GENEL - 28 Aralık 2018 Cuma 13:53

Çeşm-i Cihan Sohbetlerinde “Türkiye’nin Geleceği” konuşuldu

A
A
A
Çeşm-i Cihan Sohbetlerinde “Türkiye’nin Geleceği” konuşuldu

Bartın Üniversitesi Çeşm-i Cihan Sohbetleri’nin yedincisi Prof.

Bartın Üniversitesi Çeşm-i Cihan Sohbetleri’nin yedincisi Prof. Dr. Ulvi Saran’ın verdiği “Teknolojik Gelişmeler, Değişen Dünya Dinamikleri ve Türkiye’nin Geleceği” adlı konferansla gerçekleştirildi.


Bartın Üniversitesi’nin geleneksel hale getirdiği Çeşm-i Cihan Sohbetleri’nin yedincisi “Teknolojik Gelişmeler, Değişen Dünya Dinamikleri ve Türkiye’nin Geleceği” konulu konferansla gerçekleştirildi. Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Bartın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun, ‘Çeşm-i Cihan Sohbetleri’ ile öğrenci ve akademisyenleri alanında çok değerli uzmanlar ile bir araya getirdiklerini söyledi.


Rektör Uzun, “Bilimsel, sosyal ve kültürel zenginliğimiz konusunda farkındalığı arttırmayı amaçlayarak çıktığımız “Ceşm-i Cihan Sohbetleri” yolculuğunun yedinci durağındayız. Diğer tüm sohbetlerimizde olduğu gibi hem sevgili öğrencilerimizi hem de değerli akademisyenlerimizi, alanında uzman ve çok önemli görüşlere sahip bilim insanları ile bir araya getirmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Bu zamana kadar her sohbetimizin katılımcılarda bir iz bıraktığına onlarda bir tebessüm bıraktığını görmek bizleri mutlu ediyor.” dedi.



“Çağa ayak uydurmamız gerekiyor”


Günümüz dünyasının geçmişe göre muazzam bir hıza sahip olduğunu belirten Rektör Uzun, “Artık geçmişte yıllar süren değişimlerin, bugünlerde çok daha kısa bir sürede yaşandığına bizzat şahit oluyoruz. Bazen bu hıza bir anlam veremesek de kendimizi çok temel bir duygunun içerisinde buluyoruz. Çağa ayak uydurmak. Gerçekten bazen yaşadığımız dünya dünü öylesine hızlı bir şekilde arkasında bırakıyor ki, olan bitenleri idrak edene kadar bugünü kaçırmış oluyoruz. Şunu açık yüreklilikle söyleyebilirim ki, bugünü kaçırdığımız takdirde geleceği teminat altına almamız mümkün olmayacaktır” diye konuştu.



“Dünyadaki hızlı değişim, yaşadığımız koşulları değiştirdi”


Ardından geçilen konferansta Prof. Dr. Ulvi Saran, “Teknolojik Gelişmeler, Değişen Dünya Dinamikleri ve Türkiye’nin Geleceği” konulu konuşmasını yaptı.


Saran, “Günümüzde çok hızlı bir değişim yaşanmaktadır. Dünyanın karşı karşıya kaldığı değişimi ortaya koymak, gelişim stratejilerini oluştururken doğru bir tespit olarak görünüyor. Tabi hızın yanında yaşadığımız koşullar; sosyal ilişki biçimini, üretim tarzını ve ekonomiyi de etkilemektedir. İçinde bulunduğumuz zaman dilimi içerisinde bireysel olarak da kamusal olarak da yaşanan değişimler bu noktada birbirlerini etkilemiştir. Aslında günümüz dünyasında yaşanan değişimleri anlamak için buhar makinasının icadıyla ortaya çıkan ve günümüze kadar gelen sürece göz atmak gerekiyor” şeklinde konuştu.



“Sanayi Devrimi ile üretim anlayışı ve zihinsel değişim yaşandı”


Sanayi Devrimi ve beraberinde günümüze kadar uzanan süreci değerlendiren Saran, “Sanayi devrimiyle birlikte yaşanan değişim ve üretim anlayışla birlikte insanların zihinsel yapılarında da bazı değişiklikler oldu. Sosyal ilişkiler, medya, devlet ile vatandaş ilişkileri, toplumun kurumsal yapılarının birbirleriyle olan ilişkileri ve ticari faaliyetlerin tamamı bu değişim içerisinde şekilleniyor. Daha sonra 1900’lü yılların başından itibaren son 200 yıllık değişim sürecindeki aşamaların çok daha hızlandığını görmeye başlıyoruz” ifadelerini kullandı.



