GENEL - 07 Ağustos 2020 Cuma 09:36

Aydın Özel Başak Koleji yeni döneme hazır

A
A
A
Aydın Özel Başak Koleji yeni döneme hazır

Yeni eğitim öğretim yılına tam anlamıyla hazır olan Özel Başak Koleji, fiziki ve teknolojik altyapılarını da güçlendirerek eğitime kesintisiz bir şekilde devam edecek.

Yeni eğitim öğretim yılına tam anlamıyla hazır olan Özel Başak Koleji, fiziki ve teknolojik altyapılarını da güçlendirerek eğitime kesintisiz bir şekilde devam edecek.


Kovid-19 Pandemisi sonrasında eğitim sisteminde de yaşanan değişiklikler ile birlikte harekete geçen Aydın’ın prestijli okullarından olan Özel Başak Koleji, yeni dönem için fiziki ve teknolojik alt yapılarını geliştirdi. Pandemi sürecinde Türkiye genelinde online eğitime ilk başlayan ve bu konuda öncülük yapma özelliği taşıyan Özel Başak Koleji, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından eğitim sistemindeki olası 4 senaryoya karşı hazırlıklarını tamamlayarak eğitimlerinin kesintisiz bir şekilde devam etmesi için çalışmalarını tamamladı.



“Eğitim kesintisiz şekilde devam etmeli”


Okul içerisinde tüm temasları en aza indirgemek adına okul lavabolarından, yemekhanelere kadar tüm ortak alanlarda gerekli hijyen ve tedbirleri aldıklarını ifade eden Başak Koleji Kurucu Temsilcisi Alp Ayaydın; “Bu pandemi süreci aslında bizlere çok şey öğretti. Özellikle sanal eğitimlerimizde de hazırlanan raporlar sonucunda yeni dönem için gerekli geliştirme çalışmalarımızı yaptık. Zaten okulumuz olarak sürekli hijyen kontrollerimizi yapıyorduk, şimdi de salgın dolayısı ile bu kontrollerimizi iki katına çıkarttık ve temasları en aza indirmek için gerekli fiziki düzenlemelerimizi de gerçekleştirdik. Milli Eğitim Bakanlığımızın eğitim şekli ile hazırladığı 4 ana senaryoya karşıda tüm önlemlerimizi alarak eğitimimizi buna göre hazırladık. Önümüzdeki sene zor ama eğitim devam etmek zorunda ve biz Başak Koleji Ailesi olarak eğitimimizi kesintisiz bir şekilde devam ettirme hedefindeyiz” dedi.



“Biz yeni döneme hazırız”


Bakanlığın yeni dönem ile ilgili talimatlarını beklediklerini ifade eden Ayaydın; “Yeni dönem yüz yüze eğitim olarak başlayıp daha sonra sanal ortama veya hibrid şekline dönse dahi bizler her senaryoya karşı hazırlıklarımızı yaptık. Sanal ortamlar için öğretmenlerimiz ile birlikte birçok konularımızın video çekimlerini bitirdik. Öğretmenlerimizin evlerindeki internet kalitelerinin iyileştirilmesinden okulumuz içerisindeki fiziki ve teknolojik altyapıya kadar bütün hazırlıklarımızı tamamladık, velilerimizin içi rahat olsun. Biz yeni döneme hazırız. Bu geçtiğimiz pandemi döneminde, özellikle ortaokul ve lise grubu öğrencilerimizin online eğitimi daha çok benimsediğini ve başarı oranlarının daha da arttığını gözlemledik ve bu raporlar ışığında bizler de kendimizi geliştirdik. Online eğitim doğru yapıldığında en az örgün öğretim kadar başarılı olacaktır” dedi.



