GENEL - 26 Mart 2020 Perşembe 12:04

Ardahan Türk Sağlık Sen Şube Başkanı Sancar: "Makul ve kapsayıcı iyileştirmeler yapılmalı"

A
A
A
Ardahan Türk Sağlık Sen Şube Başkanı Sancar: "Makul ve kapsayıcı iyileştirmeler yapılmalı"

Türk Sağlık Sen Ardahan Şube Başkanı Ramazan Sancar, yeni tip korona virüs salgını sonrası mücadelenin en ön saflarında yer alan sağlık çalışanlarına yönelik kapsayıcı iyileştirmeler yapılmasını ve eksikliklerin biran önce giderilmesini isteyerek, "Sağlık çalışanlarının moral ve motivasyonun yüksek olması, hizmet üretirken çalışma hayatıyla ilgili kafasında başka sorunlar olmaması gerekir" dedi.

Türk Sağlık Sen Ardahan Şube Başkanı Ramazan Sancar, yeni tip korona virüs salgını sonrası mücadelenin en ön saflarında yer alan sağlık çalışanlarına yönelik kapsayıcı iyileştirmeler yapılmasını ve eksikliklerin biran önce giderilmesini isteyerek, "Sağlık çalışanlarının moral ve motivasyonun yüksek olması, hizmet üretirken çalışma hayatıyla ilgili kafasında başka sorunlar olmaması gerekir" dedi.


Tüm dünyayı etkileyen yeni tip korona virüs (Kovid19) salgınının biran önce bitmesi temennisinde bulunan Türk Sağlık Sen Ardahan Şube Başkanı Ramazan Sancar, bu süreçte sağlık kurum ve kuruluşlarında çalışanlarının moral ve motivasyonun yüksek olması gerektiğini ve hizmet üretirken çalışma hayatıyla ilgili kafasında başka sorunlar olmamasının Türkiye’ye her zaman lazım olduğunu dile getirdi. Bu nedenle sağlık çalışanlarının ekonomik haklarında makul ve kapsayıcı bir iyileştirme yapılması gerektiğini kaydeden Sancar, "Ek ödemelerin 3 ay tavandan verilmesi olumlu olmakla birlikte süresi, sürekliliği ve kapsamı konusunda yeniden değerlendirme yapılmaya muhtaçtır. Döner sermayede adaletsizlik giderilmeli, sürekli hale getirilmeli ve emekliliğe esas olmalıdır. Sağlık hizmetleri ekip işidir. Her arkadaşımızın emeği de çok değerlidir. Maruz kaldığı riskte ayrı önemlidir. Sağlık Kurum ve kuruluşlarında sağlık, teknik, idari ve yardımcı hizmetlerde görevli olan her çalışan da fedakarca görevinin başındadır. Ayrım yapılmamalıdır. Sağlık Kurum ve kuruluşlarında görev yapan tüm arkadaşlarımız herhangi bir ayrıma tabi tutulmadan bundan yararlanmalıdır. Döner sermaye tavan ödemeleri en az sabit ödeme tutarı kadar olmalıdır" dedi.


