EKONOMİ - 01 Temmuz 2025 Salı 16:08

ATSO ve CK Enerji Akdeniz Elektrik’ten, Antalya’nın enerjisi için stratejik buluşma

A
A
A
ATSO ve CK Enerji Akdeniz Elektrik’ten, Antalya’nın enerjisi için stratejik buluşma

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası ile CK Enerji Akdeniz Elektrik’in işbirliği ile gerçekleştirilen "Antalya Enerji Buluşmaları"nda; karbon emisyonlarının azaltılması, şarj sistemlerinin yaygınlaşması, yenilenebilir enerji kaynaklarının şebekeye entegrasyonu ve sürdürülebilirlik konuları masaya yatırıldı. 100’ü aşkın sektör temsilcisinin katıldığı etkinlikte, Antalya’nın enerji geleceği için bölgesel ve sektörel yol haritası çizildi.


Sürdürülebilir bir gelecek için yenilenebilir enerji kaynaklarının sektördeki payı her geçen gün artarken, karbon emisyonlarının azaltılması, enerji verimliliği, elektrifikasyon ve yeşil teknolojilere dayalı yeni çözümleri kapsayan bir dönüşüm süreci yaşanıyor. Bu dönüşümde bir çözüm ortağı olmak hedefi ile harekete geçen Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) ile Akdeniz Bölgesi’nde görevli tedarik şirketi olarak hizmet veren CK Enerji Akdeniz Elektrik, 27 Haziran Cuma günü "Antalya Enerji Buluşmaları"na ev sahipliği yaptı.


Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen buluşmada, elektrik piyasalarının geleceği, şarj sistemleri ve dönüşüm, yenilenebilir elektrik santrallerinin şebekeye etkisi, karbon emisyonu düzenlemeleri ve sürdürülebilirlik gibi pek çok konu uzman isimlerle birlikte ele alındı. 100’ün üzerinde katılımcı ile gerçekleştirilen Antalya Enerji Buluşmaları’na, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası üyeleri, turizmciler ve enerji danışmanlık firmalarının temsilcileri katıldı.



"Maliyetlerin artması rekabet gücümüzü zayıflatıyor"


Etkinliğin açılış konuşmasını yapan ATSO Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Hacısüleyman, "İçinde bulunduğumuz coğrafi konum itibarıyla, jeopolitik sorunlar ve bölgesel gerginlikler hepimizi yakından etkiliyor. Daha çok yakın zamanda Hürmüz Boğazı kapanacak mı, petrol üretiminde sorun olacak mı soruları gündeme geldi. Bütün bu gelişmeler, enerji maliyetlerinin artması anlamına geliyor ve bu artış da tüm mal ve hizmetlerin üretim maliyetlerini olumsuz yönde etkiliyor" diyerek sözlerine şöyle devam etti:


"Türkiye’de şu anda maliyet artışları hem sanayi hem de diğer hizmet sektörlerinde ciddi sorunlara yol açmakta. Maliyetlerin artması, uluslararası rekabet gücümüzü de zayıflatmakta. Dünya ülkeleri, küresel ısınmanın 1,5 dereceyle sınırlandırılması hedefi doğrultusunda çeşitli önlemler alıyor. Bu da sera gazı emisyonlarının azaltılması, karbon ayak izinin kontrol altına alınması ve mal ve hizmet üretiminde bu konuya dikkat edilmesini gerektirmekte. Bildiğiniz gibi yıl sonunda, Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizması devreye girecek. Türkiye’de de bu konuyla ilgili düzenlemeler yapılmaya çalışılmakta. Ancak görüyoruz ki, dünyanın birçok ülkesinde bu konuda yeterince özen göstermiyor. Özellikle dünyanın en büyük sera gazı emisyonuna sahip ülkesi olan Çin, yılda yaklaşık 16 milyar ton emisyonla toplamın üçte birini oluşturuyor. Onu, 6 milyar ton ile ABD, ardından da klasik yöntemlerle enerji üreten Hindistan takip ediyor. Avrupa ülkeleri arasında biz 14. sırada yer alıyoruz; yani emisyon sıralamasında sonlardayız. Ancak bu konuda almamız gereken daha çok yol olduğunu biliyor birtakım önlemler almaya çalışıyoruz. Ancak bu önlemler de maliyet artışlarına sebebiyet verebilir. Bu konuda ihtirazlarımız elbette var; fakat dünyayı çocuklarımıza ve gelecek nesillere yaşanabilir bir şekilde bırakmak zorundayız."