“Çocuklarımız her konuyu takip edebilecek”


Okul içerisinde yapılan değişiklikler hakkında teknik bilgileri aktaran İlköğretim Okul Müdürü Ferdi Karakaş ve Lise Okul Müdürü Nail Ergun, sınıfların tek kişilik sıralar olarak güncellendiğini ifade ederek “Bizler önce sağlık diyerek çocuklarımız için gerekli hijyen önlemlerini aldık. Bunların yanı sıra sanal eğitimlerimiz için önemli çalışmalar gerçekleştirdik. Kendi yayınlarımız ile hazırladığımız programda öğrencilerimiz her zaman konuların tekrarlarını izleyebilecek. Sanal eğitime geçsek dahi tam gün olacak şekilde eğitimlerimiz devam ettirilecek. Öğretim kadromuzu geliştirdik. Kendi yayınlarımızı sanal ortama entegre ederek yeni nesil bir çalışma şeklimiz olacak. Yapay zeka ile öğrencilerimiz konulara daha hakim olacak ve hangi konularda eksiklikleri varsa kolay bir şekilde tespit edebilecek. Bu sistemimiz ile yeni bir takviye eğitim modeli geliştirdik. Karekod uygulamamız ile kitaplarımızdaki kodları telefonlarından taratan çocuklarımız kaçırdığı o konuyu tablet veya telefonlarından izleyerek tekrar edebilecek. Yine yapay zekamız ile öğrencimizin başarısına göre o konu ile ilgili sorular kademeli bir şekilde zorlaştırılacak. Karekod uygulamamız ile çocuklarımız her konuyu izleyerek takip edebilecek ve kaçırmayacak” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Kenevirden üretilen çantalar Amerika’da Samsun Büyükşehir Belediyesi’nin Kenevir ve İpek Dokuma Atölyesi’nde üretilen el yapımı kenevir çantalar sınırları aşarak, Amerika’da satışa sunulmaya başladı. Tamamen kadınlardan oluşan ekip tarafından üretilen kenevir çantalar ilgi görmeye devam ediyor. Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, “Atölyemiz ayrıca çalışan kadınlarımızın hem ekonomik hem de sosyal olarak güçlenmesine katkı sağlıyor” dedi. Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından kurulan Kenevir ve İpek Dokuma Atölyesi’nde kenevir ipliğini kullanarak kadınlar tarafından el dokuma kumaşlar üretiliyor. Kenevir ve ipek dokumacılığı üzerine eğitim almalarının ardından atölyede çalışmaya başlayan kadınlar, bu kumaşları ceketten gömleğe, elbiseden pantolona birçok ürüne dönüştürüyor. Kenevirden üretilen kıyafetler ile diğer ürünler organik olması ve dayanıklılığı nedeniyle birçok kişi tarafından tercih ediliyor. Ürün yelpazesinin oldukça geniş olduğu atölyedeki üretimde çantalarda ‘First Lady’ modeli öne çıkıyor. Amerika’da ikamet eden bir iş insanı Büyükşehir Belediyesi yetkililerine ulaşılarak çantaları Amerika’da satışa sunulmak istediğini belirtti. Yapılan görüşmeler sonrasında talep doğrultusunda özel bir konseptle hazırlanan çantalar Amerika’ya gönderilerek burada satışa sunuldu. Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, kenevirin kent için önemli bir tarım ürünü olduğunu belirterek, “Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın 2019 yılında Vezirköprü ilçemizi ‘Türkiye’nin Kenevir Ekim Merkezi’ olarak ilan etmesiyle birlikte kentimizde kenevir ile ilgili yapılan çalışmalar daha da hız kazandı. Kenevir üretiminin artırılması için şehrimizde tüm kurumlarımızın çalışmaları aralıksız sürüyor. Biz de Büyükşehir Belediyesi olarak Kenevir ve İpek Dokuma Atölyesi’nde tamamen kadınlardan oluşan ekibimiz ile kenevir ipinden dokuma ürünleri üretiyoruz. El emeği ürünlere yoğun bir ilgi var. Kadınlarımızın istihdama kazandırıldığı atölyemizde geleneksel keten dokumacılığını yaşatmaya devam ediyoruz. Atölyemiz ayrıca çalışan kadınlarımızın hem ekonomik hem de sosyal olarak güçlenmesine katkı sağlıyor” diye konuştu.
