- 09 Aralık 2017 Cumartesi 11:29

Bor madeniyle dünyanın en sert çeliği üretildi

A
A
A
Bor madeniyle dünyanın en sert çeliği üretildi

Dünya rezervlerinin yüzde 72’si Türkiye’de bulunan bor madeni, son yıllarda ülkemizde ileri teknoloji ile işlenerek farklı alanlarda süper güçlü maddelere dönüştürülüyor.

Dünya rezervlerinin yüzde 72’si Türkiye’de bulunan bor madeni, son yıllarda ülkemizde ileri teknoloji ile işlenerek farklı alanlarda süper güçlü maddelere dönüştürülüyor.


NASA’nın on yıllardır uzay teknolojileri alanında kullandığı ve gelişmiş ülkelerde ileri teknolojiyle işlendikten sonra dünya piyasalarına sunduğu bor madeni artık Türkiye’de ileri seviyede işlenerek dünya pazarına çıkartılıyor. Edremit ilçesindeki Ar-Ge firması, boru saflaştırarak yaptığı çalışmalarıyla Amerika’dan bilim ödülü almayı başardı. Bor madeninin, insanlığa fayda sağlayacak 11 farklı bileşeninden 9’unu ileri düzeyde işlemeyi başaran firma, istenilen mikron değerlere sahip ‘Bor Karbür’ isimli bor türevini elde etti. Türkiye’nin en gelişmiş, ileri teknolojili özel bor işleme tesisi durumundaki Ar-Ge firması, ‘Bor Karbür’ isimli bor türevi ham maddesiyle, Osmanlı döneminde dünyayı kendine hayran bırakan Osmanlı çeliğinin kalitesinde çelik üretimi gerçekleştirdi. Aylar süren Ar-Ge çalışmasını ileri teknolojiye sahip yetkili laboratuvarlarda test ettiren firma, ‘Bor Karbür’ ham maddesiyle Osmanlı çeliğiyle birlikte, yüksek seviyede kaymazlık sağlayan araç lastiği maddesini de üretti.



“Dünyanın en sert çeliğini üretmeyi başardık”


Amaçlarının, geleceğin teknolojisini içinde barındıran bor madeninin Türkiye dışına çıkmadan işlenebilmesini sağlamak olduğuna vurgu yapan Ar-Ge firması yetkilisi ve Türk bilim adamı Faruk Durukan, “Son Ar-Ge projemiz, dünyanın en kaliteli çeliğini elde etmek adına çalıştığımız bir projeydi. Zaten Osmanlı Devleti döneminde dünyanın en kaliteli çeliğini yine bizim milletimiz üretiyordu. Fakat zaman ile bu teknolojimizi kaybettik. Sonunda da yurt dışından çelik alır hale geldik. Dünyanın en kaliteli çeliğini bor ham maddesi ile üretmeyi başardık. Bor madenlerinin yüzde 72’lik rezervi ülkemizde. Boru ileri teknolojiyle işleyerek içinden Bor Karbür maddesini aldık. Bu maddeyi çeliğe yedirdik ve bu kaliteyi yakaladık. Dünyanın kabul ettiği düzeyde test ve analizlerimizi yaptırdık ve bunu resmi olarak onaylattık. 70 Rotver düzeyine kadar çeliğin sertleşmesini sağladık. Normal çelikten 3 kat daha güçlü bir çelik elde ettik. Bu çalışma ülkemiz için çok önemli bir çalışmadır. Bu proje sayesinde ülkemizde çelik ihracatında yeni bir kapı açılmış oluyor. Burada en dikkat edilmesi gereken konu da bu malzemenin bor ile elde edilmesidir. Osmanlı İmparatorluğu yıllardır dünyaya eşsiz sertlikteki çeliği ile nam salmıştır. Çelik, 2 bin civarında alanda kullanılıyor. Artık dünyaya çelik satacağız. İşlenmiş ürün halinde dünyaya en kaliteli çeliği satmayı kendimize hedef belirledik. bor madenini olduğu gibi değil, işledikten sonra bir ürüne dönüştürerek satmak, ülkemizi çok farklı noktalara taşıyacaktır. Bunu yaptığımızda Türkiye’nin önünde hiçbir ülke duramayacaktır. O zaman düşmanlarımız bile dost olarak yaklaşacaktır” dedi.



Araç lastiklerinde devrim niteliğinde buluş!


