EKONOMİ - 30 Ekim 2025 Perşembe 13:51

ATB Başkanı Ali Çandır: "Nar üretimi beklentinin yüzde 25 altında, ancak kalite ve ihracat açısından başarılıdır"

A
A
A
ATB Başkanı Ali Çandır: "Nar üretimi beklentinin yüzde 25 altında, ancak kalite ve ihracat açısından başarılıdır"

Antalya Ticaret Borsası Ekim Ayı Meclis Toplantısında tarım, ülke ve kent ekonomisine ilişkin değerlendirmelerde bulunan ATB Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, "Nar üretimi beklentinin yüzde 25 altında, ancak kalite ve ihracat açısından başarılıdır" dedi.


Antalya Ticaret Borsası (ATB) Ekim Ayı Meclis Toplantısı, Meclis Başkanı Erdoğan Ekinci başkanlığında ATB Meclis Salonu’nda yapıldı. Başkan Çandır konuşmasına 29 Ekim Cumhuriyet’in kuruluşunun 102. yıldönümünü kutlayarak başladı. Çandır, "Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün liderliğinde kurulan Cumhuriyet, emeğin, üretimin ve alın terinin en yüce değer kabul edildiği bir yaşam biçimidir. Bu topraklarda üreten çiftçimiz, ürününe değer katan tüccarımız ve ihracatla ülkemizin refahına katkı sunan girişimcimiz, Cumhuriyet ekonomisinin temel gücüdür. Antalya Ticaret Borsası olarak üretimden ticarete uzanan zincirin her halkasında sürdürülebilirliği güçlendirmeyi, emeği yüceltmeyi ve adil bir ekonomik düzeni desteklemeyi görev biliyoruz. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında da aynı inanç ve kararlılıkla çalışarak, üretimle, ticaretle ve alın teriyle büyüyen bir Türkiye için çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere tüm silah arkadaşlarını, şehit ve gazilerimizi minnet ve saygıyla anıyor, Cumhuriyetimizin 102. yılını kutluyorum" diye konuştu.



"Ticarette zorlu dönem"


Dünya ticaretinin zorlu bir dönemden geçtiğini kaydeden Ali Çandır, "Son 25 yılda günlük popülist siyasetin ticarete bu kadar hakim olduğu dönem az sayıda olmuştur. Dünyanın gelişmiş ülke politikacılarının kurup kurallarını belirlediği Dünya Ticaret Örgütü gibi kurumların işleyişi, tamamen keyfi şekilde, tersine çevrilmektedir. Bunu yapanlar da kuralları koyan ülkeler olunca arada bizim gibi ülkeler ticarette ciddi boyutta zorlanmaktadır" dedi.



"Döviz kuru rekabeti geriletti"


Son beş yıldır yurtiçi maliyetlerin döviz fiyatlarından en az iki kat hızlı arttığına dikkat çeken Çandır, bunun ihracatta fiyat rekabetinde gerilemeye ve pazarda tutunma zorluklarına neden olduğunu kaydetti. Eylül ayı verilerinin bu tabloyu açık biçimde gösterdiğini söyleyen Çandır, "Türkiye ihracatı aylık yüzde 2,8, yıllık yüzde 4,7 artarken, Antalya ihracatı aylık yüzde 8,6, yıllık yüzde 3,5 azalmıştır. Tarım ihracatı ülke genelinde aylık yüzde 0,9, yıllık yüzde 0,1 azalırken, Antalya’da aylık yüzde 15,7, yıllık yüzde 0,5 düşmüştür. Yaş meyve-sebze ihracatı ise ülkemizde aylık yüzde 10,2, yıllık yüzde 7,2, Antalya’da ise aylık yüzde 27,8, yıllık yüzde 2,5 oranında azalmıştır. Bu veriler, ihracatı standarda dayalı ürünlerle yapılan kentimizin, ülke ortalamasının dahi gerisine düştüğünü göstermektedir. İhracattaki bu düşüşün iki temel nedeni vardır; yurtiçi maliyet artışları ile döviz kuru arasındaki dengesizlik ve küresel piyasalarda artan keyfi korumacılık uygulamaları. İthalatımız ise bunun tam tersi konumundadır ve kontrolsüz bir şekilde artmaktadır" ifadelerini kullandı.