“Teknoloji gelişmeler insanların düşünce ve zihin yapısını şekillendiriyor”


Saran, teknolojik gelişmelerle birlikte yaşanan hızlı değişime de vurgu yaparak “Teknolojik gelişmeler insanların düşünce ve zihin yapısını şekillendiriyor. Tarım toplumuna göre insanlar daha modernist ve kurgulanmış bir durumla karşı karşıya kalıyor. Sanayi devrimiyle değişen dünya yapısı ‘pozitivist’ düşünceye dayanır. Pozitivist düşünce aslında modernizmin arka planındaki kaynaktır. Mimarisi modern mimaridir. Modern mimari standartlaşmaya ve simetriye dayanır. Bu düşünce tarzının oluşturduğu toplum yapısı da kapalı toplum olarak tasvir edilen, kitle toplumudur. Kapalı toplumda haliyle kısıtlı ilişki biçimleri var. Zaman içerisinde çok boyutlu toplumlara doğru bir evrilme oluyor. İletişim ise geleneksel medya olarak tanımladığımız basılı medya ve sonraki aşamada ise televizyonla sağlanıyor. Örgütlenme anlayışı yine gelişmelere koşut olarak dik piramit yapısını, emir ve komuta zincirini, kuralcı bir anlayışı temsil ediyor" dedi.



“Kalıcı ve tutarlı politikalar geliştirmeniz lazım”


Dünyadaki gelişmelere bakılarak kalıcı ve tutarlı bir sistem oluşturulması gerektiği ve böylece sürdürülebilir bir gelişme gösterileceğini de dile getiren Saran, “Teknoloji, maddi gelişme, üretim, zenginlik bütün bunlar toplumun dünyaya ve sosyal yapıya bakışını ortaya koyan düşünce sistematiğiyle uyum sağlaması gerekir. Bunun birbiriyle örtüşmemesi durumunda bir sonuç almak mümkün değildir. Her şeyden önce özgün bir fikre sahip olmak gerekiyor. Güçlü bir ekonomi, sağlam bir idari sistem, gelişmiş bir teknoloji ya da sanat, kültür, edebiyat ne olursa olsun mutlaka kendinize özgü ve sosyal gerçekliğinizle örtüşen bir fikre sahip olmak lazım. Özgün bir düşünce sistematiğinizin olması lazım. Sonrasında ise bu düzlem üzerinde kalıcı ve tutarlı politikalar geliştirmeniz lazım. Başarı ve bununla birlikte sürdürülebilir gelişme bunların arkasından gelecektir.” diye konuştu.


