin yaşam hakkının amasız fakatsız güvence altına alındığı bir dünya istiyorsak, eğitim sistemlerini de buna göre inşa etmek zorundayız" dedi.



"Nitelikli öğretmen eksiği yaşamayan ülkelerden biriyiz"


Türkiye’nin eğitim sisteminde insani değerlere öncelik veren bu dönüşümün, yalnızca söylem düzeyinde değil, somut göstergelere dayandığını vurgulayan Bakan Tekin, eğitim erişiminde ve kalite göstergelerinde elde edilen verileri paylaştı. 2002 yılında 12.1 yıl olan beklenen eğitim süresinin 2024 itibarıyla 19.7 yıla yükseldiğini, ortalama eğitim süresinin ise 5.7 yıldan 8.8 yıla çıktığını belirten Tekin, bu ilerlemenin UNDP İnsani Gelişmişlik Raporu’nda Türkiye’nin üst üste dördüncü kez "çok yüksek insani gelişme" kategorisinde yer almasını sağladığını söyledi. Öğretmen başına düşen öğrenci sayısının da son 20 yılda önemli ölçüde azaldığını kaydeden Tekin, "İlkokulda 18, ortaokulda 14, lisede 13 öğrenciden söz ediyoruz. Yirmi yıl önce bu rakamlar 28’di" ifadelerini kullanarak, OECD raporlarında Türkiye’nin "nitelikli öğretmen eksiği yaşamayan ülkelerden biri" olarak tanımlandığını da hatırlattı.



Türkiye, OECD 2024 Aralık raporunda "En iyi gelişim gösteren ülke"


Kız çocuklarının eğitime erişimi konusunda da ciddi bir ilerleme sağlandığını belirten Bakan Yusuf Tekin, bu başarıda Emine Erdoğan’ın yürüttüğü çalışmaların etkili olduğunu vurguladı. Okul öncesi eğitimdeki gelişmelere de değinen Tekin, Türkiye’nin OECD 2024 Aralık raporunda "En iyi gelişim gösteren ülke" olarak gösterildiğini söyledi.


Türkiye’de eğitim alan mülteci çocuklara ilişkin de değerlendirmede bulunan Bakan Tekin, yaklaşık 1 milyon mülteci öğrencinin Türk eğitim sistemine dahil edildiğini belirtti. "Bu nüfusun içinde, Türkiye’deki 6-14 yaş aralığında okullaşma oranı OECD ortalamalarına yaklaşmış durumda" diyen Tekin, bu verilerin Türkiye’nin hem vatandaşlarına hem de misafir ettiği topluluklara eşit ve adil bir eğitim hizmeti sunduğunu gösterdiğini ifade etti. Tekin, "Merkezine iyi insanı alan bir eğitim modeliyle dünyaya somut katkı sunmayı amaçlıyoruz" sözleriyle konuşmasını tamamladı.


Program sırasında Türkiye Maarif Vakfı’nın yabancı çocuklardan oluşan koro ekibi Türkçe ve İngilizce şarkılar söyledi.



