KÜLTÜR SANAT - 29 Ekim 2025 Çarşamba 15:46

Türk sinemasının yeni filmleri ‘Film Forum’da belirlendi

A
A
A
Türk sinemasının yeni filmleri ‘Film Forum’da belirlendi

Türk sinemanın en köklü film festivali 62. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde ortak yapım ve proje geliştirme platformu Film Forum, gerçekleştirilen ödül töreni ile sona erdi. Geleceğin filmleri, yolculuklarına başlamak üzere ilk desteklerini aldı.


62. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin ortak yapım ve proje geliştirme platformu Film Forum, iki günlük dopdolu bir maratonun ardından gerçekleştirilen ödül töreni ile sona erdi.



Gabor Kriegler, Michaela Sabo ve Gökçe Işıl Tuna’dan oluşan Work In Progress Jürisi ile Onur Ünlü, Çiğdem Vitrinel ve Funda Alp’in görev aldığı Pitching Jürisi’nin değerlendirmesi sonucu bu yıl Film Forum’dan destek alan projeler şöyle belirlendi:


Uzun Metrajlı Kurmaca Film Pitching Platformu: Köpekler İçin Gece Müziği


Yönetmen: Ramin Matin, Yapımcı: Selda Durna


Sümer Tilmaç Antalya Senaryo Destek Fonu ‘Pitching’ Platformu: Garagoyun


Yönetmen: Hakkı Kurtuluş, Yapımcı: Melik Saraçoğlu


İlk Uzun Metraj Film Geliştirme Platformu: Bilenme – Yönetmen: Burkay Doğan


Work in Progress Kurmaca Film Platformu: Perşembe Gecesi Çok Karanlık


Yönetmen: Onur Sefer, Yapımcı: Sinem Kanat, Merve Açarçiçek


Work in Progress Kurmaca Film Platformu- DCT Türkiye Katkı Ödülü: Perşembe Gecesi Çok Karanlık – Yönetmen: Onur Sefer, Yapımcı: Sinem Kanat, Merve Açarçiçek


Work in Progress Belgesel Film Platformu: Sucuk Olmak


Yönetmen: Volkan Durmuş, Yapımcı: Serpil Altın


Work in Progress Belgesel Film Platformu- DCT Türkiye Katkı Ödülü: Sucuk Olmak Yönetmen: Volkan Durmuş, Yapımcı: Serpil Altın



Film Forum’da sektör uzmanlarından paneller


Film Forum bu yıl yine sektörün uzmanlarıyla en çok ilgi çeken konuları masaya yatırdı. Gerçekleştirilen oturumlarda başvuru ve proje dosyaları hazırlama ve Gain Medya üzerinden dijital platformlar ele alındı. Gain İletişim Direktörü Firuze Abdulazizoğlu’nun moderatörlüğündeki "90 Saniyede Duygu" başlıklı oturumun katılımcıları; Gain Yapımlar ve Dramalar Direktörü Murat Çiçek ve dramaturg Esel Oral’dı. Film Forum’daki "Dijital Platformlarda Yayın Süreçleri" başlıklı oturumda ise Firuze Abdulazizoğlu’nun konuğu; Gain Medya İçerik Stratejisi ve Lisanslama Sorumlusu Şehnaz Uğur’un katılımıyla gerçekleşti.