"Dünya ticareti daralıyor"


2022 yılındaki 32 trilyon dolarlık dünya ticaret hacmi rekor olarak tarihe geçerken 2025 yılında bu rakamın 25 trilyon dolar civarında beklendiğini kaydeden Çandır, "Keyfi tarifelerin ve aşırı korumacılığın dünya ticaretinde oluşturduğu tahribatın en hafif boyutu olan bu durumun sürdürülebilirliği bulunmamaktadır. 2000’li yılların ilk 20 yılında hakim olan küreselleşme ve nispi ticaret serbestlikleri en çok gelişmekte olan ülkelere yaramıştı. Öyle ki, dünya ekonomisinde Kuzey Atlantik Paktı ağırlıklı yapı yerini Pasifik Paktı bir yapıya bırakmaya başlamıştı. Bu dönemden en çok yararlanan ekonomiler başta Çin olmak üzere Hindistan, Singapur, Vietnam, Endonezya ve Malezya gibi ülkeler olurken biz benzer bir hamleyi gösteremedik. Şimdilerde görünen odur ki, belirli bir dönem dünya; daha az ve daha zorlu ticaret ile ülke içi ağırlıklı büyüme stratejilerine dönmüş durumdadır. Ülkemiz ve kentimiz ekonomisini bu dönüşün oluşturacağı kolaycı ithalat dalgasından korumak için akılcı politikalar üretmek zorundayız" diye konuştu.



"Ekonomide düşük performans"


Antalya’nın 2025 yılı Eylül itibarıyla ekonomide ülke ortalamasının altında bir performans gösterdiğini belirten Çandır, "Kurulan şirket sayısı Türkiye’de yüzde 4,7, kentimizde yüzde 16,6 azalmıştır. Protestolu senet tutarı ülkemizde yüzde 54, Antalya’da yüzde 104 artmıştır. Karşılıksız çek tutarı ülkemizde yüzde 28, kentimizde yüzde 16 artmıştır. Çekle işlem hacmi ülkemizde yüzde 10 artarken, Antalya’da yüzde 7 azalmıştır. Kredi kullanımı ülkemizde yüzde 42, kentimizde yüzde 50 artmıştır. Ticari kredilerde artış ülkemizde yüzde 35, kentimizde yüzde 61, tarımsal kredilerde ise ülkemizde yüzde 51, kentimizde yüzde 54 olmuştur" dedi.



"Ekim yoğun geçti"


Antalya Ticaret Borsası olarak Ekim ayında yoğun bir tempoyla çalıştıklarını söyleyen Çandır, "Coğrafi işaretlerden enerji verimliliğine, Berry Forum’dan kesme çiçek analiz toplantısına kadar birçok etkinlikte mevcut durumumuzu ve geleceğimizi değerlendirdik. Coğrafi işaretli ürünler, ülkemiz için önemli bir fırsattır. Üreticilerin tescile uygun üretim yapması, etkin denetim mekanizmaları ve üretici bilincinin güçlenmesiyle bu alanda kısa sürede güçlü bir pazar oluşturabiliriz. Berry sektörü hızla büyümektedir. Çilek, maviyemiş, ahududu ve böğürtlen gibi ürünlerde Avrupa, Orta Doğu ve Körfez ülkeleri önemli pazarlar sunmaktadır. Enerji verimliliği artık yalnızca enerji üretimi değil, enerjiyi ölçmek, izlemek, azaltmak ve geri kazanmak anlamına gelen bir yönetim anlayışıdır. Kesme çiçek sektöründe ise artan maliyetler, ihracat pazarlarında yaşanan sıkıntılar, finansmana ve araziye erişimdeki zorluklar gündeme gelmiştir" ifadelerini kullandı.



