GENEL - 25 Ocak 2018 Perşembe 15:54

Ardahan Yalnızçam’da Kış Turizmi Altyapısını Geliştirme Projesi tanıtıldı

A
A
A
Ardahan Yalnızçam’da Kış Turizmi Altyapısını Geliştirme Projesi tanıtıldı

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında Ardahan Valiliği İl Özel İdaresi tarafından başlatılan ‘Ardahan Yalnızçam’da Kış Turizmi Altyapısını Geliştirme Projesi’ Ankara’da tanıtıldı.

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında Ardahan Valiliği İl Özel İdaresi tarafından başlatılan ‘Ardahan Yalnızçam’da Kış Turizmi Altyapısını Geliştirme Projesi’ Ankara’da tanıtıldı. Ardahan Valisi Mehmet Emin Bilmez, kayak merkezi için şimdiye kadar 50 milyon lira harcama yapıldığını açıkladı ve işadamlarını yatırıma davet etti.


Türkiye’nin Kafkaslara açılan kapısı Ardahan’da Yalnızçam Dağı’na 3 kilometre uzunluğunda telesiyej yapıldı. ‘Kış Turizmi Altyapısını Geliştirme Projesi’ kapsamında gerçekleştirilen çalışmayla cazibe merkezi haline gelecek olan kent, başta iç pazar olmak üzere sınır ötesinden de çok sayıda turist ağırlamayı hedefliyor. Yılın 12 ayı turizm potansiyeliyle dikkat çeken bölgede 2007 yılında başlatılan çalışmalarla alt yapısı tamamlanan Yalnızçam Kayak Merkezi için hazırlanan ‘Kış Turizmi Altyapısını Geliştirme Projesi’nin tanıtımı Ankara Grand Hotel’de yapıldı.


AK Parti Ardahan Milletvekili Orhan Atalay, Ardahan Valisi Mehmet Emin Bilmez, Belediye Başkanı Faruk Köksoy, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı AB ve Dış İlişkiler Genel Müdürü Oğuz Hamşioğlu, Avrupa Birliği Delegasyonu Temsilcisi Tibor Sztarıcska, Ardahan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Biber, Ardahanlı işadamları ve çok sayıda davetlinin katıldığı tanıtım toplantısında proje ve Yalnızçam hakkında bilgiler verildi.


İşadamlarımızı yatırıma bekliyoruz


Yalnızçam Kayak Merkezi’nin bugünkü seviyeye gelebilmesi için yaklaşık 50 milyon lira harcama yapıldığını açıklayan Vali Mehmet Emin Bilmez bölgenin imar planının ve tüm alt yapı çalışmalarının tamamlandığını açıkladı. Vali Bilmez şunları söyledi. “Bölgenin toplam alanı 2 bin 500 dönüm. Kamu birimleri için gerekli olan alanlar belirlendi ve bunun yanında turizmciler için ihtiyaç duyulan parseller hazırlandı. En küçük parselimiz 5 bin, en büyüğü de 40 bin olarak hazırlandı. Böylesine önemli bir potansiyeli olan kayak merkezimize işadamlarımızın girişimlerini bekliyoruz. Biz bize düşen ne varsa her şeyi yaptık, bundan sonra burayı canlandırmak siz işadamlarımızın görevi. Biri 1450 metre diğeri 650 metre uzunluğunda iki tesisimiz vardı. Sonrasında Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın öncülüğünde, AB desteğiyle şimdi 3 bin metrelik, modern bir hat yapıldı. Test dönemi de sona erdi ve fiilen kullanımına başladık. Bundan sonra tüm kayak severleri şehrimize bekliyoruz. Ama özellikle Ardahanlı işadamlarımıza yatırıma bekliyoruz.”


Bölgenin cazibe merkezi olacağız


AK Parti Ardahan Milletvekili Orhan Atalay ise konuşmasında kentin yakın bir zamanda bölgenin cazibe merkezi haline geleceğini söyledi. Atalay, “Rüyamız, ete kemiğe büründü ve bir gerçeğe dönüştü. 93 Harbi’nden bu yana ötesine yol gitmeyen, uzun yıllar ötesini görmediğimiz bir bölgemiz vardı bizim. Artık istiyoruz ki insanımız, iş için, aş için memleketini terk etmesin. Bugün ötesine yolların uzandığı bir Ardahan’ımız var. Yollarımız açılıyor, tünellerimiz yapılıyor. Bakü, Tiflis, Kars Demiryolu gibi bir avantajımız var. Karadeniz’e ulaşacağımız Sahana tüneli de tamamlandığında Ardahan bölgenin cazibe merkezlerinden biri olacak. Bu proje sayesinde turist anlamında sınır ötesine erişimimiz çok daha kolay olacak” diye konuştu.


Projeyi tanıttılar


Konuşmaların ardından İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Anıl Aksel ile ATC firma sorumlusu ve projenin takım lideri Nezih İşçi yaptıkları sunumla proje ve Yalnızçam Kayak Merkezi’nin potansiyelini anlattılar. Bölge insanının ‘kar eziyettir’ derken şimdi ‘kar nimettir’ dediğini anlatan Anıl Aksel, “2007 yılından beri başladığımız projede sahip olduğumuz potansiyelle birlikte dezavantajları avantajlara dönüştürmek için birçok analiz yapıldı. 8 yıl boyunca çok zor ve badireler atlatarak bu hale geldik. Proje nihayete erene kadar 5 vali değiştirdik ama çok şükür sonuca ulaştırdık” dedi.