Bir başka önemli konunun koruyucu ekipman ve malzeme eksikliği olduğunu kaydeden Sancar, "Sağlık Bakanlığı yöneticileri ile genel başkanımızın yaptığı görüşmelerde kendileri bu konuda bir eksiklik olmadığını ifade etmişlerdir. Fakat sahadan sağlık çalışanı arkadaşlarımızdan eksiklikle ilgili çokça şikayet gelmektedir. Bakanlık ’Gönderdik’, çalışan ’Gelmedi’ diyorsa arada ulaştırmakla yükümlülerin ihmali var demektir. Bu sorun araştırılmalı, mesele acilen çözülmelidir. Sağlık Bakanlığı personel eksikliğinin giderilmesi konusunda 32 bin olarak açıklanan yeni istihdamın bugünkü ilanla birlikte sadece 18 bininin sözleşmeli sağlık çalışanı olacağını görülmüştür. 14 binde sürekli işçi alınacaktır. İş yükü ve personel eksikliği göz önünde bulundurulduğunda 18 bin rakamı çok yetersizdir. En az 50 bin alım yapılması gereklidir. Üniversite hastaneleri içinde 3 bin alım yapılacağı genel başkanımızın yaptığı görüşmelerde ifade edilmişti. Üniversite hastaneleri için bu alımla ilgili de ilana çıkılmalı, sayısının daha da arttırılması için çalışma yapılmalıdır" açıklamalarında bulundu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Hekim adayları Akdeniz Tıp Öğrenci Günleri’nde eğlendi Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi tarafından 12. Akdeniz Tıp Öğrenci Günleri gerçekleştirildi. Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Bahçesinde gerçekleşen 12. Akdeniz Tıp Öğrenci Günleri kapsamında Tıp Fakültesi öğrencileri tarafından gerçekleştirilen Toplumsal Duyarlılık ve Özel Çalışma Modülleri projelerinin sunumları yapıldı. Öğrencilere pilav dağıtımının ardından dans gösterileri ve konserler düzenlendi. Proje Sonuçlarının Değerlendirilmesi ve Ödül Töreni’nde konuşan Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, "Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi olarak burada olmaktan inanın çok büyük bir heyecan duyuyorum. Çok güzel, bu kadar güzel bir günde bu kadar güzel öğrencileri görmek çok büyük bir mutluluk verdi. İyi ki varsınız. Doktor olmak sadece hasta muayene etmek değil aslında. Siz bir mesleği sabah 8 akşam 5 icra etmeyeceksiniz. Siz bir hayat tarzına doğru yol alıyorsunuz ve yaptığınız şey aslında toplumla her an iç içe olmak ve toplumun bütün sorunlarını özellikle sağlıkla ilgili elbette kulak kabartmak ve bir şekilde onlara rehberlik etmek ve çözüm bulmak" şeklinde konuştu. "Toplum için duyarlılık ve empati gerektiren bir meslek" Çok güzel projeler gördüğünü söyleyen Rektör Özkan, "Tıp bilimi sadece bilgi ve beceri değil. Aynı zaman toplum için duyarlılık ve empati gerektiren bir meslek. Bu etkinlik tıp eğitiminin bu değerde ne kadar önemli olduğunu tekrar bize hatırlatıyor. Başarılarınızın devamını diliyorum. Hakikaten çok keyifli bir ortam ben devamını diliyorum. Sadece toplumsal duyarlılık değil, birçok sanatta, festivallerde bir arada olmak üzere bir festival planlıyoruz inşallah hepiniz için. Sizi çok seviyoruz, başarılar diliyorum, hepinizi öpüyorum, sağ olun" ifadelerini kullandı. "Hedefimiz Türkiye’nin en iyi hekimlerini yetiştirmek" Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Erol Gürpınar, "Bizim fakültenin gerçekten diğer fakültelerden ayıran en güçlü noktalarından bir tanesi toplumsal duyarlılık projeleri ve özel çalışma modülleri. Temel hedefimiz Türkiye’nin en iyi hekimlerini yetiştirmek, her zaman öğrenci arkadaşları buluştuğumuzda söylüyorum. Hastalıklara doğru tanı koyan, doğru tedavi eden, koruma yollarını bilen acil müdahaleyi doğru yapan bilimsel araştırmaları yapabilen iyi hekimler yetiştirmek ama iyi hekim sadece bu kapsamda değil. Bunun dışında sosyal, sanatsal, kültürel açıdan da kendini yetiştiren, geliştiren hekimler ancak en iyi hekimlerdir işte bu projelerin temel hedefleri aslında biraz bunlar sizlere sosyal sanatsal yönden toplumsal yönden geliştirmek ve bu alanlardaki öngörülerinizi topluma bakıcısını daha da geliştirmek. Biz aynı zamanda yaklaşık 13 yıldır akredite bir fakülteyiz. Akreditasyonda da örnek gösterilen Türkiye’de bizi diğer fakültelerden ayıran en önemli özelliklerden bir tanesi” dedi. Projesini başarıyla bitiren herkesin dereceye girdiğini söyleyen Dekan Gürpınar, en iyi ilk üçe de bir ödül belgesi vereceklerini söyleyerek emek veren hocaların, öğrencilerin eline emeğine sağlık dileklerini iletti. Konuşmaların ardından dereceye girenlere ödüller takdim edildi. 