"Tarım liseleri nitelikli insan kaynağı oluşturacak"


Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Milli Eğitim Bakanlığı arasında imzalanan "Tarım Sektörüne Yönelik Mesleki ve Teknik Eğitim İş Birliği Protokolü" ile tarım sektöründeki nitelikli insan kaynağı açığının kapatılmasının hedeflendiğini anlatan Çandır, "Bu kapsamda, tarım alanında eğitim veren 30 meslek lisesi, bulundukları illerdeki ticaret borsalarıyla eşleştirilecektir. Böylece öğrenciler teorik bilginin yanında uygulamalı üretim deneyimi kazanacaktır. Bu önemli çalışmaya öncülük eden TOBB Başkanımız Sayın Rifat Hisarcıklıoğlu’na, Milli Eğitim Bakanımız Yusuf Tekin’e ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Antalya olarak biz de bu çalışmaya katkı vereceğiz. Gençlerimizin üretime katıldığı, bilgiyi pratiğe dönüştürdüğü bir eğitim modelini yerleştirmeyi amaçlıyoruz" şeklinde konuştu.



"Narda yüzde 25 rekolte kaybı"


Antalya’da nar, elma, armut, zeytin, yaş sebze ve kesme çiçekte üretimin devam ettiğini belirten Çandır, "Nar üretimi beklentinin yüzde 25 altında, ancak kalite ve ihracat açısından başarılıdır. Armut ve elmada don nedeniyle rekolte yüzde 60 düşmüştür. Zeytinde rekolte beklentinin üçte biri oranında düşük olup 55 bin ton zeytin, 8 bin ton zeytinyağı tahmini yapılmaktadır. Tüm üreticilerimize ve üyelerimize bereketli bir üretim sezonu diliyorum" dedi.


Mecliste üyeler, sektörleriyle ilgili değerlendirmelerde bulundu.