ADF’de eğitim diplomasisi: Barış ve insanlık için ortak zemin çağrısı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Siirt Aksa Siirt Batman Doğalgaz, ikinci etap kaçak tarama faaliyetlerini tamamladı Aksa Siirt Batman Doğalgaz, güvenli ve kesintisiz doğal gaz arzı için yılda iki kez gerçekleştirdiği kaçak tarama çalışmaları kapsamında bin 500 kilometrelik doğal gaz şebekesini tarayarak şebeke güvenliğinin kontrolünü sağladı. Bin 500 kilometreyi aşkın şebeke uzunluğu ile 200 binden fazla aboneye doğal gaz hizmeti veren Aksa Siirt Batman Doğalgaz, şebeke unsurlarına verilmiş olabilecek muhtemel hasarların tespit edilebilmesi amacıyla yılda en az iki kez gerçekleştirdiği tarama çalışmalarının ikinci etabını da başarıyla tamamladığını açıkladı. Aksa Siirt Batman Doğalgaz Şirket Müdürü Adnan Doğan, "Üçüncü taraf kazı çalışmalarından kaynaklanabilecek olası şebeke hasarlarını tespit etmek amacıyla yılda iki kez kaçak tarama çalışması gerçekleştiriyor, dağıtım şebekemizi oluşturan tüm yer altı ve yer üstü unsurları kontrol ediyoruz. Siirt ve Batman illerindeki ikinci etap çalışmamızı, yasal prosedürler çerçevesinde 20 günlük sürede tamamladık" diye konuştu. Uluslararası standartlar Dağıtım şebekesinin malzeme, ekipman ve kalite açısından üst standartlara sahip olduğunu belirten Doğan, çalışmaların tüm teknik usul ve esasların uluslararası normlara uygun şekilde yürütüldüğünün altını çizdi. Doğan, "Boru hatları, vanalar, vana odaları, servis kutuları, şehir giriş ve ölçüm istasyonlarını detaylı şekilde kontrol ediyoruz. İncelemelerimizi motorlu araçlara entegre edilen özel optik teknolojisine sahip cihazların yanı sıra lazer sensör teknolojisiyle çalışan hassas el tipi kaçak arama cihazlarıyla da detaylı biçimde yapıyor, gerekli noktalara anında müdahale ediyoruz" dedi. 160 hat hasarından 9 bin 832 abone etkilendi Şirket, il merkezleri ile Baykan, Beşiri, Kozluk, Kurtalan, Sason, Tillo ilçelerinin yanı sıra Gökçebağ, Kayabağlar ve Veyselkarani beldelerindeki vatandaşları doğal gazla buluşturuyor. İzinsiz gerçekleştirilen kazı çalışmaları doğal gaz altyapısı bulunan lokasyonlarda hat hasarına neden olabildiği gibi can ve mal güvenliği açısından da risk oluşturuyor. Doğan, "İzinsiz kazı çalışmaları nedeniyle 2025 Ocak-Kasım aylarında 160 hat hasarı yaşandı. Bu hasarlar nedeniyle 9 bin 832 abonemiz ortalama 240 dakika boyunca doğal gazdan faydalanamadı" dedi. Şüpheli durumlar için 187 Doğal Gaz Acil Hattımızı arayın Güvenli ve kesintisiz gaz arzını prosedürler çerçevesinde büyük bir titizlikle gerçekleştirdiklerinin altını çizen Doğan, şunları söyledi: "Can ve mal güvenliğinin sağlanması, emniyet risklerinin önlenmesi için su, elektrik ve internet altyapı çalışmaları, bahçe düzenlemeleri, ağaç dikimi ve çocuk parkı yapımı gibi kazı çalışmaları Altyapı Koordinasyon Merkezi’nin (AYKOME) yönetmeliği ve bağlı kalınan diğer mevzuatlar kapsamında doğal gaz dağıtım şirketinin bilgisi dahilinde yapılmalı, bunun için 444 4 187 numaralı Aksa Doğalgaz Çözüm Merkezimiz ile iletişime geçilmelidir. Herhangi bir şüpheli kazı çalışmasıyla karşılaşan vatandaşlarımız 7 gün 24 saat hizmet veren 187 Doğal Gaz Acil hattımızı arayabilir."
