GENEL - 15 Nisan 2021 Perşembe 11:19

Büyükşehir Belediyesi Çine çaparını koruma altına aldı

A
A
A
Büyükşehir Belediyesi Çine çaparını koruma altına aldı

Aydın Büyükşehir Belediyesi, iki yıl önce dünya üzerinde sadece 75 adet kalan milli ırk Çine çaparı koyunlarının yok olmasının önüne geçti.

Aydın Büyükşehir Belediyesi, iki yıl önce dünya üzerinde sadece 75 adet kalan milli ırk Çine çaparı koyunlarının yok olmasının önüne geçti. İki yıl önce Büyükşehir Belediyesi tarafından Çine çaparı sahibi tek üreticiden satın alınan ve çoğaltılan koyunlar, bu koyunları geleceğe taşımak isteyen ihtiyaç sahibi ailelere hibe edilerek yeniden ekonomiye kazandırıldı.



Çine çaparı koyunlarının milli bir ırk olduğu kadar kültürel bir değer olduğunun da altını çizen Adnan Menderes Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Orhan Karaca, koyunların farklı ellerde yeniden yetiştirilecek olmasının ulusal bir katkı olduğunu söyledi. Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu ise, yerel ve milli bitki ve hayvan cinslerini geleceğe taşımanın sorumluluğunu yerine getirmekten dolayı çok mutlu olduklarını ifade etti. Çine çaparı üzerine uzun yıllardır çalışmalar yapan Prof. Dr. Orhan Karaca, Çine çaparı koyununun Aydın’a özgü bir ırk ve Ege Bölgesi’nin geride kalan tek yağlı kuyruklu koyunu olduğunun altını çizdi. Adnan Menderes Üniversitesi’nde 1994 yılından bu yana bilimsel çalışmalar yapıldığını hatırlatan Karaca, Tarım Bakanlığı’nın da bu koyunun cinsini ’milli ırk’ olarak tescil ettiğini ve şu anda ’Halk Elinde Koruma Programı’nda olan bu ırkın halkın elinde kalmadığının altını çizdi.



"Çine çaparının korunması ulusal bir katkı"


Çine çaparı cinsi koyunların genetik materyallerinin korumada olsa da canlı olarak korunuyor olmasının daha anlamlı olduğunu belirten Karaca, "Ziraat Fakültemizde sembolik bir sürü, bir de bir üreticide çok küçük bir sürü kalmış durumda. Dolayısıyla çok ciddi bir tehdit ve büyük bir risk altında. Aydın Büyükşehir Belediyesi’nin işletmesinde Çine çaparını alıp, yetiştirip, çoğaltıp vatandaşlara bir şekilde ulaştırması; daha da doğrusu bu hayvanlara sahip çıkması, çoğaltması bununla ilgili bir öngörü yapması elbette ki Çine çaparı korunma programına çok ciddi bir katkı sağlamıştır. Bu sevindirici bir gelişmedir. Giderek Çine çaparlarının farklı yetişme sistemlerinde gelişmesi büyük bir ulusal katkı olacaktır" dedi.



"Büyükşehir Belediyesi büyük bir katkı ortaya koydu"


Çine çaparlarının yetiştirildiği Aydın Büyükşehir Belediyesi’nin Koçarlı Yeniköy’deki ’Sakız Koyunu Çiftliği’ni ziyaret eden Karaca bu koyun cinsinin önemini, "Çine çaparı yerli ırk olduğu için çok değerlidir; bizim parmakla sayacak kadar yerli ırkımız kaldı. Yerli ırklar yüzyıllar, binyıllar içerisinde o yörenin ekolojisi, doğası, iklimi ve yaşayan insanların kültürel anlayışlarıyla örülmüş ve genetik değişikliğe uğramış yapılardır; dolayısıyla kültürel bir varlıktır" ifadeleriyle belirten Prof. Karaca, "İklimler değişiyor, çevre sorunları gittikçe artıyor. Dolayısıyla kaygı, hayvanların veriminden ziyade verim uyumlu olmalarıdır. Doğaya daha az hasar veren, doğadaki değişimlere daha kolay uyum sağlayan, hastalıklara dirençli olan hayvanları geleceğe transfer etmemiz lazım. Aydın Büyükşehir Belediyesi’nin genetik kaynak olarak Çine çaparlarının korunmasına önemli bir katkı ortaya koymuştur" şeklinde konuştu.



