ÇEVRE - 10 Mayıs 2021 Pazartesi 10:01

(ÖZEL) Serengeti Parkı değil Balıkesir Ovası

A
A
A
(ÖZEL) Serengeti Parkı değil Balıkesir Ovası

Balıkesir’in Altıeylül ilçesine bağlı Balıklı ve Yakupköy kırsal mahallelerinde manda yetiştiriciliği önemli yer tutarken, merada otlayan mandaların ahırlarına dönüşleri ise Afrika belgesellerini aratmayan görüntüler oluşturuyor.

Balıkesir’in Altıeylül ilçesine bağlı Balıklı ve Yakupköy kırsal mahallelerinde manda yetiştiriciliği önemli yer tutarken, merada otlayan mandaların ahırlarına dönüşleri ise Afrika belgesellerini aratmayan görüntüler oluşturuyor. Mandaların meradan dönüşleri sırasında gebe olan dişilerin doğum yaptığı da gözlenirken, yavru malaklar traktörün römorkunda köye getirildi.


Bölgede bulunan yaklaşık 5 binin üzerindeki manda sürüsü sabah erken saatlerde meraya salınırken, mandaların akşam eve dönüş saatlerinde renkli görüntüler oluştu. Balıklı kırsal mahallesinde mera ile mahalle arasında bulunan dereden geçerek ahırlarına dönen manda sürüsü Afrika’daki öküz başlı antilopların büyük göçünü hatırlattı. Mahalle sakinleri sahip oldukları mandaların eve dönüşlerini dere kenarında bekleyip, ahırlarının yolunu bilen mandalara eşlik ediyor. Mahalle sakinleri mandaların dereden geçişlerini izleyerek vakit geçiriyor.


Balıkesir’in Balıklı ve Yakupköy kırsal mahallelerinin günümüzde de en büyük gelirlerinden birisini oluşturan manda yetiştiriciliği 2010 yılından bu yana verilen desteklerle altın çağını yaşıyor. 2010’lu yıllarda bölgede bin 500 civarında bulunan manda sayısı günümüzde 5 binli rakamların üzerine çıktığı görülüyor. Sadece Balıklı kırsal mahallesinde bin 500’ün üzerinde manda varlığının bulunduğunu söyleyen yetiştiriciler, mandadan elde ettikleri süt, kaymak ve yoğurdun ülke genelinde büyük rağbet gördüğünü ifade ediyorlar. Bölgedeki mandacılık ile birlikte manda sütü, manda kaymağı ve manda yoğurdu üretiminin de her geçen gün arttığına dikkat çeken üreticiler mandacılığın kuşaktan kuşağa aktarılmasını sağlamak istediklerini belirtiyor.



Ali Çırpıcı: “Dört kuşaktan manda yetiştiriyoruz”


Yakupköy kırsal mahallesinde dördüncü kuşak manda üreticisi Ali Çırpıcı, “Yakupköy’de manda üreticiliği yapıyorum. Ben dördüncü kuşağım. Dedem, babam ve benden sonra oğlum da manda üreticiliği yapıyor. Köyümüzde 750 adet manda var. Mandalar sabah saat 08.00’de sığıra çıkar, akşamüzeri 17.30 gibi ahırlarına geri dönerler. Köyümüzde manda sütünden kaymak ağırlıklı çalışmaktayız. Son iki yıldır manda sütünü yoğurt olarak da değerlendirmekteyiz. Manda sütünün fiyatı şu anda litresi 10 lira civarında, kaymak ise 90 ila 110 lira arasında alıcı buluyor. Köyümüzün geçimi daha çok manda üretimiyle gerçekleşmektedir. Köyümüz genelinde 52 hanede manda yetiştiriciliği yapılmaktadır. Daha önce tarlalarımıza domates, biber, pancar gibi ürünler ekerken şimdi buğday, silajlık mısır ekmeye başladık. Pandemi döneminde herkes evlerine kapanmışken biz manda üreticileri olarak yaylıma çıkıyoruz. Çünkü hayvanlarımızı doyurmak zorundayız. Hükümet de bu konuda çiftçileri muaf tuttuğu için kısıtlama döneminde bile üretime devam ediyoruz” diye konuştu.



Halit Börekçi: “Desteklemeler manda üretimini artırdı”


