GENEL - 09 Ekim 2017 Pazartesi 13:37

Artvin’deki yol hikayesi yılan hikayesine döndü

A
A
A
Artvin’deki yol hikayesi yılan hikayesine döndü

Artvin’in Borçka İlçesi Camili mevkii Maral Köyü’nde yaşayan 87 yaşındaki İbrahim Aydın’ın evine gidecek yol yılan hikâyesine döndü.

Artvin’in Borçka İlçesi Camili mevkii Maral Köyü’nde yaşayan 87 yaşındaki İbrahim Aydın’ın evine gidecek yol yılan hikâyesine döndü.


2014 yılında yol için ödeneğin çıktığını dile getiren İbrahim Aydın’ın kızı Semra Aydın, babasının yoğun mücadeleleri neticesinde yol çalışmalarının 2016 yılında başladığı fakat sonrasında yolun yapımının yılan hikayesine döndüğünü dile getirdi. Devletin yol geçecek güzergahın etüdünü yaptırmasına rağmen köy muhtarının yolu başka bir yerden geçirmeye çalıştığını iddia etti.


Babasının iki baston yardımı ile düz yolda yavaş adımlarla dinlene dinlene yürüyebildiğini belirten Semra Aydın “Eve çıkarken 3-4 kişinin yardımı ile çıktık. İnerken de bir resmi kurumu arayacağım ve yardım isteyerek indireceğim. Bu jandarma olur, AKUT olur, başka çaremiz yok. Babamda hem kalp hastalığı, hem şeker hastalığı, hem tansiyon hastalığı, hem de prostat hastalığı var. Acil bir tansiyonu yükselse, Camili’den buraya sağlık memuru kaç dakikada yetişir ki?” dedi.


Patika yolun ortalama 2,5 kilometre uzunluğunda olduğunu ve babasının bu yolu kesinlikle yardım almadan yürüyemeyeceğini dile getiren Aydın “Devletin gösterdiği etüt üzerinde yol yapılmadı. Çalışmalar yarım kaldı. Sıkıntılı olan yol üzerinden devam edilmek isteniyor. Bunun nedeni de çözemedik, çünkü oradan viraj ve yol daha uzun olacak. Devletin etüdünü yaptığı yolun virajsız ve daha kısa olduğunu hepimiz biliyoruz. Bizim bildiğimize göre bu işi yetkilisi muhtardır. Muhtarlar köylerin mülki amiridir. Doğal olarak da yollara yön veren muhtardır” ifadelerini kullandı.


Yetkililerin belirlediği güzergahtan yolun yapılması halinde yolun kendi arazilerinden geçeceği için hiçbir sıkıntı yaşamayacaklarını dile getiren Aydın “Etüt üzerinden giderse viraj olan dereyi geçtikten sonra bizim şahsi malımıza girecek. Bizim, amcamın çocuklarının tamamen bizim şahsi malımız. Amcamın oğullarının arazisini geçtikten sonra Bekir diye bir amcamızın arazisi var. Onun çocuklarıyla yapılan görüşme de de hiçbir sıkıntı yaşamadık. Burada ise bir arkadaşımızın engeli vardır. Arkadaşımızın engel olacağı 2015 yılından beri de biliniyor. Muhtara biz de bunu söyledik kendisi de geldi de söyledi. Engel olacağı bilinmesine rağmen ısrarla yol çalışması o güzergahtan devam ettiriliyor” şeklinde konuştu.


Biran evvel çalışmalarına ara verilmiş yolun biterek evine kadar gelmesini isteyen İbrahim Aydın ise “Devletten istediğim; bu yol erken yapılsın da ben araba ile gelip gidebileyim, veya yavaş yavaş yürüyebileyim. Şimdi hal böyleyken nasıl gideyim nasıl götürecekler ? Beni bir kişi nasıl sırtına alıp karşıya kadar getirsin? Kızım var sadece yanımda, başka kimse de yok” diye konuştu.


