GENEL - 06 Aralık 2018 Perşembe 16:34

Alanyalı iş insanları ALKÜ’ye konuk oldu

A
A
A
Alanyalı iş insanları ALKÜ’ye konuk oldu

Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ) ev sahipliğinde Girişimcilik Günleri kapsamında “Tecrübe Paylaşımı” konulu konferans düzenlendi.

Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ) ev sahipliğinde Girişimcilik Günleri kapsamında “Tecrübe Paylaşımı” konulu konferans düzenlendi.


16’ıncısı düzenlenen Antalya Sanayici ve İşadamları Derneği (ANSİAD) Girişimcilik Günleri kapsamında Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi ev sahipliğinde Alanya Sanayici ve İş İnsanları Derneği (ALSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı ve Batı Akdeniz Sanayi ve İş Dünyası Federasyonu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Akın Tabaklar, Aydoğan A.Ş. Genel Müdürü Servet Ünlü, ALSİAD Üyesi ve GÜNSU A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Karaman’ın konuşmacı olarak katıldığı “Tecrübe Paylaşımı” konulu konferans düzenlendi.


ALKÜ İşletme Fakültesi Konferans Salonu’nda Turizm Fakültesi ve İşletme Fakültesi ev sahipliğinde düzenlenen etkinliğe ALKÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Pınarbaşı, Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Harun Uçak, iş insanları, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.


ALKÜ Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Harun Uçak okulda verilen teorik bilgilerin yanında sektör temsilcileri ile öğrencileri buluşturarak aktarılan tecrübeler ile öğrencilerini mezuniyet sonrası sürece de hazırlamayı hedeflediklerini dile getirdi.


Akın Tabaklar İSE ALSİAD’ın kuruluşu, gelişimi ve faaliyetlerinden bahsederek konuşmasına başladı. 50 üye ile bir araya geldiklerini ifade eden Tabaklar, “Kendi bölgemizdeki sorunları genel karar vericiler ile görüşüp onlara sorunlarımızı ileterek ya da Alanya ile ilgili sorunları gündeme getirerek kendi düşüncelerimizi onlara aktarmak vasıtasıyla hem kamuoyuna farkındalık oluşturmak hem de kendi üyelerimizi bilgilendirmek adına girişimde bulunuyoruz” dedi.



Ünlü: “Girişimcilik beceri, ruh, risk ve inovasyon ister”


Servet Ünlü de girişimciliğin ilk özelliğinin inovatif ve yenilikçi olmaktan geçtiğini vurguladı. Girişimciliğin bir ruh ve enerji olduğunu dile getiren Ünlü, “Kitap yazabilecek kadar bilgi sahibi de olsanız dahi girişimcilik ayrı bir şeydir. Girişimcilik bana göre risk alabilmektir. Risk de nedir; bir şeyi başka bir şeye feda edebilmektir. Yani risk almaktan kasıt şudur, sizin şu anda bir yaşam konforunuz var. Ama size bir kapı açılıyor bir işi yapmanız konusunda seçenek sunuluyor. Sizin o an bunu yapabilmeniz için mevcut yaşamınızdan fedakârlık ederek risk almanız gerekmektedir. Kaybetmeyi göze alamadıktan sonra kazanma şansımız yoktur” şeklinde konuştu. Fikrin sermayeden daha önemli olduğunu vurgulan Ünlü, “Para bulma imkânınız her zaman değişik fırsatlarla vardır. Fakat paranız olup iş yapabilme konusunda becerikli değilseniz o paranızı batırma durumunuz olabiliyor” dedi. Okuldaki başarı ile girişimcilikteki başarının doğru orantılı olmadığını belirten Ünlü; “Okul başarısı motivasyon ile ilgilidir. Okul hayatınızda risk yoktur. Çalışırsanız başarılı olursunuz. Ama iş hayatınızdaki başarı becerikli, girişimcilik ruhuna sahip, risk alabilen ve inovasyona açık olabilmenizden geçmektedir” diye konuştu.



Karaman: “Başarısız olmaktan korkmayın”