12. Akdeniz Tıp Öğrenci Günleri’ne Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ayşe Gülbin Arıcı, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Erol Gürpınar, Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Yıldıray Çete, Tıp Fakültesi Dekan Yardımcıları Prof. Dr. Levent Sarıkcıoğlu, Prof. Dr. Neval Boztuğ, Hastane Başhekim Yardımcıları Prof. Dr. Banu Nur, Doç. Dr. Muhittin Yaprak, Doç. Dr. Murat Uçar, Dr. Öğr. Üyesi Ali Ünal, Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Gökhan Ertosun, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
Bitlis Ahlat’ta ‘Örgün Eğitimle Birlikte Hafızlık Projesi’ başladı Bitlis’in Ahlat ilçesinde ‘Örgün Eğitimle Birlikte Hafızlık Projesi’ kayıtları başladı. Diyanet İşleri Başkanlığı Eğitim Hizmetleri Genel Müdürlüğü ile Milli Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü arasında imzalanan ve hafızlık eğitiminde işbirliğini amaçlayan protokol çerçevesinde bölgede ilk olarak Ahlat ilçesinde de Şehit Eren Öztürk Hafızlık Külliyesi ve Şehit Murat Sarıgül İmam Hatip Ortaokulu tarafından uygulamaya konulan ‘Örgün Eğitimle Birlikte Hafızlık Projesi’ kayıtları başladı. Ahlat Şehit Eren Öztürk Hafızlık Külliyesini ziyaret eden Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, başlatılan projeye destek verip ilk kayıt olarak oğlu Osman Akif Gülmez’in ‘Örgün Eğitimle Birlikte Hafızlık Projesi’ne kaydını yaptı. Kayıt sonrası gazetecilere açıklamada bulunan Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Kubbet-ül İslam Ahlat’a yakışır hafızların buradan yetişeceğini söyledi. Gülmez, “Şehidimizin mekanındayız. Şehidimizin vasiyeti olan külliyedeyiz. Allah yapanlardan ve emeği geçenlerden razı olsun. Ahlatlılar olarak bu külliyenin yapılmasından mutluyduk, gururluyduk. Sabah uyandığımda bir sosyal medya paylaşımında hafızlık proje eğitiminin Ahlat Şehit Eren Öztürk Hafızlık Külliyesi’nde yapılacağını görünce hakikaten bu mutluluğumuz kat kat arttı. Çocukluktan beri benim hayalimde hafız olmaktı ama bir takım sebeplerden dolayı olamamıştım. Biz olamadıysak en azından alimizden biri olsun diye yıllarca o hasretle tutuşuyorduk. Bu projede 4. sınıfı bitirip 5. sınıfa geçen öğrencileri kapsayınca bizimde ikinci oğlumuz Osman Akif’imiz bu yıl 4. sınıfı bitirip 5. sınıfa geçiyor diye hemen Şerafettin Hocama telefon açıp, ilk kaydı biz yapalım dedim, hocamda çok sevindi. Elhamdulillah Kubbet-ül İslam Ahlat’ta bu tür faaliyetlerin olması, bu tür hafızlık proje okulunun hem ortaokulla birlikte hafızlığın yapılması hakikaten çok büyük bir nimet. Bizim gibi bu hasretle yanıp tutuşanlar içinde bir mihenk taşı oldu. Sebeplerden Allah razı olsun. İnşallah Ahlat’a yakışır hafızlar buradan yetişir. Ailemizden de yaşayan ilk hafızımızı da inşallah bu kurs vesilesiyle yetiştirmiş olacağız. Hafızlık sevdası taşıyan Ahlatlı hemşehrilerime de çocuklarını buraya yönlendirmelerini bekliyor ve istiyorum. Hakikaten güzel bir mekan. Ortaokulla birlikte böyle bir projenin yürütülmesi çok daha uygun olmuş. Ahlat’ta ortaokulda bu hizmetin olması biz Ahlatlıları gururlandırmıştır. Allah sebep olanlardan razı olsun” dedi. Kur’an Kursu-Okul İşbirliğine Dayalı Örgün Eğitimle Birlikte Hafızlık Programı Nedir? “Kur’an Kursu-Okul İşbirliğine Dayalı Örgün Eğitimle Birlikte Hafızlık Programı”, Diyanet İşleri Başkanlığı Eğitim Hizmetleri Genel Müdürlüğümüz ile Milli Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü arasında imzalanan ve hafızlık eğitiminde işbirliğini amaçlayan protokol çerçevesinde hazırlanmıştır. Program, örgün eğitime devam etmekle birlikte, MEB’in ilgili mevzuatı çerçevesinde kayıt dondurma hakkından yararlanarak ya da kayıt dondurmaksızın hafızlık yapmak isteyen öğrencilerin, belirlenen süreyi etkin, verimli ve sistemli bir şekilde kullanmaları ve böylece programda belirlenen kazanımlar çerçevesinde hafız olmalarını hedeflemektedir.