Diyarbakır Diyarbakır’da seçim nedeniyle ertelenen ‘Paskalya bayramı’ kutlandı Ermeni cemaatinin Ortadoğu’daki en büyük kilisesi olan Diyarbakır Surp Gragos Ermeni Kilisesi’nde, 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimi nedeniyle ertelenen Paskalya bayramı ayini gerçekleştirildi. 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri nedenliyle Diyarbakır’daki Paskalya bayramı ertelenmişti. Bugüne ertelenen ayin, merkez Sur ilçesindeki Surp Gragos Ermeni Kilisesi’nde düzenlendi. Diyarbakır Surp Giragos Kilisesi Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi ve Başkan Yardımcısı Ohannes Gafur Ohanyan, bugün Ermeni dünyasının paskalya bayramı olduğunu, normalde bayramın bu sene 31 Mart’ta olduğunu söyledi. Seçimden dolayı Diyarbakır bayramını bugüne ertelediklerini belirten Ohanyan, “Onun için bugün kutluyoruz. İyi, çok güzel geçiyor. Bizim bayram Diyarbakır’da her zaman ilgiyle izlenir. Bütün halklar bizimle beraber oluyor. Müslüman olan, Hristiyan olan, diğer Hristiyan alemi herkes gelir. Kalabalık bir katılımla, coşkuyla kutluyoruz. Nerses Başkanlığından İstanbul’dan Patrikhanenin görevlendirdiği din adamları geldi. Dolayısıyla ayini onlar yönetmiş oluyorlar. Bizim burada din adamı olmadığı için her zaman İstanbul’dan gelip böyle günlerimizi yaparız” dedi. Ayini izleyen Nihayet Karaaslan, arkadaşlarıyla birlikte bugün Ermenilerin paskalya bayramına eşlik etmek istediklerini ifade ederek, “Bizde merak ediyorduk, daha öncede gelmiştik, ama tören ve ayine ilk defa geliyoruz” şeklinde konuştu. Rahime Karakaş ise, buraya paskalya yortusu için geldiğini dile getirerek, “Babam da Ermeni’ydi. Eğlenceli, barışın güzelliğin paylaşımın olduğu bir bayramdır paskalya” ifadelerini kullandı. Ayinin ardından konuklara çörek ve boyalı yumurta dağıtıldı.
Kocaeli Sınır ötesi e-ticarette hedef "bir numara" olmak Türkiye’deki e-ticaret hacmi ve işlem sayıları her yıl büyümeye devam ederken, sınır ötesi e-ticaret platformları ise yükselen bir dış ticaret kanalı olarak ön plana çıkıyor. Asset Worldwide Express Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Tekin, katıldığı televizyon programında sınır ötesi e-ticarette gelişimin lojistiğe etkisi, Yemen’de taşıma gemilere saldırılar sonrası navlun fiyatları, Kalkınma Yolu Projesi ve İsrail ihracat yasaklı eşya listesi konularında gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. "Bölgenin bir numarası olacağız" E-ticaret ve e-ihracat pazarının gün geçtikçe önem kazandığını belirten Uğur Tekin, "Dünya e-ticareti yaklaşık 1,5 trilyon dolarlık sınır ötesi ticaret hacmine ulaştık. Son yıllarda ticarette dağıtım kanallarında önemli değişiklikler oldu. Eskiden üreticiden satın alınan ürün ithalatçı tarafından toptancı, perakendeci, bayi ağı ve tüketiciye kadar giden bu 6-7 ayrı dağıtım yeri; şuan