"Çine çaparının korunması önemli"


Adnan Menderes Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr İbrahim Cemal ise, "Çine çaparına hayatımızı, emeğimizi verdik. Şu anda dünya üzerinde çok çok az Çine çaparı kaldı. Korunması büyük önem arz ediyor. Bütün bu genetik kaynaklar bize miras gelmiş, bizim de bu genetik mirası koruyup geleceğe miras bırakmamız lazım, bu bizim boynumuzun borcu. Bu anlamda Aydın Büyükşehir Belediyesi’nin sürü oluşturması ve bunu yetiştiricilere dağıtarak daha fazla sürü oluşturulması çalışmasına katkı sağlaması önemli" şeklinde konuştu.



"Çiftçilerimize desteğimiz sürecek"


Çine çaparları bir erkek bir dişi olarak bu ırkı üretmek isteyen ihtiyaç sahibi ailelere dağıtılırken dağıtımlara katılan Aydın Büyükşehir Belediye Başkanvekili Barış Altıntaş "Çiftçilerimize desteğimiz devam ediyor. Şimdi de Aydın bölgesine özgü olan Çine çaparını başvuruda bulunan vatandaşlarımızla buluşturuyoruz. Evlere katkı anlamında da vatandaşlarımız çok memnun. Buna benzer çalışmalarımız devam edecek" ifadelerini kullandı.



"Yerli ve milli değerlerimizi korumaya devam edeceğiz"