Hüseyin Karaman, kendi kariyer hikâyesinden bahsederek, öğrencilere bu süreçte yaşayabilecekleri sorunlar ve çözümler hakkında bilgiler verdi. Her girişimin mutlak suretle başarılı olmasının imkânsız olduğunu dile getiren Karaman, bu durumun kişide umutsuzluğa yol açmamasının gerektiğini vurguladı. Karaman, “Her girişim başarılı olmayabiliyor. Tabi moralimizi bozmamamız gerekiyor. Her girişim diyelim ki başarısız oldu; bir sonraki deneme için bize bir şans doğuyor. Hata yapmaktan korkmayın. Hatanın tekrarını yapmaktan çekinin. Eğer hata yapmazsanız zaten öğrenemezsiniz. Bizler iş adamları olarak dönem dönem bazı hatalar yaptık. Sizlere şunu söyleyebilirim. Birikim, bilgi ve cesareti birleştirerek yatırım yapmaya devam etmeniz lazım. Yani öncelikle özgüveniniz çok önemli. Yaşadığınız inişler ve çıkışlar sizleri yıldırmamalı. İkinci olarak şunu söyleyebilirim; aklınıza gelen her şeyi hayata geçirmeden iyi bir fizibilite, iyi bir proje ve araştırma yaptıktan sonra “Bu yapacağım iş ne kadar tutar? Bu bölgeye uygun mudur? Ne zaman yapmalıyım? gibi soruların cevaplarına göre yola çıkmalısınız” diyerek öğrencilere tavsiyelerde bulundu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bakan Ersoy, Yunan mevkidaşı ile "Romeo ve Juliet" oyununu izledi Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni, William Shakespeare’in unutulmaz eseri "Romeo ve Juliet" oyununun Atatürk Kültür Merkezi’ndeki (AKM) gösteriminde bir araya geldi. Oyun, Türkiye’den Devlet Tiyatroları ve Yunanistan’dan Atina Konser Salonu Megaron ve Yorgos Lykiardopoulos kültürel organizasyonu Lykofos ortak projesiyle Ege’nin her iki yakasında tiyatro severlerle buluşuyor. Yunanistan ve Türkiye’den sanat kurumları ile sanatçıları bir araya getiren proje, iki ulus arasında köprü kurmayı hedefliyor. Dün İstanbul’da ilk gösterimi yapılan ve 28 Nisan’a kadar sahnelenmeye devam edecek esere ilişkin AKM’de gerçekleştirilen basın toplantısında Bakan Mehmet Ersoy, Bakan Lina Mendoni ile verimli bir görüşme gerçekleştirdiklerini ve değerlendirmelerde bulunduklarını söyledi. Basın toplantısında konuşan Bakan Ersoy, "Bugün değerli mevkidaşım, Yunanistan Kültür Bakanı Sayın Lina Mendoni ve beraberindeki heyeti misafir ettik. Verimli bir görüşme gerçekleştirdik; değerlendirmelerde bulunduk. Şimdi ise çok güzel bir sanat birlikteliği vesilesiyle buradayız. Devlet Tiyatrolarımız ile Pire Belediye Tiyatrosunun ortak bir proje çerçevesinde sahneye koyduğu Romeo ve Juliet oyununun İstanbul galasını izleyeceğiz” dedi. "Sanatın evrenselliği insanlık için daima ortak bir çatı olmuş; en güzel, en anlamlı birlikteliklere ev sahipliği yapmıştır" diyen Ersoy, sözlerine şöyle devam etti: “Bizler de buna sahip çıkmanın, katkı ve değer sunmanın gayretindeyiz. İnanıyorum ki bu proje sadece bir başlangıç olacak, önümüzdeki dönemlerde sanatın diğer alanlarına da yayılacaktır. Romeo ve Juliet, Shakespeare’in eşsiz kaleminden çıkmış ölümsüz bir klasik. Bizler ise bu eseri, sanatçılarımızın kendi kültürel ve tarihsel geçmişlerinden ilham alarak yeniden yorumladıkları bir temsille sahneye taşıyoruz. Oyundaki aileler kendi aralarında anadillerinde konuşurken bir araya geldiklerinde, bildikleri tek ortak dil olan İngilizce ile iletişim kuracaklar. Bu yaklaşım, farklı dillerin ve kültürlerin etkileşimiyle insan doğasının derinliklerine inerek evrensel duyguları keşfetmeyi amaçlamaktadır. Esere günümüz dünyasından açılan bu çağdaş bakış açısı ve yeni yorum vesilesiyle Türkiye ve Yunanistan’ın köklü kültürel mirasını da bir araya getirmiş ve iki ülke arasında derinleşen kültürel diyaloğu sembolize etmiş olacağız. Provalar 18 Şubat’ta, Yunanistan’da başlamıştı. Yönetmen Lefteris Giovanidis’in rejisiyle sahneye taşınan eser, Türkiye’de sanatseverlerle buluşmasının ardından Mayıs ayında, Atina’da perdelerini açacak ve iki ülkede toplamda 13 temsil gerçekleştirilecek. Ayrıca 17-27 Mayıs 2024 tarihleri arasında, Antalya’da düzenlenecek olan 14’üncü ‘Devlet Tiyatroları Antalya Uluslararası Tiyatro Festivali’nde yer almasını da planlıyoruz. Yine yaz aylarında ve önümüzdeki tiyatro sezonunda Türkiye’nin ve Yunanistan’ın farklı şehirlerinde sahnelenmesi, Avrupa’daki prestijli tiyatro festivallerine katılımı söz konusu olacak. Türkiye ve Yunanistan arasındaki kültürel ilişkilerin geliştirilerek daha ileri boyuta taşınması adına bundan sonra da Yunanistan’ın ilgili kurum ve kuruluşlarıyla eşgüdüm ve iş birliği içerisinde çalışmaktan memnuniyet duyacağımızı ifade etmek isterim. Sayın Bakan’a, Pire Belediye Tiyatrosunun ve Devlet Tiyatrolarımızın çok değerli sanatçılarına ve Sayın Lefteris Giovanidisi’in şahsında, sahne arkasında bu esere emek veren bütün ekibe teşekkür ediyorum. Sanatseverleri bu özgün ve özel temsili izlemeye davet ediyor, hepinize saygılar sunuyorum” dedi. Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni ise eserin sahneye konulma sürecinden bahsederek, Türk- Yunan ilişkileri bakımından oyunun İstanbul’da izleyicilerle buluşmasından dolayı mutluluk duyduklarını ifade etti. Romeo ve Juliet’in en güzel aşk hikayesi, aynı zamanda da bir drama olduğunu belirten Mendoni, "Bu oyun bir başlangıç olabilir. İki toplumun kültürel bağlarımızı daha da yüksek hale getirebiliriz. Sadece devlet düzeyinde değil, özel kuruluşlar arasında da ortak projelerin ve ikili işbirliklerinin olduğunu öğrenmekten mutluluk duyuyoruz. Yakın zamanda sizleri Atina’ya 16 Mayıs’ta sahnelenecek oyuna da bekliyorum. Eminim oyun, Atina’da da çok iyi karşılanacak" diye konuştu. Bakan Ersoy ve Mendoni, ortak basın toplantısının ardından AKM Tiyatro Salonu’nda sahne alan "Romeo ve Juliet" oyununu birlikte takip etti.