SAĞLIK - 15 Mayıs 2019 Çarşamba 13:37

Kıskançlıkla başa çıkma tüyoları

A
A
A
Kıskançlıkla başa çıkma tüyoları

Uzman Psikolojik Danışman Şenol Baygül, ilişkilere zarar veren kıskançlıkla başa çıkma konusunda önemli bilgiler verdi.

Uzman Psikolojik Danışman Şenol Baygül, ilişkilere zarar veren kıskançlıkla başa çıkma konusunda önemli bilgiler verdi.


Genel anlamıyla kıskançlık önemsenen birinin kaybedileceği ya da ilişkinin bozulacağına yönelik korku, ilişkinin varlığına yönelik algılanan tehdit ve bu tehdide karşılık verilen bir tepki, olumsuz tutum olarak tanımlanabileceğini dile getiren Uzman Psikolojik Danışman Şenol Baygül, “Yapılan bir araştırmaya göre Türkiye, kıskançlık konusunda Brezilya ve Çin’in ardından üçüncü sırada yer alıyoruz. Kıskançlık romantik ilişkilerde etkili, yaygın ve zarar verici duygulardan biri olarak öne çıkmaktadır. İlişkiyle ilgili sorunların ve boşanmanın en önemli nedenlerinden biri olarak görülür. İlişki, Çift, Evlilik danışmanlığına başvuran çiftlerin üçte birinin kıskançlık temelli sorunlarla ilgili olduğunu söyleyebiliriz” dedi.


Uzman Psikolojik Danışman Şenol Baygül, kıskançlık ilişkinizi yiyip bitirmeden neler yapılabileceği konusunda şunları söyledi:


“Öncelikle şu bilinmeli ki kıskançlık sizinle, ihanet karşı tarafla ilgilidir. Sizin kontrolünüz kendinizle ilgili şeyler üzerinde olabilir. Her şeyi kontrol edemezsiniz. Sadakat baskı ile sağlanabilecek bir şey değildir. Aldatmak ya da ilişkiyi bitirmek isteyen ne yaparsanız yapın bir yolunu bulacaktır. Sadakatin tek yolu sevgidir.


Anı yaşayın. Bir ilişki içindeyseniz partneriniz tarafından tercih edilmişsiniz demektir. Bunun geçip geçmeyeceğiniz sorgulamak işlevsiz olacaktır. Biri sizden uzaklaşacaksa bunu kıskançlıkla ya da baskı kurarak engelleyemezsiniz. Aksine böyle bir yaklaşım eşinizi uzaklaştırır.


Kıskançlığın altında yatan sebepleri bulmaya çalışın. Mesela negatif eleştirel iç sesinizin farkına varmak ilk adım olsun. Davranışın kökenini anlamak onu kontrol edebilmeye yardımcı olabilir.


Kıskançlığın üstesinden gelebilmek için güven inşa etmek gerekir. İlişkiyi paylaşan taraflar, her ne olursa olsun, paylaştıkları sevgi ve saygının ilişkilerini dış etkilerin tehdit etmesini önleyeceğini bilecek kadar güvenmelidir. Eğer kıskançlığın ilişkinizde problem olduğunu fark ettiyseniz, kimin kıskanç olduğu önemli değil, bu her iki taraf için de sıkıcı olabilir. Bu sorunu aşmak sabır, iyi bir iletişim ve inanışların(düşünce) değişmesi ile olur. Bu süreçte beraber hareket etmek önemlidir.


Eğer kararlı bir ilişki içindeyseniz bir miktar özgürlüğü feda etmelisiniz. Başınıza buyruk hareket edemezsiniz, diğer kişinin nasıl hissettiği konusunda bazı sorumluluklarınız var. Kıskançlıkla başa çıkmanın olumsuz yollarından biri eşe “bu senin sorunun” ya da “ben bir şey yapmadım” demek. Bu ağlayan bir çocuğa annesinin “Ağlamayı kes, sana ne oluyor?” demesine benziyor. Bu asla işe yaramaz. Bunun yerine “bunun neden olduğunu anlayabiliyorum” diyebilirsiniz. Eşinizin rahat hissetmesini ve sakinleşmesini sağlayabilir ve daha sonra isteklerinin uygulanabilir olup olmadığına karar verebilirsiniz.


Beklentilerinizi azaltın. “Partnerim asla başkasıyla ilgilenmemeli”, “Eşimin ne yaptığını her zaman bilmeliyim” gibi temel inançlarınızı gözden geçirin. Bu kesin yargılar sizi kıskançlığa daha yatkın hale getirebilir.


Kontrol davranışlarınızı yeniden değerlendirin. Sizi güvence altına alacağını düşündüğünüz davranışlar (eşinizi sorgulamak, telefonlarını kontrol etmek, sosyal medyasını takip etmek) aslında sizi sadece daha fazla endişelendirir. Bu işlevsiz başa çıkma stratejileri eşinizle olan bağı zedeler. Ve de sizin onun gözündeki imajınızı ve size olan saygısını yok eder.


