YEREL HABERLER - 27 Temmuz 2017 Perşembe 09:42

Mehmet Ali Usta Teknolojiye yenilmedi

A
A
A
Mehmet Ali Usta Teknolojiye yenilmedi

Aydın’ın germencik ilçesinde yaşayan 61 yaşındaki Mehmet Ali Uçar, yaz kış süpürge yaparak ekmeğini kazanıyor.

Aydın’ın germencik ilçesinde yaşayan 61 yaşındaki Mehmet Ali Uçar, yaz kış süpürge yaparak ekmeğini kazanıyor. Eskiden önemli bir meslek olan süpürge üretimi gelişen teknoloji ile birlikte unutulmaya yüz tutunca randevu ile çalışmaya başladığını belirten Mehmet Ali Uçar, belediyelere iş yetiştirmeye çalıştığını ve işlerin de oldukça güzel olduğunu söyledi.


Germencik’te Romanların yoğunlukta olduğu Yeni Mahalle’de yaşayan Mehmet Ali Uçar, kendi evinin önünde yılın 12 ayı süpürge yaparak ekmeğini kazanıyor. Süpürge üreterek 4 çocuğunu büyütüp evlendirdiğini belirten Mehmet Ali Uçar, “Bizim küçüklüğümüzde okumak bu kadar kolay değildi. Devlet şimdiki gibi defter kitap vermezdi. Okuyamadığımız gibi meslek kursuna da gidemedik. Dedem o zamanlar süpürge yapar ev harçlığını çıkarmak için satardı. Dedemden çocuk yaşlarda öğrendim. 45 yıldır süpürge yaparak ekmeğimi kazanıyorum” dedi.


Gelişen teknoloji ile çalı süpürge kullanımının azaldığını ancak yine de pek çok belediyede cadde ve sokakların halen çalı süpürgelerle temizlendiğini belirten Mehmet Ali Uçar, “Eskiler öldü, yeni nesil de bu işi öğrenmediği için bölgede bu işi yapan nadir kişilerden biri ben kaldım. Süpürge otunu Bodrum yöresinden toplayıp getiriyorum. Aydın, Muğla ve İzmir ilindeki çeşitli belediyelere sipariş üzerine süpürge üretiyorum” dedi.


Şu anda mahallede işsizliğin çok ciddi olduğunu ancak küçükken dedesinin öğrettiği süpürgecilik sayesinde hiç iş sıkıntısı yaşamadığını belirten Mehmet Ali Uçar, “Benim de 4 çocuğum 10 torunum var ama benden başka bu işi yapan yok. Günümüz gençliğine meslek edinmenin önemini anlatamıyoruz.” diyerek günde 40-50 civarında süpürge yaptığını ve süpürgelerin tanesini de 5 TL’den sattığını söyledi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.