Başkan Çerçioğlu, yerli ve milli her değeri korumaya devam edeceklerini vurgularken, yerel tohumlardan başlamak üzere de her değerin gelecek nesillere aktarılması için çaba sarf ettiklerini ifade etti. Başkan Çerçioğlu, "Çine çaparı özellikle susuzluğa iyi adapte olmuş bir ırk. Tarımsal üretimde ve hayvancılıkta verim kaygısı çok öne çıkmış olsa da bizler günümüzde etkisini iyiden iyiye hissettirmeye başlayan iklim değişimlerine kolay uyum sağlayacak yerel ırkların daha değerli olacağı düşüncesindeyiz. Bu sorumlulukla yerel ırkımızı yetiştirmek isteyen Aydınlıları da tebrik ediyorum" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Bayburt’ta basit yaralama suçunda taraflar TSK’ya bağış yapma şartıyla uzlaştılar Bayburt’ta ’Basit Yaralama’ suçunda taraflar Türk Silahlı Kuvvetlerine (TSK) 10 bin lira bağış yapılması noktasında anlaştılar, dosya mahkemeye intikal etmeden çözülerek kapatıldı. K.A ve B.N.K isimli iki arkadaş dışarıda vakit geçirdikleri sırada araçla yanlarına gelen H.A ve R.A isimli şahıslar tarafından darp edildiler. Darp edildikleri iddiasıyla emniyete başvuran iki arkadaş H.A ve R.A’dan şikayetçi oldular. Mağdurların şikayeti üzerine şüpheliler H.A ve R.A hakkında ’Basit Yaralama’ suçundan soruşturma başlatıldı. Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosyadaki suçun uzlaştırmaya uygun bir suç olduğu belirlendi, dosya Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosuna gönderildi. Uzlaştırma bürosu ekipleri, mağdur taraflarla uzlaşma şartlarını görüşmek için bir araya geldiler. Mağdur K.A ve B.N.K, TSK’ya bağış yapılması şartıyla şüphelilerle uzlaşacağını uzlaştırma bürosu ekiplerine bildirdiler. K.A’nın ve B.N’K’nın uzlaşma talebini kabul eden şüpheliler, TSK’ya 10 bin lira bağışta bulundular. Uzlaştırma Bürosu görevlilerinin titizlikle yürüttüğü çalışmalar sonucunda dosya mahkemeye intikal etmeden, çözüme kavuşturularak kapatıldı. Bununla birlikte, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, taraflarla görüşme sağlayan uzlaştırmacılara titiz çalışmalarından ötürü teşekkür ederek, kişi onarıcı adalet anlayışına hizmet etme gayreti içerisinde olduklarını, kamuya yararlı edimleri Uzlaştırma Bürosu ekipleriyle birlikte gerçekleştirdiklerini ve çalışmaların özenle yürütüldüğünü vurguladı.
Bayburt Uzlaştırma Büro ekiplerince bir dosya daha çözüme kavuşturuldu Bayburt’ta özel bir diş kliniğine tedavi olmak için başvuran H.H.O isimli hasta, kendisine yanlış tedavi uygulandığı gerekçesiyle B.S.G isimli doktordan şikayetçi oldu. Mağdur H.H.O, şikayetçi olduğu doktorla Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı’na (TEMA) bağış yapma şartıyla uzlaşmaya vardı. Anlaşma sağlanan dosya ise Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin çalışmaları sonucunda kapatıldı. H.H.O isimli bir vatandaş, tedavi olmak için gittiği özel diş kliniğinde diş hekimi B.S.G’nin kendisine yanlış tedavi uyguladığı iddiasıyla doktordan şikayetçi oldu, B.S.G, hakkında ’Taksirle Bir Kişinin Yaralamasına Neden Olma’ suçundan soruşturma başlatıldı. Dosyanın Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığına intikal etmesi sonucunda dosya incelendi, suçun uzlaştırmaya tabi olduğu belirlendi. Devreye giren Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu ekipleri, mağdur H.H.O ile görüşme sağladılar. Mağdur H.H.O, şüpheli B.S.G’den TEMA Vakfı’na 150 fidan bağışta bulunmasını istedi. Daha sonra şüpheli B.S.G ile bir araya gelen uzlaştırma bürosu ekipleri, H.H.O’nun talebini B.S.G’ye ilettiler. H.H.O’nun isteğini kabul eden doktor ise, 150 fidan karşılığında TEMA Vakfı’na 12 bin 800 lira bağışta bulundu. Mahkemelerin iş yükünün azaltılması amacıyla yapılan uzlaşma görüşmeleri sonucunda, taraflar edimli olarak uzlaşmayı kabul etmiş oldular. Uzlaştırma Bürosu ekiplerinin özverili çalışmalarıyla bir dosya daha sonuca vardırılarak, kapatıldı. Öte yandan, Uzlaştırma Bürosunda görevli Cumhuriyet Savcısı Asya Büşra Alim, kamu yararı gözeten çalışmaların özenle devam ettiğini bildirerek, Uzlaştırma Bürosu ekiplerine çalışmalarından ötürü teşekkürlerini iletti. Önceliklerinin kamu yararı olduğunun altını çizen Savcı Alim, Bayburt Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosu olarak çalışmaları özenle ve önemle yürüttüklerini söyledi.