Konferans, karşılıklı soru ve cevapların alınmasının ardından son buldu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Elazığ Bocce’de Elazığ’a 3 derece Bocce Petank Türkiye Şampiyonası Antalya’nın Kemer ilçesinde gerçekleştirildi. Elazığ’ı temsil etmek üzere şampiyonaya katılan takımlardan Yıldız Kız takımı Türkiye 5.’si, Genç Erkekler takımı Türkiye 2.’si, Büyük Kadınlar takımı Türkiye 3.’sü oldu. Bocce Bowling ve Dart Federasyonu tarafından organize edilen Bocce Petank Türkiye Şampiyonası Antalya’nın Kemer ilçesinde gerçekleştirilerek son buldu. 22-27 Nisan tarihleri arasında yapılan Bocce Petank Türkiye Şampiyonasına Türkiye’nin 80 ilinden sporcular katıldı. Elazığ’ı Antalya’da temsil eden takımlardan Yıldız Kız takımı Türkiye 5.’si, Genç Erkekler Bocce Petank Altın Nokta takımı sporcusu Cemil Karadağoğlu Türkiye 2.’si, Büyük Kadınlar Bocce Petank Altın Nokta takımımı sporcusu Rojda Özadenç ise Türkiye 3.’sü oldu. Şampiyona 27 Nisan Cumartesi günü düzenlenen ödül töreninin ardından sona erdi. Elazığ Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada, ’’22-27 Nisan tarihleri arasında yapılan 3 Bocce Petank Türkiye Şampiyonasına Türkiye’nin 80 ilinden sporcuların katılım sağlamasıyla Antalya’da gerçekleştirildi. İlimizi Antalya’da temsil eden takımlarımızdan Yıldız Kız takımımız Türkiye 5.’si, Genç Erkekler Bocce Petank Altın Nokta takımımız sporcusu Cemil Karadağoğlu Türkiye 2.’si, Büyük Kadınlar Bocce Petank Altın Nokta takımımız sporcusu Rojda Özadenç Türkiye 3.’sü oldu. 1 şampiyonadan ilimize kazandırdıkları bu büyük derecelerden dolayı sporcularımızı ve antrenörlerimiz Resul Ağırtaş, Ali Bıyıklı, Mehmet Resul Can’ı tebrik ediyoruz” ifadelerine yer verildi.
Ankara TBMM Başkanı Kurtulmuş’tan Saadet Partisi Meclis Grubu’na ziyaret TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, anayasa çalışmaları çerçevesinde Saadet Partisi Meclis Grubu’nu ziyaret etti. Anayasa çalışmaları kapsamında Meclisteki siyasi parti gruplarını ziyaret eden Kurtulmuş’un bugün DEM Parti’den sonra ikinci durağı Saadet Partisi Meclis Grubu oldu. Kurtulmuş, ziyaretinde Saadet Partisi Grubu Başkanı Selçuk Özdağ, Grup Başkanvekilleri İsa Mesih Şahin ve Bülent Kaya, Saadet Partisi Antalya Milletvekili Serap Yazıcı Özbudun ile görüştü. Kurtulmuş, ziyaret sonrası yaptığı açıklamada anayasa konusunda Saadet Partisi Grubu’nun fikirlerini aldıklarını söyleyerek, görüşmenin olumlu gertiğini ifade etti. Saadet Partisi Grup Başkanı Selçuk Özdağ ise, teklifi gruplarında değerlendireceklerini belirterek, "En önemli şey, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile birlikte kuvvetler ayrılığının net şekilde ayrılacağı söylenmişti. Gördüğümüz şu ki verdiğimiz soru önergelerinde dahi anayasa bakanlara diyor ki, ’Soru önergelerine 15 günde cevap verin.’ Ama cevap vermiyorlar. Bununla ilgili çalışmalar yapılması gerekiyor. Biz Türkiye’nin konuşan Türkiye olmasını istiyoruz, susan değil. Konuştuktan sonra uzlaşan Türkiye, uzlaştıktan sonra anlaşan Türkiye" ifadelerini kullandı. Saadet Partisi Grup Başkanvekili Bülent Kaya da, siyasi zemine katkı saglayacak her türlü çabanın içinde olacaklarını belirterek, TBMM Baskanının da buna katkı ve çabaları olacağını kaydetti.
Tekirdağ Tekirdağ’da Macar ünlülere ait önemli objeler sergilendi: Uzaydan getirilen parçalar dahi var Tekirdağ’da Macar Ünlülerine ait ikon haline gelen önemli objelerin sergilendiği serginin açılışı yapıldı. Sergide, Oscar ödüllü yönetmenin papyonundan yapılan tablodan uzaydan getirilen parçalara kadar her şey var. 2024 Macaristan-Türkiye Kültür yılı etkinlikleri çerçevesinde Yahya Kemal Beyatlı Kültür Merkezinde ’Hungarikonlar’ adlı serginin açılışı etkinliği düzenlendi. Etkinliğe Tekirdağ Valisi Recep Soytürk, Macaristan İstanbul Başkonsolosu Attila Pinter, Tekirdağ Kültür ve Turizm İl Müdürü Ahmet Hacıoğlu, Süleymanpaşa Belediye Başkan Yardımcısı Benan Utku ve çok sayıda Macar davetli katıldı. Katılımcıların açılış kurdelesini kesmesiyle 20. yüzyılın Macar ünlülerine ait ikon haline gelen objelerin sergilendiği serginin açılışı yapıldı. Davetliler sergiyi gezerek objeleri inceledi. Oscarlı yönetmenin papyonundan yapılan tablodan uzaydan getirilen parçalara kadar her şey var Eserler arasında; Oscar ödüllü film yönetmeninin papyonundan yapılmış bir tablo, dünyaca ünlü Zsolnay fabrikasının kurucusunun fırın küreği, Nobel ödülü sahibi Katalin Karik’nun pipeti ve Macaristan’ın tek Altın Top sahibi Flrin Albert’in forması, Macar astronotlar tarafından uzaydan getirilen yadigârlar, Wimbledon şampiyonu Balzs Tarczy’nin tenis raketi, en iyi Macar yarış atının nalı ve en ünlü jokeyin çizmeleri de -seçkin Macar sanatçılar tarafından heykellere, resimlere ve enstalasyonlara dönüştürülerek- bulunuyor. Macaristan İstanbul Başkonsolosu Attila Pinter sergi açılışında yaptığı açıklamada, “Bu sergiyi ilk olarak bu şehirde açmak tesadüf değildir. Her Macar’ın kalbinde Tekirdağ’ın ayrı bir yeri vardır. Tekirdağlılar olarak Prens Rakoczi’ye sahip çıktınız ve yaşama gözlerini yumunca da prensin anısını yaşatmak için elinizden geleni yaptınız” dedi. Tekirdağ Valisi Recep Soytürk ise yaptığı açıklamada, “Bu sene Macar Yılı. Yaklaşık 8 aydır burada çalışıyorum. 8 ayda başkonsolosumuzla çok sık bir araya geldik. Bugün yine güzel bir sanat etkinliği için bir aradayız” diye konuştu. Öte yandan serginin ay sonuna kadar ziyaretçilere açık olacağı öğrenildi.