Balıkesir’in Bandırma ilçesinde faaliyet gösteren Marmara Hayvancılık Araştırma Enstitüsü’nde süt verimi için Anadolu mandası ile Murrah mandaların melezleştirilmesi çalışmaları yürütülüyor.
Marmara Hayvancılık Araştırma Enstitüsü’nde manda ıslahı ve yerli Anadolu mandası ırkı üzerinde çalışmalar yürütüyor. 20 bin dekarlık alanda hizmet veren enstitünün yetkilileri kapılarını İHA’ya açarak, yeni hizmete giren Biyoteknoloji Merkezi ile birlikte yapılan çalışmaları anlattı. Marmara Hayvancılık Araştırma Enstitüsü Biyometri Genetik Bölüm Başkanı Yalçın Yaman, nihai hedeflerinin bazı hastalıklara karşı ve üstün nitelikli damızlıkların spermalarını dondurup halka ulaştırmak olduğunu kaydederek, "Bunun için yedi farklı ırktan kan serumları ve örneklerini topladık. Bazı hastalıkların teşhisini elisa yöntemiyle yapıyoruz. Bu teşhisten sonra seropozitif hayvanları ayırıp bu hastalığa karşı muhtemelen direncin genetik altyapısını çalışacağız" dedi.
Enstitü Müdür Vekili Mehmet Akif Yüksel ise kurum bünyesinde yapılan çalışmalar hakkında detaylı bilgiler paylaştı. Yüksel, "300 baş manda üzerinde özellikle süt verim temeline dayalı ırk çalışmalarımız devam etmekte. Özellikle yerli ırkımız olan Anadolu mandasının yetiştiriciye önemini duyurmak ve süt verim seviyesini arttırarak yetiştiricinin bu ırka ilgisini arttırmak temel amacımız. Anadolu mandasında 305 günlük sağım döneminde 800-1000 litre arasında süt verim kapasitesi var. Biz bu kapasiteyi yürüttüğümüz çalışmalarla dünyanın sütçü ırkı olarak bilinen Murrah mandaları getirtilerek, Anadolu mandasının bu ırkla melezlenmesi ve süt veriminin artmasına yönelik bir çalışma yürütmekteyiz. Şu anda elimizde 80 baş son seviyede melez hayvan bulunmakta. Süt verim seviyesi ise bizim de temel hedefimiz olan bin 800 litre seviyelerine yaklaşmış durumda. Bu projenin ırkı geliştirme açısından sonucuna yaklaştık. Fakat vatandaşın eline damızlık ulaştırma bakımından 300 baş yeterli olmayacağı için Kalkınma Bakanlığı kaynaklı yeni bir proje başlayacak. Bu proje ile damızlık sayısını 800-850 baş seviyelerine çıkartmayı hedefliyoruz. 5 yıl içerisinde ise elimizde ürettiğimiz tescilli damızlıkları halka ulaştırmayı planlıyoruz" diye konuştu.
Yüksel, kurum bünyesinde yürütülen bir başka proje olan "Anadolu mandasının halk elinde ıslahı" çalışmaları hakkında ise şunları söyledi:
"Yine süt ürünlerinin geliştirilmesine yönelik bir proje ama melezleme çalışması yok. Sadece yüksek verimli hayvanların halk elinde damızlık olarak tutulmasına dayalı, çok daha uzun süreli planlanmış, ırkın kendi içerisinde damızlık vasfı yüksek hayvanlarla domine edilerek süt veriminin arttırılmasına yönelik bir projedir."