Türk sinemasının yeni filmleri ‘Film Forum’da belirlendi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul L’oréal Türkiye genç bilim kadınlarını ödüllendirmeye devam ediyor Tekno-güzellik şirketi L’Oréal Türkiye’nin UNESCO Türkiye Milli Komisyonu iş birliğiyle yürüttüğü "Bilim Kadınları İçin" programı 23 yıldır devam ediyor. Program, bugüne kadar Türkiye’den 128 bilim kadınını destekledi. Bu yıl Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü’nden Doç. Dr. Banu İyisan, Üçlü Negatif Meme Kanseri için tamamen doğal biyomalzemelerle akıllı ve hedefli nanoilaç teknolojileri geliştirmeyi amaçlayan projesiyle ödüllendirildi. Türkiye’nin önde gelen kurumsal sosyal sorumluluk programlarından biri olan "Bilim Kadınları İçin" programında, bu yıl ödül alan bilim kadınları L’Oréal Türkiye’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen tören ile duyuruldu. Bu kapsamda Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü öğretim üyesi Doç. Dr. Banu İyisan, tamamen doğal biyomalzemeler kullanarak Üçlü Negatif Meme Kanseri (ÜNMK) tedavisinde hedefli ve akıllı nanoilaç sistemleri geliştirmeyi amaçlayan projesiyle öne çıkıyor. Kadınlarda en sık görülen kanser türü olan meme kanserinin agresif alt türlerinden Üçlü Negatif Meme Kanseri’ne yönelik bu çalışma, mevcut tedavilerin sınırlılıklarını aşmayı hedefleyen önemli bir yaklaşım sunuyor. Eğitim ve araştırma yolculuğu: Almanya’dan Türkiye’ye uzanan bilim kariyeri Programın uluslararası ayağı olan L’Oréal-UNESCO For Women in Science, 140’dan fazla ülkede 4 bin 700’den fazla bilim kadınını desteklemiş ve bu isimlerden 7’si daha sonra Nobel Ödülü’ne layık görülmüştü. Türkiye, bu programın en aktif yürütüldüğü ve en çok destek veren ilk beş ülkeden biri olarak öne çıkıyor. İstanbul Teknik Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümünde lisans ve yüksek lisansını tamamlayan Doç. Dr. Banu İyisan 2012 yılında doktora eğitimi için Almanya’ya taşındı. Leibniz Polimer Enstitüsü’nde biyomedikal nanomalzemeler, kontrollü ilaç salım sistemleri, sentetik biyoloji ve biyosensör uygulamaları üzerine çalıştı; 2016’da Dresden Teknik Üniversitesi’nden doktora derecesini aldı. Doktora sürecinde International Helmholtz Research School for Nanoelectronic Networks (IHRS NANONET) programında nanoteknoloji ve malzeme bilimi üzerine eğitim alan araştırmacı, 2017-2020 yılları arasında Max Planck Polimer Araştırma Enstitüsü’nde yürütülen bir AB projesinde, meme kanseri teşhisi için nanofotonik sistemler geliştirmeye yönelik doktora sonrası çalışmalar yaptı. 2023 yılında Max Planck Partner Grup Lideri seçilerek, MPIP ile uluslararası iş birliğini güçlendirdi. Üçlü negatif meme kanserine yönelik yenilikçi tedavi yaklaşımı Yürüttüğü akıllı hibrit nanoilaç teknolojisi projesiyle, meme kanserinin en agresif alt türlerinden biri olan Üçlü Negatif Meme Kanseri’nin hedefli tedavilere yanıt vermemesi ve mevcut kemoterapi ilaçlarının ciddi yan etkilere yol açması nedeniyle ortaya çıkan ihtiyaca çözüm sunmayı amaçlayan İyisan, proje kapsamında tamamen doğal biyomalzemeler kullanarak Üçlü Negatif Meme Kanseri hücrelerini seçici biçimde hedefleyebilen ve pH gibi çevresel uyarılara duyarlı çalışan akıllı hibrit nanoilaç taşıyıcılarının tasarlanmasını hedefliyor. Bu yaklaşım, tedavi etkinliğinin artırılmasına ve yan etkilerin önemli ölçüde azaltılmasına katkı sağlamayı amaçlarken, sürdürülebilir teknolojilerle geliştirilen sistemin gelecekte farklı agresif kanser türlerinde de uygulanabilir olması hedefleniyor. 2020 yılından bu yana Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü’nde görev yapan Doç. Dr. Banu İyisan aldığı fonlarla Biyofonksiyonel Nanomalzeme Tasarım Laboratuvarı’nı kurarak araştırmalarını burada sürdürmeye devam ediyor.