"Bölgesel stratejiler geliştiriyoruz"


Açılışta konuşan CK Enerji Akdeniz Elektrik Genel Müdürü Fahrettin Tunç da enerjinin artık sadece bir kaynak değil, ekonomik dayanıklılığın, çevresel sorumluluğun ve toplumsal refahın anahtarı haline geldiğine işaret ederek, "Daha temiz ve daha adil bir enerji geleceği için birlikte düşünmeye, birlikte üretmeye ve birlikte yol almaya mecburuz. Antalya bölgemiz özelinde baktığımızda; ilimizin enerji ihtiyacı her yıl ortalama yüzde 10 artıyor. Bölgemizde 2020 yılında 8,8 Milyar kWh tüketim varken 2024 yılında tüketim miktarı 13 Milyar kWh’ya ulaşmış durumda. Aynı dönemde hizmet verdiğimiz abone sayımız 1,8 milyondan 2,5 milyonu çıktı. Düşük karbonlu kalkınma vizyonu, enerji sektörünün sorumluluğunu daha da artırıyor. İşte bu noktada biz bölgesel stratejiler geliştiriyoruz. Özellikle Antalya’da, yenilenebilir kaynakların daha yaygın kullanımı, enerji verimliliği projeleri ve dijital çözümler ile bu dönüşümün öncüsü olmaya devam ediyoruz" dedi.



"ETS ve SKDM süreçlerinde rehberlik hizmeti sunuyoruz"


Türkiye’nin üç bölgesinde 7 ilde 8, milyon elektrik tüketicisine hizmet verdiklerini ifade eden CK Enerji Ticari Satış ve İş Geliştirme Grup Direktörü Çağdaş Acar ise, Antalya’nın hem turizm hem de gelişen endüstrisiyle CK Enerji’nin stratejik odak noktalarından biri olduğunu kaydederek şunları söyledi:


"Enerji sektörünün dönüşümü, hepimizin ortak meselesi. Biz, bu dönüşümde sadece enerji sağlayıcısı değil, aynı zamanda çözüm ortağı olmayı hedefliyoruz. Sektörde uzun yıllara dayanan deneyimimiz ve uzmanlığımız ile "Başka Dünya Yok" adı ile çok özel bir çalışma başlattık. Elektriğimizi yenilenebilir enerji kaynaklarından tedarik edip, sertifikalandırırken, güneş, rüzgar ve HES gibi çevre dostu kaynaklarının tüketicilerle buluşması için alt yapı yatırımlarına önem veriyoruz. Bu sırada enerji kaynaklarının etkin kullanımı, enerji verimliliği ve karbon ayak izi hesaplama ve azaltma çalışmaları ile de müşterilerimizin yanındayız. Karbon ayak izini en doğru verilerle ölçerek, emisyonların azaltmanıza yönelik çözümler sunmaktayız. Burada dört aşamalı bir proje yürütüyoruz. İlk olarak bilgiler topluyoruz, ardından ölçümleme ile emisyonları analiz ediyoruz. Emisyonları düşürmek için stratejiler sunduğumuz raporlamadan sonra ise Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) ve SKDM süreçlerinde rehberlik hizmeti sunuyoruz. Karbon emisyonlarını azaltma ve sürdürülebilir uygulamaları teşvik etme taahhüdümüzün bir parçası olarak geçtiğimiz yıllarda Beefull markasını sektöre kazandırdık. Beefull ile elektrikli araçlar için güvenilir ve verimli şarj çözümleri sunarak daha temiz ulaşım alternatiflerine geçişe aktif olarak katkıda bulunuyoruz."



ATSO ve CK Enerji Akdeniz Elektrik’ten, Antalya’nın enerjisi için stratejik buluşma

