EKONOMİ - 17 Ağustos 2017 Perşembe 10:59

Beyaz ette yüzde 11 anlaşmazlığı

A
A
A
Beyaz ette yüzde 11 anlaşmazlığı

Türkiye’de tavuk yetiştiricileri, beyaz et şirketlerinden bazı gider maliyetlerini karşılamasını istiyor.

Türkiye’de tavuk yetiştiricileri, beyaz et şirketlerinden bazı gider maliyetlerini karşılamasını istiyor. Ege Bölgesi’nde bulunan yetiştiricilerin beyaz et şirketleri ile masaya oturarak haklarını aldıklarını söyleyen üreticiler, aynı gider kalemlerinin diğer bölgelerde de karşılanmasını istiyor. Balıkesir Tavuk Yetiştiricileri Birliği Başkanı Mehmet Duran, istihdam ettirdikleri personellerin kendilerinden daha çok kazandığını söylerken, beyaz et şirketleri ile üreticiler arasında uzlaşma olmaması durumunda beyaz ette krizin kapıda olduğunu açıkladı.


Kanatlı Et Üreticileri Merkez Birliği, Elazığ, Malatya, Manisa, İzmir, Balıkesir, Bursa, Aydın ve Uşak’ın aralarında olduğu 8 ilde sektörün en büyük firmalarından Banvit adına üretim yapan fason üreticilerin para kazanamadıkları gerekçesiyle 30 Ağustos itibariyle üretimi durdurma kararı aldıklarını kamuoyuna duyurmuştu. Konuyla ilgili dün akşam saatlerinde Banvit’in Bandırma’da bulunan tesislerinde yapılan toplantıda uzlaşı çıkmadı. Yaşanan süreci anlatan Balıkesir Tavuk Yetiştiricileri Birliği Başkanı Mehmet Duran, "2016 Nisan ayından itibaren daha önce firmalar tarafından karşılanan sarım, yıkama ve dezenfeksiyon ücretlere bırakıldı. Daha önceden bunları şirketler karşılıyordu. Bunlar da bizim toplam maliyetimizin yüzde 11’ine tekamül etmektedir. O günlerde şirketlerde para kazanamadıkları için biz üreticiler bir anlamda bunlara razı olmuştuk. 2017 yılından itibaren şirketlerimiz para kazanmaya başladılar. Bizler de para kazanamadığımız için daha önceden bize yüklenen sarım ücreti, yıkama ve ilaçlama ücretlerinin kaldırılması yönünde bir talebimiz oldu. Ege Bölgesi’ndeki firmalar Temmuz ayından itibaren bu ücretleri şirketlere aldılar. Dün bu konularda toplantı yapıldı. Sarım ücretlerini ekim ayından itibaren kaldıracaklarını ifade ettiler. Ancak yıkama ve dezenfeksiyon konusunda bir çalışma yapılmadığını kaydettiler" dedi.