Bor ham maddesinden elde ettikleri Bor Karbür karışımıyla ileri düzeyde kaymazlık özelliğine sahip lastik üretimi de gerçekleştiren Ar-Ge firması, bu teknoloji ile otomotiv sanayinde yeni bir dönem başlayacağını belirtti. Faruk Durukan, “Bor Karbür ile üretmeyi başardığımız çok faydalı bir ürün daha oldu. Bu çalışma da otomotiv sektöründe yeni bir dönem açacaktır. Normal araç lastiklerine göre çok yüksek oranda kaymazlık özelliğine sahip lastik ürettik. Bu elimde tuttuğum kaymayan kauçuk maddedir. Bu çalışmamız da dünyada bir ilktir. İçerisinde, çelikten daha güçlü düzeye getirilmiş katrilyonlarca Bor Karbür karışımları vardır. Bu maddeyle üretilecek olan araç lastikleri yollarda, karda, buzda kaymayı yüksek düzeyde önler. Normal kauçuklara oranla yıpranması, aşınması kat kat daha azdır. Devrim niteliğindeki bu ürünü ve diğer ürünlerimizi, ülkemizdeki ileri düzeyde gelişmiş Ar-Ge tesislerimizde, Türk mühendisler ve Türk bilim heyetiyle üretiyoruz. Dünyanın rekabet edemeyeceği ürünleri üretmekteyiz. Bu çalışmalarla, bütün dünyaya Türkiye’nin teknolojide ne kadar ileri düzeye eriştiğini göstermekteyiz. Bundan dolayı gurur duyuyoruz. Elde ettiğimiz bu ürünler, piyasada temin ettiğimiz ürünlerden daha ucuza mal olduğu için daha ucuza satılacaktır” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Işıl Özışık’ın 65. Sanat Yılı Sergisi Beyoğlu Belediyesi’nde gerçekleşti Ressam sanatçısı Işıl Özışık’ın 65. Sanat Yılı sergisi Beyoğlu Beleditesi’nin 6. Daire’sinde yer alan Sanat Galerisi’nde gerçekleşti. Sanatçının kişisel suluboya çalışmalarının yer aldığı, toplamda 54 eserlik içerikten oluşan sergi, 10 Ekim 2024 tarihine kadar ziyaret edilebilecek. Beyoğlu Belediyesi’nin ev sahipliğinde gerçekleşen Ressam sanatçısı Işıl Özışık’ın 65. Sanat Yılı sergisi, Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney’in de katılımıyla gerçekleşti. Açılış sonrası Işık Özışık ile beraber sergiyi gezen Başkan Güney, eserler hakkında sanatçıdan bilgi aldı. Sanatçının tamamı suluboya çalışmalarından oluşan, toplamda 54 eserlik içerikten oluşan sergisine Brezilya İstanbul Başkonsolosu Ruy Pacheco de Azevedo Amaral, Cezayir İstanbul Konsolosu Abbi RATIBA, CHP Meclis Üyesi Işık Öğütçü, Beyoğlu Muhtarlar Derneği Başkanı Songül Öztunç ve diğer davetliler de katılım gösterdi. Sergide yer alan eserlerin sahibi olan sanatçı Işıl Özışık sergiyle ilgili şunları söyledi, “Retrospektif bir sergi. Başlangıçtan bu yana, yani 1960 yılının sonlarından zamanımıza kadar olan 65 yılda yaptığım resimlerin bir özeti bu. Çoğunlukla aşığı İstanbul’dan yaptığım peyzajlar. Bir kısmını oturduğum yerden birebir karşılığını yaptım. Bir kısmını da eskizini alıp galerimde bitirdim. 65 yıl başarılarla, bazen hüzünle sükut-u hayalle geçti. Güzel günlerdi. Resim yapmak, objeyle baş başa kalmak, bende güzel anılar bırakıyor” İfadelerini kullandı. Yaşına rağmen yorgun olmadığını ve çalışabildiğini söyleyen Özışık, “86 yaşındayım. Devam edeceğim. Yorgun değilim. Çalışabiliyorum. Günde bazen üç, bazen iki, bazen bir resim, bazen de hiç resim yapmadan dinleniyorum. Resimle güzel günler geçiriyorum. Bir yıl içinde herhalde açamayacağım. Belki bir dahaki yıl açarım. Deniz ve kıyı resimlerini yapmayı çok seviyorum. Bazen kırsal resimler yapmayı seviyorum. Eserlerin tamamı suluboya. Neden suluboya olduğunu soruyorlar. Ben özel hayatımda da biraz suluyum. Mizahı çok severim. Herhalde başarım varsa eğer bunu mizaha da borçluyum” dedi. Açılış davetlilerin sergiyi gezmesiyle devam etti.