Gerçek ile kurguyu karıştırmayın. Kıskançlık hayal gücünün yıkıcı kullanımı tarafından kontrol edilir. Zihninizde oluşturduğunuz şeylere dikkat edin, her düşündüğünüz gerçek değildir. Bir süre gözlem yapmakta fayda var.


Hayal gücünüzü kullanmak zorundaysanız en kötü olanı hayal edin. Ya ayrılırsanız, ne olur? Bu ilişki bitecek olsa hayatınızı nasıl yönlendirirsiniz? 10 olumlu cevap sıralayın. ’o olmadan yaşayamam!’ diyorsanız o olmazsa nasıl yaşayacağınızı hayal edin.


Kulağa sıradan gelebilir ama eşinize inanmaya ne dersiniz? Bir süre güvenemeyebilirsiniz ama inanıyormuş gibi yapmayı deneyin ve sadece gözlem yapın. Somut delik yoksa ihanet de yoktur.


Söylemesi yapmaktan daha kolay olabilir ama kendinizi başkalarıyla kıyaslamaktan vazgeçin. Kıskançlık hissettiğinizde ne düşündüğünüze bir bakın. ’Onda ne buluyor?’ sorusu kolaylıkla ’Benden daha zayıf/akıllı/çekici.’ cümlesine dönüşebilir. Böyle düşünmek yetersiz ve değersiz hissettirmekten başka işe yaramaz. İnsanlar sadece belirgin özellikleri için mi sevilir?


Eşinizle iletişim kurun. Kıskançlık yaşıyorsanız bunu eşinizle konuşun ama konuşma şekli önemlidir. Öfkeli ya da iğneleyici konuşur, eşinizi suçlarsanız bu işe yaramaz. Sakince duygularınızı açıklayın ve nasıl çözüm bulacağınızı tartışın.


