GENEL - 29 Mart 2020 Pazar 19:46

Kuşadası’nda pazar yerleri açık alana taşındı

A
A
A
Kuşadası’nda pazar yerleri açık alana taşındı

Kuşadası Belediyesi, Korona virüs salgınına karşı başlattığı mücadeleyi aralıksız sürdürüyor.

Kuşadası Belediyesi, Korona virüs salgınına karşı başlattığı mücadeleyi aralıksız sürdürüyor.


Kentte yaşayan 65 yaş üzeri ve kronik hastalığı bulunan vatandaşların ihtiyaçlarını faturalarıyla birlikte evlerine kadar götüren ve düzenli olarak dezenfekte çalışması yürüten Kuşadası Belediyesi, ilçedeki pazar yerleriyle ilgili de düzenleme yaptı.


Kuşadası Belediyesi, Çin’in Vuhan kentinde ortaya çıktıktan sonra dünya genelinde 20 bine yakın kişinin ölümüne sebep olan Korona virüs (Covid-19) salgınına karşı yeni tedbirler almaya devam ediyor. Bu kapsamda ilçedeki pazar yerleriyle ilgili düzenlemeye gidildi. Düzenleme ile kent merkezinde her hafta Salı ve Cuma günleri kurulan halk pazarları, Türkmen Mahallesi Gençlik Caddesi’ndeki Kuşadası Belediyesi’ne ait açık otopark alanına taşındı. Pazar günleri Davutlar’da kurulan pazar ise mahallede bulunan belediye hizmet binasının bir arka sokağına taşındı. Tezgahlar, halk sağlığını korumak adına 3’er metre arayla kurulacak. Belediye ekipleri tarafından esnafa maske ve eldiven dağıtılacak.



Sosyal Belediyecilik alanında geliştirdiği projelerle takdir toplayan Kuşadası Belediyesi, Korona virüs salgını nedeniyle evlerinden çıkamayan 65 yaş üzeri ve kronik hastalığı bulunan vatandaşları da unutmadı. Belediye Başkanı Ömer Günel’in talimatıyla harekete geçen Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü ekipleri, her gün yaklaşık 250 hanenin kapısını çalarak sıcak çorba dağıtmaya başladı. Projenin salgın bitene kadar süreceğini belirten Kuşadası Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürü Hüsnü Yalçın, çorba ikramından faydalanmak isteyen risk gurubundaki kişilerin kendileriyle iletişime geçmesi gerektiğini söyledi.



Kuşadası Belediyesi, Korona virüs nedeniyle kent genelinde başlattığı dezenfektasyon çalışmalarına da hız kesmeden devam ediyor. Düzenli olarak cadde ve sokakları 80 derece sıcaklıktaki özel bir solüsyonla yıkayan Temizlik İşleri Müdürlüğü ekipleri, vatandaşların kullanımına açık alan ve binaları periyodik olarak dezenfekte ediyor. Salgın hastalığa karşı kentin 15 noktasına halkın kullanması için dezenfektan aparatları yerleştirildi. 65 yaş üzeri ve kronik hastalığı bulunan kişilere eldiven ve maske dağıtıldı. Zabıta ekipleri de ekmek fırını, manav ve market gibi işletmeleri düzenli olarak denetliyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.