ATB Başkanı Ali Çandır: "Nar üretimi beklentinin yüzde 25 altında, ancak kalite ve ihracat açısından başarılıdır"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Başkan Tatık evleri yanan aileyi yalnız bırakmadı Denizli’nin Tavas ilçesinde elektrik panosu sebebiyle bir evde yangın çıktı. Yangında evleri kullanılamaz hale gelen aileyi Tavas Belediye Başkanı Kadir Tatık ziyaret etti. Başkan Tatık, ailenin geçici süreliğine barınmasını sağlamak amacıyla konteyner ev tahsis etti. Yangın, Denizli’nin Tavas ilçesi Güzelköy Mahallesinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Cüneyt Fırlayış’a ait evde elektrik panosundan kaynaklı yangın çıktı. Evden yükselen alevleri gören vatandaşların ihbarı üzerine bölgeye itfaiye ve jandarma ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekiplerini uzun uğraşları sonucunda yangın kontrol altına alındı. Alevlerin sardığı ev kullanılamaz hale geldi. Tavas Kaymakamı İsmail Demir ve Tavas Belediye Başkanı Kadir Tatık, yangından sonra Fırlayış ailesini geçmiş olsun ziyaretinde bulundu. Ziyarette Başkan Tatık ailenin geçici barınması sağlamak amacıyla konteyner desteği sağladı. Başkan Tatık konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "Güzelköy Mahallemizde dün akşam saatlerinde meydana gelen, ilk belirlemelere göre elektrik tesisatından kaynaklanan ev yangınında zarar gören vatandaşımız Cüneyt Fırlayış’ı ziyaret ettik. Herhangi bir can kaybı ve yaralanmanın yaşanmamış olması en büyük tesellimizdir. Yangından etkilenen ve evi kullanılamaz hale gelen vatandaşımızın temel ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik gerekli aksiyonlar alınmış olup, Tavas Belediyemiz tarafından geçici barınma ihtiyacının karşılanması amacıyla konteyner desteği sağlanacaktır. Vatandaşımız Cüneyt Fırlayış’a geçmiş olsun dileklerimizi iletiyor, her zaman yanında olduğumuzu bir kez daha ifade ediyoruz" şeklinde konuştu.
Gaziantep HKÜ’den uluslararasılaşma yolunda büyük bir atılım daha Hasan Kalyoncu Üniversitesi (HKÜ), dijitalleşme, uluslararasılaşma ve beceri temelli öğrenme çağının gerekliliklerine yanıt veren önemli bir adım daha atarak dünyanın önde gelen çevrim içi eğitim platformlarından ‘Coursera’ ile stratejik iş birliği protokolü imzaladı. HKÜ’nün küresel eğitim vizyonunu güçlendiren ve öğrencilerine uluslararası düzeyde geçerli mesleki becerileri kazandırmayı hedefleyen iş birliği protokolünün imza törenine, HKÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Gül Rengin Küçükerdoğan, HKÜ Sürekli Eğitim Merkezi Koordinatörü Esra Değerli ve Coursera İçerik Direktörü Marni Baker Stein ve ekibi katıldı. HKÜ, alanlarında küresel ölçekte rekabet edebilen bireyler yetiştiriyor Coursera ile yapılan iş birliğinin üniversitenin uluslararası eğitimdeki konumunu daha da güçlendireceğini vurgulayan HKÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Gül Rengin Küçükerdoğan, "Hasan Kalyoncu Üniversitesi olarak çağın gerekliliklerine uygun, yenilikçi ve dijital öğrenme odaklı bir vizyonla ilerliyoruz. Coursera ile yaptığımız bu iş birliği, öğrencilerimizin küresel ölçekte rekabet etmelerine ve mikro yeterlilikler aracılığıyla mesleki beceriler kazanmalarını sağlayacaktır. HKÜ, mezunlarının istihdam edilebilirliğini artırmayı, yaşam boyu öğrenmeyi teşvik etmeyi ve uluslararası eğitimde etkin bir aktör olmayı hedeflemiş bir üniversitedir. Coursera ile yapılan bu iş birliği, bu vizyonun somut bir göstergesidir" dedi. İş birliği, öğrencilerimize küresel ölçekte tanınan sertifika programlarıyla donanım kazandıracak HKÜ Sürekli Eğitim Merkezi Koordinatörü Esra Değerli, iş birliğine ilişkin yaptığı değerlendirmede, "Coursera ile gerçekleştirdiğimiz bu iş birliği, öğrencilerimize küresel ölçekte tanınan sertifika programlarıyla donanım kazandıracak. Bu sayede öğrencilerimiz, uluslararası iş gücü piyasasında daha güçlü ve rekabetçi hale gelecek. Üniversitemiz, dijital öğrenme imkanlarını genişleterek çağın gereklerine uygun eğitim modelleri sunmaya devam edecek" dedi. HKÜ ile iş birliği yapmaktan büyük heyecan duyuyoruz Coursera’nın Orta Doğu ve Afrika Genel Müdürü Kais Zribi, "Yapay zeka ve yeni teknolojilerin iş dünyasını yeniden şekillendirmeye devam ettiği bu önemli dönemde Hasan Kalyoncu Üniversitesi ile iş birliği yapmaktan büyük heyecan duyuyoruz. Sektörle ilgili, dünya çapında tanınan içerikleri ve önde gelen üniversite ve şirketlerin mikro sertifikalarını müfredata entegre ederek, bu ortaklık HKÜ öğrencilerinin işverenlerin ihtiyaç duyduğu becerileri geliştirmelerine, işgücüne daha hazırlıklı mezun olmalarına ve geleceğe hazır Türk işgücünün gelişimini desteklemesine yardımcı oluyor" diye konuştu. Eğitimde küresel vizyon ve dijital dönüşüm Bu iş birliğiyle birlikte HKÜ, Coursera platformu üzerinden küresel ölçekte tanınan mikro sertifika ve mesleki yeterlilik programlarını öğrencilerine sunacak ve öğrenciler, lisans ve meslek yüksekokulu programlarına entegre edilecektir. Bu kapsamda, öğrenciler kısa modüller sayesinde, mezuniyet öncesinde uluslararası iş dünyasında talep gören becerilere sahip olabilecek. HKÜ’nün Coursera ile gerçekleştirdiği ortaklık, Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi 4 (SDG 4) doğrultusunda, kapsayıcı, erişilebilir ve kaliteli yükseköğretim vizyonunu desteklemektedir.