Samsun Başkan Kul: “Gazilerimizin rahat bir yaşam sürmeleri için elimizden geleni yapacağız” SAMSUN (İHA) – Samsun’un Terme Belediye Başkanı Şenol Kul, “Gazilerimiz bizim onurumuzdur ve onların rahat bir yaşam sürmeleri için elimizden geleni yapacağız” dedi. Terme’nin Kocaman Mahallesi’nden olan ve Samsun şehir merkezinde ikamet eden Kıbrıs Gazisi Veysel Özkan, sadece yaz aylarında Kocaman Mahallesi’ndeki evinde yaşıyor. Terme Belediye Başkanı Şenol Kul, Kıbrıs Gazisi Veysel Özkan’ın Kocaman Mahallesi’nde bulunan evinde ziyaret ederek, gazilere olan minnet ve şükranlarını ifade etti. Parkinson hastası olan Kıbrıs Gazisi Veysel Özkan, dün evinde geçirdiği bir kaza sonucu yaralandığı için Başkan Kul, geçmiş olsun dileklerini iletti. Kıbrıs Gazisi ve yakınları ile bir süre görüşen Başkan Kul, gazinin talep ve önerilerini dinledi. Sadece yaz aylarında yaşadıkları evle ilgili olarak mevcut sorunların giderilmesi için çalışma başlattıklarını belirten Şenol Kul, “Gazilerimiz bizim onurumuzdur ve onların rahat bir yaşam sürmeleri için elimizden geleni yapacağız. Gazimizin kısa süreli de olsa yaşadığı bu yerle ilgili ne gazimizden ne de yakınlarından belediyemize herhangi bir talep gelmemesine rağmen ekiplerimiz evlerinin bulunduğu bölgede incelemeler yaptı. Gazimizin yaşadığı mahalleye kadar beton yolumuzu daha ilk görev yılımızda yapmıştık. Beton yoldan gazimizin yaşadığı eve kadar 100 metrelik bir stabilize yol var, o yolun durumu da gayet iyi fakat gazimizin evi dik bir yamaca yapıldığı için evlerinin bulunduğu alanda yağışlı günlerde de sorun olmaması adına ekiplerimizin yapacakları incelemenin ardından gerekli çalışmaları yapacağız. Yakın bir zamanda yeniden Samsun şehir merkezinde bulunan evlerine taşınacak olan gazimizi burada kaldığı süreç içinde rahat etmesi için elimizden ne geliyorsa yapacağız” diye konuştu.
Samsun OMÜ Rektörü Prof. Dr. Fatma Aydın oldu Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nin (OMÜ) yeni rektörü Prof. Dr. Fatma Aydın oldu. Cumhurbaşkanlığı’nın 2024/335 sayılı kararı yayımlandı. 20 Eylül tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan kararda, “Ondokuz Mayıs Üniversitesi Rektörlüğü’ne 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun 13’üncü maddesi ile 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin 2’nci, 3’üncü ve 7’nci maddeleri gereğince Prof. Dr. Fatma Aydın atanmıştır” denildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan imzalı kararla birlikte, 13 Ağustos 2020 tarihinden itibaren Ondokuz Mayıs Üniversitesi Rektörü olarak görev yapan Prof. Dr. Yavuz Ünal’ın yerine Prof. Dr. Fatma Aydın atanmış oldu. Fatma Aydın kimdir? Fatma Aydın, 10 Ocak 1969’da Manisa’da doğdu. Orta ve lise eğitimini İzmir İmam Hatip Lisesi’nde tamamladı. 1994 yılında Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun oldu. Akademik kariyerine Atatürk Üniversitesi Dahiliye Ana Bilim Dalı’nda araştırma görevlisi olarak başladı. Akabinde 1997-2001 yılları arasında Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde Deri ve Zührevi Ana Bilim Dalı’nda uzmanlığını tamamladı. Aynı üniversitenin Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıkları Ana Bilim Dalı’nda 2007-2013 yılları arasında doçent, 2013 yılından itibaren ise profesör ünvanıyla görevlerine devam etti. Ayrıca, 2014-2015 yıllarında sırasıyla OMÜ Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı, Tıp Fakültesi Dekanı ve 2017-2019 tarihleri arasında OMÜ Turizm Fakültesi Dekanı olarak görev aldı. 2015 tarihinden itibaren Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıklar Ana Bilim Dalı Başkanı olarak görev yapıyor. Evli olup, Orhun Utku Aydın adında bir oğlu var.