Ankara Binali Yıldırım’dan Kazakistan Büyükelçisi Sapiyev’e "geçmiş olsun" ziyareti Türk Devletleri Teşkilatı Aksakallar Heyeti Başkanı Binali Yıldırım, 7 kişinin hayatını kaybetitği sel felaketinin ardından Kazakistan Büyükelçisi Yerkebulan Sapiyev’i ziyaret ederek, geçmiş olsun dileklerini iletti. Kazakistan’da yoğun yağışlı geçen kış sonrası eriyen kar sularının erimesi sonucunda ülkenin birçok noktasında evler su altında kalırken, 100 bine yakın insan sel bölgesinden tahliye edilmişti. Yaşanan sel felaketinin ardından Türk Devletleri Teşkilatı Aksakallar Heyeti Başkanı Yıldırım, Kazakistan Büyükelçisi Sapiyev’i ziyaret etti. Kazakistan Büyükelçiliği’nde gerçekleşen görüşme sonrası Yıldırım, basın mensuplarına açıklamada bulundu. Kazakistan’da yaşanan sel felaketinde Türkiye’nin ilk günden itibaren aynı acıları paylaştığını ve destek talebinde bulunduğunu aktaran Binali Yıldırım, “Nisan ayının başında Kazakistan’da büyük bir sel felaketi oldu. Kardeş ülke Kazakistan’da kuzey ve kuzeybatı bölgelerinde 100 binin üzerinde insan olumsuz etkilendi. Ne yazık ki 7 Kazak kardeşimiz hayatını kaybetti. İlk günden itibaren Türkiye olarak Cumhurbaşkanımız acılarını paylaşmak için mevkidaşını aradı ve destek talebinde bulundu. Ancak o dönemde Tokayev uluslararası yardım çağrısına ihtiyaç olmadığını ifade ederek, kendi imkanları ile çalışmalara başladılar. Buna rağmen Kırgızistan, Özbekistan, Türkiye’den bazı sivil toplum kuruluşları ve Kazakistan’da yerleşik Türk firmaları da ellerindeki imkanlarla bu sıkıntılı günde felaketten etkilenen kardeşlerimize destek olmanın gayreti içinde oldular. Bu ziyaretimiz, yaşanan sel felaketi ve taşkın dolayısıyla fiziken gelerek geçmiş olsun dileklerimizi iletmek ve dayanışmamızı göstermek amaçlıdır” ifadelerini kullandı. Kazakistan’ın 6 Şubat’taki depremde çok hızlı bir şekilde reaksiyon göstererek kurtarma çalışmalarında yer aldığını hatırlatan Yıldırım, “Türk Devletleri Teşkilatı’nın amacı Balkanlar’dan Baykal’a kadar geniş bir coğrafyada 170 milyonun yaşadığı bölgenin refahını yükseltmek ve ekonomi, altyapı, eğitim gibi birçok alanda işbirliğini güçlendirmektir. Liderlerimiz başta olmak üzere dışişleri bakanlarımız, Aksakal Heyetimiz ve kıdemli memurlar üzerlerine düşen görevleri layıkıyla yerine getiriyorlar. Bu anlamda ortak alfabe çalışmaları konusunda da uzmanlar, akademisyenler çalışmalarını sürdürüyorlar” dedi.