Kırsal Balıklı Mahallesi’nde mandacılıkla uğraşan Halit Börekçi ise, “Köyümüzde mandacılıkla uğraşıyoruz. Dededen, atadan bize kalan manda üretimini devam ettirmeye çalışıyoruz. Köyümüz mandacılık üretiminde ağırlıklı, bin 500-2 bin civarında mandamız var. Bunların bin 100 tanesi çayıra çıkıyor, geri kalanları ahırlarda kalıyor. Manda yetiştiriciliğinden elde ettiğimiz sütle kaymak ve yoğurt yapıyoruz. Devletimiz manda üretimine iyi destek veriyor Allah razı olsun. 2011 yılında köyümüzde bir birlik kurmuştuk. O zaman 300-350 tane mandamız vardı. Şu anda çok şükür 2 bine yakın mandamız bulunuyor. Bunun tabi en büyük sebebi desteğin iyi olması. Köyümüzde kaymak, yoğurt yapıp Balıkesir’e, çevre ilçe ve illere satıp kazanç sağlıyoruz, oradan bir dilim ekmek yiyoruz. Mandacılık yapmaktan çok memnunuz. Pandemi döneminde izin belgesi olduktan sonra her tarafa süt daha çok gitmeye başladı, istek arttı. Bence pandemi dönemi mandacılıkla uğraşan bizler için daha yararlı oldu. Şu anda manda sütü fiyatı toptan olarak 7 lira, perakende olarak da 10-12 lira arasında satılıyor. Manda sütü şimdilerde dondurmada kullanılmaya başlandı. Manda sütünün yararları da çok. İnsanlarda oluşan şişliği indiriyor. Uzmanlar manda sütünün büyük yararı olduğunu söylüyorlar. Kanseri bile önleyen bir madde olduğunu söylüyorlar. Pandemide daha çok meydana çıktı manda sütüne oldukça büyük talep var” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bartın Adalet Bakanı Tunç, çocuklarla birlikte tezahürat yaptı Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Bartın’da AK Partili belediye başkanlarını ziyaretti. Bakan Tunç, kendisini karşılayan sporcu çocuklarla birlikte "Şampiyon Kozcağızspor" tezahüratı yaptı. Bakan Tunç’a futbolcu olmak istediklerini söyleyen çocuklardan bazıları Kerem Aktürkoğlu, bazısı da irfan Can gibi futbolcu olmak istediklerini söyledi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Ulus ilçesini ziyaretinin ardından önce Abdipaşa beldesine ardından Kumluca beldesine geçti. Tunç, Abdipaşa Belediye Başkanı Belediye Başkanı Yaşar Dönmez ve Kumluca Belediye Başkanı Mustafa Bozkurt’u makamında ziyaret etti. Belediye başkanları ve belediye meclis üyelerini tebrik eden Bakan Tunç, kendisini karşılamaya gelen vatandaşlarla da tek tek tokalaşarak, destekleri nedeniyle teşekkür etti. Daha sonra ise Kozcağız beldesine geçen Yılmaz Tunç, burada meşalelerle karşılandı. Tunç, kendisini karşılamaya gelen Kozcağız Belediyespor Futbol Okulu oyuncuları ile de bir süre sohbet etti. Çocuklarla sohbet eden Tunç, sporculara taleplerini sordu. Bakan Tunç’un, "Neye ihtiyacınız var" sorusuna ise bir çocuk ise "Her şeye" cevabını verdi. Bu cevap Bakan Tunç’u, beraberindekileri güldürdü. Bakan Tunç, çocuklara yapmak istedikleri meslekleri de sordu. Bakan’ın, "Futbolcu olmak isteyen var mı" sorusuna ise tüm çocuklar el kaldırdı. Bir çocuk, "Kerem Aktürkoğlu gibi olacağım", başka bir çocuk da ’’Ben de İrfan Can" dedi. Zonguldakspor’un lisanslı futbolcusu olan bir çocuğu örnek gösteren Bakan Tunç, "Olmaz, öncelikle okulunuzu bitirmelisiniz. Okulu bitirip meslek sahibi olmak lazım, ayrıca sporcu da olursunuz" şeklinde konuştu. Tunç, çocuklarla birlikte "Şampiyon Kozcağızspor" tezahüratı yaparak, onlara hem derslerini çalışmaları hem de spor yapmaları konusunda tavsiyelerde bulundu. Bakan Tunç, kendisini karşılamaya gelen vatandaşlara yönelik yaptığı konuşmada destekler için teşekkür ederek, Kozcağız Beldesi’ne ilçe belediyelerinden daha fazla hizmet gelmesi için çalışacaklarını ifade etti. Bakan Tunç, seçilen tüm belediye başkanları, meclis üyeleri ve muhtarlara görevinde başarılar dileyerek, "Zorlu bir seçim süreci, büyük bir rekabet içerisinde Kozcağız’da bu Ak Partili belediyecilik anlayışı devam etsin dediniz. Buradaki ışık hiç sönmesin dediniz. Biz de sizin o güven layık olabilmek için gece gündüz çalışacağız inşallah" diye konuştu