Gider kalemlerini tek tek açıklayan Başkan Duran, "Bu talepler kabul olmazsa bir krize neden olabilir. Milyonlarca liralık bir maliyetimiz var, üretim yapabilmek için cebimizden para dahi koymamız gerekebilir. Ancak bir iyi niyet göstergesi var. Bunun devamını bekliyoruz şirketlerimizden" şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kastamonu Kan stokları azaldı, vatandaşlar hasta yakınları için sosyal medyadan kan arayışına giriyor Kastamonu’da yeterli kan bağışı olmayınca stoklar azaldı. Yakınları için kan bulamayan vatandaşlar, sosyal medyadan kan arayışına başladı. Türkiye genelinde olduğu gibi Kastamonu’da da Türk Kızılay’ın kan stoklarında düşüş yaşanıyor. Ramazan ayı ve uzun tatil sebebiyle yeterli kan bağışı olmamasından dolayı Türk Kızılayı Kastamonu Şubesi’nde kan stoklarında büyük düşüş yaşandı. Hasta ya da ameliyat olacak yakınları için kan bulmakta güçlük çeken vatandaşlar ise kan ihtiyaçlarını karşılaşabilmek için fazla takipçili sosyal medya hesaplarından paylaşım yaptırmayı çare buluyor. "Ciddi manada sıkıntımız mevcut" Konu ile ilgili konuşan Türk Kızılayı Kastamonu Şubesi Kan Merkezi Sorumlu Doktoru Dr. Ahmet Hilmi San, “Ramazan ayından çıkmamız ve uzun tatil sonrası artan kan ihtiyacını karşılamak adına biz 7 gün 24 saat boyunca çalışmaya devam ediyoruz. Ancak vatandaşlarımızın talebinin artmasından dolayı bazen yetişmekte zorlanıyoruz. Bu konuyla alakalı vatandaşlarımızdan yardım ve destek bekliyoruz. Kapılarımız her zaman vatandaşlarımıza açık. Sağlıklı, herhangi bir sağlık problemleri yoksa gelip kan bağışında bulunabilirler. Bu konuda ciddi manada sıkıntımız mevcut. Özellikle hastanelerde artan ameliyatların ve ani gelişen olayların sürekliliğinin artmasından kaynaklı ciddi sıkıntılar oluşmakta ve bağışçılarımızdan destek talep etmekteyiz” dedi. "Vatandaşlarımızdan kan bağışı yapmalarını talep ediyoruz" Kan ihtiyacını karşılayamayan vatandaşların sosyal medyada paylaşım yaparak gönüllü aradıklarını belirten San, “Vatandaşlarımız sonuçta kan ihtiyaçları karşılanmayınca, sosyal medyada veya iletişim kanallarından kana ulaşmaya çalışıyor. Düzenli yapılan kan bağışlarından sonra, böyle bir şeye ihtiyaç olmadığını belirtmek istiyoruz. Bunun haricindeki gelişen bütün süreçleri Kızılay kendi adına zaten karşılamakla yükümlü. Biz sadece vatandaşlarımızdan kan bağışı yapmalarını talep ediyoruz. İnternet ortamında veya sosyal medya ortamından kan talep etmektense Kızılay kan bağış merkezlerine ulaşmalarını, daha kolay ve daha sağlıklı olarak düşünüyoruz” diye konuştu. Kan ihtiyacı olan bir yakını için kan bağışında bulunan Aynur Karakavuz ise, “Bir arkadaşımızın yakını hasta, yoğun bakımda. Kan lazımmış, biz de onun için buraya geldik. Bence herkesin, tanıyıp tanımayalım kan bağışında bulunması gerekiyor. Bir yakınımızın hasta olmasını beklemeye gerek yok. Kızılay’ın kan depolarının boşalmaması için bütün herkesi kan vermeye davet ediyorum” şeklinde konuştu.
Adıyaman Deprem bölgesinde çocuklar ‘sıfır atık’ bilinciyle eğlendi Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı etkinlikleri kapsamında depremzede çocukları hem eğlendirdi hem de ‘sıfır atık’ konusunda bilinçlendirdi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kapsamında Adıyaman’daki konteyner kentte etkinlik düzenledi. Adıyaman K-8 konteyner kentteki etkinlik alanında çocuklar doyasıya eğlendi. Bakanlığın Eğitim ve Yayın Dairesi Başkanlığı tarafından oyun parkurundan tiyatroya, beceri ve zeka oyunlarından bilgi yarışmasına kadar birçok etkinlik düzenlendi. 23 Nisan etkinliklerinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın himayelerinde başlatılan ‘Sıfır Atık’ çalışmaları da büyük ilgi topladı. Çocuklar sıfır atık hakkında bilgi alırken uygulamalı olarak atık ayrıştırdı. Çevre, Şehir ve İklim Değişikliği İl Müdürü Faysal Ergezen, amaçlarının çocukları bilinçlendirmek olduğunu belirterek, “Bakanlığımız, Kahramanmaraş, Adıyaman, Hatay, Malatya illerinde bu etkinlikleri düzenliyor. Burada amaç, deprem bölgesinde konteyner kentlerdeki çocukların moral ve motivasyonunu arttırmak ve bu noktada çevre bilincini aşılamak. Sıfır atık ve iklim değişiklikleri noktasında çocukları bilinçlendirmek” ifadelerini kullandı. Çocuklar ise düzenlenen etkinlikten duydukları memnuniyeti dile getirdi.