üretici ve tüketici tek bir pazaryeri ve platform ile sıfıra düşmüş durumda. Üretici ve tüketici ürünlerini tek bir pazar yerinde bütün işlemlerini tamamlıyor. Lojistik sektöründe de ülkemiz açısından büyük fırsatlar öngörmekteyiz. Dünya geneli ilk 10 pazaryeri cirosu 2022 yılı için 500 milyar doların üzerinde. Sektörde en büyük gider kalemini ise yüzde 30 ile lojistik maliyetleri oluşturuyor. Bu da yıllık 150 milyar dolar gibi bir rakam demek. Ülkemiz bu pazardan pay almalı. Bayrak taşıyıcımız olan havayolu şirketimiz yaklaşık 110 ülke 300 şehre uçuş yapabilen büyük bir şirket. 5 saatlik uçuş noktasında 64 ülke var. Şuanda yolcu trafiğinde Avrupa’nın en büyüğü olan Frankfurt Havalimanı’nın önüne geçiyoruz. Ben inanıyorum ki sınır ötesi e-ticarette de bölgenin bir numarası olacağız" dedi. "Önemli su yollarında da ciddi krizler ön görülüyor" Son günlerde yaşanan Kızıldeniz’deki gerilimin navlun fiyatlarını ciddi etkilediğine de değinen Tekin, "Husilerin Yemen’deki saldırılarından sonra navlun fiyatlarında bir artış yaşandı. Gemilerin rotaları değişmek zorunda kaldı ve kargoların transit sürelerinde gecikmeler yaşandı. Dünya genelinde bir tarafta Avrupa, Amerika diğer tarafta Rusya, Çin hegemonya mücadelesinin dışında halihazırda büyük bir ekonomik savaş var aslında. Lojistikte de son yıllarda yaşanan krizlerden ilk akla gelenler Husilerin gemilere saldırıları, Süveyş kanalında gemi kazası, Somali’de korsan saldırıları vs. Bu krizlerin dış ticaretimize, lojistik süreç ve maliyetlerine direkt yansımaları oluyor. Son günlerde İsrail’ e ihracat kısıtlaması kararlarında olduğu gibi, dış siyasi politikalar, dış ticaretimizi ve lojistik sektörünü doğrudan etkileyen faktörler arasında yer alıyor. Dünya genelinde de önümüzdeki 10 yıla baktığımızda önemli su yollarında da ciddi krizler ön görülüyor. Özellikle gemi trafiğinin çok yoğun olduğu Tayvan Boğazı, Mısır Süveyş Kanalı, İran Hürmüz Boğazı ve Endonezya Malakka Boğazında Amerika, Avrupa, Çin ve Rusya arasında güç mücadelesinden etkilenmesi muhtemel. Bunun dışında önemli projelerde hayata geçiriliyor. Geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanımızın katılımıyla Kalkınma Yolu Projesi hayata geçirildi. Çin’in de hedefi olan bir kuşak bir yol projesi var" diye konuştu. "100 milyar dolarlık bir pazara sahibiz" Türkiye’nin e-ihracat için iyi bir konuma sahip olduğunu ifade eden Uğur Tekin, "Köln E-Ticaret İhtisas havalimanının oluşturduğu, bizimde firma olarak orada büyütmeye çalıştığımız bir depomuz var. Dubai’de Commercity diye bir serbest bölge oluşturuldu. Serbest bölge adıyla kuruldu vergi avantajı, depo, gümrük, teknoloji desteği vererek e-ticaret firmalarına birçok avantaj sağlayarak çözüm ortağı oluyorlar. Bunun içinde çok büyük yatırımları var. Türkiye içinde birçok avantajlar var yeri geliyor ilgili bakanlarımız sunumlar için ülkelere gidiyor. Dış ticaret açığımızı hızlıca kapatacağımız alan var. Lojistikte de hizmet ihracatçıları birliği açısından 100 milyar dolarlık bir pazara sahibiz. Bunun yaklaşık 40 milyar doları lojistik hizmet ihracatı. Türkiye zaten döviz açığı olan bir ülke hızlı harekete geçip sınır ötesi E-ticarette harekete geçmeyi önemli buluyor ve ülke olarak bir an önce harekete geçmeyi önemli bir fırsat olarak görüyoruz" ifadelerini kullandı.