Ankara TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu: "Türkiye’de üretilen diziler, 500 milyona yakın bir nüfus tarafından izleniyor" Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Mehmet Rifat Hisarcıklıoğlu, "Türkiye’de üretilen diziler, 500 milyona yakın bir nüfus tarafından izleniyor" dedi. Türkiye Kreatif Ekonomi Zirvesi, Ankara’da gerçekleştirildi. TOBB İkiz Kuleler’de düzenlenen zirveye Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Zekeriya Coştu, Ticaret Bakanı Yardımcısı Ö. Volkan Ağar, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam, TOBB Başkanı Mehmet Rifat Hisarcıklıoğlu, TOBB Türkiye Kreatif Endüstriler Başkanı Ali Ata Kavame ve Meclis Başkan Yardımcısı Berat Kuzu katıldı. Zirvede konuşan Hisarcıklıoğlu, Türkiye’deki dizi sektörü potansiyelinin ekonomiye katkısı için harekete geçilmesi gerektiğini kaydetti. Konuşmasında, "Kreatif endüstriler sadece dizi ve film sektöründen ibaret değil. Diğer 15 alt sektörü de aynı önemle dikkate almalı ve desteklemeliyiz" diyen Hisarcıklıoğlu, küratörler, sanatçılar ve içerik üreticiler gibi alanlarda da Türkiye’nin önemli bir potansiyele sahip olduğunu ifade etti. Pandemiyle birlikte hızlanan dijitalleşmenin iş yapma şekillerini tamamen değiştirdiğini aktaran Hisarcıklıoğlu, yenilikçi endüstrilerin bu dönüşümün merkezinde yer aldığını söyledi. Yenilikçi endüstrilerin ihracatının 30 milyar dolar seviyesine taşınması gerektiğini söyleyen Hisarcıklıoğlu, hedefin oyun ve yazılım sektörüyle birlikte kreatif endüstrilerin ihracatını 30 milyar dolar seviyesine taşımak olmasını gerektiğini vurguladı. "Eğitim ve destek programları ön planda" Yenilikçi endüstrilerin gelişmesi için eğitim ve destek programlarının ön plana çıkarılması gerektiğini belirten Hisarcıklıoğlu, şunları söyledi: "Bu potansiyeli daha da yukarı taşımak için eğitim ve destek programlarını ön plana çıkarmalıyız. Özellikle dijital iletişim kanallarıyla, dünya geneline yayılan içerik ekonomisinin lideri olmak için, eğitim ve destek programlarına odaklanmalıyız." "Türkiye’de üretilen diziler, 500 milyona yakın bir nüfus tarafından izleniyor" Devletin öncülük ettiği ve desteklediği dizi ve sinema sektörlerindeki projelerin başarılı olduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, "Türkiye’de üretilen diziler, Yeni Zelanda’dan Brezilya’ya kadar 150 ülkede, 500 milyona yakın bir nüfus tarafından izleniyor" diye konuştu. Dizi ve filmlerin, dünyanın en büyük platformlarında rahatlıkla kendine yer bulduğunu söyleyen Hisarcıklıoğlu, "Hızla gelişen teknoloji ve yapay zeka, kreatif endüstrilerin değer zincirini önemli ölçüde farklılaştırdı. Diğer bir ifadeyle, yeni ürün ve iş modeli geliştirme, yeni dağıtım kanalı, pazar fırsatları keşfetme ve daha düşük maliyetle üretim için kullanılan dijital teknolojiler, kreatif endüstriler sektörümüze çok önemli fırsatlar sunmaya başladı. Dünyanın her yerinde Türk küratörler, sanatçılar, içerik üreticiler görüyoruz. Kreatif endüstrilerin alt sektörlerin tamamına devlet desteklerini yönlendirerek, sektörün ürettiği katma değeri artırmalıyız. Zira bu sektörler, soyut varlıklardan elde edilen katkıyla ekonomimizi çeşitlendiriyor" dedi. Küresel ekonomide çevreyi kirletmeyen ve katma değerli ürünler üretmeyi sağlayan, fikri mülkiyet, telif, patent gibi unsurların öneminin her geçen gün arttığını vurgulayan Hisarcıklıoğlu, "Bakın dünya genelinde sektörün toplam büyüklüğü 2 trilyon doları geçiyor. Türkiye kreatif endüstriler sektörü ise büyüklük olarak gelişmekte olan ülkeler arasında 8. Sırada yer alıyor. Yani bizim dünya pazarından aldığımız pay, okyanusta bir damla. Bir diğer önemli husus da şu. Pandemiyle birlikte hızlanan dijitalleşme, iş yapma şekillerimizi tamamen değiştirdi. Ne yapıyorsak yapalım, işimizi mutlaka dijitale taşımak zorundayız. Bütün şirketler artık dijitalde var olmak zorunda" ifadelerini kullandı. Bu zirvenin her girişim gibi bir hayalle başladığını söyleyen TOBB Türkiye Kreatif Endüstriler Meclisi Başkanı Ali Ata Kavame, "Biz inandığımız bir hikaye anlatmaya karar verdik. Hikaye anlatıcılığı ne kadar güzel şey. ’Hikaye anlatma bana’ diye başlayan cümleler duyarsınız hayatınızda. Bu kürsü bugün hikayeni anlat diyenlerin. Bu salon bu hayatta bir hikayesi olanların. En ön sıradan son koltukta oturana kadar sorsak neler anlatır. Bizim hikayemiz bu ülkenin geleceği ile ilgili. Bu kadar kreatif zekanın buraya toplanmasının sebebi bu. Türkiye’nin iş dünyasının kalbinde bize burayı açmalarının sebebi bu, devletin en önemli kurumlarının zamanlarını ayırıp bize kıymet vermelerinin sebebi bu. Tek bir hikayeyi beraber örmek için birlikteyiz" dedi.