Erzincan Erzincan’da Filistin’e destek yürüyüşü yapıldı Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) öğrencileri tarafından, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına tepki göstermek, Avrupa ve Amerika’da çeşitli üniversitelerde Filistin için yapılan protestolara destek vermek amacıyla ‘Gazze İçin Yürüyüş ve Dua’ programı düzenlendi. EBYÜ’de öğrenim gören öğrenciler ile akademik ve idari personelin yanı sıra çok sayıda Erzincanlı vatandaş, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını protesto etmek ve aynı amaçla ABD ile Avrupa’daki üniversitelerde yapılan eylemlere destek vermek amacıyla EBYÜ kampüsünde toplandı. Program, İlahiyat Fakültesi öğrencilerinden Eyüp Budak’ın okuduğu Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı. Daha sonra öğrenciler, İngilizce ve Türkçe, "Gazze’de katliam var, sesini yükselt", "Bugünün Nazi’si işgalci İsrail", "Kudüs için, ilk kıblemiz Mescid-i Aksa için, Filistin için" yazılı pankart açtı. Özgür Filistin eylemlerine destek olmak amacıyla gerçekleştirilen programda EBYÜ öğrencileri adına basın açıklamasını Furkan Çoban okudu. Açıklamada şu metne yer verildi: “Allah’ın ve sizin düşmanlarınızı ve onların gerisinde olup sizin bilmediğiniz, ama Allah’ın bildiklerini korkutup caydırmak üzere, onlara karşı elinizden geldiği kadar güç ve savaş atları hazırlayın. Allah yolunda harcadığınız her şeyin karşılığı, zerrece haksızlığa uğratılmadan size tastamam ödenecektir. Bir asırdır Filistin’i işgal etmeye çalışan Siyonist terör şebekesi yaklaşık 210 gündür Gazze halkına zalimce saldırmaya devam ediyor. Filistin’de göğe yükselen bebeklerin ve çocukların feryadı, katledilen binlerce masum çocuğun mazlumiyeti; arşı alayı titretti ve arştan arza, yeryüzü şeytanlarının ve zalimlerin fermanı olarak indi. Ve dünyanın dört bir tarafında yeryüzünün vicdan ehli insanları, bataklığa düşmüş insanlığın onurunu ayağa kaldırmak adına bir devrim ateşini tutuşturdular. Bu devrim ateşi elden ele tüm ülkelerin ve milletlerin ufkunu aydınlatmaktadır. Filistin davasına destek amaçlı yapılan bu eylemler Siyonizm’in temsil ettiği küresel şeytani düzene karşı haklı bir isyandır. Başta Amerika ve Fransa olmak üzere, Batı dünyasının birçok yerinde en saygın kabul edilen üniversitelerde gönüldaşlarımız ayağa kalkarak isyan ateşine destek vermiş ve küresel intifadanın bir parçası olmayı tercih etmiştir. Birçok akademisyen ve öğrenci, bu davaya destek olmuştur. İntifada ateşi, sinelerinde yürek taşıyan herkesi etkisi altına almıştır. Tüm tedbir ve baskılara rağmen, onurlu gençlerin ve akademisyenlerin isyanları engellenememektedir. Binlerce öğrenci ve akademisyenin tutuklanması, sonucu değiştirmemiştir. Buradan zulme sessiz kalmayan bu onurlu akademisyenleri ve öğrencilerini selamlıyoruz. Ey vicdanlı ve aziz halkımız; sizler de kalkın ve bu insanlık zincirinin halkalarını oluşturun. Bu insanlık devrimine siz de iştirak edin. Gönülleriniz bu dava için atsın, Diliniz bu davayı konuşsun ve kalemleriniz bu davayı yazsın. İnsanlığın ikiye ayrıldığı bir zamanda aziz ve özgür insanların saflarında yer alın ve küresel intifadanın şerefini bir madalya olarak taşıyın. Bu şeref sizden sonraki nesillere de aktarılsın. Küresel intifadaya ve bu intifadayı kuşanan özgür ruhlu cesur yüreklere selam olsun. Ve buradan tekrar hatırlatıyoruz: Ehli Vicdan, Ehli iman olan ve kalbinde zerrece İnsanlık taşıyan herkese diyoruz ki küresel boykot mallarını almayın-aldırmayın. Unutmayın ki alınan her boykot malı bir bomba, bir tank veya bir füzedir. Ümmetin ve insanlığın izzet örtüsüne dokunan Siyonist eller varsa, onlara karşı çıkan yiğitler, Sütçü İmamlarda vardır elbet. Nihayetinde Şanlıurfa’dan bir yiğit çıktı adı Hasan saklanan idi. İmanı gayreti cesareti kabul etmedi bu zilleti ve canını Rabbi Rahmana teslim etti. Rabbimizden niyazımız şehidimizin attığı bu adımın zulmün tahtını sarsması ve İslam dünyasının bu zelilce seyirciliğine son vermesidir. Gazze’yi unutmama ve unutturmama adına elimizden ne geliyorsa yapacağız, insanlık ve Müslümanlığın bağrına hançer saplanmış iken buna seyirci ve ilgisiz kalmak elbette mümkün değildir. Son olarak buradan tüm dünyaya haykırıyoruz: Kudüs ve Mescidi Aksanın kurtuluşu için yapılacak olan her türlü meşru eylemin yanındayız, tarafıyız ve destekçisiyiz. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi öğrencileri.” Basın açıklaması sonrasında yapılan yürüyüş ile program nihayete erdi.