Ankara Genç Memur-Sen tarafından Türk Dünyası Akademisi Ödül Töreni gerçekleştirildi Türk Dünya’sının geçmişinin ve gelecek projeksiyonunun gençlerle paylaşılması amacıyla düzenlenen Türk Dünyası Akademisi kapsamında ödül töreni gerçekleştirildi. Genç Memur-Sen tarafından düzenlenen ve TİKA ve YTB iş birliğiyle hayata geçirilen Türk Dünyası Akademisi programı gerçekleştirildi. Yapılan Program ile Türk Dünya’sının geçmişinin ve gelecek projeksiyonunun gençlerle paylaşılması amaçlandı. "Genç Memur-Sen’in cazibesi de ortada" Program çerçevesinde bir açılış konuşması gerçekleştiren İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyet Başkanı Bilal Erdoğan, "Genç Memur-Sen’le tanışmam Türkiye Gençlik STK’ları Platformu’nda (TGSP) beraber çalıştığımız döneme dayanıyor. Gerçekten 10 yıla yaklaşan bir gençlik STK’larını bir araya getiren platformda benim de herhalde 4-5 sene kadar yönetimde bulunduğum dönemde gençlik üzerine çalışan bütün sivil toplum kuruluşlarının beraber çalışmasını sağladık. Çok da mesafe aldık. Genç memur sende önemli paydaşlarımızdan bir tanesi olarak önceki Başkan Mustafa kardeşim döneminde çok yoğun çalıştılar, faal çalıştılar. Gerçekten sadece Memur-Sen’in genç üyelerine değil daha geniş anlamda okullarda öğrencilere kampüslerde hitap eden, kitap okuma grupları ondan sonra medeniyete dair çalışmalar ve bu akademi çalışmalarıyla da güzel bir çizgiyi ortaya koydular. Çok daha güçlü olacağına da inanıyorum. Çünkü Memur-Sen’in potansiyeli çok yüksek Genç Memur-Sen’in cazibesi de ortada" açıklamasında bulundu. Erdoğan, yaklaşık 15 yıldır Türkiye’de sivil toplum alanında, eğitim alanında gençlikle ilgili çalışmalar yaptığını Belirterek, asıl meselenin Türkiye’de insanların kendi kimliğini, kültürünü ihya edilerek yeni nesillere sağlıklı bir şekilde aktarılması olduğunu sözlerine ekledi. Programda konuşan Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Genç Memur-Sen’in büyük bir heybet ve kapasiteye sahip olduğunu ifade etti. Yalçın, "35 yaş altı kamudaki görevliler olduğu gibi üniversitedeki gençler ve dışarıdaki gençlerin tamamını kuşatan geniş bir yelpazeye sahibiz. Bu çalışmalar içerisinde Genç Memur-Sen’imiz az önce burada ifade edilen uluslararası öğrencilerimize yönelik misafirlerimize yönelik liderlik akademisinden tutun, Kudüs Akademisi, Balkan Akademisi, Aile Akademisi, şimdi Türk Dünyası Akademisi gibi çalışmaların yanında 2 milyonu bulan kitabı 500 bini aşan 600 bine varan öğrenciyle buluşturduğumuz kitabı okuyup üzerinde kritikler yapıp makaleleri yazıp daha sonra ödüllendirme süreçlerini yaptığımız 60 binden fazla öğretmenin içerisinde görev aldığı bir bilen ve bilge nesil çalışmasıyla Türkiye genelinde yoğun bir çalışma trafiği yürütüyor. Genç Memur-Sen’imiz yine 7 güzel adam kütüphaneleri diyerek 7 bölgede 7 güzel adam kütüphanesi diye başladığı çalışmasını 81 ilin tamamına yaymayı başarmış ve bu konuda hakikaten ilme, kültüre dokunuş noktasında çok kıymetli kayıtlar düşmüş bir teşkilatımız" ifadelerini kullandı. "Memur Sen’imizin çalışmalarıyla gençlerle birlikte öğreniyoruz. Onlardan çok biliyoruz iddiamız yok" Genç Memur-Sen’in afetler için yaptığı hazırlıklardan bahseden Yalçın, "Deprem için, afet için, felaket için ülkemizin sıkıntılı günleri için hazırlık yapmış ve 270 kişilik arama kurtarma ekibiyle devasa bir müdahale ekibi acil müdahale ekibi oluşturduğu gibi 6 Şubat depreminde bir fiil sahaya ilk intikal eden ekip olmanın yanında onlarca canı kurtarabilmiş ve yüreklerimizi rahatlatabilmiş vatani görevini mesuliyet duygusuyla yapan bir teşkilatımız. Onun için Genç Memur-Sen’in çalışması, çalışma yelpazesi geniş. Emek mücadelemiz içerisinde hakikaten lider kadro yetiştirmeye yönelik. Yüreğe dokunan değerle ilişkin sorumluluk alabilecek düzeyde kendini hazırlayan bir gençlik yetiştirme konusunda iddiası olan bir teşkilatımız. Onun için biz burada gençlerle öğreniyoruz aslında. Genç Memur Sen’imizin çalışmalarıyla gençlerle birlikte öğreniyoruz. Onlardan çok biliyoruz iddiamız yok. Beraber çalışma