Ailelere yönelik çocuk odaklı bir kayak merkezi


Projenin takım lideri Nezih İşçi de turizmi 12 aya yayabilmek adına önemli çalışmalar yaptıklarını dile getirdi. İşçi şunları söyledi. “Her ne kadar projenin adı ‘Kış Turizmi Altyapısını Geliştirme Projesi’ olsa da bizim amacımız Ardahan’da dağ sporları merkezi oluşturup turizmi 12 aya yayabilmek. Öyle ki Yalnızçam sadece kışın değil yazın da dağ bisikleti, golf sahası ve trekking için çok elverişli. Ayrıca Çıldır Gölü’ne çok yakın olması da büyük bir avantaj. Haliyle aktivitelerimize Gürcü komşularımızı da dahil ediyoruz. Bu nedenle ‘sınır ötesi’ turizmde işbirliği üzerine toplantılar yaptık, onları Ardahan’da ağırladık. Tabi ilk etapta ilk hedef kitlemiz yurt içi pazarı, çevre iller. Ardından Ankara ve İstanbul’dan ailelere yönelik çocuk odaklı bir kayak merkezi oluşturmak istiyoruz.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Kızılay’dan 8 Mayıs Dünya Kızılay ve Kızılhaç Günü’nde anlamlı sergi 8 Mayıs Dünya Kızılay ve Kızılhaç Günü, Kızılay tarafından anlamlı bir sergi ile kutlandı. Karaköy Paket Postanesi’nde açılan “Yüzyıllık Emanet, Esir Mektupları” adlı sergide, Türk Kızılay arşivinden derlenen 1. Dünya Savaşı dönemine ait yerli ve yabancı esir mektupları, kartlar, listeler, defterler, döneme ait pul ve zarflar ile fotoğraflara yer verildi. Kızılay, 8 Mayıs Dünya Kızılay ve Kızılhaç Günü dolayısıyla “Yüzyıllık Emanet, Esir Mektupları” adlı sergi düzenledi. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ve TRT’nin katkılarıyla açılan sergide, Türk Kızılay arşivinden derlenen 1. Dünya Savaşı dönemine ait yerli ve yabancı esir mektupları, kartlar, listeler, defterler, döneme ait pul ve zarflar ile fotoğraflara yer verildi. Mektuplar Karaköy Paket Postanesi’nde geçtiğimiz günlerde ziyarete açılırken, ‘8 Mayıs Dünya Kızılay ve Kızılhaç Günü’ nedeniyle Türk Kızılay tarafından sergi alanında etkinlik düzenlendi. Etkinliğe Kızılay Genel Sekreter Yardımcısı Murat Ellialtı, Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay Dernekleri Federasyonu (IFRC) yetkilileri, diplomatik misyon temsilcileri ile davetliler katıldı. Etkinlikte konuşan Kızılay Genel Sekreter Yardımcısı Murat Ellialtı, “Dünya Kızılay ve Kızılhaç hareketi modern zamanların ilk organize küresel hareketedir. Bu ilk iyilik hareketidir modern zamanlarda. İnsanlığın asırlardır biriktirdiği bu savaşçı ruhuna inat birçok ülkeden iyi insanlar bir araya gelerek, 1.5 asır önce bu gönüllülük hareketini kurdular. Bu hareketin bir diğer özeliği de gönüllülük temeli üzerinde yükselmesidir. Dünyanın farklı coğrafyalarından farklı renklerde, farklı şeylere inanan, farklı dinlere mensup, farklı renklerden birçok ülkeden iyi insanlar bir araya gelmişlerdir bu hareket vesilesiyle. Hareketin kurulmasına, savaş alanında terk edilmiş insanlara ayrım yapmaksızın yardım etme duygusu vesile olmuştur. Sonra bu hareket nerede bir insanı kriz varsa, onun doğurduğu acıları dindirmeyi amaçlayarak bugüne kadar gelmiş, bundan sonra da gidecektir. Bu harekete mensup 191 ülkede birçok iyi insan var. Dünya haritasını önümüze koyup, elimizi nereye dokundurursak biliriz ki orada bu hareketin mensubu gönüllüler, çalışanlar ve onlara destek veren iyi insanlar var. Ülkemiz bu hareketin saygın üyelerinden biridir. Çünkü milletimiz bu harekete güç verir. Bağışçılarımız ve gönüllülerimiz nerede bir insani kriz olsa orada olmamız için bize desteklerini esirgemiyorlar" dedi. Ellialtı, "Bugünün bir başka anlamı da bu mekanda yüzyıllık emanet esir mektuplarını sergiliyor olmamızdır. 1. Dünya Savaşı esnasında düşman ülkelerin eline esir düşüp, ailelerinden haber alamayan, ailelerine haber gönderemeyenler o zamanki Kızılay yani Hilal-i Ahmer Esirler Komisyonuna mektup yazmış, kendi halleri, durumları hakkında bilgi vermiş, ailelerinden bilgi alıp, kendilerine ulaşmalarını istemişlerdir Kızılay’dan. Burada, o günle günümüz arasında ilişki kurmayı sağlıyor bu mektuplar. Çok güzel hikayeler var çok nezih Türkçeyle yazılmış. Bir annenin mektubu var mesela. Oğlunun şurada, şurada esir olduğunu bildiğini ama haber alamadığını ve haber almak istediğini, kendisinden de ona haber ulaştırılmasını istediğini söylüyor. Yine askerlerin mektupları var, nefis bir Türkçeyle yazılmış. O günün ruhunu bugünlere taşıyor adeta. Onlar da yine ailelerinden haber almak, ailelerine haber ulaştırmak adına müracaat etmişler” ifadelerini kullandı.