Eleştirilerin odağındaki köy muhtarı Metin Bayram ise amacının yol sorununu çözmek olduğunu ancak konunun karışık bir hal aldığını ve kimse ile bir sorunu olmadığını söyledi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Bayburt’ta ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’ dolayısıyla etkinler düzenlendi Her yıl 26 Nisan’da kutlanan ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri’ günü dolayısıyla Bayburt’ta da çeşitli etkinlikler yapıldı, alanında uzman isimler ve öğrenciler Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’nü düzenledikleri programla kutladılar. Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Eczane Hizmetleri öğrencileri tarafından ’Eczane Teknisyenleri ve Teknikerleri Günü’ münasebetiyle panel, tiyatro, söyleşi ve stanttan oluşan etkinlikler organize edildi. Düzenlenen program, panelle başladı. ’Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp: Fitoterapi’ paneline konuşmacı olarak katılan Karadeniz Teknik Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ufuk Özgen ve Akademisyen/Yazar Doç. Dr. Kenan Taştan, bitkilerin tedavi süreçlerindeki temel ve yardımcı fonksiyonlarını anlatan çok yönlü sunumlarını katılımcılarla paylaştılar. Doç. Dr. Kenan Taştan konuşmasında Geleneksel tedavi yöntemlerinin önemine vurgu yaptı. Halk arasında çok fazla bilinen ve kullanılan hacamat yöntemine özellikle ayrı bir parantez açan Taştan, “Hacamat mutlaka işin uzamanı bir hekim tarafından ve gerekli tahliller yapıldıktan sonra uygulanmalıdır. Aksi halde özellikle kan hastalıkları olan bireylerde ya da enfeksiyondan kaynaklanan problemler ciddi rahatsızlıklara yol açması söz konusu olabilir” diyerek konuştu. Prof. Dr. Ufuk Özgen ise konuşmasında birçok ilacın hammaddesini oluşturan bitkilerin şifalı özelliklerine değindi. Ancak ilaçlarla birlikte kullanılan bitkisel çayların ya da bilinçsizce kullanılan bitkisel ürünlerin çok ciddi yan etkileri olabileceğine vurgu yaptı. Etkinliğin ikinci ayağında Eczane Hizmetleri öğrencileri Şehit Recep Eşiyok Ortaokulunda öğrencilerle bir araya geldiler. Öğrenci Ecem Şahin’in kaleme aldığı tiyatro oyunu ile ortaokul öğrencilerine akıllı ilaç kullanımının önemine ve gerekliliğine dikkat çektiler. Ardından Eczane Hizmetleri öğretim elemanlarından Dr. Öğr. Üyesi Ümit Karakaş, öğrencilere ilaçlar ve akılcı ilaç kullanımı konulu söyleşisini gerçekleştirdi. Etkinlik Bayburt şehir merkezinde Yakutiye Camisi önünde kurulan stant ile son buldu. Stantta ’Doğru İlaç Kullanımı’ konusunda vatandaşla buluşan gençler, konu ile ilgili el broşürü, ilaç zamanlama ve taşıma kutusu dağıttılar. Öğrenciler, vatandaşlara ilaç ile ilgili sorular sorarak, doğru ilaç kullanımına yönelik farkındalık kazandırmaya çalıştılar. Konu ile ilgili olarak düzenleme komitesi başkanı öğrenci Nazım Onur Bulut, akıllı ilaç kullanımı hakkında bilgiler vererek, "Akıllı ilaç kullanımı konusunda toplumun bilgilendirilmesi için oldukça önemli nedenler bulunmaktadır. Bu gerekçelerin ilki modern sağlık bakımındaki kimyasal ajanların önemli rolünün olmasıdır. İkincisi bireylerin sağlıkları ile ilgili sorumluluk alabilmelerini ve uygun tedavi edici stratejilerin belirlenmesini sağlamaktır. Üçüncüsü, bireylerin tedavi edici kararlarında rol almaları ve sonraki dozlar ve süreç ile ilgili bilgilendirilme haklarının olmasıdır. Dördüncüsü ise bireylerin akılcı ve güvenli ilaç teminini ve etik olmayan ticari tanıtımdan zarar görmemelerini sağlamaktır" dedi.