yapalım, birlikte öğrenelim diye bir ortak gayretimiz var. Bu çalışmaların genelini takip eden ve hakikaten takdirlerimizi ifade etmekte de asla cimri davranmayan bir yönetimimiz var. Genel başkanlarımız var, genel yönetimlerimiz var. Bu açıdan bu gayret devam edecek. Bu bereket devam edecek. Çünkü burası Cahit Zarifoğlu’nun ifadesiyle 7 güzel adam diye son devrin münevverlerinden aksiyoner kimlik ve kişiliğiyle nüfuz etmiş emek mücadelemizin yolbaşçısı, şair, yazar, iyi bir öğretmen, sözlerinden bütün hatiplerin ilham aldığı iyi bir hatip olan Akif İnan gibi bir münevverin başlattığı bir teşkilat burası. Onun için emek mücadelemiz sadece salt ücret mücadelesi değil ücret mücadelesini de içerisinde barındıran bir hizmet sendikacılığı mefkûresiyle yolculuğuna devam eden bir mesuliyetle bu bugüne kadar geldi. Bundan sonra da aynen istikamette yürüyor" dedi. "Bu bereket, bu heybet devam edecek" Anadolu’nun bir mesuliyet yurdu olduğunu ifade eden Yalçın, "Bunun farkındayız. Bu geniş yelpazede yaptığımız çalışmalar aslında bu mesuliyet yurdunda mesuliyeti taşıyabilecek liyakatte kabiliyette donanımda ve altyapıda gençlerle bu yolculuğu sürdürme iddiamızın ortaya çıkışı halidir. Yaptığımız tüm çalışmalar. Onun için gayretimiz sürecek. Bu bereket, bu heybet devam edecek. Ben bu vesileyle bizim bu çalışmalarımızla YTB’ye, TİKA’ya Türk Dünyası Teşkilatımıza ve bütün çalışmalarımızda destek aldığımız sendikalarımıza, üniversitelerle birlikte hareket ettiğimiz çalışmalardaki rektörlerimize, sivil kuruluşlarımıza hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı.
İstanbul Ali Gürbüz: "Başkanımızın haklılığına, söylediklerine güveniyoruz" Fenerbahçe Yönetim Kurulu Üyesi Ali Gürbüz, Fenerbahçe Başkanı Sadettin Saran’a güvendiklerini belirterek, "Bu süreç içerisinde hukukun temel ilkelerinin işlemesi için biz, başkanımız ve avukatları olarak elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Bununla ilgili doğrunun ortaya çıkması için bütün gayreti gösteriyoruz" dedi. İstanbul’da yürütülen uyuşturucu soruşturması kapsamında Fenerbahçe Başkanı Sadettin Saran çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe ’imza atmak’ şeklinde adli kontrol tedbiri uygulanması şartıyla serbest bırakıldı. Bu kararın ardından Fenerbahçe yönetim kurulu üyeleri Ertan Torunoğulları ve Ali Gürbüz, Çağlayan Adliyesi’nin önünde basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Türk adaletine inandıklarını ve güvendiklerini söyleyen Ertan Torunoğulları, "Türk adaletinin en doğru kararını vereceğine hiç kuşkumuz ve şüphemiz yoktu. Bugün o karar çıktı, başkanımız serbest. Biz yönetim kurulu adına bütün taraftarlarımıza soğukkanlı ve duyarlı davrandıkları için teşekkür ediyoruz" diye konuştu. Ali Gürbüz: "Doğrunun ortaya çıkması için bütün gayreti gösteriyoruz" Ali Gürbüz ise geçen hafta cuma gününden beri yürüyen hukuki süreç olduğunu hatırlatarak, "Dün başkanımız tekrar ifadeye çağrıldı. Bugün de ifadesi tamamlandı ve serbest bırakıldı. Bu süreç içerisinde hukukun temel ilkelerinin işlemesi için biz, başkanımız ve avukatları olarak elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Başkanımızın haklılığına, başkanımızın söylediklerine itimat ediyoruz, güveniyoruz. Bununla ilgili doğrunun ortaya çıkması için bütün gayreti gösteriyoruz. Bugün buraya başkanımıza desteğe gelen taraftarlarımıza özellikle teşekkür ediyoruz. Bu soğuk havada dün beri desteğini esirgemediler. Süregelen gelen bir hukuki süreçle ilgi daha fazla ayrıntı vermeye gerek yok. Başkanımızın da dediği gibi biz bu sene şampiyon olacağız. Kimse merak etmesin" şeklinde konuştu.