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Yunusemre’de kırsal kalkınma ve kooperatifçilik masaya yatırıldı Yunusemre Belediyesi ile Yunusemre Kent Konseyi tarafından düzenlenen ’Kırsal Kalkınma ve Kooperatifçilik Çalıştayı’nda, kırsal alanların güçlendirilmesi, yerel üretimin desteklenmesi ve kooperatifçiliğin sürdürülebilirliği ele alındı. Kırsal kalkınmanın güçlendirilmesi ve kooperatifçilik anlayışının sürdürülebilir bir zeminde ele alınması amacıyla Yunusemre Belediyesi ile Yunusemre Kent Konseyi iş birliğinde ’Kırsal Kalkınma ve Kooperatifçilik Çalıştayı’ düzenlendi. Yunusemre Belediyesi Muradiye Sosyal Tesisleri’nde gerçekleştirilen çalıştaya; Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban, Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet Mesut Doğan, Manisa Büyükşehir Belediyesi Kırsal Hizmetler Daire Başkanı Yılmaz Usta, CHP Yunusemre İlçe Başkanı Yalçın Arcak, MAYEB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Cengiz Balkan, Yunusemre Kent Konseyi Başkanı Bektaş Kılınç, belediye meclis üyeleri, konuşmacılar ve çok sayıda üretici katıldı. Mustafa Pala’nın sunumlarını yaptığı çalıştayda belgesel gösterimi gerçekleştirilirken, "Yeniden Sürdürülebilir Kooperatifçilik" başlıklı panelle program devam etti. Çalıştayda; kırsal alanlarda sürdürülebilir kalkınmanın sağlanması, yerel üretimin desteklenmesi ve kooperatifçiliğin güçlendirilmesine yönelik görüş ve öneriler paylaşıldı. Zeyrek ve Durbay anıldı Çalıştayda konuşan Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban, kırsal kalkınmayı temel alan bir bakış açısına sahip olduklarını vurguladı. Balaban, göreve geldikten sonra Yuntdağı bölgesindeki 37 köyün kırsal mahalle statüsüne dönüştürüldüğünü hatırlatarak, kooperatif çalışmalarının önünün açıldığını ve belediye imkanları doğrultusunda desteklerin süreceğini ifade etti. Konuşmasında hayatını kaybeden Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek ile Şehzadeler Belediye Başkanı Gülşah Durbay’ı da anan Balaban, "Ferdi Başkanımızı altı ay önce, Gülşah Başkanımızı ise kısa bir süre önce kaybettik. Acıları hala yüreğimizde. Her ikisini de saygı ve sevgiyle anıyoruz" dedi. Çalıştay, katılımcıların değerlendirmeleri ve karşılıklı görüş alışverişinin ardından sona erdi.
Bursa İş Sanat Anadolu Sergileri İznik’te düzenlendi Türkiye İş Bankası İznik Şubesi’nde sergilenen "Mavinin Sırları" seçkisi usta sanatçıların çiniden ilham aldıkları eserleri bir araya getirdi. Türkiye İş Bankası Sanat Eserleri Koleksiyonu’ndan yapılan tematik seçkileri sanatseverlerle buluşturan Anadolu Sergileri’nin 2025 yılındaki son durağı, 20-21 Aralık’ta Bursa’nın İznik ilçesi oldu. Osmanlı çini sanatının merkezlerinden İznik’teki İş Bankası şubesinde sergilenen "Mavinin Sırları" seçkisinde Şerif Renkgörür, Şevket Dağ, Feyhaman Duran, Selahattin Teoman, Zeki Fındıkoğlu, Nazlı Ecevit, İbrahim Çallı, Melahat Üren, Söbütay Özer, Hulusi Mercan gibi sanatçılar çini motiflerden ilham alan kompozisyonlarına Füreya Koral’ın üçlü yuvarlak panosu eşlik etti. Çininin Türk resim sanatındaki yansımalarına odaklanan sergide, sanat tarihçisi ve eleştirmen Nazlı Pektaş eserler hakkında ziyaretçilere bilgi verdi. Ziyaretçilerin büyük bir ilgiyle izlediği sergide çocuklara yönelik sanat atölyesi de düzenlendi. Türkiye İş Bankası Resim Heykel Müzesi’nin öğrenme programlarının düzenli faaliyetlerinden biri olan Anadolu Sergileri ilk altı ayında 6 bini aşkın sanatsevere ulaştı. İbrahim Çallı’nın eserlerini Çal ilçesindeki izleyicilerle buluşturan seçkiyle başlayan Anadolu Sergileri, Hocalar ve Öğrenciler (Milas), Mavinin İzinde (Gelibolu), Büyük Zafer (Kocatepe), Aşina Yüzler (Antakya), Çarşı-Pazar (Midyat) ve Ege Havası (Edremit) gibi farklı seçkileri sanatseverlere sundu. MarCom, Sardis, Toplumsal Fayda Ödülleri ve İstanbul Marketing Awards platformlarının farklı kategorilerinde ödüllere layık görülen Anadolu Sergileri, 2026 yılında da ortak kültürel mirasın doğduğu topraklarda bugünün kuşaklarıyla buluşturmayı sürdürecek. Anadolu Sergileri’nin Ocak ayındaki durağı Mersin’in Pozcu ilçesindeki Türkiye İş Bankası şubesi olacak.