Kastamonu ORKÖY kredileri çiftçilerin yüzünü güldürmeye devam ediyor Kastamonu’nun İnebolu ilçesinde ORKÖ kredileri çerçevesinde alınan 8 traktör, 7 tomruk çekme vinci ve 6 adet kesim motoru köylülere düzenlenen törenle dağıtıldı. Kastamonu Orman Bölge Müdürlüğü tarafından Orman ve Köy İlişkileri Dairesi Başkanlığı (ORKÖY) kredileri çerçervesinde İnebolu Orman İşletme Müdürlüğü tarafından ilçedeki orman köylülerine 8 traktör, 7 tomruk çekme vinci ve 6 adet kesim motoru verildi. Traktör, vinç ve kesim motorları düzenlenen törenle dağıtıldı. Törene İnebolu Kaymakamı Ahmet Vezir Baycar, Kastamonu Orman Bölge Müdürü Fahri Sönmezoğlu, Bölge Müdür Yardımcıları Ahmet Er ve Ramazan Kolsuz ile İşletme Müdürü Azmi Şenel ile siyasi parti temsilcileri katıldı. Törende protokol üyeleri tarafından anahtar teslimi yapıldı. Törende konuşan İnebolu Kaymakamı Ahmet Vezir Baycar, "İnebolu, yüzde 73’ü ormanla kaplı, Türkiye’nin ender ilçelerinden birisidir. Ormanın varlığı bazı alanlarda tarım arazili varlığının azaltılması veya az olması gibi olumsuz sonuç doğursa da ormanın nimetlerinden faydalanabilme noktasında da vatandaşlarımıza oldukça olumlu katkılar sağlamaktadır. Orman Bölge Müdürlüğümüzün, Orman İşletme Müdürlüğümüzün girişimleri ile Orman Bakanlığımızın bize verdiği birçok katkıları sizlerle zaman içerisinde buluşturmuş olduk ve bunu da gözlemledik ve görmüş olduk. Bugün de ORKÖY çerçevesinde orman köylüsüne 8 adet traktör, 7 adet tomruk çekme vinci, 6 adet kesim motorumuzu teslim etmek için bir araya geldik. Bu dağıtacağımız ekipmanların ve araçların köylülerimize hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Her bir aracımız köylülerimizin refahını arttırma noktasında oldukça katkı sağlayacaktır. ORKÖY programı da Tarım ve Orman Bakanlığımızın en önemli projelerinden birisidir. Orman köylülerimize bu proje ile ülkemizde birçok katkı ve destek sağlanmış oldu" dedi. Daha sonra konuşan Kastamonu Orman Bölge Müdürü Fahri Sönmezoğlu da, "Orman teşkilatı olarak orman köylülerinin kalkındırılmasıyla ilgili çeşitli destek çalışmalarımız var, inşallah bugün desteklerimizin bir bölümünü içeren teslimatı yapacağız. Allah hayırlı uğurlu eylesin, desteği verdiğimiz köylülerimize Allah kaza bela vermesin. İnşallah güzel işlerde güzel hizmetlerde bu fırsatı en iyi şekilde değerlendirirler. Alet işler, el övünür. Kaliteli ve teknolojik makinaların vatandaşlarımızın birini bin etmesini dileriz" diye konuştu. Desteklerin devam edeceğini belirten İnebolu Orman İşletme Müdürü Azmi Şenel ise, "İnebolu Orman İşletme Müdürlüğü 2024 yılı ORKÖY programı çerçevesinde olan traktörleri teslim törenini gerçekleştiriyoruz. Bu yıl çalışmalarımızda orman köylüsüne 8 adet traktör, 7 adet tomruk çekme vinci, 6 adet kesim motorumuzu teslimatını yapacağız. Ayrıca, Orman Bakanımızın ve Orman Bölge Müdürümüzün destekleriyle 3 traktör ve kabuk soyma makinasını programa aldık, bu programda yaptığımız işlemleri kura çekme ile dağıtımını yapıyoruz. Genel Müdürlüğümüzün desteğiyle çalışanlara büyük destek sağlamaya devam edeceğiz" şeklinde konuştu.