Kıskanç davranışı kontrol etmek kimi zaman zor olabilir. Altta yatan nedenler nadiren kendi başlarına yok olurlar. Tüm seçenekleri denediniz ancak kıskançlık ilişkide sürekli tekrarlayan davranış şekline dönüştüyse profesyonel bir uzman yardımcı olabilir ve altta yatan sebeplerle başa çıkmak için destek olabilir.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Şirketlerin ’kiralamak mı, satın almak mı’ sorusuna açıklık getirildi Koçaslanlar Motorlu Araçlar Genel Müdürü Didem Aras, şirketlerin iş amacıyla kullanacağı araçları kiralama veya satın alma konusunda kararsızlığına açıklık getirdi. Son dönemde sıkça firmaların ’Satın alsak mı? Yoksa kiralasak mı?’ sorusuyla karşı karşıya geldiklerini belirten Koçaslanlar Motorlu Araçlar Genel Müdürü Didem Aras, firmaların aklına takılan sorulara açıklık getirdi. Düzenli araç kullanan ve güvenin önemli olduğu şirketlerde kiralık araç kullanımının daha doğru bir seçenek olduğunu dile getiren Aras, "Şirket politikası sebebiyle aylık sabit maliyetle çalışmak isteyen, bunu yaparken mülkiyetin getirdiği mali yüklerden muaf olmak ve vergi gibi finansal raporlarda netlik ve sadelik olması gerektiğini düşünen şirketler kiralık araca yöneliyor. Ayrıca Ar-Ge, satış ve müşteri deneyimi gibi alanlarda da fayda sağlamak için uzun dönem araç kiralamak şirketler için şu anda en mantıklı çalışma modeli olarak öne çıkıyor" ifadelerini kullandı. Renault Filo Kiralama’nın operasyonel ve finansal esneklik sağladığına dikkat çeken Didem Aras açıklamasının devamında şunları söyledi: "Filo kiralama, araç bakımı, servis randevuları, kasko ve sigorta yönetimi, güncel ve güvenli araçların kullanımı gibi operasyonel kolaylıklar sunulmaktadır. Ayrıca şirketiniz için faiz dalgalanmalarından, enflasyon artışından, servis maliyetlerinden kaçınarak, sabit ödeme ile fiyat avantajı sağlayarak istikrarlı bir hizmet sağlamış oluyorsunuz. Şirketler, araç kirasını gider olarak göstererek vergi avantajı elde edebilmekteler. Sermayenizi araç alımına yatırmadan ana işinize yönlendirmesini sağlayan Renault Filo Kiralama hizmet yelpazesinde araçlar sadece Renault Yetkili servislerin yetkin ellerine teslim edilmektedir. Böylelikle güvenli sürüş keyfinin yanında yakıt tasarrufuna da destek olunmaktadır."
Mersin Akdeniz Belediyesinden 0-6 yaş çocuklara ücretsiz gelişim taraması Mersin’in merkez ilçe Akdeniz Belediyesi, erken çocukluk döneminde gelişimsel risklerin tespit edilmesine yönelik önemli bir hizmeti hayata geçirdi. Belediye tarafından 0-6 yaş arası çocuklara yönelik olarak uzman psikolog eşliğinde ’Denver II Gelişimsel Tarama Testi’ ücretsiz olarak uygulanmaya başlandı. Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü bünyesinde faaliyet gösteren Kültür ve Sanat Evlerinde gerçekleştirilen uygulama, kreş grubu çocuklara yönelik olarak yapılıyor. Uzman Psikolog Günay Duygu Ateş tarafından klinik gözlem eşliğinde uygulanan testlerde, çocukların yaş dönemlerine uygun gelişim gösterip göstermediği değerlendirilirken, olası risk faktörleri de belirleniyor. Değerlendirme sonrasında ailelere gelişimsel danışmanlık hizmeti sunulurken, riskli durum tespit edilmesi halinde çocuklar ilgili sağlık kuruluşlarına yönlendiriliyor. Uzman Psikolog Günay Duygu Ateş, 0-6 yaş döneminde yaşanan gelişimsel gerilik ve gecikmelerin çoğu zaman çocuk okula başlamadan fark edilemediğine dikkat çekerek, erken tanının önemini vurguladı. Ateş, "Uyum bozuklukları ilerleyen dönemlerde daha büyük sorunlara yol açabiliyor. Erken dönemde saptanamayan gelişimsel gecikmeler, çocukların uyum ve öğrenme süreçlerini olumsuz etkiliyor. Denver II bir zeka testi değildir; çocuğun gelişiminin yaşına uygun olup olmadığını değerlendiren bilimsel bir tarama testidir" dedi. Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 50’den fazla ülkede uygulanan ’Denver II Gelişimsel Tarama Testi’nin özellikle 0-3 yaş döneminde sık olmakla birlikte 0-6 yaş aralığındaki çocukların gelişimsel takibinde büyük önem taşıdığı belirtildi. Uzmanlar, erken dönemde yapılan değerlendirme ve danışmanlığın, ilerleyen yıllarda yaşanabilecek sorunların önüne geçilmesinde kritik rol oynadığını ifade ediyor. Akdeniz Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü bünyesinde görev yapan uzman psikolog sayesinde, Akdenizli aileler bu hizmetten ücretsiz ve kolay bir şekilde faydalanabiliyor. Uygulamadan yararlanmak isteyen ailelerin, mahallelerde bulunan Kültür ve Sanat Evlerine başvuruda bulunabileceği ya da belediyenin ’0552 768 88 88’ numaralı Çağrı Merkezi WhatsApp hattı üzerinden bilgi alabileceği bildirildi.
Kocaeli Gebze Engelsiz Yaşam Merkezi’nde çalışmalar sürüyor Gebze’de özel bireylerin fiziksel, sosyal ve bireysel gelişimlerine katkı sunmak amacıyla hayata geçirilen Engelsiz Yaşam Merkezi’nde çalışmalar devam ediyor. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Gebze Millet Bahçesi’nde projelendirdiği Gebze Engelsiz Yaşam Merkezi’nde yoğun çalışma yürütüyor. İnşa çalışmalarının devam ettiği merkezde duvar örme, karo mozaik kaplama, çatı ve elektrik desant imalatları tamamlandı. Çalışmalar kapsamında kaba alçı ve kaba çimento, dış cephe sıva ve taş yünü, mekanik montaj cephe tuğla kaplaması, prekast kat silmesi montajları, doğrama ve cam montajları, alçıpan asma tavan imalatları, yangın kapıları montajı, bodrum kat tavan ve duvar boyaları, havuz ve kazan dairesi imalatları, havalandırma yangın ve sıhhi tesisat ve diğer birçok çalışmanın yapımına devam ediliyor. Özel bireylerin sosyal, kültürel ve sanatsal hizmetlerinden faydalanabilecekleri Gebze Engelsiz Yaşam Merkezi’nde her şey en ince detayına kadar düşünüldü. Buna göre merkezde engelli bireylerin kendilerini geliştirebilecekleri, ilgi duydukları ve yetenekli oldukları alanlarda eğitim almalarını sağlayabilecek atölyeler yer alacak. Gebze Engelsiz Yaşam Merkezi’nde 5 otizm grup eğitim odası, 7 otizm bireysel eğitim odası, duygu bütünleme odası, psikiyatri, oyun odası, uygulama evi, bilişim ve resim atölyesi, el sanatları atölyesi, okuma ve oyun atölyesi, dans atölyesi, müzik-mutfak atölyesi, erkek-kadın hidroterapi havuzu, 2 gündüz bakım odası, 3 erken çocuk bireysel odası, oyun odası, duyu bütünleme odası, erken çocuk grup odası ve 2 uyku odası özel bireylere hizmet verecek. Ayrıca spor salonu, bay-bayan engelli soyunma duş, mescit, aile danışmanlığı, psikiyatrı, toplantı odası, arşiv, 4 bireysel derslik, yemekhane, mutfak atölyesi, idari personel, aile eğitim birimi, idari sorumlu, elektrik odası, öğretmenler odası, akıl ve zeka oyunları atölyesi, 5 derslik, çok amaçlı salon, kütüphane ve bireysel derslikler yer alacak.