İstanbul Sancaktepe’de sosyal tesislerde kalite ve uygun fiyat bir arada Sancaktepe Belediyesi, ilçe genelinde hizmet veren sosyal tesisleriyle vatandaşlara kaliteli, modern ve bütçe dostu imkanlar sunmaya devam ediyor. Belediye bünyesinde faaliyet gösteren Samandıra Sosyal Cafe, Sarıgazi Sosyal Cafe, Koru Park Sosyal Cafe, Paşaköy Sosyal Tesisi, Yenidoğan Sosyal Tesisi, Hanımeli Sosyal Tesisi ve Aydos Sosyal Tesisi ve Kasaba Sosyal Cafe; göz kamaştıran mimarileri, şık dekorasyonları ve profesyonel kadrolarıyla ilçe sakinlerine keyifli bir sosyal ortam sağlıyor. Türk ve Dünya mutfaklarından özenle hazırlanan geniş menü seçenekleriyle dikkat çeken sosyal tesisler, kaliteli hizmeti uygun fiyatlarla buluşturarak haftanın her günü vatandaşların uğrak noktası haline geliyor. Sancaktepe Belediyesi, mevcut tesislerin yanı sıra yeni yatırımlarla da sosyal alanlarını genişletiyor. Bu kapsamda 2 Sosyal Cafe’nin inşaat çalışmaları hızla devam ederken, her iki tesisin de yakın zamanda hizmete açılarak ilçe halkına yeni sosyal mekanlar kazandırması hedefleniyor. Başkan Alper Yeğin’den vatandaşlara davet Sancaktepe Belediye Başkanı Alper Yeğin, sosyal tesislerin her kesime hitap eden yapısıyla ilçenin sosyal yaşamına değer kattığını belirterek yeni yılla birlikte değişen konsepti ile vatandaşları tesisleri ziyaret etmeye davet etti. Başkan Yeğin, mesajında şu ifadeleri kullandı: "Belediyemizin sosyal tesisleri, kaliteli hizmeti uygun fiyatlarla bir araya getirerek vatandaşlarımızın aileleriyle birlikte keyifli vakit geçirebileceği nezih mekanlar sunuyor. Modern yapıları, zengin menüleri ve güler yüzlü hizmet anlayışıyla Sancaktepe’mize yakışan bir standart oluşturduk. Tüm komşularımızı sosyal tesislerimizi ziyaret etmeye, bu güzel ortamın tadını çıkarmaya davet ediyorum."
Bolu Bolu’da geliştirilen yapay zeka sistemi, gizli kalp krizi riskini ortaya çıkarıyor Bolu’da düzenlenen sağlık etkinliğinde yapay zeka ile vatandaşların kalp yaşını hesaplayan Kardiyolog Dr. Esad Çekin, obezite, sigara ve kalp krizinden ölümlerde Türkiye’nin Avrupa zirvesinde yer aldığına dikkat çekti. 40 yaşındaki bir kişinin 60 yaşında bir kalbe sahip olabileceğini belirten Dr. Çekin, "Halkın bilinçlenmesi şart. Yapay zeka destekli erken tanı ile kalp hastalıklarını önleyebiliriz" diye konuştu. Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi topluluklarından Genç Yeryüzü Doktorları Topluluğu öğrencileri, alışveriş merkezinde "Sağlık Sokağı" adıyla bir etkinlik düzenledi. Öğrenciler etkinlikte; meme kanseri ve diğer kanser türleri, akılcı ilaç kullanımı, ağız ve diş sağlığı hastalıkları ile sigara bırakma konularında vatandaşlara bilgilendirme yaptı ve çeşitli testler uyguladı. Tıp, Diş Hekimliği ve Sağlık Bilimleri fakültelerinde eğitim gören öğrenciler, vatandaşların sağlıkla ilgili sorularıyla yakından ilgilendi. Etkinlik alanında, ailelerin danışmanlık aldığı sırada çocukların vakit geçirebilmesi amacıyla çocuk masası kuruldu. Bu alanda psikoloji bölümü öğrencileri çocuklarla ilgilendi. Bunun yanı sıra il genelinde farklı noktalarda yapay zeka sistemiyle kalp taraması yapan Kardiyolog Doktor Esad Çekin, bu kez yapay zeka destekli sistemle vatandaşların kalp yaşını ölçtü. Sağlık Sokağı etkinliğine; Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi (BAİBÜ) Tıp Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı Doç. Dr. Oruç Yunusoğlu ile Kanser Erken Teşhis Tarama ve Eğitim Merkezi (KETEM) Doktoru Songül Ekmen Kurtoğlu da katılarak bilgilendirme masalarında vatandaşlarla bir araya geldi. "Yapay zekanın desteğini de kullanabiliyoruz" Geliştirdiği yapay zeka sisteminin, kalp rahatsızlıkları olabilecek insanlarda teşhis yöntemi olarak kullanılabildiğini aktaran Kardiyolog Doktor Esad Çekin, "Maalesef ülke olarak Avrupa’da her şeyde birinci sıradayız. Obezitede Avrupa birincisiyiz. Sigara içme oranlarında Avrupa birincisiyiz. Şeker hastalığında Avrupa birincisiyiz. Tabii tüm bunların sonucu olarak maalesef kalp krizi kaynaklı ölümlerde de Avrupa birincisiyiz. Eurostat verilerine göre yüzde 10,8 ile kalp krizi kaynaklı ölümlerde Avrupa birincisi sırasındayız. Tabii bu bize şunu gösteriyor; Toplum sağlığı açısından yapmamız gereken belki de en öncelikli şey, bu kalp hastalıklarını yönetebilmek, kalp krizlerine karşı farkındalık oluşturabilmek diye düşünüyorum. Bunun için yapacağımız iki tane çözüm var. Birincisi, erken tanı imkanlarını artırmamız lazım. Burada artık eskisinden çok daha güçlüyüz. Yapay zekanın desteğini de kullanabiliyoruz. Yapay zeka destekli tanı metotlarıyla kalp hastalıklarını çok erken dönemde tespit edip önleme imkanımız olabiliyor. İkincisi ise belki de en önemlisi, toplumsal düzeyde farkındalığı artırmamız lazım diye düşünüyorum. Yani halkın da bu konuda bilinçlenmesi gerekiyor" şeklinde konuştu. "Kalp Yaşı isimli uygulamayı geliştirdik" Kardiyolog Doktor Esad Çekin, yeni geliştirdiği yapay zeka sistemini İHA’ya anlattı. Çekin yaptığı açıklamada, "Bu amaca hizmet etmesi için Kalp Yaşı isimli uygulamayı geliştirdik. Kalp yaşı şu demek; Hiçbir hastalığı olmayan kaç yaşında birisiyle sizin kalp riskiniz eşit demektir. Aslında 10 yıllık kardiyovasküler risk sınıflamasına dayanır ama bir insana kalp riskinin yüzde 3, yüzde 5 deyince bir anlam ifade etmeyebilir. Ama onun yerine ‘kalp yaşın 50-60’ gibi ifade edersek, insanlara işleyerek önlem almaya motive edici olabiliyor. Gerçekten 40 yaşında birisi, hiç farkında olmadan 60 yaşında bir kalple yaşıyor olabilir. Keza tam tersi de mümkün. İşte biz bu kalp yaşı 60 olan kişiye, ‘Bak, yanlış yoldasın, bunları değiştirmen lazım. Kalp yaşını 40’a indirmemiz lazım’ dediğimizde çok daha tesirli oluyor. Nitekim ben de son birkaç haftadır kendi polikliniğimde Kalp Yaşı uygulamasını kullanıyorum ve hastalardan da çok güzel geri dönüş alıyorum. Hayatlarına dokunabiliyoruz. Onları hayat tarzını değiştirmek üzerine motive edebiliyoruz. Günün sonunda bizim en büyük amacımız insanları motive etmek, onlarda bir farkındalık oluşturmak diye düşünüyorum" ifadelerini kullandı. "İnsan, damarları kaç yaşındaysa aslında o yaştadır" Kalp Yaşı uygulamasının insanları korkutmaktan ziyade korumak amaçlı olduğunu vurgulayan Esad Çekin, "Kalp Yaşı uygulaması da işte bu yüzden korkutmak amaçlı değil, korumak amaçlı kullanılabilecek bir araç. Tıp fakültesinde öğrendiğimiz çok meşhur bir söz vardır; İnsan, damarları kaç yaşındaysa aslında o yaştadır, diyoruz. Takvim yaşını geriye alamayız ama kalbimizi gençleştirebiliriz. Bu nedenle farkındalık oluşturmamız lazım diye düşünüyorum" dedi. "Esad hocamdan memnunum" Esad Çekin’e bir yıldır tedavi olduğunu ve memnun olduğunu dile getiren Zafer Gülsal da Sağlık Sokağını ziyaret etti. Gülsal yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı; "Esad hocamla yaklaşık bir sene önce genel bir kontrolde tanıştım. Kan tahlili ve EKG çekiminden sonra benim durumumu ciddi görerek acil bir anjiyo istedi. Anjiyodan sonra da 3 tane damarımın tıkalı olduğunu ve 3 tane stent taktığını ama bir damara müdahale edilmediğini onu da bir sene sonra yapacağını söylemişti. Çok şükür şu an stentlerden sonra iyiyim geçen hafta bir anjiyo daha oldum Esad hocam sayesinde şu anda durumum gayet iyi. Esat hocamdan memnunum"